İlk aşkın büyüsünü hatırla, sonu gelmeyen bekleyişleri dakikalar süren kavuşmaları hatırla. Ruhun henüz aşkı sindirmemişken ki seni hatırla. Bir gece yarısı kimse uyanmasın diye adım seslerini düşürdüğünü hatırla. Odada yaptığın yürüyüşleri hatırla. Gelen mesajları ışık hızında açışını hatırla. Odanda yaptığın yürüyüşler esnasında gelen bildirimin sesiyle ekrana dalışlarını ve kapıya vuruşlarını hatırla. Parmaklarının içinde senin bile bilmediğin kelimelerin ekranında dans edişini hatırla. Yüzündeki garip tebessümün en büyük mutluluk kaynağına dönüşmesini hatırla. Henüz çok gençken ne kadar yaşamak istediğini hatırla. Onu anlatmak isteyişini hatırla. Kendi hikayeni yazmaya başladığını hissedişini hatırla. Onu hatırla. Sakar satırlarını, devrik cümlelerini, tıpkı seninkine benzeyen hislerini hatırla. Bambaşka hikayelerden geldiğinizi hatırla ve aynı hikayeye denk gelişinizi hatırla. Mutluluktanda ağlayabildiğini hatırla. Üzgünkende gülecek gücü bulduğunu hatırla. İçinde taşıdığın şövalyenin ruhunu nasıl koruduğunu hatırla. Bir gece yarısı onunla dinlediğin ilk şarkıyı hatırla. Bir tırtıldan kanatları geleceğe uçmaya hazır bir kelebeğe dönüştüğünü hatırla. Gelecekle ilgili kurduğun ilk hayali hatırla. İlk öpücüğünü hatırla. Titreyen ellerini, zikzak çizen bacaklarını hatırla. Dilinde dans eden kelimleri, boğazında düğüm olan şarkılarını hatırla. Kendi kendine hiç bilmediğin bir şarkının sözlerini mırıldandığın anların varlığını hatırla. Henüz çok gençken ne kadar güçlü olduğunu hatırla. Bir tırtıldan kanatları rengarenk bir kelebeğe dönüşme yolculuğunu hatırla…
68 notes
·
View notes
"Belki de bir rüyaydım senin için; uyandın ve ben bittim.."
39 notes
·
View notes
Yoruldum her şeyden, herkesten, geçmişten, bırakan insanlardan,kafamdaki seslerden, yüreğimdeki acıdan, bir şeyler için çabalamaktan, bir şeye tutunmaya çalışırken tutunduğum şeyin içime batmasından, susmaktan.. en çok da susmaktan yoruldum. Ben artık her şeye susmak istemiyorum.. konuşmak istiyorum ama her kelime boğazımda kalıyor, bana konuşmak değil susmak öğretildi, nasıl anlatabilirim ki yazmak dışında..? Bitsin istiyorum her şey bitsin. Mesela kırılmayayım, ve ya kırıldım diye uyumayayım istiyorum. Her sabah yorgun uyanmaktan yoruldum, kusmaktan yoruldum. İyi olmadığım hâlde gülümsemekten yoruldum, titreyen ellerimi saklamaktan yoruldum. Her şey bitsin istiyorum, bitiremiyorum.. ben o daireye bitirmek için çıktım, ben o köprüye her şey sonlansın diye çıktım, ben o jiletlerle saatlerce o banyo zemininde kurtulmak için oturdum.. ben kurtulamadım, yapamadım.. korktum. Saçlarımı acım geçsin diye kestim, aynaya kendime gülümseyerek kestim, acım kesilmedi. Ne kafam susuyor, ne içimin acısı geçiyor. Bitmeli ama ben bitiremiyorum. Günden güne bitiyorum, ve bu artık sadece ruhsal değil.. bedenim gün geçtikçe eriyor. Susuyorum, hiçbir şey demiyorum ama buna rağmen zararım ben. Geçsin artık, bitsin her şey. Artık gücüm yok, artık dik duramıyorum. Sırtımdaki yükler artık yaşatmıyor, içimde olan tonlarca şey nefes aldırmıyor. Bitsin, lütfen.. kaldıramıyorum artık. Ben canımı yakan şeylere gülmek istemiyorum, gözüm dolunca susmak istemiyorum. Bitsin Allah'ım. Lütfen artık bitsin.. katlanamıyorum. Yemin ederim katlanamıyorum ben..
295 notes
·
View notes
Kül olana kadar yandım, tek kelime etmedim sana. Beni güzel hatırla...
134 notes
·
View notes
Bir noktada anlamalısın ki; bazı insanlar kalbinde kalabilir hayatında değil ve bu hiç sorun değil, bazen ne hissettiğini unutmalısın.
1K notes
·
View notes
Nemli kaldırımlardan geçti, ıslak çimlerden koştu, boş yollarda yürüdü. Bir sessizlik vardı diye düşündü bu şehirde. Ya da ruhundaki sessizlik şehrin sesini kısmıstı. Koklamak istedi tüm şehri ilk kez. Hep geçtiği yolların, çiçeklerin kokusunu içine çekmek istedi son kez belkide. Uzun bir yolun sonunda vardı kendine. Demek böyle oluyormuş diye düşündü içinden. Bunca zaman hep kendiyle konuşmuştu şimdi gerçekten kendiyle konuşmaya hazırlanıyordu. Bir insan kendiyle ilk tanışmasında ne derdi ki? Merhaba ben, selam kendim, eski dostum… evet Arthur böyle derdi sevdiği herkese eski dostum diye hitap ederdi hep.
“Merhaba eski dostum” dedi kendi mezar taşına bakarken.
“Merhaba eski dostum, biraz erken geldim. Seni son kez yalnız yakalamış olmak ne büyük mutluluk” dedi kendine garip bir tebessümle. Elinde tuttuğu bir buket mor menekşeyi koydu baş ucuna.
“Umarım menekşe seviyorsundur” dedi kendi kendine. “ uzun bir yoldan geldim, sevmiyorsanda gidip yenisini alamayacağım kusura bakma” dedi ardından. “Biliyor musun bugün benim hayattaki ilk günüm” dedi ve sonra ekledi. “Şeninde son günün olması çok acı değil mi?” Eski bir dostuna veda eder gibi baktı kendine ve içinde ki büyük coşkuyu bastırmak istemediğini mırıldandı ruhu bedenine…
~ Dünyada son iki saat ~
Ege A.C
30 notes
·
View notes
Birkaç aydan beri hareket edecek hali yokmuş ama arkadaşları arkasından ittire ittire bir şeyler yapmasını istiyorlarmış hiçbir şey yapası yokken...
27 notes
·
View notes
İnsan, karşısındakinin bazen bir kedinin başını okşayışına aşık olur, bazen kaşlarını çatarak bir şeyler düşünüşüne, bazen bir şeyler karalamasına, bazen uyuyuşuna, yürüyüşüne, sesine, gülüşüne aşık olur. Sevmek için bir nedene ihtiyacımız yoktur, kalbimiz sev der biz severiz. Nedenini nasılını sormayız hiç. Belki de sadece bir çift göz aklımızı başımızdan alır bilemeyiz.
-B
13 notes
·
View notes