Tumgik
#başbaşa
Text
Aklımda ve kalbimde seninle başbaşayız
1510
12 notes · View notes
livianadelaluna · 2 years
Text
Kendimle başbaşayım ben,iç içe herkesin gidişine alışkınım,yalnızlığıma bağlıyım kalabalıklar boğar beni.Yalnızlığıma alışkınım o da bana...
2 notes · View notes
damladanummana · 2 years
Text
Her İnsan Bir Roman
Her İnsan Bir Roman
Bu gün Ahde Vefa’ya konuk olan Oğuzsüzen Bunuherkesbilir isimli  safa sahibi dostumuzun, ”İşaret” isimli ve farkındalıklara işaret eden güzel yazısı. Kalemi daim olsun, güzel yazıları var olsun. İşaret isimli paylaşımın linki ve esin verdiği şiir’imizi aşağıda paylaşıyorum ve cümlemiz için, bizleri farklı farklı yollar ve yöntemler kullanarak ve dahi hep hızlı hızlı yaşatarak farkındalığımıza…
Tumblr media
View On WordPress
1 note · View note
mehmetselimgodek · 2 years
Photo
Tumblr media
#Karton bardakların üzerine #isim yazdırılan lüks mekanlarda içilen kahve samimiyetsizliğinden kurtulun. #Başbaşa bir tabureyi #masa yapıp #mangal üzerinde #kahve içerken çocukları kimin yıkayacağını tartıştığınız bir hayat arkadaşınız olsun... 😁😁😁 https://www.instagram.com/p/CeKG8nMg-6e/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes
resimlerin-dili · 1 year
Photo
Tumblr media
113 notes · View notes
istanbulunbeyfendisi · 9 months
Text
Tumblr media Tumblr media
Sen rüyalar aleminde
Yeni aşklar hevesinde
Bense yine uykusuzum
Bir sabahçı kahvesinde
57 notes · View notes
antagonistkas · 8 months
Text
Tumblr media
Bu hafta tekrar Disco Elysium oynayıp bitirdim. İlk oynadığımda da eylül ayında oynamıştım. Karakterin depresif tavırları bu ayda oynayınca daha keyifli oluyor. Eğer oynamadıysanız işi gücü bırakıp bu oyunun verdiği deneyimi tatmalısınız. Artstation'a girip en çok hoşuma giden çizimleri de bloğumda dursun diye buraya bırakıyorum. Harry'nin zihni ile yaşadığı bazı diyaloglarda ciğerime saplanan bir şeyler hissettim. Ve Kim Kitsuragi ceketi arayışlarım an itibariyle başlamıştır. Ayrıca arada bir kendimce True Detective esintileri görmek keyiflendirdi. Titus, Rene, Klaasje, Lillienne, Acele, Soona ve Dolores Dei karakterizasyonlarını sevdiklerim oldu. Bu postu da üç-beş yıl sonra karşıma çıksın da tekrar oynama motivasyonu olsun diye blogumun derin dehlizine bırakıyorum.
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
39 notes · View notes
dilfiruzz · 9 months
Text
Tumblr media Tumblr media
Uzun bir sınav sürecinden sonra tekrardan hayata adapte olma çabaları..
28 notes · View notes
1vaveyla · 1 year
Text
Yakamıza takılan hüzünle başbaşa kaldık çiçeğim..
52 notes · View notes
topra-k · 10 months
Text
İyi bayramlar…
2 notes · View notes
turkudostu61 · 1 year
Text
0 notes
yusuf-krk · 2 months
Text
Dilruba-Hanedan.... Gönül Hanem.....
Tumblr media
Bir ömür seninle başbaşa kalsak
Hayatı beraber koşsak ne olur
Bütün yıldızları bir bir dolaşsak
Zamanı beraber aşsak ne olur
Şarkılar söylesek aşkın dilinden
Nağmeler dinlesek seher yelinden
Bahar yağmuruyla duygu selinden
Gönül ırmağına taşsak ne olur
Dudaktan dudağa bir şiir gibi
Gönülden gönüle bir nehir gibi
Yıldızlara hasret bir şehir gibi
Derin uykulara dalsak ne olur
Kuşlar gibi geçip tüm hudutlardan
Selamlar iletsek ak bulutlardan
Kovup elemleri şen duygulardan
Sonsuz mutlulukla coşsak ne olur..
Seni Seviyorum ❤️
Sağlıklı yaşam dileği 🖋️🇹🇷🇦🇿🇹🇷🇦🇿
117 notes · View notes
sadenees · 3 months
Text
Doğu expresi hayalleriniz ile başbaşa bir yolcuktur...
