Tumgik
Photo
Tumblr media
İnsanlar seni sevsin diye değişme, kendin ol, doğru insanlar seni sever...
2 notes · View notes
Photo
Tumblr media
Az önceki yazımda da dediğim gibi bazen kötü biri olmak lazım kendi mutluluğumuzu görmemiz için...
0 notes
Text
Hayat Diyorum Çok Garip...
Hayat gerçekten garip bir dünya, bu dünyada size kim ne acılar çektirmişse o acıları tatmadan ölmüyor. Kimimiz şahit olabiliyoruz kii bence bu şahit olanlar acayip şanslı gruba giriyorlar bana göre, kimimizin de haberi yokken gerçekleşiyor bu olaylar... Herkese gerçekleşiyor mu bilinmez fakat çoğumuza acı çektirenlerin çektirdikleri kadar acı çektiği bir dönem oluyor elbet üstelik onlarda aynı acıyı tadıyorlar.. Önceki yazılarımda bahsettiğim o bana umut veren sonrasında da gidip başka kızla sevgili olan adam. Başına ne geldi ne oldu bilmiyorum detaylarını ama acı çektiği belli ve acı çektiğini görmem ne kadar gaddarca (bu sözün doğru yazıldığından emin değilim ama siz ne demek istediğimi anladınız işte) ve vicdansızca bir hareket olsa da beni mutlu ediyor çünkü o verdiği bir umut tüm hayatımı ama tüm hayatımı değiştirdi, ama iyi ama kötü nasıl değiştirdiğini elbet gelecek gösterecek fakat o bir umudun hayatımı tümüyle değiştirdiği gerçeğini unutmamak gerek... Demem o ki size acı çektirenlere aynı acıyı aynı şiddette çekmeleri için dua edin o dua gerçekten yürekten edilmişse önünde sonunda kabul oluyor, belki siz o şanssız gruba girip öğrenemeyecek olsanız bile o acıyı çekeceği günün umudunu içinizden atmayın yeter. Evet vicdansızca bir hareket olabilir bu yaptığımız ama bu yaşıma kadar öğrendiğim bir şey varsa o da ne zaman bana acı çektiren birine göz yumsam ben acı çekerken o hayatına hala mutlu bir şekilde devam ediyor olmasıydı... Unutmayın mutsuz olması gereken kişi siz değilsiniz o, bu yüzden bu hayatta da size hangi konuda olursa olsun acı çektiren kişilere göz yummayın, göz yumduğunuz sürece de mutsuz olan taraf daima siz olursunuz ve unutmayın, siz istedikten sonra hayat size hep gülecektir :)
Son olarak bu hayatta sizi seven birilerinin olduğunu asla ama asla unutmayınn, bu yılda yüzünüzden gülücük eksik olmasın, 2015 hepimize eğlence, mutluluk, sağlık ve şans getirsinnn :))              
0 notes
Audio
Geçmişe gitmem küsüm gözyaşlarıyla, daha güçlüyüm ben hatalarımla...
3 notes · View notes
Quote
Hayat ıskaladığımız mucizelerle doludur...
Bi Küçük Eylül Meselesi 
30 notes · View notes
Quote
Düzelir her şey elbet bir gün ama bil ki; canın yanmadan mutlu olamazsın...
Leyla ile Mecnun
61 notes · View notes
Quote
Kahkahası bol olan insanların yüzüne iyi bak doktor, onların gözleri mezar taşı gibidir...
Leyla ile Mecnun
1 note · View note
Audio
Bir mucize olsa...
0 notes
Text
Bir Devri Daha Sonlandırdık...
