#gözde güney

[okumaodasi]

GAUGUIN'İN SORULARI

Fransız ressam ve yazar (hakkında aktarılanların çoğuna göre deli, kötü ve tanıması tehlikeli) Paul Gauguin, Darwin ile diğer Victoria dönemi bilim insanlarının neden olduğu kozmolojik bir baş dönmesinden mustaripti hep.

Gauguin 1890'larda Paris'ten, ailesinden ve işi borsa simsarlığından kaçıp tropiklerde yerli kızların resimlerini yapmaya (ve onlarla yatmaya) gitti.

Istıraplarla kıvranan ruhların birçoğu gibi, içkinin ve afyonun yardımıyla kendisinden kaçmaya büyük çaba harcamış olmasına rağmen o da bunu kolayca yapamadı.

Huzursuzluğunun derinlerinde "vahşi" dediği şeyi, ilkel adamı (ve kadını), ham haliyle insanlığı, türümüzün kolay kolay ele geçmez özünü bulma özlemi yatıyordu.

İşte bu arayış onu insan eli değmemiş bir dünyanın (onun gözünde yıkılmamış bir dünyanın) izlerinin haç ve üç renkli bayrağın altında varlığını sürdüğü Tahiti'ye ve Güney Denizi'ndeki başka adalara sürüklemişti.

1897'de buharlı bir posta gemisi Tahiti'ye demir attı, kötü haberler getiriyordu. Gauguin'in en gözde çocuğu Aline zatürreeden ansızın ölüp gitmişti.

Gauguin, aylar süren hastalıklar, yoksulluk ve intihar düşünceleriyle dolu bir ümitsizliğin ardından acısını damıtıp devasa bir tablo ortaya çıkardı. (Aslında düşünülüşü itibarıyla bir tuvalden çok bir duvar resmiydi), bu tablosunda tıpkı Victoria çağı gibi o da var oluş muammasına yeni cevaplar verilmesini istiyordu.

Tablonun üzerine başlığı koyu harflerle yazmıştı; çocuksu, yalın ama derin üç soru: D'Oû Venons Nous? Que Sommes Nous? Oû Allon Nous? (Nereden Geliyoruz? Neyiz? Nereye Gidiyoruz?)

Bu eser vahşi Tahiti'nin ağaçlıkları ya da düzensiz bir cennet bahçesi olabilecek bir manzaranın ortasında bilmecemsi figürlerin kaynaştığı bir panorama sunuyordu: İbadet edenler ya da tanrılar; kediler, kuşlar ve dinlenmekte olan bir keçi; kaldırdığı elleriyle öteleri işaret ediyormuş gibi görünen, sakin bir ifadesi olan büyük bir idol; ortada yer alan, meyve koparan bir figür; Gauguin'in bu eserindeki diğer kadınlar gibi şehvetli bir masum olmayıp Perulu bir annenin ilham ettiği, baktığı yeri delip geçen gözüyle kurumuş gitmiş bir acuzeye benzeyen bir Havva, insanlığın anası ve ressamın yazdığına göre "kaderlerini düşünmeye cüret etmiş" genç bir çifte dönmüş, hayretle bakmakta olan bir başka figür.

"Nereye gidiyoruz?" Cevapsız bir soru gibi görünebilir bu. Zaman içinde insanın nasıl bir yol izleyeceğini kim söyleyebilir ki? Ama sanırım önceki iki soruyu cevaplayarak bunu da kalın fırça darbeleriyle cevaplayabiliriz. Ne olduğumuzu, neler yaptığımızı açıkça görürsek birçok devirde, birçok kültürde ısrarla varlığını sürdüren insan davranışlarını tanıyabiliriz. Bunu bilmek de bize yapmamızın muhtemel olduğu şeyi, buradan muhtemelen nereye gideceğimizi söyleyecektir.

Kendisinden önceki medeniyetlerin çoğunu kapsayan medeniyetimiz, istim salmış, geleceğe doğru hızla ilerleyen kocaman bir gemidir. Hiç olmadığı kadar hızlı, daha ileriye, daha yüklü bir halde ilerliyor. Her kayalığı, her tehlikeyi göremeyebiliriz, ama gemimizin pusulasını ve aldığımız yolu okuyarak gemimizin tasarımını, güvenlik sicilini, mürettebatın becerilerini anlayarak sanıyorum, ileride bizi bekleyen dar boğazlardan, buz dağlarının arasından geçmenin akıllıca bir yolunu bulabiliriz.

Bunu hiç ertelemeksizin yapmamız gerektiğine inanıyorum, çünkü arkamızda bıraktığımız çok fazla gemi enkazı var.

Güvertesinde olduğumuz gemi gelmiş geçmiş en büyük gemi değil, yalnızca geriye kalan tek gemi bu aynı zamanda. Zekâmızın gelişmesinden bu yana başardığımız her şeyin geleceği, gelecek birkaç yıl içindeki eylemlerimizin bilgeliğine dayanacak.

Bütün yaratıklar gibi insanlar da şimdiye kadar yollarını deneme yanılma yoluyla bulmuşlardır, ama başka yaratıkların tersine bizim öyle büyük bir varlığımız var ki hata etmek artık kaldıramayacağımız bir lüks.

Dünya büyük hatalarımızı affetmeyecek kadar küçüldü artık.

Ronald Wright

#Ronald Wright #GAUGUIN'İN SORULARI

[cihangir-uzunkaya]

IYI GECELER IYI SABAHLAR

NEDİR BU İSKENDERUN'UN ÇİLESİ.

BENİM KAFA KAĞIDI BELEN YAZSADA.

SAĞLAM İSKENDERUN ÇOCUĞU'YUMDUR.

HEM DE EN HAKİKİSİNDEN.

SONRADAN GÖRME İSKENDERUNLU OROSPU ÇOCUĞU DEĞİLIMDİR.

KÜÇÜLTE KÜÇÜLTE CEBE SIĞACAK DURUMA GETİRDİNİZ.

PARTİZANLIĞINIZ BATSIN..!

BUGÜN SAHİLDE ATATÜRK ANIT MEYDANINDA ÇEKTİĞİM FOTOĞRAFI GÖRDÜNÜZ İÇLER ACISI.

PERŞEMBE PAZARINI DA MEYDANA KURUN TAM OLSUN AMK.

YOKMU KARDEŞİM DENETLEYEN.

BURASI CEZAYİR DEĞİL,BURASI LİBYA DEĞİL,BURASI FAS DEĞİL.

BURASI TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN EN GÖZDE İLİNİN EN GÖZDE İLÇESİ İSKENDERUN.

SANA SESLENİYORUM FATİH TOSYALI !

BELEN'DE HALI SAHA TURNUVASINI ONURLANDIRACAĞINA .İSKENDERUN İÇİN ÇÖZÜM ÜRET.

BIRAK TURNUVAYI FELAN.

ONU BELEN BELEDİYE BAŞKANI DÜŞÜNSÜN.

ORTAĞINIZ R.T.E HER SEÇİM 2-3 DEFA GELİYOR.

HATAY DA YATIRIM YAPIYORSUNUZ.

HATAY DA PARA KAZANIYORSUNUZ.

O ZAMAN İSKENDERUN'U KALKINDIRACAKSINIZ !

BU DÖNEM SON BIRAKIYORUM FELAN DEMİŞSİN.

ÜSTÜNE DÜŞMÜYORMUŞSUN GÖREVİNİN.

ÖYLE ŞEY OLMAZ FATİH TOSYALI.!

BİZ SENİ ŞÜKRÜ KANATLI İLKOKULUNDA SINIF BAŞKANI SEÇMEDİK.

İSKENDERUN BELEDİYE BAŞKANI SEÇTİK.

KAZANDIĞINIZ PARANIN ONDA BİRİNİ İSKENDERUN A HARCASAYDINIZ.

