Tumgik
#kadin haklari
hewiyem · 4 months
Text
Tumblr media
8 notes · View notes
denizdekisessizlik · 6 months
Text
KADIN yerine bayan diyenlerin kafasını tırtıklı duvara sürtesim var.
3 notes · View notes
veganlogicdinamo · 7 months
Text
Tumblr media
CUMHURİYET’İN 100. YILINDA LAİKLİK VE KADIN HAKLARI
19 KASIM PAZAR 16.00 BEYOĞLU
Etkinliğe bekleriz!
9 notes · View notes
doriangray1789 · 1 year
Text
KADIN HAKLARI KRONOLOJİSİ
1843 - Tıbbiye mektebi bünyesinde kadınlar ebelik eğitimi almaya başladı.
1847 - Kız ve erkek çocuklara eşit miras hakkı tanıyan İrade - i Seniye yayımlandı. 
1856 - Köle ve cariye alınıp satılması yasaklandı. 
1858 - Arazi Kanunnamesinde mirasın kız ve erkekler arasında eşit olarak paylaştırılacağı hükmü yer aldı. Böylece kadınlar ilk kez miras yoluyla mülkiyet hakkını kazandı.
1858 - Kız Rüştiyeleri açıldı.
1869 - Kadınlar için ilk sürekli yayın olan ( haftalık) Terakk – i Muhadderat Dergisi yayımlandı. 
1869 - Kızların eğitimine ilk kez yasal zorunluluk getiren Maarif – i Umumiye Nizamnamesi yayımlandı. 
1870 - Kız öğretmen okulu Dar - ül Muallimat açıldı. 
1871 - Mecelle'nin ( Osmanlı Medeni Kanunu) uygulanması için çıkarılan Hukuk-ı Aile Kararnamesi ile; evlilik sözleşmesinin resmi memur önünde yapılması, evlenme yaşının erkeklerde 18, kadınlarda 17 olması, zorla evlendirmelerin geçersiz sayılması düzenlendi. 
1876 - Kanun-i Esasi (ilk Anayasa) kabul edilerek temel haklar düzenlendi. Kız ve erkekler için ilköğretim zorunlu hale getirildi.
***
1897 - Kadınlar ücretli işçi olarak çalışmaya başladı.
1913 - Kadınlar ilk kez devlet memuru olarak çalışmaya başladı. 1914 - Kadınlar tüccarlık ve esnaflığa başladı.
1914 - İnas Darülfünunu adı altında kızlar için bir yüksek öğretim kurumu açıldı.
1921 - Darülfünunda karma öğretime geçildi.
1922 - Yedi kız öğrenci Tıp Fakültesine kayıt yaptırarak eğitime başladı.
Haziran 1923 - Nezihe MUHİTTİN' in başkanlığında ilk kadın partisi olan Kadınlar Halk Fırkası'nın kurulması girişiminde bulunuldu, kadınlara oy hakkı tanımayan 1909 tarihli Seçim Kanunu gereğince valilikçe partinin kuruluşuna onay verilmediğinden dernekleşmeye gidildi. 
***
29 Ekim 1923 - Cumhuriyet ilan edildi. Cumhuriyetin ilanıyla birlikte kadınların kamusal alana girmesini sağlayan yasal ve yapısal reformlar hızlandı.
3 Mart 1924 - Tevhid-i Tedrisat Kanunu (Öğrenim Birliği) çıkarıldı. Böylece eğitim laikleştirilerek tüm eğitim kurumları Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlandı. Kız ve erkekler eşit haklarla eğitim görmeye başladı.
17 Şubat 1926 - Türk Medeni Kanunu' nu kabul edildi. 4 Nisan 1926 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan kanun 4 Ekim 1926 tarihinde yürürlüğe girdi. Medeni Kanun ile ;
· Erkeğin çok eşliliği ve tek taraflı boşanmasına ilişkin düzenlemeler kaldırıldı, 
· Kadınlara boşanma hakkı, velayet hakkı ve malları üzerinde tasarruf hakkı tanındı. 
1930 - Belediye yasası çıkarıldı. Yasa ile kadınlara belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı tanındı.
1930 - Kadın ve çocukların korunmasına ilişkin ilk düzenleme Umumi Hıfzısıhha Kanunu ile yapıldı.
1930 - Doğum izni düzenlendi.
10 Haziran 1933 - Kız çocuklarına mesleki eğitim vermek amacıyla Kız Teknik Öğretim Müdürlüğü kuruldu.
26 Ekim 1933 - Köy Kanunu'nda değişiklik yapılarak kadınlara köylerde muhtar olma ve ihtiyar meclisine seçilme hakları verildi.
