Bugün hasta yatarken rüyamda birini gördüm..o kadar iyi kalpliydi ki geldi saçımı okşadı..bana bebeğimişim gibi davrandı..beraber yemek yaptık..ama sonra uyanınca o gitti dahada rüyamda göremedim...
“valla ben evim, odam, kitaplarım neredeyse kendimi oralı hissederim; başka bir yere de ihtiyaç duymam. ya bu insanın kendine bir dünya yaratabilme, kendini oyalayabilme yeteneği ile ilgili bir şey. sıkılmak ne demekmiş ya? sıkılmak için hiçbir zaman bir saniye vaktim olmadı benim. ayrıca sıkılmak denen duygunun son derece lüks bir duygu olduğunu düşünüyorum bugünkü şartlar altında.”
“Sen benim gerçekçi olmamı mı istiyorsun? Sen hayatım boyunca yalnız kalmaya ve sıkılmaya mahkum bir insansın. Çünkü korkaksın, çünkü tembelsin. Herkes senin için bir şeyler yapsın istiyorsun. Bütün dünya sana borçluymuş gibi davranıyorsun. Hiç kimse kalmadı etrafında; eşin, dostun, arkadaşın, hiç kimsen yok… cascavlak kaldın ortada.”
Seni her dakika, her saniye özlüyorum. Ama gururum el vermediği için hiçbir zaman söyleyemiyorum. Senden ayrılmanın benim için ne derece korkunç olanaksız olduğunu çok iyi biliyorum. Tıpkı artık beni sevmediğini bildiğim gibi.