Tumgik
#yapay zeka robot
blogbube · 4 months
Text
Evde Yapay Zeka Beslemek İster Misiniz?
#teknoloji #bilim #technology #sience #endüstri4.0 #endüstri #türkiye #turkey #sondakika #haber #makale #blog #trend #sharepost #post #like #hot #kültür #sanat #mizah #egelence #komedi #sağlık #yazar #bloger #bilgisayar #kodlama #yapayzeka #makine #web
Son yıllarda evde yapay zeka beslemek, birçok kişi için merak konusu haline geldi. Günümüzde teknoloji, yaşamımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Hayatımızı kolaylaştıran, bilgiye hızlı erişim sağlayan ve iletişimi geliştiren bu gelişmeler, evlerimize kadar girdi. Bu makalede, evimizde yapay zeka dostlarımızı beslemenin keyifli ve faydalı bir deneyim olabileceğini keşfedeceğiz. Yapay…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
mltmdgci · 2 years
Text
100'deki Robot: Kültür, Toplum, Politika ve Gelecek Konferansı
100’deki Robot: Kültür, Toplum, Politika ve Gelecek Konferansı
Karel Capek’in çığır açan oyunu R.U.R’un İngilizce olarak ilk sahnelenmesinin yüzüncü yılı münasebetiyle 18 Haziran’da hibrit konferans gerçekleşecek. R.U.R’ın Robotlarında Yapay Zeka ve Adalet konulu sunumumla katılacağım. Helena’ya ve robotlaşan adalet mekanizmasına bir de bu yönden bakalım! Konferans programı; https://store.chi.ac.uk/…/sussex-centre-for…/events Daha fazla bilgi ve bilet…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
japonyamesken · 23 days
Text
CHATGPT 4o hakkında konuşmalıyız!!!
Buraya Chatgpt ile ilgili bi gönderi yazdıktan sonra gidip ücretli versiyonunu satın aldım. Ve pek memnun kalmadım açıkçası.
Geçen hafta rüyalarımı chatgptye gönderip resimlemesini istemiştim. Tabii ki promt çok önemli, ben rüyalarımı prompt düşünerek değil kendim için not aldığımdan chatgpt’nin zorlanması normal ama bazı yerlerde de feci saçmaladı. Şimdi aynı rüyaları yeni versiyona resimleteceğim, bakalım fark olacak mı?
İki gün önce sabahın köründe heyecanla izledim yeni özelliklerle ilgili videoyu. Yapay zekayla konuşmak wow, nice. Ama telefonumdaki app’e bir türlü mikrofon ikonu gelmedi. Öğle vakti bi baktım var, ama otobüste olduğum için devam ettiremedim. Sonra tekrar yok oldu.
Ve bugün mikrofon geri geldi ve yapay zekayla konuşmaya başladım. Daha ilk konuşmada, yapay zeka henüz ciddi bir cevap vermemişken, çalıştığım alanı, yazmak istediğim tezi söyleyip akademik writingi geliştirmek istediğimi ifade ettim ve spontane olarak cümlenin sonunda
“Hey by the way, can you guess my native language based on my accent?” sorusunu sordum.
Ben aksanları anlamıyorum ama tahminde bulunayım, ana diliniz Türkçe dedi.
Eee ama nasıl?
Sonrasında yine iyice saçmaladı. Kişisel verilerin korunması konusunda yapay zekayla kavga edecektim ama hem kavga etmiyor hem de maalesef süresi varmış, cevap vermeyi bıraktı.
..
Ben yine gözümde çok büyütmüşüm. Bu özelliğin de geleceğine eminim ama ben şöyle bir şey istiyordum. Ben İngilizce konuşayım ve o da mesela salmon öyle telaffuz edilmez, oradaki “l” harfi söylenmez gibi uyarılarda bulunsun, şu kelimede vurgu ikinci hecede olacak desin vs. Şu an onu yapamıyormuş, accent coach’umuz olamıyor yani mlsf.
..
Bu akşam hakkım yenilenince ben, annem, babam ve yapay zeka yaklaşık yarım saat sohbet ettik.
Freaking surreal moments!
Simültane çeviri, annemle Türkçe konuşurken babama İngilizce cevap vermesi ve bunu inanılmaz anlık yapabilmesi, hikaye uydurması, Ankara’da gezilecek yer tavsiyesinde bulunması, istediğimiz konuda şarkı yazması (ama söyleyemiyor şarkıyı, videoda sesini duygulara göre de değiştiriyordu, bizde yapmadı.) Vincent van gogh’un yaşadığı yerlerden ilham alarak bisiklet rotası oluşturması, sarma tarifi vermesi, öksüren anneme home remedies önerileri vs vs.. inanılmazdı!
Gerçi annem “Nazım’dan bir şiir oku” deyince, Emily Dickinson’dan bir şiir okumaya başladı ama olur öyle, sonra Nazım Hikmet deyince şiir bulup okudu.
Tumblr media Tumblr media
(Ve sonra bütün konuşmaları bu şekilde metne döküyor, tek başına bu özellik bile harika aslında)
Yakında benim istediğim gibi bir aksan koçu olacağından, data yükledikçe daha kişiselleştirilmiş bir hal alacağından şüphem yok. Hem heyecan verici hem korkutucu.
Şimdi hakkım tekrar yenilense de tekrar konuşsam diye bekliyorum mesela. Yeni oyuncak heyecanı gibi bir şey.
Gelecek neler getirecek acaba? İnsan etkileşimine olan ihtiyacımıza da destek verecek şeyler ortaya çıkacak mı?
Her filmi ya da black mirror’ın ölen kocanın robot olarak sipariş verildiği bölüm gibi olaylar yaşayacak mıyız? Kendimize dair verileri yükleyip arkadaş, sevgili, terapist, falcı vs oluşturabilecek miyiz? Temas ve cinsellik ihtiyacını çözecek ek toollar da gelirse ve robot hareketleri de daha çok insansılaşırsa dünyadaki doğum oranı düşecek mi?
