Akıp giden zamanın yanında düşünceleri de büyürmüş insanın. Belki yanında gelen o acı verici hallerin bir sonu olduğunu veyahutta alışılabilir bir durum olduğunu kavrar. Olgunlaşır bir nevi.
Yüzleşmen gerekir gerçeklerle, ama sen daha çok küçüksündür ve bunu yapamayacak karar güçsüzsündür. Zorlanırsın çabalarsın ağlarsın ama denersin. Düşsen de kalkarsın ve o yataktan her gün kalkar yüzünü yıkarsın. Sonra dışarı çıkar aptal insanların yaşadıklarını bilmeden yargılarını dinlersinz. Vücuduna yapılan eleştirileri duyarsın. Mükemmel önerilerini duyarsın. Her şeyi yapsan dahi kusur bulur insanoğlu. Teşekkürler her şey için amına kodumun homosapienleri.
Bazen hayat ellerinden kayar ve hiçbir şey yapamazsın. Dünyanın en aciz hissidir bu. Etrafındaki insanlar küçük problemleri hayatında büyütürken. Sen kendini 40 yaşında bir adam yapmışsındır içinde. İşte bunu aşamazsın.
Postların tamamını baştan sona okuduğumda anlıyorum. O zaman da acılarım vardı. Lanet ettiğim bu yaşamda. Her allahın günü acım vardı. Hiç durmak bilmeden gelen dertler. Duraksamayan düşünceler ve niceleri. Yıllar geçti üstünden ama ben hala o geceyi aşamadım.
İnsanı birikmişliği mi boğar, yoksa kanayan yaraları mı bilinmez. Uzun uzun konuşsan da hiçbir çıkar yolu bulamazsın bazen sorulardan. Devam etmen gerekir aldanmadan hayata. Ama o çirkin yaratıklar her gün karşına çıkar utanmadan. Ne gelir ki elden?