Tumgik
#hayvan hakları
photographss-world · 4 days
Text
185 notes · View notes
okuryazarlar · 1 month
Text
Tumblr media
"Çok küçüktüm asansörde başladı işkenceleri katilimden kaçamadım. Acılar içinde işkence çektirilerek öldürüldüm ben hakkımı savunamam, sizler lütfen benim için ses olun."
...
Kendi halinde yaşayan masum ve sevimli Eros adlı kediyi, bir apartmanda sıkıştırıp dakikalarca işkence ederek katleden İbrahim Keloğlan adlı şahıs tutuklansın. Bu kişi bir kediyi 6 dakika işkence ederek öldürdü ve mahkeme aramızda gezmesine izin verdi.
Yarın muhtemelen başka hayvanları ve belki sizin çocuğunuzu veya ailenizden birini de aynı şekilde öldürecek.
Potansiyel katil değil düpedüz katil bu caninin, illa bir insanı öldürmesi gerekmiyor. Savunmasızı, en masumu koruduğumuz anda huzur bulacağız.
Hayvanlara yönelik işkencede bulunan ruh hastası canilere caydırıcı cezalar verilsin!
49 notes · View notes
duygu-larr · 5 months
Text
"Savunmasız varlıklara iyi davranırsanız düşlerinizin gerçekleşmesi için Dilek Ağacı’na gerek kalmaz."
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
14 notes · View notes
ilmiyyat1453 · 1 year
Text
Tumblr media
''Ulemâ-i din (din âlimleri) ve fukahâyı müslimân (müslüman fıkıh âlimleri) demişler ki: “Bir kimse hukûk-u hayvanâtı (hayvan hakları) bilmek ve riâyet kılmak (kuralları yerine getirmek) olmasa ona hayvan beslemek ve binmek helal olmaz.” Kadızâde, Kitâb ül-Makbul
42 notes · View notes
mrsashflower · 2 months
Text
5 notes · View notes
felsefeyapmaulan · 2 years
Text
İnsan kadar pis bir varlık daha yok
Tumblr media
19 notes · View notes
LÜTFEN KAMPANYAYI İMZALAYIP HER YERDE PAYLAŞIN❗️👇🙏
Her gün, Türkiye'nin farklı yerlerinden sokak hayvanlarına yönelik şiddet haberleri geliyor. Konya, Mamak, Sivas, Çanakkale, İstanbul...
Bunlar artık münferit olaylar olmaktan çıktı, bir katliama dönüştü...
Görevi hayvanları aşılamak, kısırlaştırmak, tedavi etmek ve aldığı yere geri bırakmak olan belediyeler ya hayvanları doğrudan katlediyor, ya kötü koşullardaki barınaklara hapsediyor ya da ıssız yerlere bırakarak ölüme mahkum ediyor.
Ülkede şu an sokak hayvanlarının yol açtığı sorunlar varsa bunun sorumlusu o hayvanlar değil, yıllardır görevini yerine getirmeyen belediyeler ve kamu görevlileridir.
1- Hayvanları öldüren, işkence eden, aç bırakan, tedavi etmeyen tüm belediye ve barınak görevlileri; ve onlara göz yuman, önlem almayan yöneticileri yargılansın.
2- Hayvan Hakları Yasası, konuyla ilgili çalışma yürüten sivil toplum örgütlerinin katılımıyla yeniden düzenlensin, hayvana şiddet suçunun cezai yaptırımı artırılsın.
3- İhtiyaç duyulan tüm barınakların koşulları iyileştirilsin ve denetimi artırılsın.
4- Hayvanları yok etme değil, kısırlaştırma/aşılama seferberliği yapılsın.
*-*
PLEASE SIGN THE PETİTİON AND SHARE ANYWHERE❗️👇🙏
Every day, news of violence against stray animals comes from different parts of Turkey. Konya, Mamak, Sivas, Canakkale, Istanbul...
These are no longer isolated incidents, they have turned into a massacre...
Municipalities, whose duty is to vaccinate, sterilize, treat and return animals to the place where they were taken, either directly slaughter the animals, imprison them in shelters in bad conditions or sentence them to death by leaving them in desolate places.
If there are problems caused by stray animals in the country, it is not those animals but municipalities and public officials who have not fulfilled their duties for years.
1- All municipality and shelter officials who kill, torture, starve or do not treat animals; and their rulers, who turned a blind eye to them and did not take precautions, should be judged.
2- The Animal Rights Law should be rearranged with the participation of non-governmental organizations working on the issue, and the criminal sanction of violence against animals should be increased.