5 Aralık 1934 - Anayasa değişikliği ile kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanındı.
8 Şubat 1935 - TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ 5. DÖNEM SEÇİMLERİ SONUCUNDA 17 KADIN MİLLETVEKİLİ İLK KEZ MECLİSE GİRDİ, ARA SEÇİMLERDE BU SAYI 18' E ULAŞTI. 
8 Haziran 1936 - İş Kanunu yürürlüğe girdi. Kadınların çalışma hayatına düzenleme getirildi.
1937 - Kadınların yeraltında ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılması 1935 tarihli 45 sayılı ILO sözleşmesi ile yasaklandı.
1945 - Analık sigortası ( doğum yardımı ) 4772 sayılı yasa ile düzenlendi.
1949 - Yaşlılık sigortasının kadın ve erkekler için eşit esaslara göre düzenlenmesi 5417 sayılı yasa ile sağlandı.
1950 - İlk kadın belediye başkanı ( Müfide İlhan ) Mersin'den seçildi.
***
1952 - Sağlık Bakanlığı bünyesinde ana çocuk sağlığı hizmetleri verilmeye başladı.
1965 - Gebeliği önleyici araçların satış ve dağıtımının serbest bırakılmasını ve tıbbi zorunluluk halinde kürtaj hakkı tanınmasını düzenleyen Nüfus Planlaması Hakkında Kanun çıkarıldı.
22 Aralık 1966 - Eşit değerde iş için kadın ve erkek işçiler arasında ücret eşitliğini sağlayan 1951 tarihli 100 sayılı ILO sözleşmesi onaylandı.
1975 - Birleşmiş Milletler tarafından Mexico City'de Birinci Dünya Kadın Konferansı düzenlendi ve bunu takiben 1975 - 85 yılları arasındaki dönem " Kadın On Yılı " olarak ilan edildi. 
27 Mayıs 1983 - 10 haftaya kadar olan gebeliklerin kürtajla sona erdirilmesi ve gönüllü cerrahi sterilizasyon yöntemlerine izin verilmesi Nüfus Planlaması Hakkında Kanun'da yapılan değişiklikle sağlandı. Kürtaj için evli kadınlara kocadan izin alma koşulu getirildi.
1985 - Türkiye, Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesini (CEDAW) imzaladı ve sözleşme 1986 yılında yürürlüğe girdi. 
1985 - 5. Beş Yıllık Kalkınma Planı'nda kadın konusu ilk kez bir sektör olarak yer aldı ve bu konuda politikalar belirlendi.
1987 - Devlet Planlama Teşkilatı'nda Kadına Yönelik Politikalar Danışma Kurulu kuruldu.
1989 - İstanbul Üniversitesi'nde ilk Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi kuruldu. Bugün üniversiteler bünyesinde kurulan bu merkezlerin sayısı yurt çapında 13'e ulaştı.
24 Ocak 1989 - İçişleri Bakanlığı kaymakamlık sınavlarına kadınların da alınacağını açıkladı.
***
29 Kasım 1990 - Kadının çalışmasını kocanın iznine bağlayan Medeni Kanun'un 159. maddesi Anayasa Mahkemesi'nce iptal edildi. İptal kararı 2 Temmuz 1992 tarihli Resmi Gazete'de yayımlandı. 
1990 - Tecavüz mağdurunun hayat kadını olması halinde cezanın indirilmesini öngören Türk Ceza Kanunu'nun 438. maddesi Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından yürürlükten kaldırıldı. 
14 Nisan 1990 - İlk Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi açıldı .. 1990 - Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü bünyesinde, şiddete uğrayan kadınlara ve çocuklara destek hizmeti vermek üzere ilk kadın konukevleri açılmaya başlandı. 2000 yılı itibariyle bu sayı yediye yükselirken kapasiteleri 170'e ulaştı. 
1990 - 422 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Kadının Statüsü ve Sorunları Başkanlığı kuruldu. 
25.10.1990 - Kadın sorunları konusunda ulusal mekanizma olarak Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü ( KSSGM ) 3670 sayılı kanunla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına bağlı olarak kuruldu ve 24.06.1991 tarihinde de Başbakanlığa bağlandı.
Eylül 1990 - Yerel yönetimler kadın konusunda özellikle şiddete uğrayan kadınlara yönelik hizmet vermeye başladı. Türkiye'deki ilk kadın sığınma evi Bakırköy Belediyesi tarafından açıldı. 
1991 - 48. Hükümet döneminde ilk kadın vali ( Lale Aytaman ) Muğla iline atandı.