EMİN OL KALDIRIMDAKİ PARKE TAŞLARI SOM ALTIN OLURDU.

İFTAR YEMEKLERİNİ CEBİMDEN ÖDÜYORUM DİYE HAVA ATMAYI BİLİYORSUN AMA.

YILIN 365 GÜNÜ İSKENDERUN A İÇKİLİ ZIYAFET ÇEKSEN.

YİNE KOYMAZ SİZE !

SAKIN DEPREMİ FELAN BAHANE ETMEYİN.

SAHİL PİSLİK İÇERİSİNDE.

İNSANLARIN MORALİNİ DÜZELTMEK İSTİYORSAN.ORTAK KULLANIM ALANLARI SAHİLE ÇEKİ DÜZEN VERMELİSİNİZ.

İNSAN SOSYALLEŞİRSE KÖTÜ GÜNLERİ GERİDE BIRAKIR.1+1=2 DEĞİŞMEZ GERÇEKTİR.

EVET İSKENDERUN MECLİS ÜYELERİ.

ABİDİN GÜNEY,ADNAN MURSALOĞLU,ASUMAN SEVİNÇ ŞANAL,BESTAMİ KILINÇ,BEYAZIT BESTAMİ BİLGİLİ,BÜLENT ŞİMŞEK,BÜLENT KIRMIZIOĞLU,EMİR SELİM YAZAR,ERDAL KELEŞ,ERDEM ÜNLÜÇETİNKAYA,GÜL NALCI,GÜLDEN ÖZDEMİR,HALİL AYĞAN,HALİL GÜNEŞ,HANİFİ KARAKUŞ,İBRAHİM YAVUZ,İLHAN CENGİZ GÜRPINAR,İSA SARRAÇOĞLU,MECİT BOĞUŞOĞLU,M.ALİ DOKUZOĞLU,MEHMET ÜNÜVAR,MİKAİL YILDIRIM,MUHARREM DİNGİL,MURAT FATİN BEREKETOĞLU,MURAT KAYIŞ,SEÇKİN YILDIRIMÖZ,SEDAT BAKIR,SEVDA ORMAN VE TAYFUN BODA.

NASIL SINIF BAŞKANINIZDAN MEMNUNMUSUNUZ?

YARAMAZLIK YAPIP ÇOK KONUŞTUĞUNUZDA TAHTAYA MI YAZIYOR İSİMLERİNİZİ?

SAHİ ARANIZDAN HANGİNİZ KIRMIZI KURDELAYU İLK ÖNCE TAKTI.

YAPAMIYORSANIZ BIRAKACAKSINIZ KARDEŞİM.

BEN BAŞBUĞ GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ÜN ASKERİ DEĞİLİM !

GENERALİYİM GENERAL�� !

EN IYI BEN BİLİRİM CEPHE AÇMAYI.

ÇALIŞIN ARKADAŞIM.

SİZİN BAHANENİZ OLAMAZ KESİNLİKLE.

MADEM İSKEDERUN A HİZMET İÇİN SEÇİLDİNİZ GÖREVİNİZİ EKSİKSİZ YAPIN.

İSKENDERUN BELEDİYESİ KİMSENİN HOBİ ODASI DEĞİLDİR NET !

ANTAKYA LOBİSİNDEN GINA GELDİ.

SIRA SANADA GELECEK LÜTFÜ SAVAŞ.

YUFKA YÜREKLİLERLE ÇETİN YOLLAR AŞILMAZ.

ESEN KALIN LÜTFEN

CİHANGİR UZUNKAYA

[tripuck]

#Monako #Nauru #SanMarino #Vatikan

[gundemege]

Yamaç paraşütünde Babadağ'dan 7 ayda 102 bin uçuş gerçekleşti

Dünyanın en gözde yamaç paraşütü merkezi olan Babadağ bu yıl da uçuş rekoruna koşuyor. Fethiye’nin önemli turizm alternatiflerinden olan yamaç paraşütü bu yıl da uçuş rekoru yaşatacak. 2022 yılı ilk 7 ayda 82 bin 60 uçuş yapılan Babadağ’dan 2023 yılı ilk 7 ayı sonunda toplam 102 bin 53 uçuş sayısına ulaşıldı. 71 bin 198’i tandem (ikili); 30 bin 855’i Single (tekli) olmak üzere 102 bin 53 uçuş gerçekleşirken bir önceki yılın ilk 7 aylık dönem sonuna göre yüzde 25’lik artış gerçekleştirildiği bildirildi.Babadağ’dan yamaç paraşütüyle uçanların ülkelere göre dağılımında ise Türkler ilk sırada yer aldı. 28 bin 748 uçuş yapan Türkiye’yi; 14 bin 160 uçuş ile İngiltere; 10 bin 356 uçuş ile Rusya; 7 bin 288 uçuş ile Çin; bin 284 uçuş ile Ukrayna; bin 57 uçuş ile Güney Kore ve bin 7 uçuş ile Pakistan uyruklu vatandaşlar izledi. Read the full article

#babadağ #Ege #fethiye #Gündem #muğla #yamaçparaşütü

[kripto-parahaber]

Shiba Inu, büyük bir Kore borsasında daha listeleniyor: Asya’daki artan hacim büyük bir ralliyi tetikleyebilir!

#ShibaInu, büyük bir Kore borsasında daha listeleniyor: Asya’daki artan hacim büyük bir ralliyi tetikleyebilir! #kriptoparahaber

Kripto Para Haber – Kripto para piyasasındaki en gözde meme coin’lerden bir tanesi olan Shiba Inu, Güney Kore’nin en büyük kripto borsalarından biri olan Coinone’da yeni bir listeleme aldı. Bu stratejik hamlenin SHIB’in Asya’daki varlığını güçlendirmesi ve ticaret hacmini önemli ölçüde artırması bekleniyor. Coinone dün resmi olarak SHIB token ticaretine başladı ve kullanıcılara token’ı Kore wonu…

View On WordPress

#analiz #Coinone #kripto haber #kripto para #Meme coin #shib #shiba inu #Shiba Inu listeleme

[turkeytraveltours]

New Post has been published on Lutars Turizm

New Post has been published on https://www.lutarsturizm.com/karadag-vize-istiyor-mu.html

Karadağ vize istiyor mu?

Köyler, körfezler, dağlar, göller ve ovalarıyla adeta bir yağlı boya tablosunu anımsatan Karadağ, zengin kültürüyle harmanlanan güçlü tarihiyle seyahat severlerin uğrak noktalarından biri haline geliyor. Karadağ’a gitmek isteyen birçok kişi ise son zamanlarda “Karadağ vize istiyor mu?” sorusuna yanıt arıyor. Peki Karadağ nerede? Karadağ’da gezilecek yerler nerelerdir? Karadağ vize istiyor mu? İşte yanıtlar…

Balkanların en gözde ülkelerinden biri olan Karadağ, renkli etnik yapısı ve doğa harikası güzellikleriyle her yıl milyonlarca turiste kapılarını aralıyor. Özellikle ilkbahar aylarında doğanın uyanışa geçmesiyle mavi ve yeşilin buluşma noktası haline gelen ülkeyi gezip görmek isteyen birçok kişi internette “Karadağ vize istiyor mu?” sorusuna yanıt arıyor. Montonegro adıyla da anılan Adriyatik Denizi’nin gizli bahçesi Karadağ’a gitmek için gerekli tüm detayları sizler için tek tek açıkladık. 

KARADAĞ NEREDE?

Dalmaçya kıyılarının en güney ucunda konumlanan Karadağ, kuzeyde Bosna-Hersek, kuzeydoğuda Sırbistan, doğuda Kosova, güneydoğuda Arnavutluk, batıda ise Hırvatistan ile sınır komşusudur. Doğu Avrupa’nın en özel ülkelerinden biri olan Karadağ’ın başkenti ve en büyük şehri Podgorica‘dır. 2006 yılında bağımsızlığını ilan eden ülke ferah ve sakin bir tatil yapmak isteyenler için biçilmiş kaftan niteliğindedir.

