Tumgik
busrasabah-blog · 11 years
Text
Sevgilim Ben hoşçakalamadım Sen güle güle gittin mi? Beni bir vedaya sığdırdın ya, ben umut diye beklerken unut dedin ya hani, inan unutamam seni. Oysa koca bir ömür vardı bizi bekleyen, oysa nerede olursan ol kalbin hep benim için çarpacaktı, ruhun hep benimle olacaktı. İnan kandırmıyorum artık kendimi. Kaderle inatlaşmıyorum. Sen kendine neyi yakıştırdın bilmem ama ben sensizliği çok yakıştırdım kendime. Sen gittikçe, ben güzelleştim. Artık bu kaldırımları soğuk şehrin en zifiri yerindeyim. Ne senin gelmeye yüreğin yeter, ne de benim gel demeye takatim... Ayrı dünyalara doğru yol alırken, gün olur koparırım kendimi senden. Gün olur özlerim seni, gün olur hayal kurarım, hiç gitmemişsin gibi. Ve birgün olur ki, unuturum seni. Beni unuttuğun gibi. Yine de kimseyi yerine koyamam. Yeniden sevemem. Ne göze alabilirim ne gönlüme... Şimdi bir hayatın sıradan zamanları gibiyiz seninle. Değmeyiz hatırlanmaya. Ve hep unutmaya az kala çıkarsın yoluma. Öyle yokken, öyle silinmişken hafızamda, söndüğüm yerden tutuşurum. Sonra yine gidersin. Hiç yaşamamış kadar asi olurum, hiç yaşamayacak kadar bitmiş... Sen bitmeyenlere iyi bak... Yüreğinden öpüyorum... 
3 notes · View notes
busrasabah-blog · 11 years
Text
Yaşadığım hayattan öğrendiğim en can yakıcı gerçek neydi biliyor musunuz ? Şu hayatta hislerin hiç bir önemi yok.  Bunun üzerine yazılmış milyarlarca şarkı var. Filmler var , kitaplar var anılar var.. Bu yüzden intihar etmiş onlarca insan var. Hepsinin içinde ki his aynı ama hiç kimse tam olarak ne olduğunu söyleyememiş. İşte size ben söylüyorum. Hatırlayın bunu belki sizin hayatınızı değiştirir bu bilgi.  Hislerin hiç bir önemi yok. Bir insanı seviyorsun diye onla olacaksın diye bir şey yok , aynı şekilde sevmiyorsun diye hayatından çıkacak diye de bir şey yok. Ama ne var biliyor musunuz ? Sevdiğin insanla mutlu olamıyorsun belki ama mutlu olduğun insanı her zaman sevebiliyorsun.  Bu devirde hislerin önemi yok ama önemi olan başka şeyler var. Mesela para , mesela marka , mesela etiket. Önemi yok bir insanı ne kadar sevdiğin sevebileceğin ya da geçirebileceğin güzel günler. Önemli olan ne kadar rahat yaşayacaksın. Önemli değil mutlu musun değil misin. Önemli olan evin , önemli olan paran araban bu devirde. Önemli olana ne kadar adam olduğun değil , önemli olan ne kadar paran olduğu. Bu fotoğraf bu anlattıklarımı bildiği halde yinede denemeye çalışan bir çiftin son mutlu fotoğrafıdır. Ama pişman mısın deseler ? Değilim derim.  Bu da yazıdan sonra dinlemeniz gereken şarkı olsun , umarım aynı hataları yapmayız. http://www.youtube.com/watch?v=SegmRfhFN2M JW
1 note · View note
busrasabah-blog · 11 years
Text
Hani bazı insanlara uzaktan baktığınızda en sevdiğiniz filmi tekrar tekrar izlersiniz gibi olur ya. Amaaaan ya diyerek kapatmazsınız, ezbere söylersiniz cümleleri. Bir sonra ki sahneyi.  Sana uzaktan bakıyorum. Konuşuyorsun en heyecanlı ses tonunla, arada küçük şakalaşmalar, kaçırdığın gözlerin. Şaşırmış dudakların.  Sana uzaktan bakıyorum, biliyorsun. Adının baş harfi gibi, sigara içen ellerimi sevmediğin gibi. Altından kavrulmuş gözlerin.  Sana uzaktan bakıyorum, ne yarım kalmışlık, ne tamamlanmışlık. Ne de bıkkınlık bu özlediğim.