1993 – T.C. Hükümeti ile Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı işbirliği ile "Kadının Kalkınmaya Katılımını Güçlendirme Ulusal programı Projesi" uygulamaya başlandı. Cinsiyete dayalı veri tabanı oluşturulması amacıyla Devlet İstatistik Enstitüsü'nde Toplumsal Yapı ve Kadın İstatistikleri Şubesi kuruldu. 
1993 - İstanbul Üniversitesi'nde ilk Kadın Araştırmaları Ana Bilim Dalı açıldı ve yüksek lisans programı vermeye başladı. Bugün Kadın Çalışmaları Ana Bilim Dalı açarak Yüksek Lisans Programı veren üniversite sayısı dörde ulaştı.
1993 - Kadın Dayanışma Vakfı, Altındağ Belediyesinin desteğiyle kadın danışma merkezi ve sığınma evini açtı.
1993 - Halk Bankası'nca kadınları girişimciliğe özendirmek amacıyla kadınlara özel, düşük faizli kredi uygulaması başlatıldı. 
1994 - Türkiye Kahire'de yapılan Birleşmiş Milletler Nüfus ve Kalkınma Konferansına katıldı. Konferans ' da kadının statüsü ve sağlık ilişkisini vurgulayan " üreme sağlığı " kavramı üzerinde duruldu ve kadın sağlığında " bütüncül " bir yaklaşım benimsendi. Bu yaklaşım doğrultusunda Sağlık Bakanlığı koordinatörlüğünde ilgili kesimlerden sağlanan katılımla " Kadın Sağlığı ve Aile Planlaması Ulusal Eylem Planı " hazırlandı. 1998 yılında kamuoyuna sunulan Eylem Planı 6 ana çalışma grubu tarafından oluşturuldu. Kadının Statüsü grubunun koordinasyonunu Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü üstlendi. 
1995 - Kurulduğundan bu yana, açtığı kadın danışma merkezi ile şiddete uğrayan kadınlara danışmanlık hizmeti veren Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, kadın sığınağını açtı. 
Kasım 1995 - Güneydoğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı tarafından bölgedeki kadınların durumunun iyileştirilmesi ve kalkınma sürecine entegre edilmesi amacıyla planlanan Çok Amaçlı Toplum Merkezlerinin ( ÇATOM ) ilki Urfa'da açıldı. 2000 yılı itibariyle bölgedeki sayısı 21'e ulaştı.
1996 - Kadın Çalışmaları alanında ilk yüksek lisans diploması İstanbul Üniversitesi Kadın Çalışmaları Ana Bilim Dalı tarafından verildi. 
***
29 Haziran 1996 - Anayasa Mahkemesi Türk Ceza Kanunu' nun erkeğin zinasını suç olarak düzenleyen 441. maddesini anayasanın eşitlik ilkesine aykırılığı gerekçesiyle iptal etti.  22 Mayıs 1997 - Kadının evlendikten sonra kocasının soyadını almakla birlikte, kendi soyadını da kullanabilmesi Medeni Kanun'un 153. maddesinde yapılan değişiklikle sağlandı.
19.11.1997 - Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü'nün önerisi üzerine İçişleri Bakanlığı'nca nüfus cüzdanlarında medeni hal kısmında "evli/ bekar/ dul/ boşanmış" gibi ifadelerin yerine sadece "evli" veya "bekar" ifadelerinin kullanılmasını düzenleyen genelge yayımlandı.
18 Ağustos 1997 - Zorunlu temel eğitimi beş yıldan sekiz yıla çıkaran 4306 sayılı kanun yürürlüğe girdi. 
23 Haziran 1998 - Anayasa Mahkemesi kadının zinasını suç olarak düzenleyen Türk Ceza Kanunu'nun 440. maddesini anayasanın eşitlik ilkesine aykırılığı gerekçesiyle iptal etti.  21 Ekim 1998 - Adalet Bakanlığı, Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müd. ve kadın kuruluşlarının oluşturduğu gündem sonucunda bekaret kontrolünün, ancak takibi şikayete bağlı suçlarda, mağdurun rızası alınarak, ırza geçme gibi re' sen takip edilen suçlarda ancak hakim kararı ile gecikmesinde sakınca bulunan hallerde ise Cumhuriyet savcısının yazılı izni ile yapılabileceğini düzenleyen bir genelge yayınladı. 
1998 - İçişleri Bakanlığı'nca nüfus cüzdanlarında yapılan düzenlemeye paralel olarak Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü'nce verilen dul ve yetim tanıtım kartlarındaki "Emekliye Yakınlığı" bölümünde yer alan "dul kadın vb." ifadelerin yerine sadece "eşi, kızı, oğlu, annesi, babası" gibi ifadelerin kullanılması sağlandı. 