3- Improve the conditions of all needed shelters and increase their control.
4- Not an extermination of animals, but a mobilization for sterilization/vaccination.
#KatilBelediyeler
#MuratKöseİstifa
#BelediyeGerçekleri
#SoracağızHesabını
#GebzedeKatliamVar
#KonyadaKatliamVar
#HerYerdeKatliamVar
#MamaktaKatliamVar
#TürkiyedeKatliamVar
#HayvanaŞiddetSuçtur
#BarınaklarÖlümKampı
#BarınaklardaKatliamVar
#SokakHayvanlarıSahipsizDeğil
7 notes · View notes
polemik · 1 year
Text
youtube
Tepeören Sahipsiz Hayvan Geçici Bakımevi Başhekimi Mehti Fidan, İstanbul Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi’nden Prof. Dr. Iraz Akış Akad, Kurtaran Ev Derneği Başkan Yardımcısı Tuba Albayrak, HAYTAP Ankara Temsilcisi Pelin Sayılgan ve veteriner hekim Selin Mert sokak hayvanları sorunu ve çözümlerini soL TV’ye anlattı.
5 notes · View notes
abolisyonistvegan · 2 years
Text
Zouma Kardeşler Cezalandırıldı. Peki, Ya Geri Kalanımız?
Tumblr media
Gary L. Francione
West Ham futbol oyuncusu Kurt Zouma, kedisine tekme ve tokat atarak kedinin “gereksiz yere acı çekmesine” sebep olduğu için Hayvan Refahı Yasasını ihlal ettiği suçlamasını kabul etti. Dagenham ve Redbrdge’de oynayan erkek kardeşi Yoan Zouma olayı filme çekti ve Kurt’un yasaları ihlal etmesini salık verdiği veya teşvik ettiği gerekçesiyle suça ortaklık etmekle itham edildi. Kurt 180 saatlik kamu hizmeti cezasına çarptırıldı ve beş yıl süreyle herhangi bir kedi bakması yasaklandı. Yoan 140 saatlik kamu hizmeti cezasına çarptırıldı ve ayrıca beş yıl süreyle kedi bakması yasaklandı. Buna ek olarak 9,000 poundluk yargılama gideri tayin edildi. Bu da West Ham tarafından Kurt’a uygulanan 250,000 poundluk para cezasına eklendi. Hayvan Refahı Yasası “gereksiz yere acı çektirme” eziyetini yasaklıyor. Bu açık biçimde, en azından zevk, eğlence veya elverişlilik sebepleriyle uygulanan acıyı kapsıyor. Zouma Kardeşler yasaları ihlal etti çünkü kediye tekme ve tokat atmanın hiçbir gerekçelendirmesi yoktu. Ona sebepsiz yere zarar vermişlerdi.
Zouma kardeşlerin yaptığı bariz ve su götürmez biçimde, ahlaken ve hukuken yanlış. Fakat onların davası, basit ve doğrudan bir soruyu doğuruyor: Geri kalanımızdan ne farkları var? Neden hepimiz Zouma Kardeşlerle birlikte kamu hizmeti cezasına çarptırılmıyoruz?
Her sene, 80 milyar kara hayvanını yemek için öldürüyoruz. Bir milyar civarı hayvan Birleşik Krallıkta öldürülüyor. Yıllık katledilen balık sayısı tahminen bir ila üç trilyon arasında. Bu bir hayli ıstırap ve ölüm demek.
Bunu neyle gerekçelendiriyoruz?
Elbette başka seçeneğin olmadığı ve hayatta kalmak için hayvanları öldürmek zorunda kaldığımız zamanlar olabilir. Fakat bu durum her yıl katlettiğimiz hayvanların sarsıcı miktarının ufacık bir kısmının içindeki ufacık bir kısmı açıklar. Büyük kısmı içinse, hayvanları yiyoruz çünkü tatlarının güzel olduğunu düşünüyoruz ve hayvansal besinler rahatlıkla ulaşılabilir durumda. Hayvanları tüketmekten zevk alıyoruz; ortada bir gereklilik yok.  The NHC (National Health Service/Ulusal Sağlık Örgütü) —ve Amerikan Beslenme Derneği gibi, diğer ülkelerdeki hemen hemen diğer tüm idari ve profesyonel kurul— hayvansal ürünler kullanmadan sağlıklı bir yaşam sürebileceğimizi onaylıyor. Dahası, giderek artan sayıdaki ana akım sağlık hizmetleri uzmanları hayvansal ürünler yemenin insan sağlığına zararlı olduğunu söylüyor. Her halükârda, hayvansal ürünler yemek kuşkusuz insan sağlığı için gerekli değil. Üstelik, hayvancılık küresel ısınmanın önde gelen sebeplerinden birisi. Oxford’daki araştırmacılar et ve sütten uzak durmanın, gezegen özerindeki etkimizi azaltmak için atabileceğimiz başlı başına en etkili adım olduğunu iddia ediyor. Kısacası, hayvanları ıstırap ve ölüme maruz bırakıyoruz çünkü onlardan elde ettiğimiz ürünleri tüketmeyi haz verici buluyoruz. Hayvansal besin tüketmek kolayımıza geliyor. Yiyecek için kullandığımız hayvanları maruz bıraktığımız acı ve ölüm gereksiz —tıpkı Zouma Kardeşlerin kediyi maruz bıraktıkları acı gibi. Hepimizin ahlaken iğrenç bulduğu bir davranışta bulundukları için suçlu olarak hüküm giyen Zouma Kardeşlerle geri kalanımız arasında ahlaki anlamda hiçbir farkın olmadığını ileri sürüyorum. Aslında, aramızda hayvan tüketenlerimiz, çektikleri acıyla birlikte ölümlerinden de sorumlu olduğumuz için Zouma Kardeşlerden daha kötü olabilir. Zouma Kardeşler kediyi öldürmediler.
Her birimiz Kurt Zouma ve Yoan Zouma’yız.
Bizim hayvanları yiyecek için kullanmamızın kediyi tekmelemekten farklı olduğu, çünkü ilkinin işleyişini düzenleyen yasaların olduğu ve “gereksiz” acıyı yasakladıkları yanıtı birçok sebepten yetersizdir. Öncelikle, hayvanlar taşınabilir mallardır. Onların çıkarlarını korumak paraya mâl olur ve çoğu zaman o parayı yalnızca bunu yapmaktan ekonomik bir faydamız olduğu zaman harcarız. Sonuç olarak, hayvan refahı standartları tarih boyunca son derece düşük olmuştur ve öyle olmaya da devam ediyor. “İnsani” muamele ve kesim kavramları hayal ürünüdür. “İnsanca” muamele edilmiş hayvanların birçoğu epey acı çeker. Fakat bu yanıtın meseleyi gözden kaçıran bir yönü daha vardır. Kimse Zouma Kardeşlerin yaptığı şeydeki problemin, daha “insani” bir üslupla davranmaya özen göstermekte çuvallamaları olduğunu iddia etmiyor. Çünkü yaptıkları şey hiçbir gereklilik veya mecburiyet içermiyordu, kediyi maruz bıraktıkları acı ahlaken ve hukuken yanlıştı. Elbette Kurt Zouma kediyi daha nazikçe tekmeleyip tokatlasaydı “daha iyi” olurdu. Fakat eylemleri, daha “insani” olsaydı bile, hâlâ yanlış olurdu. Benzer şekilde, yiyecek olarak kullandığımız hayvanlara daha çok acıdansa daha az acı çektirmemiz “daha iyidir”. Fakat hayvanları yemek için hiçbir zorunluluk yoksa tüm bu ıstırap gereksiz —ve yanlıştır. Bir diğer cevap, Kurt Zouma’nın mevzubahis zalimce davranışı bizzat kendisinin gerçekleştirdiğidir. Çoğumuz sadece marketten “yiyecek” satın alırız. Marketten hayvan cesedi satın almakla hayvanı bizzat öldürmek arasında, tıpkı haksız surette birini bizzat öldürmekle kurbanı öldürmesi için birine para vermek arasında fark olmaması gibi, ahlaki anlamda hiçbir farkın olmadığını ileri sürüyorum. Hukuk her ikisini de cinayete karışmak olarak ele alır. Ve biz suça azmettirmiş veya teşvik etmiş oluşumuzla, hiç olmazsa Yoan Zouma’yla benzeşiyoruz.