0 notes
busrasabah-blog · 11 years
Text
Aramamamı istiyorsan, aramam. Mesaj bile atmam söz veriyorum. Rahatsız etmem, silerim telefon numaranı rehberimden. Siler atarsın, mesajlarımı. Zor değil. Adımı duymak istemiyorsan, duymazsın. Ortak arkadaşlarımı tembihlerim merak etme, adımı geçirmezler seninle konuşurken. Beni sana hatırlatan şeyleri ortadan kaldırmaya çalışırım. Belki beceremem, ama denerim. Sana yazmamı istemiyorsan artık, yazmam ki. Tutarım kelimeleri, avucumun içinde. Batar biraz, kanatır belki de. Ama hiç açmam avucumu. İstemiyorsan, önüne koyamam ki zorla. Sen de haklısın. Zaten kazındı, her kelimesi kalbime. Silerim, her yerden. Sesini duymamı istemiyorsan, duymam. Ama gözlerimi kapattığımda, kulaklarımda attığını bilmelisin ses tonunun. Susmamı istiyorsan, susarım. Ağzıma fermuar işareti yapıp anahtarını ileri atarım. Sen hariç, kimse ulaşamaz. Eğer kelimelerim seni yaralıyorsa, inan ömür boyu susarım. Biliyorsun, senin canını acıtan benim canımı daha çok acıtıyor. Gitmemi istersen, anlarım seni. Giderim. Bensiz daha fazla gülümseyebileceksen, daha fazla mutlu olacaksan giderim. Saklanırım bir dolabın arkasına. Sen çık diyene kadar çıkmam. Nefesimi tutarım, varlığımdan haberin bile olmaz gerçekten. Gülümse, mutlu ol sen. Gözlerini aç, etrafında gördüğün her şeyi feda edebilirim uğruna.
0 notes
busrasabah-blog · 11 years
Text
eski mesajlar 3
Vee can alıcı noktayla sonlandırılmıs..15 şubat 2012 Dediklerimi bi yere kopyala ve lutfen gerektigi zmn hatirlamani sagla.
0 notes
busrasabah-blog · 11 years
Text
eski mesajlar 2
Dun gozlerime oyle baktin ki kalbim hep senden yanaydi ama nedenini bilmedigim birsey bana cok farkli seyler soyletti o an hep icimden elini tutmak geliyodu ama yapamadim sebebini inan bende bilmiyorum. Sana boyle davranmak istemiyorum ama en ufak bisi deli ediyo beni atlatamiyorum hemen insallah seninde yardiminla atlaticaz bu durumlari ben 'biz' e inaniyorum. Hayatimizin sonuna kadar birbirimizden vazgecmemek umuduyla..
0 notes
busrasabah-blog · 11 years
Text
eski mesajlar
Neden boyle davraniyorum bende bilmiyorum .s sadece yanimda ol ve ellerimi sakn birakma tipki dun yaptigin gibi ben elini birakmak istesemde sen istemedigini soyle ve birakma biliyosun sinirden inattan yapiyorum bu sacma sapan seyler yuzunden senden ayrilmayi kaldiramam ben. Sana istersem unuturum diyorum ama bunu sende biliyosunki son nefesimi verene kadar seni ve yasadiklarimizi unutamam.. Hersey icin tekrar ozur dilerim ve her zaman gururu inadi bir kenara birakip elimi tutmaya calistigin icin tesekkur ederim Güzel yazmışım.. 
0 notes
busrasabah-blog · 11 years
Text
Ben onun kalp ritmini biliyorum; onu öptüğümde nasıl, sinirlendiğinde nasıl değiştiğini seslerin. Ben onun nefes alışını tanıyorum; sarıldığında nasıl sıkı sıkı tuttuğunu soluğunu, uyurken bir bebek gibi sessiz oluşunu hatırlıyorum. Ben onun gülüşünü biliyorum. Ben onun bakışlarını biliyorum; kimi zaman öfkesini, kimi zaman sevgisini gördüğüm bakışlarını. Ben onun ellerini tanıyorum; sarıldığındaki şefkati, elimi tuttuğundaki sahiplenişten söz ediyorum. Ben onun kokusunu biliyorum ve onu hala çok seviyorum..
0 notes
busrasabah-blog · 11 years
Text
Aslında benim tek istediğim tüm gün boyunca birbirimize mal mal mesajlar atıp eğlenirken gece biraz romantiğe bağlamamız ve birbirimize milyonlarca kere seni seviyorum dememiz. konuşmanın en romantik yerinde senin uyuyakalman ve sabah kalktığında telefonundaki onlarca mesajımı görüp gülümsemen ve sonra bana atacağın tek bir mesaj "Günaydın hayatım".
0 notes
busrasabah-blog · 11 years
Video
Dokunma (Seksendört) (muyap tarafından)
0 notes
busrasabah-blog · 11 years
Text
Yıl:2002  70'lik Rakı: 8,25 TL Net Asgari Ücret: 184 TL >> Asgari ücretin tamamına: 22 Şişe 70'lik ve 1 şişe 35'lik Rakı alınıyordu.  Yıl:2013 70'lik Rakı: 53 TL Net Asgari Ücret: 774 >> Asgari ücretin tamamına: 14 Şişe 70'lik ve 1 şişe 35'lik Rakı alınıyor. Her AY 8 şişe 70'lik Rakımı çalanların gözüne dizine dursun! 100'lük girsin, 70'lik çıksın! 35'lik içlerinde kırılsın
0 notes
busrasabah-blog · 11 years
Note
ben ismail bilgin olsun
tamamdır
0 notes
busrasabah-blog · 11 years
Text
Seni Merak Ediyorum
Hani hayatımdan öylece çıkıp gittin ya. Ve ben seni yeniden kazanmak için yaptığım onca şeyin sadece ‘boşa çabalamak’ olduğunu görünce inan çok yoruldum. Evet öylece çıkıp gittin hayatımdan. Güçsüz olmama, mutsuz hissetmeme neden oldun. Ama ben her şeye rağmen, bana yaptığın onca şeye rağmen sana kızgın değilim. Sadece seni merak ediyorum işte. Hani aradan aylar geçmesine rağmen bana ihtiyaç duyuyor musun diye inan çok merak ediyorum. Ya da benden sonra hayatına biri girdi mi? Bazı insanlar canını gerçekten çok sıktığında, uykuya dalmadan önce “o yanımda olsaydı böyle olmazdı” diyerek beni o an çok istedin mi yanında? Ya da benden sonra hayatına giren o insanlara bana güldüğün gibi gülüyorsun? Veya o insanlara bana kızdığın gibi mi kızıyorsun? O insanlara bana sarıldığın gibi mi sarılıyorsun? Beni sevdiğin gibi mi seviyorsun? Yanılıyorum dimi? Evet evet yanılıyorum onlar bana özeldi. Peki ya hala sabah uyanır uyanmaz 1 saat o yatağın içinde keyif yapmadan yeni güne başlayamıyor musun? Hala kahvaltını geç saatlere mi bırakıyorsun? Hala uyuyakalıp okula gitmediğinde kendine kızıyor musun? Hala tedirgin olduğunda dışarıya çıkıp dolaşıyor musun? Hala o şarkıları dinliyor musun? Ya da o filmleri izliyor musun? İşte tüm bunları çok merak ediyorum. Tanıdığım, dokunduğum, sevdiğim gibi misin hala?  Mesela benim uyanır uyanmaz ilk işim telefona bakmak oluyor. Hani olur da geceleri kendini çok kötü hissettiğinde atacağın tek bi mesajı bekliyorum. Nasıl olduğunu, ne yaptığını, o an neler hissettiğini çok merak ediyorum. Belki çaresizce. Belkide umutla. Ama bekliyorum işte. Hani olur da geri dönme isteği. Ve hatta eskisinden daha iyi olma umudu işte..
0 notes
busrasabah-blog · 11 years
Text
Yılbaşı 2012
Sokakta yürürken magazaların vitrinleri, köşebaşındaki milli piyangocu, parti için hazırlık yapan insanlar ister istemez yılbaşını anımsatıyor. Birde çifler alışveriş heycanıyla nasıl mutlu gözüküyor bir bilsen, onları gordukce aklıma düşmemen elde degil. anılar anılar.. Geçtiğimiz yılbaşını hatırladım da nasılda eğlenmiştik.
Aylardır görmediğim sevdiğimle yine bir macera.. Gecenin bir vakti antalya için bilet alınır ve yola çıkılır.. Sen başka şehirden ben başka şehirden..Yolculuk sırasındaki heyecanı kelimelerle anlatmak ise mümkün değil. O geçmek bilmeyen otobüs yolculuğu sanırım sana kavuşacağım içindi. Ve sonunda sabah oldu otobüsten indim telefonum çaldı ve arayan sendin . Hayatım nerdesin ? Kaç saattir seni arıyorum hadi ama diye devam eden konuşman.. O an yalan söylediğimi o kadar iyi hatırlıyorum ki, kızma hemen sadece lavobaya gidip kendime çeki düzen vermek istemistim malum otobüs yolculuğu insan dağılıyor biraz makyaj yapıp parfüm sıktım.. Biliyorum beni her halimle seviyordun ama yinede sana güzel görünmeliydim. Ve sonunda beklenen buluşma gerçekleşti sanki yıllardır görmemiş gibiydim seni o kadar çok özlemişim ki, kokunu içime çektiğim an .. hep öyle kalabilirdim. Nasılsın, yolculuğun nasıl geçti muhabbetinden sonra yılbaşı için belirlediğimiz mekana gitme vakti gelmişti. Dışarısı çok soğuktu fakat senin varlığın içimi ısıtmaya yetiyordu. Otagardan hemen bir taksiye atlamıştık ve artık evimize gelmiştik sen sırt çantanı bense bavulumu bir kenara atmıştım, bavul diyince 5 gün için yine çok fazla kıyafet getirmişsin hayatım dediğini anımsıyorum.. Bende senin için diyip gülüp geçmiştik. Aslında içinde sana aldığım hediyeler vardı ama o an söylememeliydim. Biraz sohbet ettikten sonra  hava alalım hemde alışveriş yapalım diye evden çıktık.. Dışarısı hala soğuktu ee aralığın sonu tabi gayet normal ama yanımda sen vardın ya soğuk işlemiyordu. Elinden tutmuş o kadar huzurluydum ki yürürken önüme bile bakmıyordum sana bakıyordum resmen. Bu şekilde biraz yürüdükten sonra kendimizi deniz kenarında bulmuştuk. Kumsal ve deniz öyle sakindi ki ona bakarak kurulamayacak hayal yoktu o an. Kumsalında tadını çıkardıktan sonra sıra ev alışverişine gelmişti ne alıcaktık peki biz? ben yemek yapmaktan anlamam ki :) yine yine sana güvenmiştim herseyde olduğu gibi bunu da sen yapıcaktım be sevdiğim bunu da.. Ben yemek çeşitlerine bakarken sen aşkım kinder de alalım mı yada cipsin yanına içecek olarak ne alalım sorularını soruyordun. tabi ben hemen kola cevabını yapıştırmıstım her zamanki gibi ama sen onu sevmemene rağmen tamam hayatım demiştin yine fedakarlık yapan sen olmuştun. Sonunda torbaları doldurmuştuk eve geldiğimizde ekmek almayı unuttuğumuzu farketmiştik nasılda gülüştük herşeyi al ekmeği unut olacak iş mi :) o soğukta bi daha çıkmana izin veremezdim ki sonuç olarak o akşam makarna yemiştik süperdi ya düşündükçe.. 
Ertesi sabah usulca yanıma gelip "hayatım kahvaltı hazır ben ekmek alıp gelicem hadi sende uyan elini yüzünü yıka" diyişin benim biraz dahaaa diye mıkırdanışım senin beni gıdıklayarak uyandırmaya çalışman sonunda tamam ben ekmek alıp gelene kadar biraz daha uyu diye pes etmen benimse zafer kazanmış gibi sevinç kahkahalarım hala gözümün önünde.. 
O değilde bilgisayar başında oynadığımız şu uçuş oyununu hala çözemedim bi türlü beceremiyorum napıyım bu konularda senin kadar kabiliyetli değilim ben, eksiklerimi tamamladığın için belkide sendin hayatımın anlamı. O gün saatlerce o oyunun başından kalkmadık ya çocuk gibiydik resmen ama mutluyduk, huzurluyduk.. Seni zorla kaldırıp gezmeye ikna etme çabalarım sonunda sonuç vermişti. Hazırlanıp çıkmıştık yine şelalere gitmeyi istemiştim daha önce gitmeme rağmen.. Çünkü herşey seninle anlamlı oluyordu bir kezde senin gözünden görmek istemiştim. Orda sana trip attığım anları hatırlıyor musun ben hiç unutmadım da.. Fotoğrafçı tutup resim çektirmiştik bak hatıra olarak onlar var elimizde o günlerimizi kanıtlayacak.. O günün dönüşü ise off nasıl anlatılır ki muhteşemdi şu an bunları hatırladıkça gözlerimden yaşlar akıyor, üzülme mutluluktan.. O an yaşadıklarımız o kadar güzeldiki hatırlasana karnımız acıkmıştı dönüşte evde yiyelim diye anlaşıp paket yaptırmaya karar vermiştik hemen bi restauranta girmiştik aa pardon tam içeride girmemiştik bahçesinde oturmayı tercih etmiştik bu kadarını bile okuman yüzünde gülümse uyandırmıştır devamını hatırladığından şüphem yok. Garson dışarısı soğuk beklerken çay veriyim size demişti ya yazamıcam galiba..... Tamam tamam sen bana pes etmemeyi öğretmiştin bitiricem bu yazıyı saatler sürsede.. 
Ama o kısmı anlatamıcam sen biliyorsun zaten he birde ordan dönüşte paketleri arabada açıp yediğimiz kısmıda var ama onu da anlatmıcam çok güzeldi ve ben anımsadıkça batıyorum..
Herneyse hergünümüz böyle kahkahalarla geçmişti.. Taaa ki yılbaşı akşamı ufak tartışmamıza kadar şu an sebebini bile hatırlamıyorum ama kesin ikimizden birinin yaptığı kıskançlıktır bunun üzerine benim yaptığım triptir başka birşey olamaz zaten.Ben sana küsmüş uzanmıştım, barışmak için gelmeni bekliyordum ama senden bir tepki yoktu sinir olmuştum gelip gönlümü alman lazımdı ama senden yana ses yoktu diğer odadaydın bende inatçıyım ölsem gelip birşey demem.. Böyle beklerken elektrikler gitmişti of o an ki korkumu anlatamam sana ama inat ya bendeki ölüyorum ama gelmiyorum yanına ama sen öylemiydin.. Koşarak yanıma gelmiştin elinde bir mumla korkma dercesine.. Dışarıya çıkmıştın hatta neden beni bu karanlıkta yanlız bırakıyorsun diye kızmıştım senin amacın farklıymış o an nerden bilebilirdim ki. Akşam için alışverişe gitmişsin candın sen ya.. Ben içerde senin tv izledigini yada bilgisayarda oyun oynadığını düşünürken sen ise romantik bir akşam yemeği hazırlamışsın. Ah salak kafam içimden onca laf söylemiştim sana her zamanki gibi.. Bu kezde senin bir hatan yokmuş sadece beni sevindirmek adına uğraşıyormuşsun içerde... 
Yanıma gelip "hayatım hadi gel bak yemeğimiz hazır az önce yaşanılanları unutup yemeğimizi yiyelim olur mu " senin gözlerine bakıpta nasıl hayır diyebilirim ki gözlerimi kapatarak içeriye götürmüştün benii.. Aman Allahım hayatım boyunca gördüğüm en güzel akşam yemeği sevdiğimin ellerinden.. Mum koymayı bile unutmamışsın, sana bir sır veriyim mi o mumlar hala duruyor.. 
Senin o special'n yok mu hani şu sosunu senin hazırladığın tavuk o gün ilk kez yapmıştın bana yemin ederim hayatım boyunca yediğim en güzel tavuktu.. Onun yanına birşeyler daha vardı kabakla dolma gibi bişide yapmıştın sanırım ama o an atladığın birşey vardıki sevgilim ben kabak sevmiyorum ama nasıl uğraşmışsın internetten tarifine bakıp yaptıgın bir yemekti..
Öyle işte sevdiğim.. Son olarak veda vaktinden de biraz bahsedip yazımı bitiriyim artık. Otobüs biletlerimizi alıp otogara gitmiştik elimden sımsıkı tutmuştun yine .. nasıl bırakırdım o elleri gitmek istemiyorum işte yanından anlasan. İkimizinde otobus saatleri aynıydı ama sen beni bindirmeden bavulumu bagaja koymadan gitmezsin ki huyun işte.. Hemen beni oturtmuştum bak beni habersiz bırakma molarlarda ve en önemlisi vardığında ara..peki hayatım sende..seni çok seviyorum..bende seni çok seviyorum.. Ve otobüs hareket eder o an ki hüzünü şimdide yaşıyorum..
O da ne otobüs ıspartada mola verdi seni aradım 2 dk içinde bende ordayım sözünle titredim ve 2 dk sonra yanımdaydın nasılda sarılmıştık herkes bize bakıyordu bir 10 dk kadar yine beraberdik hediyeydi sanki.. Sonra herkesin beklediği gibi ben şehrime sen şehrine..
Böyleydi işte bizim aşkımız, sevdamız.. Şu an kilometrecelerce uzakta ne yaptı hakkında en ufak bir fikrim bile yok ama kalbimden hala söküp atamadım. Olmayacağını da biliyorum sadece içimi dökmek istedim..
4 notes · View notes
busrasabah-blog · 11 years
Photo
Tumblr media
0 notes
busrasabah-blog · 11 years
Text
Söz Verir misin ?
Yaptıklarının bedelini öderken başını dik tutabilecek misin?
Son sözü söylemenin sözüm ona keyfini yaşarken filmlerdeki gibi 'ceketimi aldım ve arkama bile bakmadım' repliğini eşe dosta böbürlene böbürlene anlatırken bir daha dönmeyeceğine emin misin? Büyük bir gürültüyle içerdekinin yüzüne çarptığın kapıyı, bir süre sonra nazik nazik tıklamayacağından hiç şüphe duymuyor musun? Yataktan kalkarken aylarca dokunduğun bu tene bir daha dokunmayacak kadar onurlu musun?  Merdivenlerden hışımla inerken sildiğin telefon numaramı tekrar yazmayacağına dair ettiğin yemini tutabilecek misin? 'Beni bir daha arama' diye bağırırken 'Beni bir daha aramayacak' kadar kendine güveniyor musun? Ağız dolusu sövgülerin için yüzün kızararak özür dilemeyecek kadar karakterli misin? Aynı ismi taşıdığımız arkadaşına seslenirken aklına gelme olasılığım seni rahatsız etmiyor mu? 
Bir süre sonra ortak arkadaşlarımıza 'ne yapıyor, iyi mi' diye sormayacağından Başka biriyle gördüğünde üzülüp, sinirlenmeyeceğinden O akşam yağmura aldırmadan niçin kendini yerlere atıp, hıçkıra hıçkıra ağladığını eşe dosta izah edecek mazeretlerin hazır mı?  Bazı şarkılarda gözünden akan suyun yaş olmadığına inandırabilecek misin yanındakini?  'Ne olur gitme' derkenki halimi, yaşlı gözlerinle 'Ne olur, hata yaptım' derken yaşamayacağından Yalvarırken bıraktığın bana bir şans daha için yalvarmayacağından Perişan bırakırken, perişan dönmeyeceğinden, emin misin? Terk edip giderken, dönmeyeceğine söz verir misin? 
0 notes
busrasabah-blog · 11 years
Text
İlk konusmalarımızdaki o tatlı heyecanı yeniden istiyorum
“Yeniden denesek ne kaybederiz ki” cümlesinden korkmamanı istiyorum. Denemeni istiyorum. Tek bi’ sanş. Her şeyin yeniden rüya da gibi olması için tek bi şans sadece. Seni üzmem ki. Sana güzel sözler vermek yerinde “hep yanındayım” ı çok güzel hissettirebilirim. Sen de beni üzmezsin dimi? Hiç üzmeyelim birbirimizi olur mu? Ayrı geçirdiğimiz bir günü, ertesi gün iki günlük yaşayalım olur mu? Yeniden birbirimizde huzur bulalım. Yanlış insanlara kaçmayalım hissettiğimiz o öfkeyle. “Neden aramıyor ya?” cümlesi yerine “Aramıyorsa elbet işi vardır arar beni” cümlesi hayatımızda olsun. Birbirimize duyduğumuz bu güvenle bile mutlu olalım. Çünkü sensiz başaramadım. Yapamadım. Olduramadım. İçtim. Çok konuştum. Çok sustum. Müzik dinledim. Defalarca belkide. O şarkının tam da ‘o’ kısmı gelince çok düşündüm. Çok yanlış yaptım. Evet çok yanlış yaptım. Defalarca tekrarladım belkide. Sırf bu yüzden çok kaybettim. Bekledim. Seni bekledim işte. Hayatımın yeniden çok güzel olacağı o mükemmel günü bekledim. Gel istedim. Yeniden sarılmak istedim. Anlamıyor musun çok kötüyüm. ‘Defalarca ölmek’ sözünü, seni özlediğimde; sana dokunamadığım, sana sarılamadığım, seni yeniden öpemediğimde hissettim. İlk konuşmalarımızdaki o tatlı heyecanı yeniden istiyorum. Olur ya şarkılar artık canını çok acıttığında aklına gelmek istiyorum. Artık insanlar canını yakmaya başladığında da olabilir. Yeniden bana ihtiyaç duymanı bekliyorum. Belkide istiyorum. Bensiz yapamayacağını anlamanı istiyorum. “O yanımdayken kimse bana bişey yapamazdı ki” cümlesini içinden söyle mesela. “Onunlayken hep daha iyi hissettim” de. “Daha mutlu, daha huzurluydum” diye defalarca düşün.Çok başka aşık olalım yeniden birbirimize. Diğer aşıklardan, bambaşka işte.Gel hadi.
4 notes · View notes