Tumgik
#sinir oldum yine
sadhadia · 5 months
Text
Bu arada beklediğim ilgi gelmeyince içten içe çok kırılıyorum
3 notes · View notes
benligim · 2 days
Text
sahurda sdece 3 hurma yemiştim çay bile içmedim.. her neyse karnım dumduzzzz şaka gibi şişko degilmisim glba açken gayet düz bir karnım varmıs... sahurda güzel bi şey olmadığı her gün böyle yapicam artık
5 notes · View notes
perfavor · 2 years
Text
şu introvertim anksiyetem var sosyal anksiyetem var insan sevmem cok icime kapanigim diyen ne kadar insan varsa milyon tane arkadasi var+ hicbir sosyal aktiviteyi de kacirmazlar
7 notes · View notes
aybiisblog · 2 years
Text
Sözleriniz bile gündeme oturdu ama karakterinize hala yer bulamadınız.
11 notes · View notes
askokussko · 2 years
Text
ya bu kedi hasta olmus
11 notes · View notes
findikagaci · 25 days
Text
Tumblr media
uzun uzun yazmak istiyorum ama öyle üşeniyorum ki…
ayşenur gitti. sema yine bir bahane buldu, onunla görüşemedik. zaten de ahmet zahit ateşlendi ve benim de hiç içimden gelmedi görüşmek. biz de ayşenur’la evde takıldık. gün menüsü yaptık, dizi izledik, sohbet ettik… son 7 yılın en güzel haftasonlarından biriydi, elhamdulillah. Allah insana kız kardeşler nasip eder, bu en güzel dünya nimetlerinden biridir.
ayşenur ve sema üniversiteden ev arkadaşlarım benim. ben rüveyda ve ayşenur’la aynı bölümdeydim, aynı evde, aynı odada birlikte büyüdük, birlikte mutlu olduk, birlikte ağladık, kavga ettik, barıştık, küstük ayrıldık, dayanamadık, barıştık. hesaplayınca on yılı geçiyor, insan birlikte büyüdüklerini, her halini bildiklerini silip atamıyor. hani bir şeyler olur da, o şeyi ilk anlatmak istediğin birileri olur ya, işte benim için o ilklerden biridir onlar. her gün görüşüp, her gün konuşup, üstelik de yakın şehirlerde oturup bir türlü buluşamıyorduk, nasip olmuyordu. bu defa buluşalım diye çok gayret ettik ancak yine olmadı.
*** geçen sene sema ile görüşmüştüm ben. geçen yılki olan o şeyden sonra bir soğukluk aldı içimi. ve hiç şaşırtmadı bu yıl da ona benzer bir şey yaptı. bu huyunu pek sevmiyorum ama ne yapalım işte kız kardeş en nihayetinde, küsülmüyor. geçen yıl sema ile bir yerde buluşalım diye kararlaştırdık. tam o yere doğru yaklaşınca sema arayıp kocamın arkadaşının bir kafesi var, oraya gidelim mi dedi. eh tamam dedim. onlar beni üsküdar’dan aldılar, kadıköy’e gittik. sokak arasında bir “vegan kafe”.