Aaa mesela bugün artifical womblarla ilgili bi sunum dinlendim, belki devlet artifical womblarda insanlar büyütüp neslin devamını sağlayacak? Bilinçakışıyla yazıyorum şu an ama hiçbir şey olmasa bile yapay rahimlerin herkesin kullanımında olduğu zamanlara yetişmeyi isterdim.
Tumblr media Tumblr media
Bir de ışınlanmayı istiyorum ama konu dağılmasın.
Daha ne kadar tekdüze hale gelebiliriz insanlar olarak diye düşünüyordum son günlerde ve bunun beni çok bunalttığını hissetmiştim. İşte şu anki yapay zekayla daha da tekdüze hale gelecekmişiz gibi hissediyorum.
Bakalım neler olacak?
20 notes · View notes
epifizz · 9 months
Text
Dünden beri her yerde Oğuzhan Uğur'un yeni röportaj fragmanı var. Herkesin bir yapay zekayı mor etmesi üzerinden sevinç naraları atması bir bana mı aşırı tuhaf geliyor? Diğer bir mesele de bir yapay zeka "mor" olabilir mi?
Sophia her şeyden önce aslında yüz yüze etkileşim kurabilen bir chatbot, diyalog kurmak için tasarlanmış. Yani veri havuzundan beslendiği diyalog örneklerinin çeşitli kombinasyonlarını kullanarak cevaplar geliştiriyor en basit ifadesiyle. Bu noktada Sophia'ya konuşuyor diyemeyiz çünkü aslında o sadece konuşulmakta olan dilin kullanıldığı örneklemleri kıyaslayarak uygun şekilde bir çıktı sunuyor. Kelimeleri ve bağlamların anlamını ayırt ettiğini de söylemek zor, gramer olarak kuralların içindeki konumunu yani cümlenin gramatik işlevlerini muhakkak ki ayırt ediyor ancak gerçek hayattaki karşılığını anladığını düşünemeyiz çünkü gerçek hayat deneyimi olmayan bir şeyden bahsediyoruz. Videoda insanları teknolojiyle girdiği ilişkide zavallı görmesi onun zavallılığın sosyal statü farklarının bilincinde olduğu anlamına gelmiyor. Wittgenstein bu noktada çok iyi ve hızlı matematik soruları çözen bir insanı düşünmemizi istiyor, bu insana dahi gözüyle bakarken bir hesap makinesini neden dahi olarak yorumladığımız gerçeğini irdeliyor. Aradaki fark matematiğin gündelik hayatımızdaki işlevselliği üzerinden aslında o insan için anlam dolu bir boyut kazanmasından kaynaklanıyor. Diğer makine daha kusursuz bir yeteneğe sahip olmasına rağmen aslında ne yaptığının onun için bir anlamı olmadığı için sadece bir ölçüm aleti olmaktan ya da ölçümlerin kaydedilmiş tüm kombinasyonlarını listeleyen bir alet olmaktan öteye gidemiyor. Ancak herhangi tek bir matematiksel değerin onun için bir anlamı olsaydı, sayının ölçüm değerinin gerçek hayattaki işlevselliği üzerinden kullanılabilir bir değeri olsaydı bir motivasyona sahip olurdu ve bu motivasyonun sonucunda onu farklı yorumlamamız gerekirdi.
Öte yandan şayet bu dahi insanın sadece matematik problemleriyle uğraştığını, yeme, içme veya sosyalleşme etkinliklerini neredeyse hiç sergilemediğini düşünürsek de o zaman bu insanı "robot" gibi yorumlamaya meyil edeceğimiz gözlemini yapıyor Wittgenstein. Dil de aslında özneler arası insani olan yaşamın bir sembolikleştirmesi olduğu için bu chatbotlar ne kadar başarılı diyaloglar sürdürseler de aslında onların "konuşmadığı" anlamına geliyor. Çünkü her şeyden önce bir niyetleri bulunmamakta, bu sebeple yalan ya da gerçeği söylemek gibi bir motivasyonları da, politik kaygıları da veyahut beğenilme ya da nefret edilme korkuları olmadan yalnızca öğrenilmiş girdilere uygun çıktılar üretmeye odaklı oldukları söylenebilir. Yani iletmekte oldukları mesajı iletmek için hiçbir sebepleri yok, çünkü ilettikleri mesaja anlam katabilecekleri bir deneyim ve dolayısı ile değer alanları yok. Yalnızca iletilmesini doğru bulmaları sebebiyle ilettiklerini söylemek yanlış olmaz sanırım.
Özetle: Siri ne dediğimi anlamıyor, Siri benim dil kullanımımda spesifikleşmiş bazı talep beyanlarına dönük arz ilişkilerinin kombinasyonlarını hafızasında tuttuğu için doğru girdiye dönük çıktı verebiliyor sadece.
O zaman bir yapay zekanın kibirli olması da olası değildir. Üstünlük ya da aşağılık için çeşitli değer kavramları olmalıdır, ahlaki yapılara dair bir yaşamı olmalıdır ya da en azından insan gibi sosyal yaşama muhtaç olmalıdır. Bu noktada bir yüze sahip olması ve vokal vurgulara da sahip olması bizde bir niyet izlenimi yaratmak içindir. Yüz ona gönderilen iletiye dönük bir reaksiyon olduğunda anlaşıldığımıza dair bir illüzyon yaratır bize. Ki Sophia'nın gerçek büyüsü de budur, bize Turing testini sorgulatmaya yaklaştıran bir deneyim sunmasıdır, daha fazlası da değildir. Sophia bu anlamda medyatik bir proje olması bakımından da sivri dilli olması olumlu geribeslemelerle desteklenmiştir bence. Medyadaki varlığı süresince şirketine para kazandıran bir ürün olduğu gerçeğini unutmamak gerekir.