Ispanak (bknz önceki yazılar) devri benim için bitmiştir. Evet evet yanlış duymadınız unutamadım dediğim adam bugün itibariyle bitti.. Hayatım boyunca nice erkek tanıdım, nice erkek dostlarım, arkadaşlarım oldu ama böyle şerefsiz tanımadım. Eski hoşlandığım&sevgililerim hakkında kötü konuşmamaya çalışırım genelde ama bu konuşulmayacak, beddua edilmeyecek gibi değil. Bugün bir dostumdan öğrendiğim bir bilgiye göre bu şerefsiz beni severken, başka bir kızı daha seviyormuştu yani ikimizi aynı anda yürütmeye çalışıyormuştu sonuç ne derseniz öteki kızla sevgililer gerçi şu anda sevgililer mi bilmiyorum ikisinin de sosyal medyalarının hiçbirinde sevgili olduklarına dair bir kanıt yok hatta ve hatta dostumun gözleriyle gördüğüne inanmasam bunlar sevgili mi derim o derece profillere sahipler ama saatlerdir düşünüyorum bir insan 2 kızdan aynı anda nasıl hoşlanabilir aklım almıyor doğrusu... Neyse olan olmuş, biten bitmiş burda da yalandan mutluluklar dileyemem sürünsün şerefsiz hem aşk hayatında, hem normal hayatında sürünsün, acı çeksin, yaptığı her şeyden pişman olsun, bana yaşattıklarının milyonlarca fazlasını yaşasın, birileri buna boş yere umut versin ve bunun da umudu kırılsın bugüne kadar hiçbir sevgilime, hiçbir hoşlandığım insana hayatıyla ilgili beddualarda bulunmadım ama bu ve bunun gibi şerefsizler değil aşk hayatı, normal hayatlarında da hiç mutlu olamasınlar inşallahh aminnn!!!
0 notes
Text
O Konuşmadan 1,5 Ay Önce...
Merhabaa :))) Dün Ispanak'ın (halaa Ispanak'ın kim olduğunu bilmiyorsanız bknz. önceki yazılarım) beni sevdiğini nasıl anladığımı anlatacağımı söylemiştim fakat ondan önce benim onu nasıl sevdiğimi anlatsam daha iyi olacak sanırım... O konuşmadan tam 1,5 ay önceydi bir sabah dersaneye gitmek için hazırlanırken ansızın sebebini hala anlayamadığım bir şekilde rahatsızlandım bir yandan belim, bir yandan karnım feci bir şekilde ağrımaya başladı, tamam belimin ansızın ağrılarına karşı hazırlıklıydım ama hem belimin hem de karnımın aynı anda ağrımasına hiç ama hiç alışkın değildim ve üstelik o ağrı tam 1 haftada geçmemişti. Neyse ağrı geçmedi ve 1 hafta ben yataktan çıkamadım dolayısıyla 1 hafta dersaneye de gitmedim. O 1 hafta içinde bir gün yine böyle yatarken saçma bir şekilde "o anda Ispanak ne yapıyordur, beni düşünüyor mudur acaba" diye saçma sapan cümleler geçti içimden ve inanın o cümleler içimden geçer geçmez susturmaya çalıştım çünkü öyle bir dönemde aşık olmak istemiyordum üstelik önceden bir hoşlanma bile duymuyordum Ispanak'a karşı... Aşk desem değildi, hoşlanma desem belki ama önceden hissetmem gerekmez miydi hoşlanmayı da o zaman neden o cümleler durduk yere içimden geçti bir anda ve ben istemediğim halde oluştular üstelik Ispanak beni seviyor muydu sevmiyor muydu onu bile bilmezken... Ispanak'tan önce yaşadığım aşklardaki acılar yetmemiş miydi Ispanak'ın benden hoşlandığını anlamadan önce ona aşık olamazdım, onunla ilgili hayaller kuramazdım bir daha aynı acıları kaldıramayabilirdim, üstelik daha onunla ilgili nerdeyse hiçbir şey bilmiyordum bile ona nasıl güvenebilirdim... (Ispanak'tan önce yaşadığım aşkları da anlatacağım elbet ama onları anlatmama daha çoook var diye düşünüyorum...) İçimdeki sesle o kadar