Karadağ

KARADAĞ’DA NERELERE GİDİLİR? KARADAĞ’DA GEZİLECEK YERLER

Masmavi berrak suları ve yeşilin binbir tonuna ev sahipliği yapan manzaralarıyla göz kamaştıran Karadağ’a geldiğinizde mutlaka görmeniz gereken yerleri şu şekilde sıralayabiliriz:

Kotor

Budva

Aziz George Kilisesi

İşkodra (Skadar) Gölü

Karadağda gezilecek yerler

KOTOR

UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Kotor, Karadağ denildiğinde akla ilk gelen yerlerden biri. Özellikle Old Town ya da Stari Grad adı verilen bölge tarih kokan sokakları ve berrak sularıyla görenleri kendine hayran bırakıyor. Eğer buraya gelmeyi düşünürseniz keyifli bir yürüyüş ya da bisiklet turunun ardından Kotor Denizcilik Müzesi’ni ziyaret edebilirsiniz.

Öte yandan Kotor’u özel kılan yerlerden biri de kedi çizimleri, fotoğrafları, kedili kitaplar, pullar, dergiler, sanat eserleriyle çevreli olan “Kedi Müzesi”. Dilerseniz kedinizin resmini bu müzeye belirli bir ücret karşılığında gönderebildiğinizi hatırlatmamızda fayda var! 

Kedi Müzesi

BUDVA

Avrupa’nın en güzel plajlarına ev sahipliği yapan Budva, altın rengindeki kumları ve çarşaf gibi deniziyle bambaşka bir dünyanın kapısını aralıyor. Eğer Budva’ya yaz aylarında gelmeyi planlıyorsanız mutlaka deniz, kum ve güneş üçlüsünün tadını çıkarmadan dönmeyin derim! Yerli ve yabancı turistlerin akın ettiği bölge aynı zamanda ‘Karadağ’ın Miami’si olarak da tüm dünyada nam salmıştır. 

Budva

17 sahilin yanı sıra adaları ve köklü tarihiyle de dikkatleri üzerine toplayan Budva’nın en popüler noktası neresi, diye soracak olursanız “Stevi Stefan” adasını mutlaka ziyaret etmenizi öneririz. Dünyaca ünlü film serisi James Bond’un çekimlerinin yapıldığı Budva, harika bir tatil için tek başına yeterli olacaktır. 

Budvadan kareler

AZİZ GEORGE KİLİSESİ

Karadağ’ın en eski ibadethanelerinden biri olan Aziz George Kilisesi, şehir merkezine yürüme mesafesindeki Gorica Tepesi’nin yamacında yer almaktadır. 10. Yüzyılda inşa edilen kilise, tarihin ötesinde mimarisiyle göz kamaştırıyor. Muhteşem freskleri ve manzarasıyla eşsiz bir dini yapı olan Aziz George Kilisesini mutlaka seyahat rehberinize eklemelisiniz.

Aziz George Kilisesi

İŞKODRA (SKADAR) GÖLÜ

Zengin doğa alanı, canlı çeşitliliği ve nefes kesen manzarasıyla Karadağ ve Arnavutluk’un sembolü haline gelen İşkodra Gölü, Balkan Yarımadası’nın en büyük gölüdür. Avrupa’da nesli tükenmek üzere olan son pelikan türü ve martılar dahil olmak üzere 270’ten fazla kuş türüne kucak açan bu eşsiz göl, adını kıyısında kurulmuş olan İşkodra şehrinden almaktadır. Yüzeyi mevsime göre 370 ile 530 km² arasında değişen göl, 1996 yılından beri Ramsar Sözleşmesi ile korunma altına alınmıştır.

İşkodra Gölü

KARADAĞ VİZE İSTİYOR MU? KARADAĞ’A GİTMEK İÇİN VİZE GEREKİYOR MU?

Türkiye Cumhuriyeti ile Karadağ Cumhuriyeti arasında vize muafiyeti anlaşması olduğu için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları umumi, resmi, diplomatik ve hizmet pasaportlarından herhangi birine sahip olduğu sürece ülkeye vizesiz bir şekilde giriş yapabilmektedir.

Karadağ vize istiyor mu

İYİ TATİLLER!

#Budva #Gölü #Karadağ #Kedi #Yerler

[traveltourstrips]

New Post has been published on Lutars Turizm

New Post has been published on https://www.lutarsturizm.com/karadag-vize-istiyor-mu.html

Karadağ vize istiyor mu?

Köyler, körfezler, dağlar, göller ve ovalarıyla adeta bir yağlı boya tablosunu anımsatan Karadağ, zengin kültürüyle harmanlanan güçlü tarihiyle seyahat severlerin uğrak noktalarından biri haline geliyor. Karadağ’a gitmek isteyen birçok kişi ise son zamanlarda “Karadağ vize istiyor mu?” sorusuna yanıt arıyor. Peki Karadağ nerede? Karadağ’da gezilecek yerler nerelerdir? Karadağ vize istiyor mu? İşte yanıtlar…

Balkanların en gözde ülkelerinden biri olan Karadağ, renkli etnik yapısı ve doğa harikası güzellikleriyle her yıl milyonlarca turiste kapılarını aralıyor. Özellikle ilkbahar aylarında doğanın uyanışa geçmesiyle mavi ve yeşilin buluşma noktası haline gelen ülkeyi gezip görmek isteyen birçok kişi internette “Karadağ vize istiyor mu?” sorusuna yanıt arıyor. Montonegro adıyla da anılan Adriyatik Denizi’nin gizli bahçesi Karadağ’a gitmek için gerekli tüm detayları sizler için tek tek açıkladık. 

KARADAĞ NEREDE?

Dalmaçya kıyılarının en güney ucunda konumlanan Karadağ, kuzeyde Bosna-Hersek, kuzeydoğuda Sırbistan, doğuda Kosova, güneydoğuda Arnavutluk, batıda ise Hırvatistan ile sınır komşusudur. Doğu Avrupa’nın en özel ülkelerinden biri olan Karadağ’ın başkenti ve en büyük şehri Podgorica‘dır. 2006 yılında bağımsızlığını ilan eden ülke ferah ve sakin bir tatil yapmak isteyenler için biçilmiş kaftan niteliğindedir.

Karadağ

KARADAĞ’DA NERELERE GİDİLİR? KARADAĞ’DA GEZİLECEK YERLER

Masmavi berrak suları ve yeşilin binbir tonuna ev sahipliği yapan manzaralarıyla göz kamaştıran Karadağ’a geldiğinizde mutlaka görmeniz gereken yerleri şu şekilde sıralayabiliriz:

Kotor

Budva

Aziz George Kilisesi

İşkodra (Skadar) Gölü

Karadağda gezilecek yerler

KOTOR

UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Kotor, Karadağ denildiğinde akla ilk gelen yerlerden biri. Özellikle Old Town ya da Stari Grad adı verilen bölge tarih kokan sokakları ve berrak sularıyla görenleri kendine hayran bırakıyor. Eğer buraya gelmeyi düşünürseniz keyifli bir yürüyüş ya da bisiklet turunun ardından Kotor Denizcilik Müzesi’ni ziyaret edebilirsiniz.

Öte yandan Kotor’u özel kılan yerlerden biri de kedi çizimleri, fotoğrafları, kedili kitaplar, pullar, dergiler, sanat eserleriyle çevreli olan “Kedi Müzesi”. Dilerseniz kedinizin resmini bu müzeye belirli bir ücret karşılığında gönderebildiğinizi hatırlatmamızda fayda var! 