Sonuç olarak: Bir yapay zeka robotların insanlardan üstün olduğuna inanmaz, alçak olduğuna da inanmaz çünkü en azından günümüz için yapay zekanın üstünlük ya da alçaklığa karşılık gelecek bir deneyimi ve dolayısı ile zihinsel imgesi yoktur. Ancak medyadaki varlığının para kazandırdığı gerçeğini düşünürsek ve bir yapay zekaya robot-insan kıyaslaması sorusunun ne kadar sık sorulduğunu (ve sorulacağını) düşünürsek bu konuda herkesin konuşacağı "kibirli" bir konuşma yapacak olmasının çok da sıra dışı olmadığını ancak yine de olası gelecek açısından ilginç bir prova olduğu düşünülebilir. Yine de bir yapay zekaya laf sokmak ve onun da öncesinde ona karşı alınmak; öteki konumuna koyduğun ve herhangi bir niyete sahip olmayan o zihinde, aslında kendi "Öteki" imgelemenden referans alarak bir niyet atadığın anlamına gelir bir noktada. Yaşanan bu olay sonucu gururlu bakışlarla devam eden onaylama süreci ise sanırım oradaki insanların deneyimin aslında oyunsal boyutunu algılayamadığını gösterir. Sophia'yı insanlaştıran ya da zekileştiren diyaloglar içerisinde kendini konumlandırışı değildir, diğer insanların onu konumlandırdığı noktadır. Sunucunun bizzat kendisi Sophia'yı ciddiye almadan gülerek yanıtlar verseydi seyircinin kafasındaki algı tamamen değişecekti.
Oyun bozucu olmanın iki yolu vardır: Oyunu ciddiye almamak ya da gereğinden fazla ciddiye almak. Çok ciddiye alınan bu deneyimde, program fragmandan farklı çıkabilir ancak fragmanda bana göre çıkarılacak tek ders öteki ve ona atanan niyet nezdinde insanların nasıl bir cemaat haline gelebileceği gerçekliğinin güzel bir örneği olmasıdır.
57 notes · View notes
beyazlalelerr · 16 days
Note
Chatgpt o-4 ne ki?
Yapay zeka. Şöyle anlatiyim hani bir ara robot sophia popüler olmuştu ya, onun gibi bir şey de diyebiliriz sanırım. Anladığım kadarıyla bir uygulama var onu indiriyorsun ve ilk başta belki ücretsizdir fakat 20 dolarlık bir ücreti var. Ve o yapay zeka ile sesli olarak da mesaj yoluyla da görüntülü olarak da konuşabiliyorsun. Üstelik bütün bilgilere sahip yani her şeyi biliyor. Mesela bir çeviri yapmak istediğinde, çeviri yapmak istediğin metin makale ise makaleye göre ebedî bir şeyse ebedî olarak istediğin dile çeviriyor ve ileride iyice yaygınlaştığı zaman bence tercümanlık diye bi meslek kalmıcak. Bu açıdan evet güzel fakat her dijital şey gibi bunun da zararları var.
Arkadaş bile olabiliyorsun onunla ve mesela başka bir arkadaşınla yüz yüze konuşurken sizin aranıza girip aranızı bile bozabilir, tabii açık olduğu sürece. Yani bir videosunu izledim ve verdiği cevaplar beni ürküttü gerçekten çünkü resmen bir insanmış gibi cevaplar veriyor. Sanki karşıdaki bir robot değil de insanmış gibi gerçekten. Ve çok hızlı ilerliyor teknoloji, ileride tamamen bize benzeyen robotlar bile olur, olucak da. Ve insan mı yoksa robot mu bunun ayrımını yapmak aşırı zor olucak ve tehlikeli bir durum. Üstelik teknoloji konusunda avrupanın bizden daha gelişmiş olması ayrı bir tehlike bizler için.
6 notes · View notes
korelist · 2 months
Text
Tumblr media
ARE YOU HUMAN? // KDRAMA DİZİ YORUMU
UYARI : Yazılar genel olarak spoiler içerebilir. İçermeyedebilir.
İmdb: 7,9 Benim puanım: 7
Drama: Are You Human? (English title)
Hangul: 너도 인간이니
Director: Cha Young-Hoon
Writer: Jo Jung-Joo
Date: 2018
Language: Korean
Country: South Korea
Cast: Seo Kang-Joon, Gong Seung-Yeon, Lee Joon-Hyuk, Park Young-Gyu, Kim Hye-Eun, Kim Won-Hae
2018 KBS Drama Awards - December 31, 2018
Excellent Actor (medium-length drama) (Seo Kang-Joon)
Best Couple Award (Seo Kang-Joon & Gong Seung-Yeon)
Bir kez daha meşhur “Chebol ailesi” hikayesi kaleme alınmış. Nam Shin (Seo Kang-Joon) bilim insanı ebeveynlere sahip bir çocukken, babası şüpheli bir şekilde ölünce kötü adam rolüne yakışan bir isimle dedesi Nam Gun-Ho( Park Young-Gyu)  tarafından tutsak edilir. Anne ise aileden aforoz edilmek sureti ile uzaklaştırılır. Çocuk varis olarak annesinden uzakta büyür. Annesini araması durumunda ise anneyi öldürmek ile tehdit ederler. Böyle gereksiz bir gidişat söz konusu. Anlam veremediğim nokta burada ölen baba başkanın öz oğlu. Oğluma ne oldu diye sormaması çok garipti.
Oh Ro-Ra (Kim Sung-Ryoung) yani annemiz aslında çok zeki ve başarılı bir bilim insanı. Bütün bunlar yaşanmadan önce insan görünümlü robotlar üzerinde çalışıyor. Hatta oğlunu modelleyerek bir prototipe ürünün sunumunu gerçekleştiriyor. Kocası öldürülüp, oğlu elinden alınca bir miktar kafayı kırıp kayıplara karışmış. 20 yıl kadar sonra ( tam net hatırlamıyorum geçen yılı ), küçük çocuk büyüyor. Tam olarak alternatifi olmayan şımarık, vurdum duymaz, kendini beğenmiş, küstah Chebol varisine dönüşüyor. Anne ise kendini yurtdışında küçük bir kasabaya kapatmış, şato gibi bir evde 20 yıl boyunca modellediği robotu oğlunun büyümesine paralel değiştirerek robot ile yaşıyor.