105 notes · View notes
antagonistkas · 4 months
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Bu sitedeki anonimliğime son verdim. Dünyanın en tatlı efekti ile olan fotomu pp yaptım. Kararımı üç gün sonra falan değiştirixem ama olsun. Geçen hafta blue eye samurai izledim. Animasyonları harikaydı. Karakter tasarımı muazzamdı. Hikayesi klasik intikam hikâyesi klişe faktörler var. Daha overim de uykum geldiği için kısa kesiyorum. C u.
Tumblr media
7 notes · View notes
sumeyyeberraa · 1 month
Text
Tumblr media Tumblr media
Bir akşamüstü vakti çıktım evden, her yer insan ve ses dolu. O uğultular, araba ve korna sesleri insanın yaşadağına dair sesler. Yürüdüm, ama kendi içimde dakikalarca belki de saatlerce. Bir sürü tanımadığım yüzler, hepsi telaşlarına dalmış gidiyordu. Kimi ekmeğini almış eve gidiyordu, kimi de hüznünü sırtına yüklenmiş ağır ağır yürümeye çalışıyordu. Bir sahil ve bir bank, oturdum denize karşı. O denizden yüzüme çarpan hafif rüzgarla nefesimi yineledim. Martı sesleri, gemiden çıkan siren ve yine korna sesleri, bir yaşam belirtisi ve o an gemilere dalıp bir kaç dakikada olsa o sesleri sessize almak. Gözlerimi değil bu sefer duymayı kapattım. Neydi; hayatı sessize almak. Bir müddet sessizlik ama içimde, bir müddet kendimle başbaşa kalmak. O denize bakar ve tüm içindekileri atarsın. Sonra kalkar biraz daha yürürken tanıdığın yüzler ile denk gelir, iki kelam edersin hiç bişey olmamışcasına. Zaten olmalı mıydı onuda bilmiyorum. Belki de sadece insan bir miktar yalnızlık ister. Kendime değer verdim, kendimi sevdim, kendime iyi geleni yaptım ve dönüş.
70 notes · View notes
istekligurbetci · 8 months
Text
Oğlum Beni En Yakın Arkadaşına Siktirdi! (Serpil 42 Y., Ankara)
Merhaba, ben Serpil. 42 yaşında, 1.69 boyunda, 68 kiloda, sarışın, beyaz tenli, dolgun ve diri vücutlu bakımlı bir bayanım. Dulum. Eşim 2 sene evvel trafik kazasında vefat etti, ben de oğlumla başbaşa kaldım. Bir giyim mağazamız var, durumumuz oldukça iyi. Bu olay başımdan geçtiğinde oğlum Emre 19 yaşındaydı. Yaz tatili için Alanya'daki yazlığımıza gitmeye hazırlanıyorduk. Emre, "Anne, Murat ta bizimle gelmek istiyor." dedi. Ben de, "Tabi oğlum, gelsin." dedim. Murat Emre'nin en iyi arkadaşıydı, o da 19 yaşında bir delikanlıydı. Hazırlığımızı tamamlayıp geceden yola koyulduk.
Sabah saat 9 civarı yazlığa vardık. Eşyaları yukarı çıkardıktan sonra, "Ben üstümü değiştireyim." diyerek odama girdim. Havalar çok sıcak olduğu için kapıyı tam kapatmamıştım. Üstümdeki elbiseleri çıkarıp altıma bir şort üstüme de bir askılı badi giydim. Tam arkamı dönüp kapıya yöneldiğimde, kapının önünden bir karaltının uzaklaştığını gördüm. Oğlumdur diye umursamayıp çıktım. Aşağı inip sağı solu toparlayıp düzeltmeye başladım. Ben temizlikle uğraşırken Murat hep benim yanımda geziyordu. Sonra bunun sebebini anladım, ben temizlik yaparken eğilip kalktığımdan göğüslerim gözlerinin önüne seriliyordu. Başta sinir olmuştum Murat'ın göğüslerime bakmasına, ama sonra bu iş hoşuma gitmişti. Neyse temizliği tamamlayıp, bazı eksikleri alması için Emre'yi alış verişe gönderdim. Murat ta, "Serpil teyze ben bir duş alayım." dedi ve banyoya gitti...
Duş bahaneydi, kesin 31 çekmeye gitmişti. Bir iki dakika sonra banyonun önünde soluğu aldım ve anahtar deliğinden bakmaya başladım. Tam da tahmin ettiğim gibi, Murat yarrağını çıkarmış 31 çekiyordu. Oldukça büyük bir yarrağı vardı. 2 senedir elime erkek eli değmediği için amım bir anda sulanıverdi, elimi amıma attım ve okşamaya başladım. Murat gitgide hızlanıyordu, tabi ben de. Bir süre sonra Murat öyle bir boşaldı ki, dölleri duvardaki fayanslara fışkırdı. Tabi o anda ben de boşalmıştım. Hemen toparlanıp sessizce odama gittim ve vıcık vıcık ıslanmış külodumu değiştirdim. Murat banyodan çıktığında Emre de marketten gelmişti.