çok kavga ettim ki o anda inanamazsınız resmen Ispanak'ı düşünmemek için elimden ne geliyosa yaptım televizyonu açıp saçma sapan programlar mı izlemedim, bağıra bağıra yüksek sesle şarkı mı söylemedim ama yok ne yaparsam yapayım beynim zorla onu düşündürttü, sanki biri beynimi ele geçirdi ve onu kontrol edemedim sürekli istemsizce onu düşündüm durdum ve o gün hayatım boyunca beynimi kontrol edemediğim ilk ve şimdiye kadar son gündü kii rüyalarımı bile kontrol edebilen birisi olarak inanın beynimi kontrol edememek o anda, hala garibime gidiyor ve sonraki günler de öyleydi dersaneye gidene kadar o günden sonra her gün zorla beynim bana onu düşündürttü o güne kadarki sevgilim olan kişilerle bile kendimi aynı evin içinde hayal edemezken (hayal gücü yüksek birisi olarak) daha hakkında hiçbir şey bilmediğim bir insanla kendimi aynı evin içinde hayal edebiliyordum(beynimin zoruyla..) İnanın evde kaldığım, onu düşünmeye başladığım günden itibaren çok savaştım beynimle ona aşık olmamak için... Çünkü aşka hazır değildim, çünkü birine aşık olmayı o yıldan 6 yıl önce bırakmıştım, çünkü aşık olmam için güvenmem lazımdı, çünkü aşkta çok acı çekmiştim ve sınava hazırlanırken aşık olmak, acı çekmek niyetinde değildim, çünkü aşka inanmayı yıllar önce bırakmıştım... İşte kader mi kısmet mi bilinmez ama aşık oldum istemeye istemeye... Belki size saçma gelicek kii bana bile saçma geliyor hala öyle şey olur mu diyorum kendi kendime ama oluyormuş ben o adama aşık olmuştum üstelik o aşka kendim bile inanmazken... Sonra iyileştim ve dersaneye gitme günüm geldi, çok heyecanlıydım sanki kalbim yerinden çıkacak gibiydi ama bir yandan da deli gibi kendi kendime konuşuyorum "saçma sapan heyecanlanıp durmaa sevmiyor o işte seni ve seni sevmeyen birini sen sevemezsin bu kadar basit" gibisinden ama içimdeki ses hani filmlerde olur ya onun gibi "o da seviyor gör bak" dedi ve içimdeki sesle bir anlaşma yapmaya karar verdim. (bayaa bayaa kendi içimde iki canlı taşıdım ben o gün hatta bir ara cidden şimdi senin düşündüğün gibi de deli miyim acaba diye de düşünmeden edemedim doğrusu :D ) Anlaşma şöyleydi eğer bugün gittiğimde Ispanak'ın beni sevdiğini anlarsam tamam artık içimdeki sese karışmıycam amaaa sevmediğine dair bir şey hissedersem işte o zaman bu aşkı söküp atıcaksın içimden dedim ve sonra ne oldu dersiniz KAYBETTİM!! (Aşktan, seven adamdan iyi anlarım bugüne kadar da kimsede yanılmadım önceki aşklarım sağolsun acı çektirselerde bana birçok şey kazandırdılar aşka dair ve  birçok çeşitte de aşk gördüm dolayısıyla da bu kumara girdim ama kaybettim) ve en kötüsü de Ispanak benden hoşlanmıyordu, bana körkütük aşıktı...
Bugünde yine her zamanki gibi çenem açıldı ve çok konuştum kusura bakma ve eğer sonuna kadar okumayı başardıysan tebrik ediyorum seniii sabırlı biriymişsin vallahi sanırım biraz başını şişirdimm özür dilerim ama üzgünüm bu daha başlangıç :) O kadar çok konuştum ki Ispanak'ın sevdiğini nasıl anladığım artık yarına kaldıı vee yarına kadarrr kendine iyi bak, anın tadını çıkar, bol bol eğlen, asla gülmekten çekinme veee seni seven birilerinin olduğunu asla ama asla aklından çıkarmaaaa yarın görüşmek dileğiyle :)))   
0 notes
Text
Tam 1 Sene Önce Bugün...