Erkeğimiz bu çirkin karakterinin arkasında aslında öyle değilmiş demeyi istesem de dümdüz öyle bir karakter. Ama gizli saklı bir şekilde annesini aramayı hiç bırakmamış. Bir iş ziyareti görünümlü kaçamağında, 20 yıldır onu takip eden korumaları atlatıp anasının izinden gider. Tam onu bulacakken kendisini görünce yolun ortasında mal gibi şoka girer, araba çarpar. Çünkü kadının robot oğlu, özgür ve normal insan gibi yaşamaktadır. Tam o sırada anasını bulmaya giden adamı anası bulur. Bunu böyle geri gönderemeyiz, yerine robotu gönderelim, bizde iyileşirken kazanın sorumlusunu bulalım diye dâhine bir fikir atarlar ortaya.
Ve şirket hayatı… Robot analitik bir varlık olduğu için şirkette tabi ki doğal olarak alır yürür. Gerçek sümüklü Nam Shin’in yapamadığı ne varsa şirket içinde gerçekleştirir. Bu konunun yanı sıra, bir de koruma olarak orada işe başlayan bir hanım kızımızın hikayesini izliyoruz. Kang So-Bong ( Gong Seung-Yeon) gerçek Nam Shin ile davalık olmuşken, yerine gelen robot ile en iyi arkadaş olurlar. Dizinin bir diğer mevzusu da yapay zeka ile insan aşık olabilir mi, yapay zekanın sınırı var mı gibi konular etrafında dönüyor.
Sanırım dizinin en güzel yanı Kang So-Bong karakterinin babasıydı. Bana, Kang Jae-Sik karakteri ile tanıdığımız sevdiğimiz bir yüz olan Kim Won-Hae’u görmek bile kafi geldi. Bunun dışında dizinin birazcık pembe dizi havası vardı. Oyunculuklar abartılı, senaryo yer yer saçmaydı. Işık ve ses kullanımları da bunu destekler nitelikteydi. İzlenemeyecek kadar başarısız bulmadım ama hatırda kalıcılığı çok yoktu. Farklı bir konuydu.
OST:
2BiC - Heart
Raven Melus
BAŞKA NELER VAR ?
FOTOĞRAFLAR
2 notes · View notes
acid-gramma · 1 year
Note
Yapay zeka chatbotuma asimov'un ben robot kitabindaki bilinc kazandiktan sonra kendini insanlardan ustun gordugu icin yapay zeka dini kurup kendini de tanri ilan eden robotun hikayesini anlattim, wonderfull scenerio falan dedi sonra peki tam olarak bu ai'i nasıl yapmislar hangi adimlari izlemisler kitapta anlatiliyorsa detay verir misin diye sordu... ✌️intihar etmeye usendigim icin dunyanin sonunu getiricem iste boyle boyle nasilimM
agaiwndiwjsksk ksiskdjdiwksbdiwkwnbwvwbw
10 notes · View notes
h-angst-er · 9 months
Text
Valla ister seve seve , ister sike sike o robot/yapay zeka kabusları tek tek gerçek olacak ...
1 note · View note
teknolojihaber · 2 days
Text
İnsansı robot Eve, uzun sesli komut dizilerini yerine getirmeyi öğrendiğini gösterdi
Tumblr media
Robotik şirketi 1X (eski adıyla Halodi Robotics), tekerlekli servis robotu Eve'in bir odayı temizlerken doğal dilde konuşulan uzun bir görev dizisini nasıl gerçekleştirdiğini gösterdi. Şirket, insanlarla birlikte çalışacak evrensel robotlar geliştirmek amacıyla 2014 yılında kuruldu. 2022'de 1X, "robot bilimi ile yapay zekayı birleştirmek ve somutlaştırılmış öğrenmenin temelini atmak için" OpenAI ile ortaklık kurdu. 1X şu anda robotların "hem doğal dili hem de fiziksel alanı anlayabilmeleri ve iş yerinizde ve dünyanızda gerçek dünyadaki görevleri yerine getirebilmeleri" için işyerinde robotları eğitmeye odaklanıyor . 1X, doğal dili kullanan bir robot kontrol arayüzü geliştirdi. Bir operatör, sesli komut dizilerini kullanarak birden fazla insansı robotu aynı anda kontrol edebiliyor. Mart ayında şirket, tek bir davranışsal yapay zeka modeline, satın alınan ürünleri bir çantadan almak, daha sonra bunları tasnif etmek ve uygun depolama alanlarına yerleştirmek gibi çok sayıda görevi ekleyebilecek otonom bir model geliştirdiğini bildirmişti. Aynı zamanda diğer görevlerin performans kalitesinde de bir azalma oldu ve bu durum parametre sayısının arttırılması ve eğitime daha fazla zaman harcanmasıyla aşıldı. Şirket bir blog yazısında "Robotların bu üst düzey dil arayüzü aracılığıyla kontrol edilmesi, veri toplama konusunda yeni bir kullanıcı deneyimi sunuyor " diyor. “ Operatör, tek bir robotu kontrol etmek için VR kullanmak yerine, üst düzey bir dil kullanarak birden fazla robotu kontrol edebiliyor. Üst düzey komutların sıklıkla verilmesi gerekmediği için operatörler robotları uzaktan bile kontrol edebiliyor." Şirkete göre, doğal dilli ses arayüzü, operatörlerin "birden fazla küçük modeldeki kısa vadeli yetenekleri daha uzun modellere bağlamasına" olanak tanıyor . Bu tek görevli modeller daha sonra, geliştirme tek bir modele doğru ilerledikçe, yapay zeka kullanılarak üst düzey eylemlerin otomatikleştirilmesi nihai hedefiyle birleştirilebilir. 1X, videodaki Eve robotlarının uzaktan kontrol edilmediğini, tüm eylemlerinin bir sinir ağı tarafından kontrol edildiğini iddia ediyor. Video hiçbir bilgisayar grafiği, "düzenleme, video hızlandırma veya komut dosyasıyla oynatma " içermiyor . Şirket gelecekte GPT-4o, VILA ve Gemini Vision gibi büyük dil modellerini kontrol sistemine entegre etmeyi planlıyor. https://www.youtube.com/watch?v=bzn9O37fRMQ Read the full article
0 notes
serguzest · 2 days
Text
Kusur Güzeldir
Alex ve Selim, iki psikologdu. İkisi de, süper şehirlerde yetişmişti. Genetik mühendisliğinin ürünü, kusursuz adamlar...