(sema’nın kocası filistinli, ürdün vatandaşı. bu gittiğimiz kafenin sahibi de kocasının ürdün’den arkadaşıymış. eski sevgilisiyle birlikte bir vegan kafe açmışlar. acayip acayip ilişkiler… aslında ikisi de vegan değil ve aslında sattıkları da falafel, humus, fellah köftesi nevinden yiyecekler, filtre kahve, hurmalı tatlı falan filan…)
neyse sokak arasındaki bu el kadar dükkanda birkaç arap, biraz kadıköy enteli, biraz mor, mavi saçlı kadıköy feministinin içinde görüştük sema ile. bu insanlarla hiçbir alıp veremediğim yok ama bendeki aitlik hissine hitap etmeyen mekanlarda huzursuz oluyorum. sema kocasıyla yarı arapça yarı ingilizce konuşuyor, kocası birileriyle arapça konuşuyor, mekana gelip gidenler bana incelenmesi gereken bir varlıkmışım gibi bakıyor… üstelik kafe küçücük, dar. sevemedim. bu yıl da sema tutturdu yine orada buluşalım diye. sema’nın kocası arap arkadaşlarıyla buluşacak diye (sema’nın kocası türkiye’de bilerek türk arkadaş edinmiyor ve türkçe konuşmuyor. bu nedenle bu ülkenin neresinde arap varsa birbirleriyle bir iletişim ağı kurmuşlar, kendi aralarında görüşüyorlarmış.) biz bütün planı onun keyfine ve isteklerine göre oluşturuyoruz. buna sinir oldum. gıybet olur, çekiştirmek olur diye ayşenur’a bunu hiç anlatmamıştım. cumartesi günkü buluşma için sema’dan haber bekledik, mesajların hiçbirine dönmedi, hiçbir cevap vermedi. akşama doğru bana neden haber vermediniz diye bize küstü. pazar günü için de o kafeye gitmek istedi. biz istemeyince başta kararlaştırdığımız yere geleceğini söyledi, sonra da çocuklar durmuyor, gelemiyorum dedi vazgeçti. e o zaman benim de oğlum hasta dedim. hep alttan alacak olan ben değilim. bir iki haftaya barışırız ama şimdi karşılıklı çok kırıldık.
Tumblr media
seçim görevi istemiyordum, çok şükür görevlendirme çıkmamış. oy kullanmayacağım. o tarihlerde istanbul’da bir zikir programı var, ona katılmak istiyorum. bilet bile aldım. seçimler sizin olsun, benim dünyada olup bitenlerle pek ilişkim yok, benim gündemim başka akıyor, zamanım başka.
Tumblr media
ahmet zahit’le atlasa baktık biraz. şimdi bireysel vakitte ben bunları yazıyorum, o da oyun oynuyor. yazdıktan sonra annemlerin yanına geçeceğim, birlikte dizi izleyip, çay içeceğiz.
21 notes · View notes
beleskondu · 2 months
Text
Ya takip etmiyorum ama sürekli karşıma çıkan profiller var nie hele bir kadın var ki sorma kültür mantarı gibi nereye baksamo çıkıyor engel atıyorum yine geliyor sinir oldum yaf
13 notes · View notes
beyazmantoluu · 2 months
Text
yeni yaşımla birlikte, olmadı, yeni yıl başlarken yazarım dediğim yazıyı ocak biterken yazıyorum ne yazık ki. Ne başını tasarladığım ne sonunu bildiğim, zihnimde sürekli "eskiden böyleydim şimdi şöyleyim" aydınlanmalarının olduğu cümleleri rastgele dökeceğim. beni en çok şaşırtanla başlamak istiyorum. soğuk bir yapım var. ankara'ya geldiğimden beri hiç ailemi çok özledim moduna girip üzüntülere boğulmadım. aramalarım bile çok seyrektir. etrafımdaki kızlar hem çok özlediklerinden bahsettikleri hem de sürekli ailelerini aradıklarından dolayı da kendimi acayip kötü hissediyordum. Ben ailemi sevmiyor muyum?? neden hiç özlemiyorum?? ilk yılı "yıllarca eve tıkılıp kaldın, hayal kurup gerçekleştirmek için çabaladın sonunda gerçek olunca da özgürlüğün ve hedefe ulaşmış olmanın sarhoşluğu var, normal " diyerek geçiştirebiliyordum. bu