Sanıyorum artık hikayemizi biraz biraz anlatmamın vakti geldi... Tam 1 sene önceydi tam olarak o gün bugün olmasa da bu tarihlerdeydik, dersanedeydik, malum sınava hazırlanıyorduk ve o gün dersanenin erken bittiği bir gündü, ikimizde etüte kalmıştık birkaç arkadaşımızla birlikte sonra millet yemeğe gitmişti biz; o, ben ve benim yakın arkadaşım dersanede kalmıştık sonra o her ne kadar arkadaşımın canı sıkıldığı için yukarı çıktığını düşünsede o bizi yalnız bırakmak için çıkmıştı... 1,5 ay olmuştu ondan hoşlanmaya başlayalı ve onun da beni sevdiğini anlayalı ama hala ondan ses seda yoktu gerçi ben ondan hoşlandığımı çok belli etmemeye çalışıyordum ama olsun yani kocaaa 1,5 ay geçmiş. Neyse 2,5 saat baş başa kaldık ve yemin ediyorum birbirimize bir iki soru sormaktan başka muhabbetimiz olmadı, olamadı.( abartmıyorum baya bayaaa 2,5 saat put gibi kafamızdaki deli sorularla hiç konuşmadan oturduk) Neden çünkü onun ilk konuşmasını bekledim ama mübarek yok yani bi ara öldüğünü falan düşündüm hiçbir şey de belli etmiyo bi mutluluk belirtisi yok başbaşa kaldığımıza dair, gerçi o arkamda oturuyodu mutlu bile olsa göremezdim ya neyse ayy dayanamadım ben de 2,5 saat sonra bir soru sordum ama sorumun onun anlattığı şeyle alakası yoktu ben neden mezuna kaldığını sordum o geçen yıl hoşlandığı kızı anlatmaya başladı gerçi tam anlatma denemez salak kafam onu sormadım dediğim için oğlanın neden önceki yıl hoşlandığı kızla sevgili olamadığını öğrenemedim. (bu arada önceki yıl bir hoşlandığı kız olduğunu biliyordum ama bu yılda bi kızdan hoşlandığını biliyordum ve o kızı tarif ettiğinde o kızın ben olduğumu da) Neyse sonra o konuşma bitti döndüm dedim ki "ayrıca şimdi o hoşlandığın kızın da kim olduğunu biliyorum ama neysee zamanı gelince sen söylersin nasıl olsa" dedim. Sonra o ne yaptı dersiniz hiçbi şey aynen öyle şok mu geçirdi ne yaptıysa sadece sırıtmaktan şarkı söylemekten ve kardeşini aramaya çalışmaktan başka hiçbir şey yapmadı (kardeşi de bizim dersanedeydi) Mutlu olduğu her halinden belliydi ama hiçbir şey söylemedi Allah'ın öküzü!! Hayır yani belki ben başka birisini sevdiğini anladım bu ne mutluluk yani insan bi sorar kimi anladın neyi anladın yokk sonra mutlu mutlu, şarkı söyleye söyleye, kardeşini araya araya kiii o saatte de şansıma kardeşi dersanede değildi hiçbi şey demeden çantasını toplayıp eve gitti gerizekalı... Pardon bişey demişti belki de sırf o dediği şey yüzünden ben onu çok sevdim, o çantasını toplarken ben arkadaşımı sınıfa çağırdım o sırada da sınıfa başkaları daha girdi bu giderken bana bakarak görüşürüz canlarım dedi sonra baktı sınıfta tek ben yokum utanarak o lafın üstüne görüşürüz dostlar dedi. İşte o gün dediği canım beni benden almıştı o 2,5 saatlik suskunluğu yok olup gitmişti ve işte o gün hayatımın bu denli değişeceğini, o gün dışında bir daha başbaşa kalamayacağımızı ve o gün dışında bir daha aşkımız hakkında konuşmayacağımızı ikimizde bilmiyorduk ve bilmediğimiz bir şey daha var ki o da ben o gün o konuşmayı yapmasaydım şimdi acaba görüşüyor olur muyduk???  
Peki ya böyle bir öküzün beni sevdiğini nasıl mı anladım işte o da yarınki yazımda... :) 
1 note · View note
Quote
Allah, Nasip Etmeyeceği Bir Şeyi Hayal Ettirmez...
Hz. Osman
1 note · View note
Text
Evrene Mesaj...
Garip bir şekilde hala aklımdan çıkaramıyorum onu sanki resmen ona lanetlenmiş gibiyim. Unutmak istiyorum, unutmak için bana yaşattığı acıları aklıma getirmeye çalışıyorum ama gelin görün ki acılardan çok yaşattığı mutluluklar aklıma geliyor. O saf gülüşü, gözlerindeki ışıltı aklıma geliyor. Aklımı yitirecek gibiyim aslında bazen aklımı yitirmek istemiyor da değilim sırf onu unutmak adına... Fakat sırf onu unutmak için de diğer tüm anılarımın yok olmasını göze alamıyorum gerçi hoş ben tüm geçmişimi unutayım desem de kendi kendime hafıza kaybı yaşatamayacağıma göre onun anılarıyla yaşamak zorundayım. Aslında anılarla yaşamak kötü bir şey değil acı anılar bile olsa hepsi geleceğe dair bir şeylere karşı bizi hazırlıyorlar, gelecekte daha az hata yapmamızı sağlıyorlar. Fakat ben Ispanak'la (Ispanak'ın kim olduğunu önceki yazılarımda okuyabilirsiniz) olan anılarımızı hatırlamak istemiyorum çünkü hatırladıkça üzerinden 1 yıl bile geçse onu unutmam gerekirken ona daha çok bağlanıyorum belki size garip gelicek ama sanki o benim kaderim, içimdeki ses onun kaderim olduğunu söylüyor ve bugüne kadar içimdeki ses asla ve asla yanılmadı. Sadece içimdeki seste değil bilmem hiç denediniz mi ama ben evrene mesaj olayına inanıyorum belki size saçma gelicek ama ne zaman evrene onunla ilgili mesaj yollasam gerçekleşiyor. En basitinden mesela çook eski bir şarkı geçiriyorum içimden bu şarkı radyoda çalarsa konu neyse o konu gerçekleşecek, olacak gibisinden ve eğer o şarkı çalarsa o sırada olacak diye bir kaide yok sabah söylediysek akşamda olabilir ya da ertesi sabah ve ben ne zaman böyle bir şey yapsam o olay olacaksa o şarkı radyoda çalıyor olmayacaksa çalmıyor. Evet biraz saçma olabilir ama bende her zaman işe yaramıştır ve her sabah belki bir gün tersi çıkar umuduyla çoookk eskilerden bir şarkı diliyorum ve eğer Ispanak benim kaderimse o şarkı çalsın diye ve her gün o şarkı sabah çalmasa bile ertesi gün veya sonraki gün pat radyoda karşıma çıkıyor. Bu gizem, bu kadar olaylar, mesajlar gerçekleşir mi biz seninle evlenir miyiz ya da en azından sevgili olur muyuz hiç konuşmamamıza, görüşmememize rağmen bilmiyorum ama bildiğim bir şey varsa o da seninle yeniden karşılaşacak olmamız nerede ne zaman bilemem yine ama dünya küçük elbet karşılaşırız, karşılaşacağız ve ben o günü iple çekiyorum...
NOT: Yalnız bu evrene mesaj olayını deneyecekseniz mesajınızın içten söylenmesi şart içten istemeyince gerçekleşmiyor gerçi hoş ben de daha Ispanak olayı gerçekleşmedi ama ona kadar yaptığım her şey gerçekleşti benden tavsiye bir deneyin derim ;) Bu arada bir sonraki yazıma kadar kendinize çok iyi bakınn, anı yaşayın, eğlenin, üzüntünüzden bile bir mutluluk çıkartın ve sizi seven birilerinin olduğunu asla ama asla unutmayınn :)  
0 notes
Text
Ahh Ispanak ahh...