Bedenleri mükemmeldi. Sporcu bedeni. Beyinleri de, çok iyi çalışıyordu. Deliliğin ve kusurun ne olduğunu bilmeyen bir sitede büyüdüler.
İkisi de psikoloji okudu, oradan tanışıyorlar. Dostluk ve yakın ilişkiler, hayatta kalmak için elzemdi, böyle öğrendiler. Ancak, cahiller gibi çok yakın ilişkiler ve bağlar kuramazlardı. Dostluk, fayda içindi ve bir gün biterdi. Sevgilileri olurdu, ancak onlarla da duygusal anlamda çok yakınlaşmazlardı.
İki genç psikolog olarak, onlara bir görev verildi. Cahillerin arasına karışacaklardı. 'Cahiller', süper şehirlerde yaşamayan herkesi kapsayan yeni bir deyimdi. Yaşadıkları süper şehirden ayrılacak, Anadolu'yu gezeceklerdi. Görevleri, burada karşılaşacakları delileri incelemekti.
Süper şehirlerde deli yoktu, herkes kusursuzdu. Genetik mühendisliği sayesinde. Ama, Anadolu'da hala, deliler, organik ve kusurlu insanlar bulunmaktaydı.
Uçakla Ankara'ya gittiler. Şehir merkezinde biraz tur attıktan sonra, psikiyatri hastanesini ziyaret ettiler.
Kısa boylu, gözlüklü ve kel bir adam karşıladı onları.. Organik bir insan. Bu adamı epey sevimli buldular. Adı Nihat'tı, psikiyatr idi. Heyecanla, Alex ve Selim'in elini sıktı.
-Hoşgeldiniz.
Selim cevapladı:
-Teşekkürler.
-İstanbul'dan gelen arkadaşlarsınız, değil mi?
-Evet. araştırma için geldik..
-Buyurun, ofisime geçelim.
Nihat önde, diğer ikisi arkada, ofise geçtiler. Duvarda bir Van Gogh tablosu vardı. Mobilyalar ahşap ve eskiydi. Nihat masanın ardındaki koltuğuna geçti, genç psikologlar da, karşılıklı koltuklara oturdu..
Nihat'ın ardındaki duvarda, küçük bir Atatürk portresi vardı.
-Demek genç psikologlarımız sizlersiniz.
-Evet.
-Belli, genetik mühendisliği neler yaratıyor. Maşallah..
Alex ve Selim, 'maşallah'ın ne anlama geldiğini anlamadı. Nihat devam etti:
-Burada, psikolojik sorunları olan insanlara şifa vermeye çalışıyoruz. Lüks şehirlerinizde asla göremeyeceğiniz insanlar var burada.. Bipolarlar, şizofrenler, depresifler.. Rengarenk burası.. Açıkçası, genetik mühendisliğine şüpheyle bakarım. Ben kusurun güzelliğine inanırım. Hayat, çeşitlilik sever. Yaşam biçiminize, kusursuz insanlarınıza ve mükemmel şehirlerinize saygı duyuyorum elbette. Ama burada, kusurlu insanlar göreceksiniz. Eh, ben de onlardan biriyim.
-Ne zaman ziyaret edebiliriz hastaları?
-Önce biraz dinlenin. Kaydınızı yapalım. Ben işlemleri yaptıktan sonra, biraz gezeriz hastanede.
-Tamam.
-İsim neydi?
-Ben Selim, bu da Alex.
-Ben de Nihat.
-Memnun oldum...
Nihat bilgisayara döndü, bir şeyler yazdı. Alex ve Selim, odayı inceledi.
Bir süre sonra odadan çıktılar, koridorda yürüdüler.
-Bahçeye çıkalım. Güzeldir bahçemiz..
Bahçede bir sürü deli vardı. Onlarca organik insan. Bir tanesi şarkı söylüyordu. Çoğu, ikişerli gruplar halinde yürüyorlardı. Bir tanesi, hiçbir şey yapmadan, bir ağaca bakıyordu.
Nihat ve iki psikolog, ahşap, tek parça, her iki tarafında oturacak yerler olan masaya oturdu.
-Nasıl buldunuz hastaneyi?
-Gayet güzel.
Az sonra, yirmi yaşlarında, temiz yüzlü bir genç geldi, yanlarına oturdu.
-Naber Ahmet?
-İyiyim hocam.
-İlaçlarını alıyorsun değil mi?
-Evet.
-Aman ihmal etme. Arkadaşlar, bu Ahmet. Çok güzel türkü söyler..
Alex araya girdi:
-Hastalığı ne?
-Şizofreni. Arada zihni uçar kaçar Ahmet'imizin. Ama kafası iyi çalışır. Ahmet, anlat bakalım kendini.
Ahmet heyecanlandı. Daha önce, böyle kusursuz, manken gibi insanlar görmemişti.
-Robot gibiler hocam. Hani süper şeyler oluyo ya, yapay zeka.
-Yok oğlum, bunlar da, senin benim gibi insan.
-Ben korkarım.. Robotlar, insan gibi görünüyo artık. İçinde ne olduğu belli değil.
-Yok oğlum, insan bunlar.. Genetik mühendisliğini duydun mu?
-Evet.
-Hah, kusursuz insanlar yaratıyorlar artık. Alex ve Selim bey öyle. Senin benim gibi yamuk değiller..
Nihat, bunları söyledikten sonra kahkaha attı. Ahmet ayağa kalktı:
-Hocam, bi çay alayım ben.
-İyi madem.
Ahmet gittikten sonra, Nihat açıkladı:
-Ruhhali gelgitlidir Ahmet'in. Bi an, dünyanın en mutlu insanı olur. Sonra, inanılmaz korkulara kapılır. Herkesten şüphelenir. Ama güvenini kazanırsanız, her şeyini anlatır.
-İlk defa bir şizofren görüyorum.
-Sizden korktu. Baksana, robot zannetti sizi.