17 Ocak 1998 - Aile içi şiddete uğrayan kişilerin korunması için gerekli tedbirlerin alınmasını düzenleyen 4320 Sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun yürürlüğe girdi.
1998 - Gelir Vergisi Kanunu'nda yapılan bir değişiklikle aile reisinin beyanname vermesi esası kaldırılarak kadınların kocalarından ayrı olarak beyanname vermesi sağlandı.
1998 - Ankara Barosu Kadın Hukuku Komisyonu tarafından Ankara Adliyesi içinde şiddete uğrayan kadınlara hukuki danışmanlık ve psikolojik destek hizmetleri vermek üzere Kadın Danışma Merkezi kuruldu.
1999 - İstanbul Barosu Kadın Hukuku Komisyonu Kadın Hakları Uygulama Merkezi'ni kurdu.
Eylül 1999 - Türkiye, Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığı Önleme Sözleşmesi'ni onaylarken koyduğu aile hukukunu ilgilendiren 15 ve 16. maddelerine ilişkin çekinceleri kaldırdı.
1999 - Kadın erkek eşitliği açısından önemli değişiklikler içeren Medeni Kanun Tasarısı hazırlanarak TBMM' ye sunuldu.
22 Kasım 2001 - Yeni Türk Medeni Kanununun TBMM tarafından kabulü
6 notes · View notes
diyarbakirhaberleri · 4 months
Text
Tumblr media
ICYMI: Eskişehir’in Kadın Hakları Projesi’nde 6 grup eğitimleri başladı https://www.haberidiyarbakir.com/eskisehirin-kadin-haklari-projesinde-6-grup-egitimleri-basladi/?utm_source=dlvr.it&utm_medium=tumblr
0 notes
erttv · 6 months
Text
Başkan Oprukçu Dünya Kadın Hakları Günü’nü Unutmadı
  Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Oprukçu 5 Aralık Türk Kadını’na Seçme ve Seçilme Hakkı Verilmesi, Dünya Kadın Hakları Günü vesilesiyle personellerine ve ziyaretçilerine hediye takdim ederek günlerini kutladı. “FEDAKAR VE CEFAKAR TÜRK KADINI’NIN DÜNYA KADIN HAKLARI GÜNÜ’NÜ KUTLUYORUM” Başkan Oprukçu: “5 Aralık Türk Kadını’na Seçme ve Seçilme Hakkının Verilmesi, Dünya Kadın Hakları Günü…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
manedw0lf · 6 months
Text
https://kadintr.com.tr/5-aralik-dunya-kadin-haklari-gunu/
5 aralık dünya kadın hakları günü
Tumblr media
0 notes
ozgulturan · 8 months
Text
KADINLARIN SORUMLULUKLARI VE VERİLMEYEN KADIN HAKLARI
Dünyada akıllı yaşam başladığından itibaren kadınlar 2. veya 3. Sınıf insan ilan edilmişlerdir. Tarihte ve günümüzde bunu dinlerin çoğu, kadınların çoğu, erkeklerin çoğu desteklemişlerdir. Kadınlar günahkâr ilan edilmiştir ve dinlerin çoğunda cehennemliklerin büyük kısmını kadınların oluşturduğundan bahsedilmiştir.
      Dünyada kadın hakları yaklaşık 116 yıldır resmi olarak verilmeye başlanmıştır. Dünyada kadın haklarını resmi olarak ilk verenlerden biri Mustafa Kemal Atatürk’tür ve onun sayesinde bu hakları Japonya, Kanada, İsviçre, Belçika, Fransa gibi ülkelerden önce elde etmişizdir. Bu nedenle Türkiye’de yaşayan kadınlar olarak ona minnettarız. Haklar bedel ödenmeden direniş yapmadan alınmaz ama Mustafa Kemal Atatürk bu hakları bize hiçbir bedel ödememize gerek kalmadan hazır paket olarak vermiştir. Bu da onun dehasından,  ileri görüşlülüğünden, bilgi birikiminden, dünyayı takip etmesinden ve binlerce kitap okumasından kaynaklanmaktadır. Öyle bir insan kurtuluş savaşında bizim liderimiz olduğu için binlerce kez şanlıyız. Bazı insanlar bunları türkü dinler gibi dinlemektedir ve çok kolay sanmaktadır. Arabistan’da kadınlar 2015 de oy kullanmaya başlamıştır. Arabistan’da kadınlara 2018 yılında ehliyet alma hakkı verilmiştir (Bir aktivist kadının direnişiyle göz altına alınmasıyla ve mücadelesiyle elde etmişlerdir.). Verilen bu hak sonucu Arabistan’da tüm kadınların 2018 yılında araba kullanmaya başladığı anlamına gelmiyor. Arabistan kültüründe kadınların araba kullanımının kabul görmesi 50 yılı bile bulabilir. Bugün Afganistan’da kadınların parklara, spor salonlarına, yüzme havuzlarına, güzellik salonlarına girmesi yasak.
      Türkiye’de çeşitli sporlarda kadınlar Avrupa şampiyonu ve Dünya şampiyonu olmaktadır. Bu şampiyonluklar benim için çok ayrı kıymetlidir çünkü  Türkiye’de hâlâ her aile kızının sporcu olmasına izin vermiyor. Nice voleybol, basketbol gibi sporları yapmak isteyen kızlar eline top dahi alamadan yaşayıp ölüyor. Biz bu yeteneklerin isimlerini bilmiyoruz. Buna yasal engel yok, kültürel engel var. Avrupa’da ise isteyen her kadın sporcu olabilir. Aile engeli, toplumsal engel, dini engel yoktur. Bu konuda ülkemizi Avrupa ile kıyaslamamın nedeni sporda genellikle Avrupa ile müsabaka yaptığımız için ve bizde müsabakaya katılan kadın sporcular bu ülkelere kıyasla bir avuç azınlıktan seçildiği içindir. Bu izin verilme durumu ülkemizde erkekler için de benzerdir. Erkeklerin aileleri zaman zaman izin vermemektedir ama bu oran kadınlara göre oldukça düşüktür. Birçok ailede voleybol oynamak isteyen kız ve erkek çocuk olursa erkeğe izin verilir kıza izin verilmez. Bu ve buna benzer nedenlerle Türkiye’de yaşayan kız çocuklarının tamamına yakını ailelerinin ve toplumun vermediği haklardan dolayı ‘’Keşke erkek doğsaydım.’’ demiştir.
      Günümüzde hâlâ toplum tarafından kadınların tek başına araba kullanıp, tek başına başka bir şehre gitmesine ‘’Başına felaket gelir, sıkıntı olur.’’ düşüncesiyle önyargı ile yaklaşılmakta.  Bir kadının evde de, sokakta da, kocasının yanında da başına felaket gelebilir. Kadınların  yaralanma ve ölüm nedenlerinin bir kısmını ev kazaları oluşturuyor. Bu kazalardan dolayı kadınlar ev işi yapmasın denmiyor. Kadınlar cam silerken düşüp ölüyorlar. Perde takarken düşüp kol bacak kırıyorlar. Fayans yıkarken kayıp beyin kanaması geçiriyorlar. Çamaşır suyundan akciğerleri yanıyor ve ölüyorlar. Düdüklü tencere patladığı için ölüyorlar.  Kaynar sudan ve sütten yanıyorlar ölüyorlar ama hiç kimse ‘’Artık kadınlar ev işi yapmasın falanca kadın ev işi yaparken sakatlanmış veya ölmüş demiyor.’’ ama rahatlıkla tek başına yola çıkmasın başına felaket gelebilir diyorlar. Bu açık ve net kolaya kaçmaktır. Açık ve net bir sömürüdür. Özgürlüğünü kısıtlamak ve elinden almaktır.
     Benim şahsım adına kadınlarda görmeyi arzu ettiğim bazı özellikler var. Genel kültürü yüksek, üretim yapan ve çalışkan kadın görmek istiyorum. Kadınlar mesleği ne olursa olsun kültürlü ve üretken olmalılar. Başka kadınların dedikodusundan ve eleştirisinden uzak durmalılar. Kadın çalışmıyor olabilir, eşinin imkânları çok iyi olabilir, çok sayıda yardımcısı olabilir. Ben bu kadınların tatil ve eğlence odaklı yaşamasından değil bu imkânlardan yararlanıp kültür düzeyini arttıracak etkinlikler yapıp üretime katılmasını istiyorum. Kadın çiftçi aynı zamanda ev hanımı ve anne olabilir. Bu kadınların da kültür düzeyini yüksek tutması gerektiğini düşünüyorum.
      ‘’ Başı kapalı bir kadına bu hareket yakışmaz, başı açık bir kadının namazı kabul olmaz, açıksın bari biraz kapalı giy, kapalısın biraz dikkat et, bu nasıl bir kapalı,  bu nasıl açık?’’ evet değerli kardeşim, o da öyle bir kapalı o da öyle bir açık. Herkes kadınlara alışacak. Herkes kadınların giyimine ve yaşam tarzına saygı duymayı öğrenecek. Herkes kendi işleriyle meşgul olmayı öğrenecek, dedikodu yapmamayı, bu bizden değilmiş dememeyi öğrenecek. Dünyada ve ülkemizde çözülmeyi bekleyen bunca problem varken kadınların giydiğini puanlamak yerine, vatana ve millete faydalı olacak icraatlar yapılmalı, insan beyni ve enerjisi ülkedeki ve dünyadaki sorunları çözmeye ve üretim yapmaya harcanmalı.
       Bu ülkede kadınların açık giyinmesinden veya kadınların rahat yaşamından şikâyet edenler,  Avrupa’da yaşamayı hedefliyor. Ben bu kişilerin, kadınları yasalarla kapatan, kadınların özgürlüklerini yasalarla kısıtlayan ve refah seviyesi yüksek ülkelerde yaşamasını uygun buluyorum. Bu ülkede kıyafet yasağı yoktur ve kadınlar yasalarla kısıtlanmamıştır. Hiç kimse yasal olarak bulunmayan bir durumu kültüre empoze etmeye çalışamaz ama kendi tarzında bir ülkede yaşamayı seçip kadınları rahat bırakabilir.
         Erkek kol gücü şehirlerin alt yapısını ayakta tutan güçtür. Bu dünyada lağımlarda, yüksek kulelerde, yüksek gerilim hatlarında, erkekler çalışmaktadır. Erkek kol gücü dünya için inkâr edilemez bir güçtür ama erkeklerin kol gücünden dolayı dünyanın yarı nüfusunu çöpe atmamız, günahkâr ilan etmemiz, onlardan korkmamız, onların başarısına engel olmamız, özgürlüklerini elinden almamız, ‘’Kadınlar şeytandır, falanca dinde de kadınların şerrinden bahsedilir.’’ dememiz dünya medeniyetinin ilerlemesini durdurmak  ve bu yarı nüfusa denk gelen insan potansiyelini de kullanmamaktır.
     Kadınlarla erkekleri yasalar önünde eşitleyen Mustafa Kemal Atatürk’ün bir sözüyle bitirmek istiyorum. 
‘’İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin. Mümkün müdür ki bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kısmı göklere yükselebilsin.’’
1 note · View note
ozel-buro · 1 year
Text
KADIN HAKLARI DOSYASI : İSLAM DİNİNDE KADININ ADI YOK VE NİKAH T ÜRLERİ
İSLAM DİNİNDE KADININ ADI YOK VE NİKAH TÜRLERİ * Tüm bunlar Dallas dizilerindeki al takke ver külah ilişkileri sollar geçer. İşte aydınlanma devrimleri, çağdaşlık, laiklik, kadın hakları, toplumsal eşitlik, medeni kanun, medeni nikah bu nedenle çok önemlidir. Posted on May 1, 2023 by Nacikaptan LİNK : https://nacikaptan.com/?p=108095 İSLAM Dininde kadın erkek ilişkilerini ve cinsel birlikteliği…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
kibrisolay · 1 year
Text
Kadın hakları için yürüdüler - Son Dakika Dünya Haberleri
Kadın hakları için yürüdüler - Son Dakika Dünya Haberleri - https://olaykibris.com/kadin-haklari-icin-yuruduler-son-dakika-dunya-haberleri/ #kıbrıs #kktc #haber #türkiye #dünya
0 notes
mersinyerelhaber · 1 year
Text
AKDENİZ BELEDİYESİ’NDEN ‘KADIN HAKLARI GÜNÜ’ PANELİ
AKDENİZ BELEDİYESİ’NDEN ‘KADIN HAKLARI GÜNÜ’ PANELİ
Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından; Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilmesinin 88’inci yıldönümü ve ‘5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü’ dolayısıyla, Akdeniz Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü’nce panel düzenlendi. Mersin Milletvekili Zeynep Gül Yılmaz, Akdeniz Belediye Başkanı M. Mustafa Gültak ve Avukat Hatice Kübra Turgut’un sunum yaptığı panele; kadın muhtarlar, kültür…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
yenihabergazetesi · 1 year
Text
5 ARALIK DÜNYA KADIN HAKLARI GÜNÜ 88.YIL DÖNÜMÜ PROGRAMI
5 ARALIK DÜNYA KADIN HAKLARI GÜNÜ 88.YIL DÖNÜMÜ PROGRAMI
Türk Kadınına Seçme Ve Seçilme Hakkı Tanınmasının 88.Yıl Dönümü Ve 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü Çelenk Sunma Saygı Duruşu İstiklal Marşı Türk Kadınlar Birliği Tekirdağ Şübe Başkanı Nural Ülker İn Konuşması
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
Text
Büyükşehir Belediyesi ve Malatya Barosu Arasında Protokol
Tumblr media
Büyükşehir Belediyesi ve Malatya Barosu Arasında Protokol İmzalandı
DÜNYA KADIN HAKLARI GÜNÜNDE ANLAMLI PROTOKOL
Malatya Büyükşehir Belediyesi ile Malatya Baro Başkanlığı arasında kadın haklarının iyileştirilmesi ve geliştirilmesine dair işbirliği protokolü imza töreni gerçekleştirildi. Protokol Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan ve Malatya Baro Başkanı Onur Demez tarafından imzalandı. 
İmzalanan protokol kapsamında Malatya Büyükşehir Belediyesi Aile Danışma ve Destek Merkezi bünyesinde kurulan Kadın Danışma Biriminde; Kadın Hakları Konusunda bilgilendirme ve eğitim çalışmalarında Baro Başkanlığı tarafından gönüllü avukatlar da bulundurulacak.  Kadın haklarının iyileştirilmesi ve geliştirilmesine dair işbirliği protokol töreninde konuşan Malatya Baro Başkanı Onur Demez, “Bu protokolümüzün içeriği ilimizde bulunan şiddet görmüş kadınların, belediyeye müracaat eden mağdur vatandaşlarımıza Baro olarak avukatlık hizmeti sağlanmasıdır. Bu mağduriyetleri gidermek, toplumda gün geçtikçe boşanma oranlarının artması sebebiyle aile yapısı ve bütünlüğünü korumak adına bu kişilerle ön görüşmeler yaparak, Büyükşehir Belediyemizle imzaladığımız işbirliği protokolü ile aile birliğini sağlama noktasında gayret ve çaba göstereceğiz. Bu konuda Malatya Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Selahattin Gürkan’a desteklerinden ötürü çok teşekkür ediyorum” dedi.
Tumblr media
Kadın hakları ve kadınlarımızın toplumdaki yerine değinen Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, “Kadınlarımızın toplumda hak ettiği yere ulaşması, onların kendi özgür düşüncelerine ve düşünce yapılarına uygun yaşamlarını temin etmek devletimizin temel görevidir. Aile, bizim Türk toplumunda kutsiyeti olan önemli bir değerdir. Son zamanlarda aile kavramının dejenerasyona uğraması ve boşanmaların da çoğalmasıyla karşı karşıya geldik. Bir taraftan kadına şiddet hadisleriyle ilgili avukatlık ve hukuk meseleleriyle uğraşırken, diğer taraftan da aile yuvasının bozulması ve Türk toplumunun temeline dinamit konulmasıyla karşı karşıya geliyoruz. Bu anlamda Baromuzla birlikte Belediyemiz Sağlık ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığımız tarafından aile danışmanlık hizmeti birlikte yürütülerek, Türk toplumunda aile yapısının bir temele oturtulması ve bu temel üzerinde yürümesi noktasında gerekli danışmanlık hizmeti verilmektedir. Diğer taraftan da şiddet gören kadınlarımızla ilgili Baro ile ortak çalışma içerisindeyiz. İnşallah aile danışmanlık hizmetimizin yanında önümüzdeki süreçte de hukuki destek noktasındaki çalışmalarımız da protokole dönüştü. Bizim bu noktadaki temennimiz inşallah bu durumlara ihtiyaç olmaması yönündedir. Buradaki amaç bu sürecin hukuki boyuta ulaşmadan ailenin bütünlüğünün muhafaza edilmesidir. Bu işbirliği protokolünün Baro Başkanlığımıza, Belediyemize ve Malatya’da yaşayan bütün kadınlarımıza hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyor ve bu tür durumlara ihtiyaç kalmadan aile huzurunun daim olmasını diliyorum” şeklinde konuştu. Yapılan konuşmaların arından Malatya Büyükşehir Belediyesi ile Malatya Barosu arasında kadın haklarının iyileştirilmesi ve geliştirilmesine dair işbirliği protokolü imzalandı.  Read the full article
0 notes
korkutkalkan · 1 year
Text
5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü nedir? 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü nasıl ortaya çıktı?
5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü nedir? 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü nasıl ortaya çıktı?
Toplumda ayrımcılığa maruz kalan kadınların tüm haklarının korunması ve farkındalık yaratılması için 5 Aralık Dünya Kadın Hakları günü kutlanıyor. Yurttaşlar, 5 Aralık Dünya Kadınları Günü’nün nasıl ortaya çıktığını merak ediyor. İşte ayrıntılar… 5 ARALIK DÜNYA KADIN HAKLARI GÜNÜ NEDİR? Tüm dünyada kutlanan 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü, kadınların toplumda yaşadığı sorunlarının gündeme…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
diyarbakirhaberleri · 4 months
Text
Tumblr media
Eskişehir’in Kadın Hakları Projesi’nde 6 grup eğitimleri başladı https://www.haberidiyarbakir.com/eskisehirin-kadin-haklari-projesinde-6-grup-egitimleri-basladi/?utm_source=dlvr.it&utm_medium=tumblr
0 notes
zekiyuncuoglu · 1 year
Photo
Tumblr media
BUGÜN 5 Aralık; Ataları Türk, Türklere Ata #Mustafa_Kemal_ATATÜRK Türk Kadınlarına Seçme, Seçilme Hakları Gibi YURTTAŞLIKTA ERİL-DİŞİL EŞ/İTLİĞİNE DAİR HAKLARI'DA (1934)TANIMLAYIP, TAMAMLAYARAK, TÜRKLER İÇİN KADININ TOPLUMSAL DÜZENDE VE MANEVİ SEVİYEDEKİ ÜSTLÜĞÜNÜ, ÖNEMİNİ TÜM DÜNYAYA ÖRNEK OLARAK İLK KEZ YASALAŞTIRMIŞTIR❗ ANCAK; DÜNYA DA İLK KEZ BÖYLE BİR YASAMADAN BAHSEDERKEN; TÜRKLERİN DİNLER VE DİĞER YAYILIP YERLEŞİK HALE GELDİKLERİ KÜLTÜRLERİN BASKISI ALTINA GİRMEDİĞİ HALDE ZATEN ANA HAKLARI İÇEREN KONULARDA ERİL - DİŞİL FARKLIĞI GÖZETMEDİĞİ VE HATTA ÖNEM DERECESİ OLARAK ERİLLERİN KENDİLERİNDEN ÖNDE, ÜSTTE TUTTUKLARI GERÇEĞİ MUTLAKA VURGULANMALIDIR❣️ VE BENCE TÜRKLERİN BUGÜNE KADAR SÖYLENENİN AKSİNE ASLINDA #ANAERKİL OLDUKLARI KABUL EDİLMELİDİR; ŞART OLSUN❗ BALALARI HAYATA HAZIRLAMAK İŞİNDE TEMELDE BABALARDAN FAZLA ANALARI YETİŞTİRDİĞİ MALUMDUR. ÖYLEYSE USTA OZ'AN BİLGE/ABDAL #NEŞET_ERTAŞ'IN İRONİK TARİFİ EN DOĞRUSUDUR: #Kadınlar_İnsandır_Biz_İnsanoğlu (Dipçe: YAZIMIN, KENDİMİZ ÖZ KÜLTÜR GELENEKLERİNDEN UZAKLAŞTIRILMIŞ ÇAĞLAR SONRASI KENDİLERİNİ #CİNSEL_ARAÇ, CİNSEL AMAÇ; CİNSEL CAZİBESİ VE ERKEĞİN YARATILIŞ ÖZELLİKLERİNDEN KADIN ZAAFINI YATIRIM/YAPTIRIM ARACI OLARAK KULLANAN KADIN ÇOĞUNLUĞU DİKKATE ALMIYORUM. TOPLUM DÜZENİ, İNSANLIK KALİTESİNİN BAYAĞININ DA AŞAĞILARINA DÜŞMESİNE ETİK DEĞERLERDEN UZAK, SARMAL ŞEKİLDE GENLEŞEN BU KÖTÜ EĞİTİMLİLERİN OLDUĞUNU DA BİLEREK VE AYRIŞTIRARAK. BÖYLE ANLAŞILMASI ÖNEMLİDİR ⁉️) HA BİR DE AYRICA 5 ARALIĞI KİM, NİYE İSE PİŞİRME USULÜ OLARAK TÜRK OLAN #TÜRK_KAHVESİ GÜNÜ İLAN ETMİŞ.. İYİ Mİ, KÖTÜ MÜ BİLMEM AMA HERGÜN SABAH - İKİNDİ BAZEN AKŞAM YA DA VE HATTA ARADA BİR GECE BİLE OLDUĞU OLUR Kİ; AZ ŞEKER KENDİ YAPTIĞIM ORTA KAVRULMUŞ KAHVEYİ KENDİMLE İÇMEĞİ SEVER, EKSİKLİĞİNİ HİSSEDERİM VE BENDE DE ADETA RİTÜELLEŞMİŞTİR. KUTLU OLSUN ❣️ #ZEKİYÜNCÜOĞLU ☣️ #KÖKTÜRÜGMANAS 🌀 #KADİM_TÖRECİ_ÖZ_GELENEKÇİ_KÖKTUĞ_ATANMIŞLARI 🌀 https://www.instagram.com/p/ClyFWdHKgsm/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes