wongkarwaitobe

[wongkarwaitobe]

vurulduğun yerin sızısı yeri göğü inletir sen hala boş duvarları izliyorsun.

[wongkarwaitobe]

vedaların en güzelini saklamışsın gözlerinde, öyle güzel baktın ki gideceğine olan üzüntüyü siktir ettim kalbimden

[wongkarwaitobe]

mavi gözlü dev

minnacık bir kadın sevdi

[wongkarwaitobe]

en fazla bir yıl sürer

yiminci asırlılarda

ölüm acısı.

[wongkarwaitobe]

ne diyorsun aden açık konuş? napalım şimdi.

[wongkarwaitobe]

Savruluyorsun. Fırtına kopsa yerinden kıpırdamazsın ama bir söze bir sese dağılıyorsun. Öyle.

[wongkarwaitobe]

Gözlerin çok güzeldi, ruhun çok özeldi...

[wongkarwaitobe]

kaybolmak istiyorum.

Kayboldum ve artık sadece kayıp kalmak istiyorum.

[wongkarwaitobe]

Öyle ki, çiçeğe dokunuşu çiçekten güzeldi!

[wongkarwaitobe]

Now, how many men have you kissed?

Very few.

But you offered me a kiss. Why?

Such a foolish reason, I'm afraid. I just, wanted to kiss you.

#Spotify

[wongkarwaitobe]

bu gece Rauf Maria’sını anlatmaya gelmedi fakat Raskolnikov’la bir sigara tüttürdük

[wongkarwaitobe]

bırak dünyevi şeylerden konuşmayalım. bunalıyorum ben.

[wongkarwaitobe]

Solmuşsun çiçeğim, ama hala çok güzelsin. En sevdiğim kitabımın arasında saklıyorum seni.

[wongkarwaitobe]

[wongkarwaitobe]

[wongkarwaitobe]

26 mart.

[wongkarwaitobe]

bir adım daha atsam karanlıktayım