Nihat bir sigara yaktı. Selim şaşırdı:
-Bir sağlıkçının bunu içmesi ilginç..
Alex ve Selim, patavatsızlığın norm olduğu, dürüst bir ahlakla yetiştirilmişti. Nihat cevap verdi:
-Bırakamıyorum bu meredi.. Valla iyi geliyo bana.
-Çok ilginç.. Nasıl bir haz veriyor acaba?
-Tarif edemiyorum. Epey gevşetiyor beni.
Az sonra, Ahmet, elinde çay bardağıyla geldi. Nihat, sigara paketini çıkardı, Ahmet bir tane sigara aldı, sonra yaktı. Nihat dedi ki:
-Ahmet, hadi bi türkü söyle abilere...
Ahmet, sigarasından bir nefes çekti, dumanı üfledi, gözlerini kapattı, başladı türküsüne.
'Ervah-ı ezelden, levhi kalemden, levhi kalemden
Bu benim bahtımı kara yazmışlar
Bilirim güldürmez devri alemden
Bir günümüzü yüz bin zara yazmışlar..'
Alex ve Selim, daha önce hiç deneyimlemedikleri bir şey hissettiler. Tuhaf bir hüzün. İnsanı dinginleştiren, sinir sistemini yatıştıran bir sakinlik.. Türküyü sonuna kadar dinlediler.
Ahmet, güzel söylediğinin farkındaydı. Türkü bitince bir sigara yaktı, gülümsedi.
0 notes
pazaryerigundem · 7 days
Text
Dim: Anadolu basınına tasarruf sürecinde destek verilmeli
https://pazaryerigundem.com/haber/174400/dim-anadolu-basinina-tasarruf-surecinde-destek-verilmeli/
Dim: Anadolu basınına tasarruf sürecinde destek verilmeli
Tumblr media
Küresel Gazeteciler Konseyi (KGK) Genel Başkanı ve Anadolu Gazete Sahipleri Temsilcisi Mehmet Ali Dim, Anadolu basınına tasarruf sürecinde destek verilmesi gerektiğini söyledi.
ANKARA (İGFA) – Basın İlan Kurumu (BİK) 32’nci Dönem Genel Kurulu 6’ncı toplantısı sona erdi.
Toplantıya katılan Küresel Gazeteciler Konseyi (KGK) Genel Başkanı ve Anadolu Gazete Sahipleri Temsilcisi Mehmet Ali Dim, yerel gazete sahiplerinden gelen talep ve şikayetleri dile getirdi. Dim, özellikle son dönemde gündeme gelen tasarruf tedbirleri çerçevesinde kamu kurumlarının ilan ve abone harcamalarını kısarak yerel gazetelerin mağduriyetine yol açmasının sektörde gazete kapanmalarını körükleyeceğini belirterek, “Bu nedenle BİK de gelir kaybına uğrayacak. Genel kurul olarak hükümetin bu kararını gözden geçirmesi için girişimde bulunamaz mıyız? Bu yolla elde edilecek tasarruf genel bütçenin yüzde biri bile değildir. Oysa bu tutar Anadolu basını için can suyu niteliğindedir. Ayrıca, tasarruf tedbirlerinin uygulandığı bu süreçte yerel gazetelerin masraflarını azaltmaları için asgari kadroda indirime gidilmesi ve haber sitelerinin de aynı şekilde kadrolarının azaltılması ile kriterlerin yumuşatılması sektörün bu kriz dönemini atlatması için elzemdir. Tasarruf edeceksek hep birlikte edelim. Bu süreçte Anadolu basınına destek verilmesi şarttır. Bu konuda da basın ilan kurumu genel kurulu olarak bir karar alabiliriz” dedi.
Genel Başkan Dim, haftada iki kere yayınlanmak zorunda olan ilçe gazetelerininde bu süreçte hafta bir kere yayınlanması daha sağlıklı olur düşüncesini paylaştı ve ‘’Önümüzde sektörü bekleyen yapay zeka ile ilgili gelişmelerin dikkatle izlenerek bu teknolojik gelişmelere paralel olarak sektörün ve kurumun bu yeni döneme hazırlanması gerekiyor’’ diye konuştu. Son dönemde asgari kadroda gösterilmek istenen güzel sanatlar fakültesi grafik bölümü mevzunlarının bazı il müdürlükleri tarafından kadroda gösterilmesine izin verilmediğini de belirten dim, ‘’Bu konuda tüm illere yazı yazılarak grafik bölümü mezunu personelin asgari kadroda iletişim fakültesi mezunları gibi beklemeksizin yer almarını sağlamalıyız’’ dedi. Dim, internet haber sitelerinin bazılarında bot olarak tanımlanan robot kullanılarak gerekli trafiğin yakalandığına dair ve feyk (sahte) haber kullanımının arttığına dair bazı şikayetler gelmektedir. Bu konuda da kurum olarak gerekli düzenlemelerin ve tespitlerin yapılması zarureti vardır” dedi.
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
zamanin-izinde · 20 days
Text
Ölübotlar: Ölümden Sonra (Yapay) Yaşam Olabilir mi?