2007’de Micheal Vick isimli American futbol oyuncusuna, Virginia’da bir köpek dövüşü yürütmekle ilgili suçlardan dava açıldı. Yaptığı şeye karşı protestolar derin ve uzun soluklu oldu. Hâlâ suçlanmaya ve kınanmaya devam ediyor. 2010 yılında, Coventry’de bir banka çalışanı olan Mary Bale, bir kediyi saatlerce içinde kalacağı çöp tenekesine atmaktan yargılandı. O da kötülenmiş ve “Hitler’den beter” olmakla ve (Birleşik Krallıkta bulunmayan) ölüm cezasını hak etmekle suçlanmıştı. Aynı şekilde, benzer başka birçok vaka yaşandı. Bu vakalar, en azından kedi ve köpeklerin göz önünde bulundurulduğu noktada, gereksiz yere çektirilen acıya karşı yasaklamaların oldukça ciddi olduğunu anlıyor —ve kuvvetli bir şekilde hissediyor— olduğumuzu açıkça ortaya koyuyor. Fakat sevgi beslediğimiz ve çatalımızı sapladığımız hayvanlar arasında ahlaken veya hukuken tutarlı hiçbir ayrım yok. İşin garip tarafı şu ki RSPCA(Royal Society for the Prevention of Cruelty to Animals), Bale ve Zouma Kardeşlere dava açtı. RSPCA, RSPCA Assured aracılığıyla hayvansal besinlerin kullanımını destekliyor. Yani, RSPCA bir yandan hayvanlara geçerli bir sebep olmadan acı çektirilmesini teşvik ederken bir yandan da hayvanlara geçerli bir sebep olmadan acı çektiren insanlara dava açıyor. Yıllardır, açıkça damak tadı gibi önemsiz bir zevk için hayvanları tüketmeye devam edenlerimizin neden başka keyfi sebepler için hayvanları istismar edenlerden farklı olduğunu sorup duruyorum.
Şimdiye kadar mantıklı hiçbir cevap almadım. Eğer Kurt ve Yoan Zouma suçlularsa önemsiz amaçlar için hayvanları kullanmaya ve öldürmeye devam edenlerimiz de açıkça suçludur. Ve bu neredeyse hepimiz anlamına gelir. Belki de bir adım geri çekilip kendimize en azından—tatlarını sevsek bile— hayvanlara gereksiz yere acı çektirmek zorunda olup olmadığımızı sorabiliriz. Belki de oldukça rahatsız edici bir gerçeği kabul etmemiz gerekiyordur; eğer hayvanlar ahlaken değerliyse, veganlık ahlaki bir zorunluluktur.
Çeviri: Eda Çivaş
Kaynak: https://gary-francione.medium.com/the-zouma-brothers-have-been-sentenced-now-what-about-the-rest-of-us-b957adafb492
7 notes · View notes
kubisworld · 2 years
Text
Tumblr media
🌹🌺🌹🌺🌹
10 notes · View notes
world-of-kar · 2 years
Text
Tumblr media
Tecavüzün sebebi asla kurbanda olamaz
6 notes · View notes
photographss-world · 1 year
Text
Tumblr media
304 notes · View notes
ajansozgurce · 3 months
Text
Başıboş Köpek Sorununa Çözüm Arayışı: Barınma ve Sahiplendirme Modeli Geliyor!
Başıboş köpek sorununun çözümüne yönelik yapılan çalışmanın detayları belli oldu. Dünya genelinde benzer sorunlarla başa çıkma konusunda örnekler incelenerek hazırlanan taslak, hayvan refahını artırmayı hedefliyor. İşte yapılan çalışmanın ana hatları: 1. Barınaklara Yerleştirme: Başıboş köpekler, önce barınaklara yerleştirilecek. Bu adım, sokaklardaki hayvanların güvenli bir ortama alınmasını…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
duygu-larr · 6 months
Text
Bazı insanlar verdiğimiz sevgiyi hiç hak etmezler.
Ve biz bunu çok geç fark ederiz.
Tumblr media
Tumblr media
14 notes · View notes
felsefeyapmaulan · 2 years
Text
Tumblr media
14 notes · View notes
Yani düşünüyorum düşünüyorum, yazmayayım diyorum ama olmuyor! Hadi köpekler saldırıyor, çocuk parçalıyor, kuduza sebep oluyor falan filan diyorlar ya, peki ya kediler kuşlar ne yapıyor da katlediliyor, eziyet işkence görüyor?! Peki ya kendi halindeki savunmasız zavallı bir boğa kime ne yapıyor ki kafasına balyozla vurularak acı ve işkence içinde katlediliyor?! Bunu böyle yazıp paylaşsanız bile eminim o paylaşıma da küfür hakaret yağacaktır! Bakın mesela yine Gaziantep'te 5 yaşındaki bir kız çocuğu, öz annesi tarafından aç bırakılıyor, eziyet işkence görüyor, bu korkunç olay bile sokak hayvanları kadar, köpekler kadar, hayvanseverler kadar paylaşılmıyor, tepki görmüyor! İşte ben buna anlam veremiyorum?!
2 notes · View notes