Kahvaltı tarzında hafif bir öğlen yemeği hazırlayıp yediğimizde, bu arada saat te 14:00 civarı olmuştu. "Hadi denize gidelim!" dediler. "Tamam gidelim!" dedim ve bikinimi giymek için odama çıktım. Odamın kapısını bu sefer bilerek aralık bırakmıştım, acaba Murat dikizleyecek mi diye. Soyunup, özellikle en küçük bikinimi giydim, göğüslerim bikiniden taşacak gibi duruyordu. Arkamı döndüğümde kapıda kimse yoktu. Emre'nin, "Hadi anne yaa, nerde kaldın!" demesiyle, "Tamam hazırım!" dedim ve aşağı indim. Emre, "Amma oyalandın anne yaa!" diyerek yazlıktan çıktı. Ama Murat öylece durmuş, tepeden tırnağa vücudumu süzüyordu. Gülümseyerek Murat'ın yanından geçtim ve biz de çıktık...
Sahile vardığımızda havluyu serdim ve üzerine oturup sağa sola bakınmaya başladım. Emre ve Murat denize girmiş yüzüyorlardı. Sonra bir ara Murat denizden çıkıp yanıma geldi ve "Serpil teyze güneşin altında böyle oturursan yanacaksın, güneşkremi süreyim sana!" dedi. "Tamam!" diyerek havlunun üzerine uzandım. Murat güneşkremini sırtıma sürerken sanki vücudumu okşar gibi yavaş hareket ediyordu. İçim bir hoş olmuştu, ben de Murat'ı iyicene azdırmaya karar vermiştim, "Muratcığım bikiniyi çöz de iz kalmasın!" dedim. Murat, "Tamam Serpil teyze!" derken sesi titriyordu. Bikinimin ipini çözdü ve sırtımı yağlamaya devam etti. Bu arada ben de 2 senenin özlemiyle iyice azmıştım ve amım yine sulanmaya başlamıştı. Murat işi ilerletmiş göğüslerimin yana doğru taşan kısımlarını kremliyordu. Kafamı çevirip baktığımda yarrağı kalkmış, nerdeyse mayosunu yırtıp dışarı çıkacaktı. Bacaklarıma filan da sürdükten sonra, "Tamam oldu, ben gidiyorum!" diyerek koşarak denize gitti...
Ben bir süre güneşlendikten sonra doğrulup bikinimi bağladım, ön tarafımı kremlerken baktığımda Murat yalnız başına denizde duruyordu, Emre yoktu yanında. Ben de kalkıp denize girdim. Murat'ın yanına giderek, "Emre nerde?" diye sordum. "Bir kızla çıktı gitti!" dedi. "Sen niye gitmedin?" diye sordum. Murat ta, "Onlar eskiden tanışıyorlarmış, bir işleri varmış, akşama geç gelecekmiş..." falan dedi. Ben de gülümseyerek, "Ne işiymiş o?" dedim. "Yaa Serpil teyze, sorma işte!" dedi. "Tamam, tamam!" diyerek buna su sıçrattım, o da bana sıçrattı, ben bunun üstüne atladım ve suda oynaşmaya başladık. Murat'ın eli vücudumun her yerinde geziyordu, bu çok hoşuma gitmişti ve ben de mahsus bunun yarrağına elimle çarpıyordum. Bir saat kadar oynaştıktan sonra sudan çıktık. Bir süre güneşlendikten sonra, "Hadi gidelim artık!" dedim. Kalktık ve eve gittik...
Üzerimi değiştirmek için odama girdiğimde amım halen cayır cayır yanıyor, canım müthiş sikilmek istiyordu. Fakat Murat'la bu iş olmazdı, oğlumun en yakın arkadaşıydı diye düşünürken, Murat, "Ben duşa giriyorum Serpil teyze!" diye seslendi. Kendime hakim olamadım ve çırılçıplak vaziyette hemen banyonun önünde aldım soluğu. Kapının deliğinden baktığımda Murat yine 31 çekiyordu. Artık ne olacaksa olsun diye düşünerek kapıyı açıp banyoya daldım. Murat elinde yarrağı ile bana bakıp kalmıştı. İkimiz de bir tek kelime etmeden bunun yanına gittim ve "Bu ateşi sen yaktın, sen söndür!" diyerek bunun dudaklarına yapıştım. Deli gibi öpüşüyorduk. Yarrağını elime aldığımda içim titremişti, kolay değil, iki senedir yarrak yüzü görmemiştim. Hemen eğilip yarrağını ağzıma aldım. Murat ta saçlarımdan tutmuş bastırıyor, yarrağını gırtlağıma kadar sokup çıkarıyordu. Sonra kalkıp tekrar dudaklarına yapıştım. Biraz daha öpüşüp banyodan çıktık ve odama gittik...