arada bu sadece aileme karşı değil, herkese karşı olan bir durum. sevgilimi özlüyorum mesela ama uç noktalarda olmuyordu. bunu da çok sorguladım 'sevmiyor muyum ben sevgilimi' diye. ama yok hiç tatmadığım kadar güzel bir duyguyla çok seviyorum onu. herkese karşı olunca kendi duygularımı sorgulamaya devam ettim, sonra da kabullendim. fakat bu yıl delicesine özlüyorum her şeyi. okula yetişmeye çalışırken bir anda durup ağlayasım geliyor (maalesef hâlâ dolu dolu ağlayamıyorum, gözlerim doluyor yalnızca.) ailemi ayrı, sevgilimi ayrı, sevdiklerimi ayrı. böyle bir anda atlayıp otobüse yanlarına gidesim geliyor. mesela bende hiç ya onları kaybedersem gibi olumsuz şeyleri hayal edip üzülme durumu yoktur. şimdi saçma sapan böyle şeyler düşünüyorum. sevgilileri görünce duygu durumum hiç düşmezdi artık benimki de yanımda olsa diye oturup ağlayasım geliyor. insan olmaya başlıyorum hissi veriyor bu durum :d yaşlanmaktan kaynaklı bir duygusallaşma mı acaba? aslında küçükken duygular bana çok ağır geldiğinden onları yok saya saya bu hale geldiğimi düşünüyorum. -neyse bu başka bir şeyin konusu.-
eskiden sorumluluklarımı abartıyordum sonra etrafımdakiler bir şeyleri yapmıyor diye içimden sinir krizleri geçiriyordum. tüm sorun bendeymiş dostlarım. yani kalkıp çamaşırları yıkar asarsan sonra içinden niye çamaşır yıkamıyor hiç diye sinirlenmenin bir anlamı yokmuş. fırsat vermiyormuşsun ki yıkasın? hep yemek yaparsan karşı taraf ne zaman yemek yapsın? sonra ödev konusunda da grup ödevlerinde ne kadar sinir krizleri geçirdiğimi herkes bilir. yapman gerektiği kadarını yapıp kenara çekilirsen onlar da yapmak için fırsat bulurlar belki. hoş yine son dakika yükledik ödevleri ama olsun. oldu mu oldu, geçtik mi geçtik. bu kadarı yeterli canım. kendini hırpalamana gerek yok. bu konuda kendime bu yıl tam puan veriyorum.
fark ettiniz mi eskisi kadar yaşımla ilgili yakınmıyorum. ama yakınmam sanırım daha iyiydi. çünkü eskisi gibi kendimi geliştireyim modum yok. kayboldu resmen. resim yapmıyorum? dil geliştirmiyorum? yoga yok? kitap okumak yok? eğitimler, seminerler, faydalı videolar izlemeler? hiçbirini yapmıyorum. BOMBOŞ biri oldum. yine de hakkımı yemeyeceğim, ilk dönemi ders konusunda harika bitirdim. üstten ders almayı planlıyorum. bakalım. sınıf arkadaşlarım da çok tatlı kızlar. misler gibi ders çalışıyoruz. yaşları da bana oldukça yakın. bir tek b. küçüğümüz, o da oldukça olgun bir kız. s. ve bn. çok baskın karakterler ikisi birden konuşmaya başladıklarında araya girip de cümle söyleyemiyorum :d gerçi bu benim normalim. yani 3.kişi olduğumda genelde sadece dinleyici pozisyonundayım. bazen bu halimden o kadar nefret ediyorum ki. hele çevremdekiler çok fazla başka insanların arkasından konuşuyorsa kendimi tamamen kapatıyorum. sonra biriyle iletişime girdiğimde hebelehübele kalıyorum. eminim çoğu arkamdan yirmialtı yaşına gelmiş hâlâ iletişimini geliştirememiş diyordur :ı umarım bir gün bu durumu değiştirebilirim. ömrümü daha fazla bu kadar pasiflikle, olduğumdan farklı olarak, kendini hiç geliştirmemiş, hiçbir şey hakkında fikri yokmuş gibi görünerek çürütmek istemiyorum ve kendimi ortaya koyabilmek istiyorum. umarım.
7 notes · View notes
jupiterliyazar · 7 months
Text
Gece gece sinir küpü oldum yine.
10 notes · View notes
se-a-ser · 6 months
Text
Tumblr media
ayıp yahu
ne mi?
şu tekerlekli sandalyedeki adam var ya
o değil
onun ilerisinde bankta oturan adamı gördünüz mü
işte o da değil
onun önündeki gemicik, Manisa isimli olan
işte onun bayrağı
Türk Bayrağımız
Tarabya taraflarında en sevdiğim manzaraya bakıp rahatlamak varken bunu görünce yine sinir sahibi oldum
nereye şikayet edeceğini bilememek de ayrıca kötü
7 notes · View notes
Note
ya muhtemelen beni engelleyeceksin veya hesabını sileceksin yenisini açacaksın. anonimden yazmak istemedim gerek yok gizlenmeye zaten yazmamdan da tanırsın. odamı tamamen toplarken çekmecemin köşesinde senin bana aldığın ajandayı gördüm. kullanmaya kıyamadığım o ajandayı. hala kullanmadım ve hep saklayacağım aldığım ilk şahsi kargomdu. aslında şu an evet küsüz konuşmuyoruz ama maalesef sana yazma yüzsüzlüğünü kendimde görebiliyorum. sen bi kere yazmıştın ya seninle vakit geçirmeyi özlediğimi fark ettim. nasılsın diye. o an anlamadım zaten yine sınava hazırlanıyorum ve deneme anımda görmüştüm dedim ki hani niye falan şu an masamda oturmuş ajandanın içine koyduğun notu okurken fark ettim neden onu yazdığını. bu bi yeniden barışalım mesajı değil. kötü bir şekilde arkadaşlığımız bitmiş olabilir ama bende bir hatırın ve değerin saygın var. belki yolda görsem tanıyamam seni ama tanırsam selam verir konuşurum. sana karşı bir kinim veya sinirim yok. yalan yok ilk zaman sinirliydim ama sinirim geçti. ne sinir ne de sevgi var. nötrüm sana karşı. bi arkadaşım var adı yonca. bileğine yıldız dövmesi yaptırdı geçen gün bir anda dövmecinin önünden geçerken. o kadar duygulandım ki çünkü aklıma sen geldin. yıldız ve yonca. inan bana bu hiç değişmeyecek. bunlar her zaman benim için en özel simgeler olacak. çünkü hep sevdim ve hala seviyorum. dövme olarak ilk onu yaptırıcam yazmışsın onu da okudum az önce. çok duygulandım. of bilmiyorum niye böyle oldum ama oraya şey yazmışsın bi on sene sonra seni çocuk doktoru olarak göreceğim diye. evet arkadaş değiliz ama hedefim on sene sonra çocuk doktoru olmak hala. bunun uğruna mezuna bıraktım. bu anıma şahit olamazsın muhtemelen ama ben sana burada on sene sonra olursan önlüklü fotoğrafımı atarım. sözüm söz. belki sözümü unuttun senin için değeri yok ama benim için var. aklıma geldiğin için yazmak istedim muhtemelen engel yiyeceğim bir daha yazmayacağımı düşünüyorum çünkü hani uzun süredir hesabını biliyorum ve yazmadım bundan sonra da yazmam. biraz baktım hesabına şebnemle mutluluklar diliyorummm 🩷🩷🧿🥹 ben berkaydan ayrıldım ve hedefim bol kedili tonton hiç evlenmemiş kariyer yapmış dünyayı gezmiş bi küçük işletme açıp örgü ören ama doktor o teyzeden olucam aşırı saçmaladım aq çok özür dilerim dediğim gibi bir daha yazmam kaç ay sonra sana ilk defa yazdım biliyorsun rahatsız etmem yani özür dilerim çok hoşçakal
Seni engelleyeceğim kadar az değil hatrın bende. Geçen yazdığım şeyleri anladığın için sevindim. Güzel dileklerin için de çok teşekkür ederim. Umarım sen de her şeyi istediğin şekilde ilerletirsin. Rahatsız etmedin beni problem değil. Mutlu, sağlıklı bir hayat diliyorum sana. Hoşça kal ,kendine çok iyi bak.
2 notes · View notes
benligim · 6 days
Text
ayyyy ne gıcık insanlar var tanımıyorum etmiyorum şu kıza feci kuruldum, çocuk soruyu önce gruba atmıştı kiz baya açıkladı falan neyse sonra cocuk yine ikilemde kalmis alan hocamıza atmış profesör kadın bu kızdan farklı bir cevap vermis neyse kizin tepkilere bak.. sanırsın kendisi profesör soruda sorun yok diye tavırlara girmiş yaniii ben böyle biliyorum acaba hocanın gözünden mi kaçtı vs denir sonuçta bizde bu konuda bilgili kisileriz ama bu kadar net nasıl konuşabiliyorsun yani ayyy oraya yazamıyorum diye sinir oldum buraya yazip içimi döktüm..
Tumblr media
6 notes · View notes
gunedair · 10 days
Text
Bugün çok sinirliydim. Kaşlarım çatık gezdim. Her Salı olduğu gibi...