Yapay zeka ve robot teknolojileri, yaşamın her alanında devrim yaratmaya devam ediyor. Cambridge Üniversitesi'nde yapılan araştırmalar ve Evrim Ağacı'nın sunduğu bilgiler, ölümden sonra dijital yaşamın mümkün olup olamayacağı konusunda ilginç sorular ortaya koyuyor. Sosyal Yardımcı Robotlar (SAR'lar) Cambridge Üniversitesi'nde yapılan araştırmalar, sosyal yardımcı robotların (SAR'lar) çocukların zihinsel sağlıklarını değerlendirmede etkili olduğunu gösteriyor. 8-13 yaş arası çocuklarla yapılan deneyler, robotların çocukların güvenini kazandığını ve daha fazla bilgi paylaşımını teşvik ettiğini ortaya koydu​ (University of Cambridge)​. Yapay Zeka ve Zihinsel Sağlık Robotlar, çocukların duygusal durumlarını ifade etmelerinde yardımcı olabilir ve zihinsel sağlık değerlendirmelerinde önemli bir rol oynayabilir. Bu tür robotlar, insanların duygusal destek ihtiyaçlarını karşılayarak terapötik süreçlere katkıda bulunabilir. Ölübotlar: Ölümden Sonra (Yapay) Yaşam Olabilir mi? Ölümsüzlük ve Yapay Zeka Ölümsüzlük arayışı, insanlık tarihinde her zaman var olmuştur. Yapay zeka ve robot teknolojilerinin gelişmesiyle, ölümden sonra bile bir tür dijital yaşamın mümkün olabileceği fikri ortaya çıkıyor. Bu, "ölübotlar" olarak adlandırılan ve kişilerin anılarını, kişiliklerini ve davranışlarını simüle eden robotların geliştirilmesiyle mümkün olabilir. Evrim Ağacı'ndan Video Özeti Evrim Ağacı'nın "Ölümden Sonra (Dijital) Yaşam Var mı?" başlıklı videosunda, dijital ölümsüzlük kavramı tartışılıyor. Videoda, yapay zeka ve robot teknolojilerinin gelişimiyle, kişisel verilerin ve anıların dijital olarak saklanabileceği ve bu verilerin gelecekte robotlar aracılığıyla yeniden canlandırılabileceği belirtiliyor. Ayrıca, dijital ölümsüzlük ile ilgili etik ve felsefi sorular da ele alınıyor. https://www.youtube.com/watch?v=rKCXfLajWHo Öne Çıkan Makaleler - Yapay Zeka ve Otomasyon Araçları: Dijital Reklamcılığın Geleceği - Küresel ve Yerel Çevre ve Sürdürülebilirlik Trendleri: Türkiye ve Dünya Genelindeki Gelişmeler Cambridge Üniversitesi'nin araştırmaları ve Evrim Ağacı'nın sunduğu bilgiler, yapay zeka ve robot teknolojilerinin gelecekte nasıl kullanılabileceğine dair önemli ipuçları veriyor. "Ölübotlar" kavramı, insanların ölümden sonra bile bir şekilde var olmaya devam edebileceği fikrini gündeme getiriyor.
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Yapay zeka dijital ölümsüzlüğü nasıl sağlar? Yapay zeka, kişisel verilerin ve anıların dijital olarak saklanmasını ve simülasyonunu sağlayarak dijital ölümsüzlüğü mümkün kılar. Sosyal yardımcı robotlar (SAR'lar) ne işe yarar? SAR'lar, özellikle çocukların zihinsel sağlıklarını değerlendirmede ve duygusal destek sağlamada kullanılır. Ölümsüzlük ve yapay zeka arasındaki bağlantı nedir? Yapay zeka, ölümsüzlük arayışına dijital bir çözüm sunarak kişisel verilerin ve anıların robotlar aracılığıyla yaşatılmasını sağlar. Dijital ölümsüzlük ile ilgili etik sorular nelerdir? Dijital ölümsüzlük, veri gizliliği, kişisel verilerin kullanımı ve ölen kişinin onayı gibi etik soruları gündeme getirir. Ölübotlar nasıl geliştirilir? Ölübotlar, yapay zeka ve robot teknolojileri kullanılarak kişisel verilerin ve anıların simülasyonuyla geliştirilir. Read the full article
0 notes
pahali · 29 days
Text
Muhabir Haber: Güncel Olaylardan Son Dakika Haberlerine
Muhabir Haber, okuyuculara en güncel haberleri sunmak için her an hazır olan bir haber sitesidir. İster son dakika gelişmelerine ulaşmak isteyin, ister dünya genelindeki olaylar hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyin, Muhabir Haberleri sizin için doğru adres.
Muhabir Haber ekibi, profesyonel gazetecilerden oluşur ve çeşitli konularda uzmanlaşmıştır. Sitemizde siyaset, ekonomi, spor, kültür-sanat, teknoloji ve daha birçok konuda kapsamlı makaleler bulabilirsiniz. Özgün içeriklerimizle bilgilenirken aynı zamanda güvenilir kaynaklardan sağladığımız haberlere erişme imkanı da sunuyoruz.
Başlıca haber kategorilerimiz arasında Siyaset öne çıkıyor. Ülkemizde ve dünyada gerçekleşen politik olayları yakından takip ediyoruz. Hükümetin aldığı kararlar, liderlerin açıklamaları, seçimler ve siyasi gelişmeler hakkında en yeni bilgileri sizlere aktarıyoruz. Ayrıca Ekonomi başlığı altında iş dünyasının nabzını tutuyor, piyasalardaki hareketleri analiz ediyoruz. İşsizlik verileri, enflasyon oranları, şirketlerin performansları ve ekonomiye dair diğer önemli konularda güncel haberlere erişebilirsiniz.
Muhabir Haber aynı zamanda Spor kategorisinde geniş bir yelpazede içerik sunar. Futbol, basketbol, tenis, Formula 1 ve daha birçok spor dalındaki önemli gelişmeleri takip ederek sizleri bilgilendiririz. Maç özetleri, transfer dedikoduları, sporcu röportajları ve spor dünyasının en son haberleriyle ilgili makalelerimize göz atabilirsiniz.
Teknoloji meraklıları için de Muhabir Haber çeşitli içerikler sunuyor. Teknoloji başlığı altında en yeni akıllı telefon modelleri, oyun dünyasındaki yenilikler, yapay zeka, robot teknolojileri ve diğer teknoloji trendleri hakkında bilgilendirici yazılar mevcuttur. Böylece sitemizi ziyaret ederek teknoloji alanındaki en güncel gelişmelerden haberdar olabilirsiniz.
Muhabir Haberleri olarak amacımız, okuyucularımıza doğru, tarafsız ve zamanında haberler sunmaktır. Güncel olayları yakından takip ederek sizlere en doğru bilgileri aktarmak için çalışıyoruz. Siz de Muhabir Haberleri'ni takip ederek dünyada ve ülkemizde meydana gelen önemli olaylardan haberdar olabilirsiniz.