Selamm :( Bugün resmen çöküşlerdeyim.. 2 yıl önce dersaneden bi arkadaşım lakabı "çok bilmiş" dün kendine sevgili yapmış!! Allah için sevgilisinde gözümüz yok bir ömür mutlu mesut olurlar inşallah ama gelin görün ki bu çok bilmiş'in sevgili yapması demek resmen kıyamet alametlerinden biri demek!! şimdi biraz size çok bilmiş'i tanıtayım umuyorum siz de bana hak vereceksiniz. Çok bilmiş, bugüne kadar hayatıma girmiş en garip insanlardan biri o kadar garip ki kışın en soğuk havada ayağına kapri (evet evet baya bayaa kapri) giymiş bi kız, üstelik giydiği kapri anneannelerimizin bile giymeyeceği tarzda bir kapriydi, çiçekli ama böyle hani bazı yaşlıların mutfaklarında böyle büyük çiçekli duvar yapıştırmaları olur ya hehh üzerinde onun gibi desenler olan bir kapriydi ve peki üstünde ne vardı dersiniz kapkalın bir hırka... Yani atalarımızın söylediği "altı yazlık üstü kışlık" sözü sanırım bunun ataları için söylense gerek.. Neyse kıyafeti geçtim kızda dikkat çekme hastalığı vardı. Dikkat çekmek için büyüklerine saygısızlık mı yapmadı, 3+2 yi mi toplayamadı daha neler neler... Hayır çalışkanda bir kızdı denemelerde iyi notlar alırdı gerçi şimdi üniversitede okuduğu bölüm pek iyi bir bölüm değil ama olsun, kopya çekmezdi ama kopyayı verirdi fakat kopyayı verse de kopyayı verdiği kişinin adını dersanede duymayan kalmazdı "o benim sayemde bu notları aldı" gibisinden konuşur dururdu kopya alan da onun yanına oturduğuna bin pişman olurdu zaten. Çok bilmişliğine gelirsek cidden her konu hakkında kendi çapında "çok bilirdi(!)" o kadar çok bilirdi ki yılların matematik formülünü dersanedeki o kadar matematik hocasının yanlış bildiğini söylerdi bu yüzden tartıştığı hocalar bile vardı hadi diyelim bu hocalar yanlış biliyorlar o kadar matematik kitabı da mı yanlış biliyo be mübarek!! Daha hatırlayamadığım bunun gibi bir sürü anımız olmuştur bu kızla, işte öyle bi kız sevgili yaptı ve üstüne üstelik sevgilisi de yine bizim dersaneden gerçi oğlan bizden bir önceki nesilden olabilir çünkü bizim nesilden olsa tanımam gerekirdi ama olsun sonuçta öyle birini bile seven birisi çıkabiliyormuş bende anca ıspanak ıspanak diye hala ıspanağın yolunu gözleyeyim (evettt okuduğunuz gibi o adam'a nickini buldum onun lakabı artık ıspanak, ıspanağı çok severdi de kendisi o yüzden onun adı artık ıspanakk :D)
Ahh ıspanak ahh şu çok bilmiş yüzünden bile benden bolca küfür ve birkaç beddua kaptın yaa öyle olsun.. Sevmesen anlayacağım, kendime kızacağım ama sen de sevdin hatta hala seviyosun ama acı çektiriyosun ya ikimize, özelikle de bana o beddualar az bile sana azzz!!!
0 notes
Text
Bir Tumblr Eksikti Onu da Açtık..
Selamm ben geldimm :) Bir burada eksiktim onu da tamamladım, sanırım artık tüm sosyal mecralarda varım.. Tumblr açtım çünkü günlüklerimi artık internette tutma vaktim gelmişti. Malum çoğunuz bilirsiniz ne zaman gizli saklı bir günlük tutsak, ailemizden bir üye onu bulur ve hiç üşenmeden o kadar yazılanı baştan sona tek tek okur bi de gelir size bir güzel anlatır hatta bazen o olaylarla ilgili gereksiz nasihatlar bile verir. Açıkçası ben de konu aşk olunca normal bir günlüğe yazma riskini almaktansa buraya yazarım daha iyidir dedim ve hem en azından burada o sevdiğimiz&sövdüğümüz adamın kendini bilmeden de olsa okuma şansı var. (%1 gibi bir oranı olsa da hayat mucizelerle dolu unutma!!) Gerçi o adamı (henüz kendisine bir nick bulamadım ama yakında bulacağıma inanıyorum şimdilik o adam olsun) geçtim birileri yazılarımı okur mu bilemem ama ben yine de buraya yazayım, en kötü gelecekte kendim okur vayy bee neler yaşamışım derim.. Neyse bugünlük benden bu kadar ilk günden çok konuştum zaten kii daha çook yazılacak yazı, anlatılacak anım var, beni de bu süreçte yavaş yavaş tanımaya başlarsın zaten.. Bugünkü dileğim inşallah yazılarımı okuyacak, bu Gizem'i çözmekte bana yardım edecek kişileri bulurum aminnnnn.. Bir sonraki yazıma kadar kendinize iyi bakın ve sizi seven birilerinin olduğunu asla ama asla unutmayın ;)  
Tumblr media
0 notes