Ödevlerini yapmadan gelmiş benimkiler. Ödevini yapmayanlar teneffüse çıkmadılar. Tüm sınıf bu haftaki beden derslerini sınıfta geçirecekler. Aslında böyle dersten mahrum etme yapmam ama bu hafta hava aşırı soğuk ve yağmurlu. Maksat hasta olmasınlar diye.
Yağmurlu ve soğuk havada nöbetçi olmak berbat. Nöbetçi olduğum günler neredeyse hiç gülmüyorum.
Birinci sınıflar hep su birikintisinde oynuyor. Teki beline kadar ıslanmış, eşek sıpası. Hepsine de bir güzel kızdım. "Sizi buraya yatırır yüzdürürüm" dedim. Götüne kadar ıslananın da tuttum kolundan öğretmenine teslim ettim. ✨️ Çocuklar sözümü dinlediler ama öğleden sonra baktım yine suda oynuyorlar. Tekini tuttum "yüzmek mi istiyorsun gel sana yardım edeyim" dedim,. Ben böyle diyince hemen kaçtı elimden, diğerleri de civciv yavrusu gibi dağıldılar. Su birikintisinde oynayan olmadı daha da 🙏🏼
Benimki de böyle bi öğretmenlik işte.
Teneffüsten sonra derse sokmak ayrı dert ama öğle arası okul kapalı olunca okula girmek istiyorlar. Okul kapısını tekmeliyorlar içeri girmek için. O tekme sesine de sinir oldum. Nöbetçi öğrenci seçmiştim kapı için, dedim "aç kapıyı" Kapının önüne de sandalye çekip oturdum. Ne içeri girebildiler ne kapı tekmeleyebildiler. "İlayda öğretmen orada" diyorlar fısır fısır. "Öğretmenim tuvalet..." diye söze başlıyorlar "Hayır evinde yapıp da gelseydin beni ilgilendirmez" diyorum.
Öğlen okula girmeden önce bahçede sıra olmalarını istiyoruz. Sekizlere daha dostça yaklaşıyorum, zamanın gelmesini beklerken bir yandan "denemeniz nasıldı" vesaire diye sohbet ediyorum. Baktım 7.sınıflar sıralarında değil, 5.sınıfların sırasına gitmişler. "Ne işiniz var ya orada" diye bir bağırdım. Tırıs tırıs geldiler. "5.sınıfa gitmek istiyorsanız konuşayım müdürle, 5.sınıfa alsın, iki yıl daha okursunuz" diye de azarladım.
Sırada en sinir olduğum şeylerden biri içeri girelim diye yalvarmaları. Derslerinde de hiç de başarılı olmayan, yaramaz ortaokul öğrencilerinden biri "içeri girelim hocam" dedi yine. "N'apcan oğlum ders mi çalışcan? Hayırdır? Öğretmenlerini mi özledin?" diyince diğer çocuklar güldüler, o rezil olunca bir daha kimseden iceri al teklifi de gelmedi. 🙏🏼 O sırada ikinci sınıfların yani benim sınıfın sırasına bakıp gözümle Nebi Can'ı sıranın arkasına yolladım.
Nebi Can yine formunda. Pasta mumlarının yerleştirildiği o küçük plastiklerden almış cebine, milleti "torpilim var torpil atcam sana" diye kandırıyor. Ver torpili diyorum. Bahsettiğim o plastiği gösteriyor. "Öğretmenim vallah yok torpil" diyor bir de. "İyi" dedim "niye var diye korkutuyon o zaman?" Ses gelmiyor azarlamaya devam ediyorum... "torpil getirirsen ya da insanları torpilim var diye kandırıp korkutursan o torpili senin çantanda patlatırım, üstelik çantan da sırtındayken" dedim. Ağzıma başka bir şey geldi ama demedim🙏🏼
Son nöbeti de tutmayıp eve geldim.