Yatağa uzanıp, "Hadi gel!" dedim. Murat bacaklarımı aralayıp üzerime uzandı ve dudaklarıma yapıştı. Bir müddet öptükten sonra göğüslerime geçti. Ordan aşağılara doğru kayarak amımı yalamaya başladı. Artık dayanacak gücüm kalmamıştı, Murat'ın saçlarından çekerek, "Sikeceksen sik beni artık!" dedim. Murat, "Tamam Serpil teyze!" dedi ve yarrağını amıma soktu. Yarrağı sanki içimi yararak girmişti amıma. Yavaş yavaş sokup çıkarıyordu. Dayanamadım ve "Hızlan!" diye bağırdım. Murat git gide hızlanırken, ben de bacaklarımı beline dolamış, yarrağının daha derinlere girmesini sağlıyordum. Bu arada ben ikinci orgazmımı yaşıyordum. Birden pozisyon değiştirip ben üste çıkmıştım, Murat'ın yarrağı üstünde bir jokey gibi zıplıyordum. Murat, "Boşalacağım!" dedi. Ama ben istifimi bile bozmadan zıplamaya devam ettim ve Murat bütün döllerini içime boşalttı. Aynı anda ben de üçüncüye boşalmış ve Murat'ın üstüne yığılmıştım...
Murat'ın boşalmasına rağmen yarrağı halen içimde kütük gibi duruyordu. Bir iki dakika öyle kaldıktan sonra birden beni kaldırıp önünde domalttı, arkadan amıma girip beni köpekleme pozisyonunda sert sert sikmeye başladı. Sonra kollarımı ve bacaklarımı yanlara çekiştirip beni yatağa yüz üstü yapıştırıp üstüme abanarak beni sikmeye devam etti. Öyle bir sikiyordu ki beni, altında ağırlığıyla zevkten dört köşe oluyordum. 5-10 dakika kadar o pozisyonda siktikten sonra beni çevirip sırt üstü yatırdı ve göğüslerimin üstüne oturup yarrağını ağzıma verdi. Yarrağını deli gibi yalıyordum. Bir iki dakika yalattıktan sonra ağzıma öyle bir soktu ve titremeye başladı ki, ağzıma boşalıyordu. Çıkarmak istedim ama başaramadım, bütün döllerini ağzıma boşalttı, ben de mecburen bütün döllerini yuttum. Murat, "Harika bir kadınsın Serpil teyze!" diyerek yanıma yattı, biraz göğüslerimi okşayarak boynumu boğazımı öptükten sonra, "Ben bir duş alayım..." diyerek kalktı odadan çıktı.
Ben zevkten mayışmış bir şekilde kalkamamıştım. İki yıldır yarrağa hasretlikten sonra ilk defa sikilmenin yorgunluğuyla biraz daha yattım. Aşağıdan konuşma sesleri gelince ne oluyor diye merak ettim, üzerime sabahlığımı geçirip aşağıya indim. Emre gelmiş, Murat ta duşunu almış banyodan beline doladığı havluyla salonda oturmuş, gülüşerek konuşuyorlardı. Ben olanı biteni anlamaya çalışırken, Emre gülümseyerek başıyla Murat'ı işaret etti ve "Sana sürprizimi beğenmişsin anne!" dedi. Ben şok olmuştum, kaçarcasına hemen odama geri döndüm kapımı kapadım. Doğrusu utancımdan ne düşüneceğimi bilmiyordum. Oğlum beni en iyi arkadaşına siktirmişti. İki dakika sonra kapı açıldı Emre odama girdi. Ben öylece oturuyordum. Yanıma oturdu ve, "Anne, senin daha fazla erkeksiz kalmana gönlüm razı olmadı. Adının kötüye çıkmasını istemediğin için kimseyle beraber olmadığını biliyordum, o yüzden böyle bir oyun yaptık. Bunda utanılacak bir durum yok, Murat'a sonuna kadar güvenebilirsin ve istediğin zaman beraber olabilirsin!" dedi.
Emre'ye sarılıp yanaklarından öperek, anlayışı ve beni düşündüğü için teşekkür ettim. O günden beri Murat'la karı koca gibiyiz, istediğimiz zaman sikişiyoruz. Emre yanımızda olsa da, Murat'ın canı sikişmek istediğinde Emre'den müsade isteyip, beni odaya götürüp bir güzel sikiyor. Sikilmek kadar güzel birşey yok, hele yediğiniz yarrak oğlunuz yaşında gencecik bir delikanlının sert yarrağıysa :)
[Serpil]
181 notes · View notes