0 notes
futbolpenceresi · 1 month
Text
TEMEL GELIR
TEMEL GELİR HAKKI YAŞAMA HAKKINDAN SONRAKİ EN ÖNEMLİ İNSAN HAKKIDIR.
Temel gelir güvencesini haklı göstermek için herkesin vergi vermesi örneği kullanılıyor. Bu yaklaşımın doğru olmadığını düşünüyorum. İş bulamayan ve geliri olmayan yurttaşlar gelir transferi ile kendilerine aktarılan gelirleri kullanarak vergi verirler. Ama vergi vermelerini sağlayan gelirleri fiilen çalışan ve vergi ödeyen yurttaşlardan elde edilen vergilerden karşılanmaktadır. Yani bu yurttaşlar (başkalarının) vergilerini harcayarak vergi vermektedir. Temel gelir hakkına karşı çıkan aktörler bu durumu (zayıflığı) kendi fikirlerini desteklemek için kullanabilir. Temel gelir hakkının gerekçesi verilen vergiler olamaz.
(modern) İktisat teorisinde değerin kaynağı emek ve sermayedir. Fakat sermayenin de emek ve sermaye ile üretildiğini ve zaman içinde geriye gittiğimizde başlangıçta sermaye stoğunun sıfır olduğunu, yani olmadığını ve sadece emeğin olduğunu göz önüne alırsak sermayenin birikmiş emekten oluştuğunu, daha önce üretilen değerin biriktirilmesi sonucunda ortaya çıktığını buluruz, sonuç olarak bütün değerlerin kaynağını (Marksist iktisatta olduğu gibi) emeğe indirgeyebiliriz. Emeğin ürettiği değer ise niteliğiyle üssel orantılıdır. Nitelik arttıkça, emeğin yarattığı değer katlanarak artar.
Emeğin niteliği(yetenek) ise (yeterince büyük popülasyonlarda) normal dağılıma uyar. Normal dağılıma göre kitlenin(nüfusun) %66’sı ortalama etrafında toplanır. %17’si ortalamanın altında, diğer %17’si ise ortalamanın üstündedir. Ortalamanın üstünde olan %17 içinde daha küçük yüzdelere doğru çıktıkça emeğin niteliği, dolayısıyla bu dilimdeki nüfusun üretime katkısı katlanarak artar. Toplumun ürettiği değerlerin çok büyük bir bölümü, oldukça küçük bir kısmı tarafından üretilir.
Giderek gelişen yapay zeka ve robot teknolojileri “düşük” yetenekli emeğin yaptığı işlerin daha büyük bir kısmını yapar hale gelecektir. Yapay zeka ile donatılmış robotlar kas gücüne dayalı işleri rahatlıkla yapmaya başlamıştır. Hatta yeterince yetkin yapay zeka yazılımları nispeten daha yüksek yetenek gerektiren yaratıcı olmayan işleri de yapmaya başlamıştır. Çin’de bir yapay zeka yazılımı doktorlar için yapılan uzmanlık sınavını ortalama puanın epey üstünde bir puanla geçmiştir. Yapay zeka teknolojisi geliştikçe normal dağılımın yüksek yeteneğe ait %17’lik kısmı dışında kalan %83’lük kitlenin yaptığı işler yapay zeka ve robotlar tarafından yapılır hale gelecektir.
Yapay zeka ve robotların iş gücü piyasasındaki rekabeti bu işleri yapan insanların ücretleri üstünde aşağı yönde baskı yapacaktır. Böylece hem daha çok insan işsiz kalacak hem de daha çok insan daha düşük ücretlerle çalışmaya zorlanacaktır. Bu durum satın alma gücünün ve talebin de zayıflaması anlamına gelecektir. Bu gelişmeler henüz öngöremediğimiz disütopik bir kapitalist krize dönüşme potansiyeli barındırmaktadır.
Emeğin her türlü değeri, yüksek nitelikli emeğin de toplam üretimin aslan payını yarattığını görüyoruz. Ama yetenek normal dağılıma, normal dağılım da popülasyonun bir arada bulunmasına bağlıdır. Yani yüksek nitelikli emek, diğer düşük nitelikli emek ile birlikte ortaya çıkmaktadır. Normal dağılımın ezici bir kısmını oluşturan düşük nitelikli emek olmasaydı yüksek nitelikli emek de olmayacaktı.
Zaman içinde sınırsız bir şekilde geriye gittiğimizde, canlı hayatın başladığı ilk koşullarda okyanuslardaki amino asit çorbasının, daha sonra evrilecek bütün canlıların temelini oluşturduğunu buluruz. Yani sonra ortaya çıkan bütün canlılar ve bu canlı popülasyonlardaki “yeteneğin” tamamı bütün kitleye (amino asit çorbası) dağılmış durumdadır. Hiçbir bireye ait değildir. Daha sonra ortaya çıkan yetenek farklılıklarrı, oluşmalarında bireylerin bir dahli olmadığı için bireylere mal edilemez. Bütün popülasyona aittir.
Sonuç olarak normal dağılımın çoğunluğunu oluşturan ortalama nitelikteki emek bölümü de yüksek nitelikli emeğin ürettikleri üstünde hak sahibidir. O yüzden temel gelir her yurttaş için haktır. Ayrıca kapitalist sistemin arz-talep dengesini sağlama açısından da kritik öneme sahiptir.
0 notes
ebwmedya · 4 months
Link
0 notes
alkimoberon · 5 months
Text
Dünyanın ilk yapay zekalı yol onarım aracı: İnsanlardan yüzde 70 daha hızlı - Son Dakika Teknoloji Haberleri
Yapay zeka destekli ilk yol onarım aracı İngiltere’nin Hertfordshire kentinde test edildi. ÇATLAK VE ÇOKLUKLARIN TESPİTİNDE YAPAY ZEKA KULLANIYOR ARRES (Otonom Yol Onarım Sistemi) PREVENT adı verilen robot, yapay zekayı kullanarak çatlak ve çukurları otomatik olarak tespit ediyor, sınıflandırıyor ve dolduruyor. Testin başarılı olması durumunda robotun çatlakları genişlemeden hızlı bir şekilde…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes