astronot

[astronot]

ben seninle nefes alıyordum, senden sonra nefesimi kestiler benim.

[astronot]

kıyamadığın bileklerine biri neşter sapladığında beni hatırla çünkü ben seni hiç unutmadım

[astronot]

artık kimsenin gitmesi umrumda olmuyor. çünkü zamanında birisi gitmesin diye gururumu bir kenara koyup yalvarmıştım ve gitmişti.

[astronot]

çok şaşırmıştım ama hiç şaşırtmamıştın

sana ev diye bakmak, yıkık bir harabeyi onarmak kadar tuhaftı.

[astronot]

Belki bir gün dersin...

Birisi vardı, benim için dünyaları yakacakken ben onu yaktım.

[astronot]

mükemmel bi insan değildim ama yol ortasında gözyaşım akmasın diye gökyüzüne bakmak zorunda kalacak hale getirilmeyi hak etmedim

[astronot]

biri tarafından yok sayıldığınızı fark ettiğinizde onu bir daha rahatsız etmeyin

[astronot]

herşey yıkılmış, üstüm başım sen içinde

[astronot]

hazırlanıp çıkman gerekiyordur ama ağlamaktan makyaj yapamıyorsundur..

[astronot]

insan ihtiyacı olanı bi kez yanı başında bulamayınca bir daha ihtiyacı olmuyor

[astronot]

biliyor musun, senin tarafından bu kadar hayal kırıklığına uğrayacağımı sen söylesen yine inanmazdım

[astronot]

bunu itiraf say ben seni yenemiyorum

[astronot]

[astronot]

en sevdiğin de gidermiş

[astronot]

ayni kisiyi hicbir zaman iki kez bulamayacaksin.ayni kiside bile

[astronot]

kimsenin okumayacağı bir deftere bile yazılmıyor bazı şeyler, insan kendi kendiyle bile konuşmuyor bazen.

[astronot]

Kimse sana zarar vermesin diye sığındığın limanın, en büyük zarar olduğunu anladığında korku dolu bir yutkunma geçiyor boğazından..