Salı günleri kapatılsın 🙏🏼
5 notes · View notes
aybiisblog · 2 years
Text
bişi dicem en yakın arkadaşınızın bir yabancıya dönüşmesini hiç izlediniz mi
6 notes · View notes
benmisim · 8 months
Text
bakın şimdi kardeşime çatmalı mıyım çatmamalı mıyım.
geçen beni aradı. doğum için ne zaman geleyim muhabbeti yapıyo. dedim ağustos başı gel. dedi olmaz o zaman ankara’dayım. guest artist olarak gidiyo dövme yapmaya. “sonra da” diyor, “mete bodrum’a gidelim diyor” diyor… “oradayken doğum olursa oradan gelirim” falan diyor. neyse. “ağustosun 13-14’ü gibi geleyim mi” diyor. ya şimdi hiçbir şey belli değil ne desem boş, belki öncesinde olcak belki sonrasında. ama kardeşim illa bir tarih belirleme derdinde gibi. bir ara buna dedim ki telefonda “sana da hiç güvenemiyorum, sanki gelip napacaksın, yardım mı edeceksin”. bu da bi bozuldu “niye öyle diyorsun” falan dedi. e dedim öyle, son gelişlerinde sana bir iş söylüyordum sonra dönüp gelip yine aynı şekilde buluyordum, kafanı telefondan tabletten kaldırdığın da yok falan dedim. ama cidden çok sinir bozucu derecede dağınık ve ekran bağımlısı. ablasına ev işinde yardım etmeyi geç, daha da kendi dağınıklık yaratıyo. kaldığı odada bardaklar birikiyo. hani bi bardağını kaldırıp mutfağa götürmek yok. bu sırada hamileyim bi de, ben hizmet ediyorum fkckdj neyse. kardeşim de dedi ki “sadece bir kere yapmamıştım, yaparım yani” falan ama böyle gevşek gevşek, cevval değil :D neyse kapattık telefonu. sonra ben bi üzüldüm. öyle demese miydim ya kız bozuldu üzüldü falan gibi düşünceler geçti kafamdan.
peki ertesi gün noldu?
kardeşim instagramda guest tarihleri paylaşıyor :D ankara, bodrum, ardından eskişehir 14-27 ağustos :D bana yaptığı ayağa bakar mısın :D güya buraya doğum yapan ablasına yardım etmeye geliyor :D gelecek burada dövmeye gidecek. hey yarabbim. önceki gelişlerinde de böyle yapmıştı. hazır buradayken bir dövme stüdyosuyla da anlaşıyordu, kaldığı sürece dövmeye gidip geliyordu. ama doğum sırasında da yapma be kardeşim ya. o kadar sinir oldum ki. şimdi ben bunu “misafirliğe diye geliyorsan hiç sırası değil kardeşim, bir de senle uğraşamam” diye paylasam, haklı mıyım haksız mı ya. tutuyorum kendimi çatmamak için.
8 notes · View notes
mmartineden · 2 months
Text
valla erkekleri alıştırmamak lazım he bu ne her işi kadınlar yapsın onlar da yatsın kalksın zıbarsın oh ne ala memleket sinir krizi geçiriyorum feminist damarlarım coşuyor ya bugün dışardan geldik anneme bir şey oldu midesi falan bulanıyordu yatıyor yani babam geldi başına iki saat İKİ SAAT anneme kıvırcıkları yıkaması için yalvardı diyorum ki baba sadece kıvırcıkşarı yıkayacaksın ben yemek ısıtıcam sen de kıvırcıkları yıka diyor anneme LAN NE DİYORSUN allahım bana geldiler sonra yemeği falan yemiş tabakları sudan bile geçirmemiş tezgaha koymuş nasıl olsa toplayan biri var yani içimden söve söve yıkadım bulaşıkları her böyle olay yaşandığında evlenince de böyle olacaksam sikerim evliliği diyorum yani ya bu ne anasını satim bir gün annemin babama şunu yap diye yalvardığı olmadı hep tek başına yağtı ben gidince diloş da yardım etmyor annem tüm işleri tek başına yapıyor yemin ederim sırf bu yüxden bile kendi zmanımdan verip anneme her şeyde yardım ediyorum kadın zaten ben olmayınca tek başına üstleniyoe her şeyi Allah sabır versin yani biz hafi yine gideriz annem babamla kalır insanı yaşlandırmaktan başka bir şey yapmıyor he bir de geçen maç izlerken elimi birbirine vurup ses çıkarttım diye bana kızdı Şwnxlmajzşamznsiamdliamdnzmsanşsma yani ben niye sinir hastası oldum bu evde bir de onu düşünmek lazım
4 notes · View notes