Kedi Müzesi

BUDVA

Avrupa’nın en güzel plajlarına ev sahipliği yapan Budva, altın rengindeki kumları ve çarşaf gibi deniziyle bambaşka bir dünyanın kapısını aralıyor. Eğer Budva’ya yaz aylarında gelmeyi planlıyorsanız mutlaka deniz, kum ve güneş üçlüsünün tadını çıkarmadan dönmeyin derim! Yerli ve yabancı turistlerin akın ettiği bölge aynı zamanda ‘Karadağ’ın Miami’si olarak da tüm dünyada nam salmıştır. 

Budva

17 sahilin yanı sıra adaları ve köklü tarihiyle de dikkatleri üzerine toplayan Budva’nın en popüler noktası neresi, diye soracak olursanız “Stevi Stefan” adasını mutlaka ziyaret etmenizi öneririz. Dünyaca ünlü film serisi James Bond’un çekimlerinin yapıldığı Budva, harika bir tatil için tek başına yeterli olacaktır. 

Budvadan kareler

AZİZ GEORGE KİLİSESİ

Karadağ’ın en eski ibadethanelerinden biri olan Aziz George Kilisesi, şehir merkezine yürüme mesafesindeki Gorica Tepesi’nin yamacında yer almaktadır. 10. Yüzyılda inşa edilen kilise, tarihin ötesinde mimarisiyle göz kamaştırıyor. Muhteşem freskleri ve manzarasıyla eşsiz bir dini yapı olan Aziz George Kilisesini mutlaka seyahat rehberinize eklemelisiniz.

Aziz George Kilisesi

İŞKODRA (SKADAR) GÖLÜ

Zengin doğa alanı, canlı çeşitliliği ve nefes kesen manzarasıyla Karadağ ve Arnavutluk’un sembolü haline gelen İşkodra Gölü, Balkan Yarımadası’nın en büyük gölüdür. Avrupa’da nesli tükenmek üzere olan son pelikan türü ve martılar dahil olmak üzere 270’ten fazla kuş türüne kucak açan bu eşsiz göl, adını kıyısında kurulmuş olan İşkodra şehrinden almaktadır. Yüzeyi mevsime göre 370 ile 530 km² arasında değişen göl, 1996 yılından beri Ramsar Sözleşmesi ile korunma altına alınmıştır.

İşkodra Gölü

KARADAĞ VİZE İSTİYOR MU? KARADAĞ’A GİTMEK İÇİN VİZE GEREKİYOR MU?

Türkiye Cumhuriyeti ile Karadağ Cumhuriyeti arasında vize muafiyeti anlaşması olduğu için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları umumi, resmi, diplomatik ve hizmet pasaportlarından herhangi birine sahip olduğu sürece ülkeye vizesiz bir şekilde giriş yapabilmektedir.

Karadağ vize istiyor mu

İYİ TATİLLER!

#Budva #Gölü #Karadağ #Kedi #Yerler

[anzacdaygallipoli]

Karadağ vize istiyor mu? - Lutars Turizm

New Post has been published on https://www.lutarsturizm.com/karadag-vize-istiyor-mu.html

Karadağ vize istiyor mu?

Köyler, körfezler, dağlar, göller ve ovalarıyla adeta bir yağlı boya tablosunu anımsatan Karadağ, zengin kültürüyle harmanlanan güçlü tarihiyle seyahat severlerin uğrak noktalarından biri haline geliyor. Karadağ’a gitmek isteyen birçok kişi ise son zamanlarda “Karadağ vize istiyor mu?” sorusuna yanıt arıyor. Peki Karadağ nerede? Karadağ’da gezilecek yerler nerelerdir? Karadağ vize istiyor mu? İşte yanıtlar…

Balkanların en gözde ülkelerinden biri olan Karadağ, renkli etnik yapısı ve doğa harikası güzellikleriyle her yıl milyonlarca turiste kapılarını aralıyor. Özellikle ilkbahar aylarında doğanın uyanışa geçmesiyle mavi ve yeşilin buluşma noktası haline gelen ülkeyi gezip görmek isteyen birçok kişi internette “Karadağ vize istiyor mu?” sorusuna yanıt arıyor. Montonegro adıyla da anılan Adriyatik Denizi’nin gizli bahçesi Karadağ’a gitmek için gerekli tüm detayları sizler için tek tek açıkladık. 

KARADAĞ NEREDE?

Dalmaçya kıyılarının en güney ucunda konumlanan Karadağ, kuzeyde Bosna-Hersek, kuzeydoğuda Sırbistan, doğuda Kosova, güneydoğuda Arnavutluk, batıda ise Hırvatistan ile sınır komşusudur. Doğu Avrupa’nın en özel ülkelerinden biri olan Karadağ’ın başkenti ve en büyük şehri Podgorica‘dır. 2006 yılında bağımsızlığını ilan eden ülke ferah ve sakin bir tatil yapmak isteyenler için biçilmiş kaftan niteliğindedir.

Karadağ

KARADAĞ’DA NERELERE GİDİLİR? KARADAĞ’DA GEZİLECEK YERLER

Masmavi berrak suları ve yeşilin binbir tonuna ev sahipliği yapan manzaralarıyla göz kamaştıran Karadağ’a geldiğinizde mutlaka görmeniz gereken yerleri şu şekilde sıralayabiliriz:

Kotor

Budva

Aziz George Kilisesi

İşkodra (Skadar) Gölü

Karadağda gezilecek yerler

KOTOR

UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Kotor, Karadağ denildiğinde akla ilk gelen yerlerden biri. Özellikle Old Town ya da Stari Grad adı verilen bölge tarih kokan sokakları ve berrak sularıyla görenleri kendine hayran bırakıyor. Eğer buraya gelmeyi düşünürseniz keyifli bir yürüyüş ya da bisiklet turunun ardından Kotor Denizcilik Müzesi’ni ziyaret edebilirsiniz.

Öte yandan Kotor’u özel kılan yerlerden biri de kedi çizimleri, fotoğrafları, kedili kitaplar, pullar, dergiler, sanat eserleriyle çevreli olan “Kedi Müzesi”. Dilerseniz kedinizin resmini bu müzeye belirli bir ücret karşılığında gönderebildiğinizi hatırlatmamızda fayda var! 

Kedi Müzesi

BUDVA

Avrupa’nın en güzel plajlarına ev sahipliği yapan Budva, altın rengindeki kumları ve çarşaf gibi deniziyle bambaşka bir dünyanın kapısını aralıyor. Eğer Budva’ya yaz aylarında gelmeyi planlıyorsanız mutlaka deniz, kum ve güneş üçlüsünün tadını çıkarmadan dönmeyin derim! Yerli ve yabancı turistlerin akın ettiği bölge aynı zamanda ‘Karadağ’ın Miami’si olarak da tüm dünyada nam salmıştır. 

Budva

17 sahilin yanı sıra adaları ve köklü tarihiyle de dikkatleri üzerine toplayan Budva’nın en popüler noktası neresi, diye soracak olursanız “Stevi Stefan” adasını mutlaka ziyaret etmenizi öneririz. Dünyaca ünlü film serisi James Bond’un çekimlerinin yapıldığı Budva, harika bir tatil için tek başına yeterli olacaktır. 

Budvadan kareler

AZİZ GEORGE KİLİSESİ

Karadağ’ın en eski ibadethanelerinden biri olan Aziz George Kilisesi, şehir merkezine yürüme mesafesindeki Gorica Tepesi’nin yamacında yer almaktadır. 10. Yüzyılda inşa edilen kilise, tarihin ötesinde mimarisiyle göz kamaştırıyor. Muhteşem freskleri ve manzarasıyla eşsiz bir dini yapı olan Aziz George Kilisesini mutlaka seyahat rehberinize eklemelisiniz.

Aziz George Kilisesi

İŞKODRA (SKADAR) GÖLÜ

Zengin doğa alanı, canlı çeşitliliği ve nefes kesen manzarasıyla Karadağ ve Arnavutluk’un sembolü haline gelen İşkodra Gölü, Balkan Yarımadası’nın en büyük gölüdür. Avrupa’da nesli tükenmek üzere olan son pelikan türü ve martılar dahil olmak üzere 270’ten fazla kuş türüne kucak açan bu eşsiz göl, adını kıyısında kurulmuş olan İşkodra şehrinden almaktadır. Yüzeyi mevsime göre 370 ile 530 km² arasında değişen göl, 1996 yılından beri Ramsar Sözleşmesi ile korunma altına alınmıştır.

İşkodra Gölü

KARADAĞ VİZE İSTİYOR MU? KARADAĞ’A GİTMEK İÇİN VİZE GEREKİYOR MU?

Türkiye Cumhuriyeti ile Karadağ Cumhuriyeti arasında vize muafiyeti anlaşması olduğu için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları umumi, resmi, diplomatik ve hizmet pasaportlarından herhangi birine sahip olduğu sürece ülkeye vizesiz bir şekilde giriş yapabilmektedir.

Karadağ vize istiyor mu

İYİ TATİLLER!

#Budva #Gölü #Karadağ #Kedi #Yerler

[gallipoliguide]

New Post has been published on Lutars Turizm

New Post has been published on https://www.lutarsturizm.com/karadag-vize-istiyor-mu.html

Karadağ vize istiyor mu?

Köyler, körfezler, dağlar, göller ve ovalarıyla adeta bir yağlı boya tablosunu anımsatan Karadağ, zengin kültürüyle harmanlanan güçlü tarihiyle seyahat severlerin uğrak noktalarından biri haline geliyor. Karadağ’a gitmek isteyen birçok kişi ise son zamanlarda “Karadağ vize istiyor mu?” sorusuna yanıt arıyor. Peki Karadağ nerede? Karadağ’da gezilecek yerler nerelerdir? Karadağ vize istiyor mu? İşte yanıtlar…

Balkanların en gözde ülkelerinden biri olan Karadağ, renkli etnik yapısı ve doğa harikası güzellikleriyle her yıl milyonlarca turiste kapılarını aralıyor. Özellikle ilkbahar aylarında doğanın uyanışa geçmesiyle mavi ve yeşilin buluşma noktası haline gelen ülkeyi gezip görmek isteyen birçok kişi internette “Karadağ vize istiyor mu?” sorusuna yanıt arıyor. Montonegro adıyla da anılan Adriyatik Denizi’nin gizli bahçesi Karadağ’a gitmek için gerekli tüm detayları sizler için tek tek açıkladık. 

KARADAĞ NEREDE?

Dalmaçya kıyılarının en güney ucunda konumlanan Karadağ, kuzeyde Bosna-Hersek, kuzeydoğuda Sırbistan, doğuda Kosova, güneydoğuda Arnavutluk, batıda ise Hırvatistan ile sınır komşusudur. Doğu Avrupa’nın en özel ülkelerinden biri olan Karadağ’ın başkenti ve en büyük şehri Podgorica‘dır. 2006 yılında bağımsızlığını ilan eden ülke ferah ve sakin bir tatil yapmak isteyenler için biçilmiş kaftan niteliğindedir.

Karadağ

KARADAĞ’DA NERELERE GİDİLİR? KARADAĞ’DA GEZİLECEK YERLER

Masmavi berrak suları ve yeşilin binbir tonuna ev sahipliği yapan manzaralarıyla göz kamaştıran Karadağ’a geldiğinizde mutlaka görmeniz gereken yerleri şu şekilde sıralayabiliriz:

Kotor

Budva

Aziz George Kilisesi

İşkodra (Skadar) Gölü

Karadağda gezilecek yerler

KOTOR

UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Kotor, Karadağ denildiğinde akla ilk gelen yerlerden biri. Özellikle Old Town ya da Stari Grad adı verilen bölge tarih kokan sokakları ve berrak sularıyla görenleri kendine hayran bırakıyor. Eğer buraya gelmeyi düşünürseniz keyifli bir yürüyüş ya da bisiklet turunun ardından Kotor Denizcilik Müzesi’ni ziyaret edebilirsiniz.

Öte yandan Kotor’u özel kılan yerlerden biri de kedi çizimleri, fotoğrafları, kedili kitaplar, pullar, dergiler, sanat eserleriyle çevreli olan “Kedi Müzesi”. Dilerseniz kedinizin resmini bu müzeye belirli bir ücret karşılığında gönderebildiğinizi hatırlatmamızda fayda var! 

Kedi Müzesi

BUDVA

Avrupa’nın en güzel plajlarına ev sahipliği yapan Budva, altın rengindeki kumları ve çarşaf gibi deniziyle bambaşka bir dünyanın kapısını aralıyor. Eğer Budva’ya yaz aylarında gelmeyi planlıyorsanız mutlaka deniz, kum ve güneş üçlüsünün tadını çıkarmadan dönmeyin derim! Yerli ve yabancı turistlerin akın ettiği bölge aynı zamanda ‘Karadağ’ın Miami’si olarak da tüm dünyada nam salmıştır. 

Budva

17 sahilin yanı sıra adaları ve köklü tarihiyle de dikkatleri üzerine toplayan Budva’nın en popüler noktası neresi, diye soracak olursanız “Stevi Stefan” adasını mutlaka ziyaret etmenizi öneririz. Dünyaca ünlü film serisi James Bond’un çekimlerinin yapıldığı Budva, harika bir tatil için tek başına yeterli olacaktır. 

Budvadan kareler

AZİZ GEORGE KİLİSESİ

Karadağ’ın en eski ibadethanelerinden biri olan Aziz George Kilisesi, şehir merkezine yürüme mesafesindeki Gorica Tepesi’nin yamacında yer almaktadır. 10. Yüzyılda inşa edilen kilise, tarihin ötesinde mimarisiyle göz kamaştırıyor. Muhteşem freskleri ve manzarasıyla eşsiz bir dini yapı olan Aziz George Kilisesini mutlaka seyahat rehberinize eklemelisiniz.

Aziz George Kilisesi

İŞKODRA (SKADAR) GÖLÜ

Zengin doğa alanı, canlı çeşitliliği ve nefes kesen manzarasıyla Karadağ ve Arnavutluk’un sembolü haline gelen İşkodra Gölü, Balkan Yarımadası’nın en büyük gölüdür. Avrupa’da nesli tükenmek üzere olan son pelikan türü ve martılar dahil olmak üzere 270’ten fazla kuş türüne kucak açan bu eşsiz göl, adını kıyısında kurulmuş olan İşkodra şehrinden almaktadır. Yüzeyi mevsime göre 370 ile 530 km² arasında değişen göl, 1996 yılından beri Ramsar Sözleşmesi ile korunma altına alınmıştır.

İşkodra Gölü

KARADAĞ VİZE İSTİYOR MU? KARADAĞ’A GİTMEK İÇİN VİZE GEREKİYOR MU?

Türkiye Cumhuriyeti ile Karadağ Cumhuriyeti arasında vize muafiyeti anlaşması olduğu için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları umumi, resmi, diplomatik ve hizmet pasaportlarından herhangi birine sahip olduğu sürece ülkeye vizesiz bir şekilde giriş yapabilmektedir.

Karadağ vize istiyor mu

İYİ TATİLLER!

#Budva #Gölü #Karadağ #Kedi #Yerler

[nedennedircom]

Deli Bal Nedir Özellikleri Nelerdir

Deli Bal Nedir Özellikleri Nelerdir

Deli Bal Nedir Özellikleri Nelerdir: Deli bal, arıların Beyaz ormangülü ve Kafkas ormangülü (Komar - Rhododendron ponticum ve Rhododendron flavum) çiçeklerinden elde ettiği, halk arasında 'bal tutması' denilen olaya (deli bal zehirlemesi) sebep olan arı ürünü. Halk arasında 'tutan bal' da denilir. Ormangülleri türleri, Türkiye'de Türkiye'de Karadeniz ikliminin görüldüğü yerlerde deniz seviyesinden 0-3000 metre yükseklikte yetişir. Mayıs ayında açan çiçekler yüksek alanlarda yaz süresince açıktır. Dalı, yaprakları, çiçekleride zehirli olan bitkiye halk arasında kuzu katili, dana katili de denilmektedir. Deli balı alışkın olmayan kişilerin az miktarda tüketmeleri bile sağlık sorunları oluşmasına neden olmaktadır. Avrupa'da doktor gözetiminde tansiyon düşürücü olarak kullanılmaktadır. Acı balın içinde yer alan grayanotoksin maddesi zehirlenmeye neden olmaktadır. Belirtileri şunlardır; kalp ritmi bozukluğu, boğazda yanma, deride ve gözde kızarma, bulantı, kusma, ağız ve burunda kaşınma, tükürükte artış, bulanık görme veya geçici körlük, baş ağrısı ve dönmesi, ishal, tansiyon düşüklüğü, bilinç kaybı. Bir kaşık bal tüketilmesiyle genellikle 1-1,5 saat içinde etkileri görülmeye başlanır. Hafif etkiler tıbbi müdahaleye gerek kalmadan 24 saat içinde kendiliğinden geçer.

Deli Bal Nedir Özellikleri Nelerdir

Kaynatılarak veya uzun süre bekletilerek zehirli etkisi yok olan Deli bal kahverengi renktedir. Deli bal zehirlenmesi, tarihte ilk defa Ksenofon tarafından kaydedilmiştir. Ksenofon, Perslerle girdikleri savaştan dönen 10 bin Yunan askerinin ishal, kusma ve bilinç bulanıklığından şikayetlerini not etmiştir. 10.000 Yunan askerinin zehirlendiği olay, tarihteki ilk kimyasal silahın acı bal olduğunu düşündürmektedir. Ksenofon'a göre, Güney Kolhis Savaşı sırasında deli balı kimyasal silah olarak Yunanlara karşı kullanan toplum Kolhislilerdir. Halk tıbbında mide ağrısı, bağırsak rahatsızlıklarında şeker ve yüksek tansiyonda kullanılır. Bir çay kaşığından fazla tüketilmemesi tavsiye edilmektedir. Deli bal zehirlemesi tıbbi müdahale yapılmazsa ölümlere neden olabilmektedir. Deli balın 1983 yılında tibbi olarak tanımlanmasından sonra ölüm vakalarına rastlanmamıştır. Son yıllardaki deli bal zehirlenmelerinin çoğunluğu Türkiye'de görülmektedir. kaynak Read the full article

[deliklicinar]

DENİB, Denizli ve Uşak iş dünyası temsilcilerini ‘Dış Ticaret’ konusunda bilgilendirdi

Denizli İhracatçılar Birliği (DENİB) tarafından gerçekleştirilen organizasyonda Denizli ve Uşak illerine faaliyet gösteren firmalara yönelik “Dış Ticaret Bilgilendirme Seminerleri” gerçekleştirildi. Ticaret Bakanlığı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) koordinasyonunda Denizli İhracatçılar Birliği organizasyonunda Denizli Ticaret Odası, Denizli Sanayi Odası, Denizli Organize Sanayi Bölgesi ile Uşak Ticaret ve Sanayi Odası işbirliğinde 28-29 Eylül 2022 tarihlerinde Denizli ve Uşak illerine yönelik olarak zoom video konferans platformu üzerinden “Dış Ticaret Bilgilendirme Seminerleri” gerçekleştirildi. Online seminerin birinci oturumunda Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü’nden Ticaret Uzmanı Ahmet Küçükaslan “Dahilde ve Hariçte İşleme Rejimleri”, Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü’nden Ticaret Uzmanı Gökberk Sönmez “Türk Ürünlerinin Yurtdışında Markalaşması, Türk Malı İmajının Yerleştirilmesi ve Turquality’nin Desteklenmesi ile Yurt Dışı Birim Marka ve Tasarım Destekleri”, Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü’nden Ticaret Uzmanı Deniz Koray Tunçel “Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesinin Desteklenmesi, Pazar Araştırması ve Pazara Giriş Desteği, Pazara Giriş Belgelerinin Desteklenmesi, Küresel Tedarik Zinciri Yetkinlik Projeleri”, Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü’nden Ticaret Uzman Yardımcısı İrem Gözde Karataş “Fuar Destekleri”, Ticaret Bakanlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü’nden Ticaret Uzmanı Ali Murat Pala “İhracatta Gümrük Mevzuatı ve Uygulamaları” ve Ticaret Bakanlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü’nden Ticaret Uzmanı Gökçen Ünal ise “Gümrük İşlemlerinin Kolaylaştırılması Mevzuatı ve Uygulamaları” hakkında güncel bilgiler sundular. İkinci oturumda ise, Ticaret Bakanlığı Seul Ticaret Müşaviri Ayşe Ferdağ Tekin “Güney Kore Pazarına İhraç İmkanları”, Ticaret Bakanlığı Uluslararası Anlaşmalar ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü’nden Ticaret Uzmanı Nurullah Asım Akbulut “Pazara Giriş Engelleri ve Çözüm Yolları”, Ticaret Bakanlığı Uluslararası Anlaşmalar ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü’nden Ticaret Uzmanı Demet Işıl Karakurt “Avrupa Birliğine İhracatta Zorunlu Yeni Uygulama: Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Sınırda Karbon Vergisi”, Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü’nden Ticaret Uzman Yardımcısı Kaan Sevinir “Ticaret Bakanlığı Kolay İhracat Platformu” ve Savran Holding E-Ticaret Genel Müdürü M. Levent Elmas ise “E-Ticaret/E-İhracat Uygulamaları” konularında güncel bilgileri paylaştılar. Online seminerlere, Denizli ve Uşak firmaları yoğun olarak ilgi gösterirken, konuşmacılara sorularını yöneltme fırsatı buldu. Read the full article

#denib #hüseyinmemişoğlu

[havahaber]

THY 20 yılın en fazla kârını elde eden havayolu oldu! Pandeminin zararını kapattı

Dünyada 129 ülkede 340 noktaya uçuş yapan havayolu şirketi olduklarını, iç hatlarda da peş peşe Tokat ve Rize havalimanlarının açıldığını belirten Ekşi, “2021’de yine rakiplerimiz zarar ederken biz son belki yirmi yılın en fazla kârını elde eden havayolu olduk. Havacılığın dünyada emeklemeye başladığı bu dönemde biz koşuyoruz” dedi. Düşük maliyetli taşıyıcılar sistemleri üzerine de çalıştıklarını vurgulayan Ekşi, yüksek fiyat artışları karşısında gündeme aldıkları bagajlı-bagajsız yolcu fiyatlandırmasına ilişkin de bilgi verdi.

Türk Hava Yolları, Karadağ’da başkent Podgorica’dan sonra sefer yaptığı ikinci nokta olarak Tivat’a uçmaya başladı. İki yılı geçen koronavirüs salgınına karşı alınan önlemlerden olumsuz etkilenen havayolu şirketleri, uğradıkları zararı telafi etmeye çalışıyor. Dünyada havayolu taşımacılığının gözdesi olan Türk Hava Yolları da geçtiğimiz Cumartesi günü Balkanların gözde turizm ülkelerinden Karadağ'ın Tivat şehrine başlattığı seferle 129 ülkede uçuş yaptığı hat sayısını 340'ya çıkarmıştı. Tivat'a yapılan ilk uçuşa ve havalimanındaki törene katılan THY Genel Müdürü Bilal Ekşi ile hava taşımacılığının son durumunu konuştuk. THY AÇIK ARA ÖNDE Türk Hava Yolları'nın dünyanın 129 ülkesine sefer yaptığını ve bunun rekor olduğunu belirten Ekşi, "Dünyada en fazla ülkeye uçan havayolu ünvanına sahibiz. Bizden sonra gelen havayolu 99 ülkeye uçuyor. Dolayısıyla açık fark var. Pandemi şartlarında yine dünyada en fazla operasyon yapan, bizim hava yolumuz. Hem 2020'de hem 2021'de Avrupa'da en çok sefer yapan havayoluyuz" dedi. YENİ HATLAR AÇILACAK Pandemiden çıkışla beraber yeni hatlar açmaya başladıklarını belirten Ekşi, "On gün içerisinde üç hat daha açtık; Buhara'ya, Güney Sudan'a, Tivat'a. Güney Sudan'la ülke sayısı 129'a çıktı. Son olarak Karadağ'da Tivat seferlerini başlattık. Bununla tabi gurur duyuyoruz. Bu sene içerisinde yeni bazı yerler planlıyoruz ama henüz yönetim kurulu ve borsaya açıklanmadığı için şimdi söylemem çok doğru olmaz" diye konuştu.

"EN AZ ZARARLA ATLATTI" Bilal Ekşi konuşmasına şöyle devam etti: "Tüm uluslararası otoriteler pandemi öncesi şartlarına 2024 yılında ancak erişilebileceğini söylerken, pratikte biz bu sene neredeyse 2019 şartlarına geri döndük. Yani rakiplerimiz yüzde en fazla 80-85'lere ulaşabilirken, biz şu anda yüzde 95-99 bandına oturduk. Dolayısıyla biz pandeminin getirdiği sıkıntıları büyük oranda aşmış durumdayız. Herkesin zarar ettiği pandemi dönemini Türk Hava Yolları en az zararla atlattı. 2021'de yine rakiplerimiz zarar ederken biz son belki yirmi yılın en fazla kârını elde eden havayolu olduk. Bu sene de Allah'a şükürler olsun çok iyi gidiyor." DİĞERLERİ EMEKLİYOR, BİZ KOŞUYORUZ İç hatlarda peş peşe Tokat ve Rize havalimanlarının açıldığını hatırlatan Ekşi, "Aslında havacılığın dünyada emeklemeye başladığı bu dönemde biz koşuyoruz" ifadesini kullandı. BAGAJSIZ YOLCUYA UCUZ BİLET SİSTEMİ Yüksek fiyat artışları karşısında bagajlı-bagajsız yolcu fiyatlandırmasını gündeme aldıklarını belirten Ekşi, bu uygulamayla ilgili de şunları söyledi: "Aslında bu tüm büyük havayolları arasında uygulanan bir yöntem. Bunun temel sistemi de yolcular arasında adaletli ücretleme yapmak. Diyelim ki bugün uçuyorsunuz. Bagajınız yok. Uçaktan inince gidiyorsunuz. Benim bagajım var ve ben bagajımı almayı bekliyorum. Siz de aynı parayı ödüyorsunuz, ben de… Ama benim için uçak daha fazla yakıt yakıyor. Dolayısıyla siz daha ucuza uçma hakkına sahipsiniz. Tavsiye ettiğimiz şey bu. Dolayısıyla diğer büyük havayollarının yıllardır uygulandığı düşük maliyetli taşıyıcılar sistemlerini güncelleme yaparak vatandaşa sunuyoruz." Sabah Read the full article

#Airbus #Bilalekşi #BOEING #İstanbulhavalimanı #PEGASUS #THY #TÜRKHAVAYOLLARI #Turkishairlines #Uçaklar

[gallipolidaytours]

New Post has been published on Lutars Turizm

New Post has been published on https://www.lutarsturizm.com/dunyaca-unlu-tenor-hakan-aysev-10-haziranda-izmirliler-ila-bulusuyor.html

Dünyaca Ünlü Tenor Hakan Aysev, 10 Haziran’da İzmirliler İla Buluşuyor

1.ULUSAL MANDOLİN FESTİVALİ HAKAN AYSEV’İN KONSERİYLE BAŞLIYOR

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), İzmir’in kurtuluşunun 100.yılında kent kültüründe önemli bir yer edinen mandolini 1.Ulusal Mandolin Festivali ile yeniden canlandırıyor. Festival, 10 Haziran saat 20.30’da Cumhuriyet Meydanı’nda dünyaca ünlü tenor ve opera sanatçısı Hakan Aysev’in de katılacağı konser ile başlıyor.

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), İzmir’in Kurtuluşunun 100. yılında 1. Ulusal Mandolin Festivali’ne ev sahipliği yapıyor. DEÜ İzmir’in Kurtuluşunun 100. Etkinlikleri kapsamında 10-12 Haziran’da tarihlerinde gerçekleştirilecek festivalin açılış konseri 10 Haziran Cuma akşamı saat 20.30’da Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleştirilecek. Dünyaca ünlü opera sanatçısı ve tenor Hakan Aysev’in Zhanna Aktürk, İzmir Mandolin Orkestrası ve Buca Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Anabilim Dalı Yaylılar Orkestrası ile sahne alacağı konser İzmirlilere açık olacak.

11-12 HAZİRAN KONSERLERİ SABANCI KÜLTÜR SARAYI’NDA

Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleştirilecek açılış konserinin ardından 11-12 Haziran’da düzenlenecek etkinlikler, DEÜ Sabancı Kültür Sarayı’na taşınacak. Konserlerde, Zeytin Çekirdekleri Mandolin Orkestrası, Mandolinata İstanbul, ALKÜ Mandolin Topluluğu, Grup Dostyürek, Okul Çalgıcıları Mandolin Topluluğu ve İzmir Mandolin Orkestrası’nın yanı sıra, Münevver Eren, Mücahit Eren, Serpil Özyüksel, Gözde Özyüksel, Ersil Zhanna Aktürk, Natalia Barış, Ataç Aydın, Alesker Abbasov, Bülent Yazıcı, Ender Bilge, Sezen Aksu, Güney Gencol, Özgür Deveci ve Olga Guseyinova sahne alacak.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

[fisiltihaberleri]

YAMAHA R25 KADINLAR KUPASI’NDA İLK AYAK KAZANANLARI BELLİ OLDUYamaha R25 Kadınlar Kupası, ikinci kez İzmir Ülkü Pistinde start verdi. Yarış tecrübesi kazanamayan kadın yeteneklerin önünü açmak için Yamaha Motor’un düzenlediği organizasyonun ilk ayağında A grubunda birincilik kupasını İlayda Yağmur Yılmaz, ikincilik kupasını Ece Kartaç, üçüncülük kupasını ise Gözde Güney kaldırdı. Yamaha Motor Türkiye’nin organize ettiği R25’ler ile yarışan B grubundaki motosiklet yarışçıları arasından ise birinciliği Fatma Baştepe, ikinciliği Nilsan Boyraz, üçüncülüğü ise Gülşah Ulusoy elde etti.İŞTE O AYRINTILAR VE DATAYLARIhttps://www.fisiltihaberleri.com/haber/yamaha-r25-kadinlar-kupasinda-ilk-ayak-kazananlari-belli-oldu-6101.html #yamaha #honda #motorcycle #kawasaki #suzuki #ducati #motor #bmw #turkey #bikelife #istanbul #r25 #cbr #ktm #moto #motogp #motosiklet #r1 #racing #mt07 #instagood #r6 #motorbike #instamotogallery #s1000rr #music #travel #motolife #cbr1000rr #bike

[model-fashion]

Çiçekseverlerin en gözde çiçekleri arasında olan Ruj çiçeği evlerde de fazlasıyla yetişen bir bitkidir. Yetiştirilmesi de oldukça basit bir çiçek türüdür. Bu yazımızda sizlere güzel görüntüsüyle gözleri büyüleyen Ruj çiçeği nedir, Ruj çiçeğinin bakımı, Ruj çiçeğinin özellikleri, Ruj çiçeğinin çoğaltılması gibi birçok konu başlığını sizler için derledik. Ruj Çiçeği Nedir? Latince ismi ile Aeschynanthus radicans olarak bilinin ruj çiçeği, oldukça yaygın yetişen bir çiçek olarak bilinmektedir. Bulunan tüm cinsleri süs bitkisi olarak kullanılmaktadır. İsmini de görüntüsünden almaktadır. Ruj çiçeğinin anavatanı Malay yarımadasının güney bölgesidir. Yoğunlukla tropikal yağmur ormanları ikliminde yetişir. Ruj çiçeğinin hem yapraklarının güzelliğinden hem de çiçeklerinin güzelliğinden dolayı oldukça fazla tercih edilmektedir. Aşırı sıcağı sevmemektedir bu bitkiler. Ayrıyeten aşırı soğuklarda da gelişimini sürdüremez. Nisan ve eylül aylarındaki sıcaklık ve dönem ruj çiçeği için oldukça uygundur. Ruj Çiçeğinin Bakımı Ruj Çiçeğinin Bakımı Çiçek beslerken sevginizi, ilginizi ne kadar bakıma ihtiyaç olmayan bir çiçek olsa da eksik etmemelisiniz. Ruj çiçeğinin de bakımı oldukça az olan çiçekler arasındadır. Ruj çiçeğinin sulanması fazla olduğu sürece köklerinin çürümesine sebebiyet verecektir. O yüzden orta derece sulama yapmanız önerilmektedir.Toprağının havadar toprak olması ve gübreleme yapılması çiçeklerinin ve yapraklarının güzelliğinde önemli katkısı bulunmaktadır. Sıvı gübre kullanarak da aynı verimi görebilirsiniz.Ruj çiçeğinin gelişimi için ışık önemli bir etmendir. Fakat bu ışığı ayarlamak önemlidir. Tam güneş alan ortamlar veya tam gölge alan ortamlar gelişiminde olumsuz etkiler yaratacaktır. En uygun hava ve toprak sıcaklığı 20 – 27 derece aralarında ve yarı gölgeli ortamlarda konumlandırınız.Sarmaşık bir yapısı ve sarkan yaprakları olduğu için askılı saksılar tercih edilmesi çok daha güzel bir görüntüye sahip olmasını sağlayacaktır. Sarmaşık yapısından dolayı da budama yapılması önemlidir. Kuruyan dalları veya hastalıklı dalları sıklıkla budama yapıp yayılmasını önlemeniz gerekmektedir. Ruj Çiçeğinin Özellikleri Ruj çiçeği, epifit bir çiçek türü olarak bilinmektedir.Birçok renkleri bulunan bu çiçek turuncu, kırmızı, kahverengi gibi renkleri bulunmaktadır.Gesneriaceae ailesinin Aeschynanthus cinsinden Radicans çeşidindendir.Ruj çiçeğinin kalın yemyeşil yaprakları bulunmaktadır.Adını da görüntüsünden aldığı için ruj görünümüne benzeyen çiçekleri mevcuttur.Evlerde süs bitkisi olarak oldukça fazla yetiştirilen bir süs bitkisidir. Ruj Çiçeği Nasıl Çoğaltılır? Ruj Çiçeği Nasıl Çoğaltılır? Klasik çoğu çiçekler gibi ortalama 10 santimetre şeklinde dallar kesilip doğrudan toprağa ekilerek çoğaltma işlemi gerçekleştirilir. Ekilen dalın toprağa tutunabilmesi için güneşten gün içerisinde ortalama 2-3 saat boyunca ısınması gerekmektedir. Bu sayede köklerinden gelişmeye başlar. Ruj Çiçeği Hastalıkları Ruj çiçeği kolay hastalanan bir bitki değildir fakat bitlenme durumu biraz fazla gözlenmektedir. Özellikle de yaz sıcaklarında havadar bir ortamda bakımı yapılmalı, gerekirse bazen bitkiye duş aldırılmalıdır. Bitlenme olduktan sonra yapraklarında delinme veya kuruma gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Bu yüzden ara sıra kontrol etmeniz ve oluşabilecek hastalıklara karşı budama yapılmanız gerekmektedir. Bu yazımızda sizlere çiçek severler tarafından oldukça merak edilen ve evlerimizi muhteşem görüntüsüyle süsleyen ruj çiçeğinin detaylarını ele aldık. Ruj çiçeği nedir? Ruj çiçeğinin bakımı, Ruj çiçeğinin özellikleri ve Ruj çiçeğinin hastalıkları gibi konu başlıklarını yazımızda yer verdik. Varsa sorularınızı ve yorumlarınızı bekler, okuduğunuz için teşekkür ederiz. İlginizi çekebilir: Tespih Çiçeği Bakımı ve Özellikleri Daha fazla içerik için bizi Instagram hesabımızdan da takip edebilirsiniz: https://www.instagram.com/begonyakadin/

[turkeytraveltours]

New Post has been published on Lutars Turizm

New Post has been published on https://www.lutarsturizm.com/dunyaca-unlu-tenor-hakan-aysev-10-haziranda-izmirliler-ila-bulusuyor.html

Dünyaca Ünlü Tenor Hakan Aysev, 10 Haziran’da İzmirliler İla Buluşuyor

1.ULUSAL MANDOLİN FESTİVALİ HAKAN AYSEV’İN KONSERİYLE BAŞLIYOR

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), İzmir’in kurtuluşunun 100.yılında kent kültüründe önemli bir yer edinen mandolini 1.Ulusal Mandolin Festivali ile yeniden canlandırıyor. Festival, 10 Haziran saat 20.30’da Cumhuriyet Meydanı’nda dünyaca ünlü tenor ve opera sanatçısı Hakan Aysev’in de katılacağı konser ile başlıyor.

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), İzmir’in Kurtuluşunun 100. yılında 1. Ulusal Mandolin Festivali’ne ev sahipliği yapıyor. DEÜ İzmir’in Kurtuluşunun 100. Etkinlikleri kapsamında 10-12 Haziran’da tarihlerinde gerçekleştirilecek festivalin açılış konseri 10 Haziran Cuma akşamı saat 20.30’da Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleştirilecek. Dünyaca ünlü opera sanatçısı ve tenor Hakan Aysev’in Zhanna Aktürk, İzmir Mandolin Orkestrası ve Buca Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Anabilim Dalı Yaylılar Orkestrası ile sahne alacağı konser İzmirlilere açık olacak.

11-12 HAZİRAN KONSERLERİ SABANCI KÜLTÜR SARAYI’NDA

Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleştirilecek açılış konserinin ardından 11-12 Haziran’da düzenlenecek etkinlikler, DEÜ Sabancı Kültür Sarayı’na taşınacak. Konserlerde, Zeytin Çekirdekleri Mandolin Orkestrası, Mandolinata İstanbul, ALKÜ Mandolin Topluluğu, Grup Dostyürek, Okul Çalgıcıları Mandolin Topluluğu ve İzmir Mandolin Orkestrası’nın yanı sıra, Münevver Eren, Mücahit Eren, Serpil Özyüksel, Gözde Özyüksel, Ersil Zhanna Aktürk, Natalia Barış, Ataç Aydın, Alesker Abbasov, Bülent Yazıcı, Ender Bilge, Sezen Aksu, Güney Gencol, Özgür Deveci ve Olga Guseyinova sahne alacak.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı