Aşk Ateşi
Aşk’ın ateşine düşmeye gör, değişirsin tepeden tırnağa.
Zira gerçek Aşk milattır, benzemez öncesi, sonrasına…
Mustafa Murat Güngör
31.12.2023
View On WordPress
1 note
·
View note
Sevdim...!
Uzaktın bana..
Görmediğim gözlerini sevdim..
Duyamadığım sesini sevdim..
Alamadığım kokunu sevdim ve tutamadığım ellerini..
Yüreğimin en güzel yerindeydin..
Dualarımdaydın hep, delice bir sevgiydi bu..
Belki pişmek ateşte belki yanmak güneşte..
Sevdim işte.. Bir sonu olmadan yani..
Sen benim gözümün daldığı yüreğimin yandığı ve aklımın aldığı tek gerçeğimsin..
Ben seni sen olduğun için sevdim.. Ömrümü avuçlarına bırakacak kadar "S EV D İ M" seni hepsi bu..!
Bu nefes bu can bende oldukça seni yine severim BEN SENİ ÇOK BÜYÜK SEVDİM......!
💞 💞
55 notes
·
View notes
Evet evet poğaça pişmek üzere. Bi dilimcik tadına bakıp uyuycam bu defa ...
12 notes
·
View notes
Kendime not: Pişmek için biraz yanmak gerekiyor. İnsan bazen yanmayı da göze alabilmelidir.
102 notes
·
View notes
Hayatı anlamak, çözmek için pişmek gerek.
Pişen insan,
hayattan dem alır, lezzet alır... h.h
14 notes
·
View notes
Yanmak ister gönül, Pişmek sen diyarında
Ruhum miracına varmak Sitretü-l müntehâyâ
Olmadı bir çakıl taşı olmak bilinmeyen yollarda
Ya da arş-ı âlâdân bakmak sana yükselmek gibi mâveraya
Sevdiğinize gönderin 🌸
6 notes
·
View notes
Yine yanıldım !
Ama olsun
Yanıla yanıla pişmek varmış serde.
Ve yine Ama..biraz fazla piştim galiba..
6 notes
·
View notes
|Bazen pişmek için ateşin hararetinin artması gerekir, ondandır belki de geldi mi üst üste gelen problemler..
2 notes
·
View notes
Nefes
Nefes çok önemlidir ama alışık olduğumuz için bu önemin pek bir farkında olmayız. Sağlıkla alınan bir nefes insanın hayata tutunmasını sağlar. Nefes alamayınca hayat denilen bu rüya son bulur. İnsan yaşadıkça, yaş aldıkça, yanıp, pişip OLdukca bu nefesin nekadar önemli bir şey olduğunu anlamaya başlar layıkıyla. Bu kadar önemli bir hediyeyi veren Yaratan, her halde bize bu hediyeyi boşa…
View On WordPress
0 notes
milföyü seviyorum. biliyor musun suzan ben de bazen kendimi kat kat hissederim. her katımda ufak ufak çıtırtılar. çökmek biraz da pişmek gibi midir? hepimiz birinin ağzındayızdır. yutarlar mı suzan, çünkü yutmasınlar. ben bilmiştim suzan. bir keresinde kalp ile mideyi ayırmıştım.
kalpte olmak.
herkese aç bir mideden daha büyük bir tokluk hissi. suzan, tokluk hissiyle yok edemeyiz açlığı.
4 notes
·
View notes
Tahinli Kurabiye
New Post has been published on https://bilaldemirkr.com.tr/tahinli-kurabiye-3/
Tahinli Kurabiye
Tahinli Kurabiye Tanımı İçin Malzemeler
1 su bardağı tahin
1 su bardağı sıvı yağ
1 su bardağı pudra şekeri
1 çay bardağı kavrulmuş susam
1 paket kabartma tozu
Aldığı kadar un (ortalama 5 su bardağı)
Tahinli Kurabiye Tanımı Nasıl Yapılır?
Not EkleTarifi Yazdır
Tüm sıvı gereçleri karıştırma kabına alalım karıştıralım.
Ardından sırasıyla pudra şekerini ekleyelim ve denetimli biçimde unu eklemeye başlayalım. Katı bir hamur olmasın.
Kurabiye harcı hafif elinize yapışırken yoğurmayı bırakabilirsiniz.
Tepsiye yağlı kağıt serelim ve istediğiniz boyutta (tercihen ceviz büyüklüğünde) yuvarladığımız kurabiyelerimizi dizelim.
Bu ölçüyle iki tepsi çıkar isterseniz azaltabilirsiniz lakin ben her yaptığımda çok sevildiği ve yetmediği için bol yapıyorum.
Önceden ısıtılmış 160 derece fırında pişirelim kurabiyeler renk almasın.
15-20 dk pişmek yetecektir. Piştikten sonra soğuyana kadar ellemeyin dağılıyor zira.
Kavrulmuş susamınız yoksa olağan susam da olur.
Afiyet olsun.
Tahinli Kurabiye Tanımı Fotoğraflı Yapılışı
0 notes
BULAMADIM YAR
Yudum yudum içtim aşkın zehrini
Daldım ummanlara geçtin sırat nehrini
Seyran eyledim şu vücudum şehrini
Aradım kendimi bulamadım yar
Çok uzaksın mümkün degil erişmek
Göremiyorum ki seni nasıl olur sevişmek
Aşkın ateşiyle kavrulup pişmek
Yandı söndür beni diyemedim yar
Belki hata benim belki de senin
İyisi de mi olur bu çektiğim çilenin
Kölesi olunmazmı kıymet bilenin
Ben aşkıma değer biçemedim yar
Bütün herşey biryana aşkım biryana
Kabem diye yüzüm sürmüşüm sana
İster isen bu can fedadır sana
Candan geçtim senden geçemedim yar
Yüzüm gülmez oldu gam dan kederden
Hüseyin’im vefa umma gidenden
Şu aşkın badesib senin elinden
Kandım diye diye içemedim yar
0 notes
Pişmek,yani olgunlaşmak,yükselmek,daha fazla deneyim edinerek acıyı ve tatlıyı daha derinden ve daha yoğun olarak hissetmek. Acının da hayatın bir parçası olduğunu algılamak,hatta acı olmadan olgunlaşmanın mümkün olmadığını kavramak ve sonrasında elbette kabullenmek. Bütün bunlar bir zincirin halkalar gibidir,hayatı sürekli neşe ve sahte bir mutluluk içinde gecirmek yerine bu gerçeklerle yüzleşmek insanın tek çaresidir. İnsan pişmek icin yanar,acı deneyimlerinden geçer ve zamanla hrpsinin kendisine verilmiş birer olgunlaşma hazinesi olduğunu fark eder. Aslında cehennem ateşi de bu olgunlaşmayı temsil eder.
1 note
·
View note
Yanmak ister gönül, pişmek sen diyarında.
0 notes
🗣️ Çiğ İnsan
Yaş, tecrübe, bilgi, zorluklar ve üretmek insanı olgunlaştırır.
Olgunlaşmak bir anlamda çiğ olmaktan kurtulmak ve pişmek demektir.
Olgunlaştığına, piştiğine, çiğ olmaktan kurtulduğuna her insanın inanmamak gerekir.
Olgunlaşmak aslında insanın içinde ki çocuğu büyüterek çocuk kalmayı başarabilmesidir.
Çaresiz bir varlık olan insanın aşırı kendine güven içinde olması tehlikeyi birlikte büyütür.
Büyümek çok göreceli bir kavramdır.
Yaş almak büyük sayılmaya yetmeyebilir. Aldığı yaşın olgunluğunu göstermeyen her insan çiğdir.
Çiğ olduğunun farkında olmamak ayrı bir sorundur.
Büyüklenmeyi, bencilliği besleyen unsurlara bakmak gerekir.
Maddi olanaklar ve güç insanı çiğ bırakabilir. Buna paralel hazır yiyen her insan da çiğ kalabilir.
İnsanlığın içinde çiğ kalmamayı başarmış bu sebeple çok az insan vardır.
Tüketmeyenin insandan sayılmadığı bu dünyada tüketenlerin de insan sayıldığı söylenemez.
Müşteri olmaktan başka hiçbir işe yaramayan ve sadece tüketmek için çalışan insan, insan değil bir araçtır.
Yaşadığımız dünya bize dünyaya gözümüzü açtıktan sonra farklılığı ve dengesizliği dayatır.
İnsanın yaşamı dünyadaki dengesizliği aşmaya zaman ve güç bakımından eğer bu tür bir toplumda yaşamıyor ise yetmez.
Hiç kimse bu sebeple sütten çıkmış ak kaşık değildir. Bu durum kimsenin elinde de değildir.
Çiğ süt emmiş her insan kendini sütten çıkmış ak kaşık sanıyor. Oysa insan dışında hiçbir canlı emdiği sütü hak etmiyor.
Hiçbir anne çiğ sütü çocuğunun çiğ kalması için emzirmiyor. Emzikten düşen anneye ihtiyacı kalmayan anne dışında unsurların sayesinde çiğ kalabilmeyi istemsiz başarıyor.
Çiğ olmayı kim ister? Hiç kimse.
Çoğu insan öldüğü gün bile çiğ olduğunun farkında olmadan bu dünyadan gidiyor.
İnsanlığın hatırlanması gereken durum işte burasıdır.
Bu dünyadan çiğ gitmek hiç yaşamadan gitmekle eşdeğer bir durumdur.
Kültür çatışmaları, etnisite ayrımcılığı, dinci üstünlük anlayışı, siyasi ve dünya görüşü adı altında dayatılan ideolojik bataklıklar, ekonomik kaynakların adil bölüşüm sorunları insanı insan olmaktan çıkarır.
Sütten düşmüş ayağı yer tutan her çocuğun iyi bir toplum olmak adına disiplinli bir şekilde insan olma eğitim ve öğretiminden yoksun hayata hazırlamadığımız müddetçe insanların neden çiğ kaldıklarını anlamamız mümkün olmadığı gibi bu durumdan şikayetçi olmanın da bir anlamı yoktur.
Annenin kucağından inen bir çocuk bugün teknoloji ve tüketim bataklığının kucağına bırakılıyor. Üretmeyi, çok, ahlaklı ve disiplin içinde çalışmayı bilmeyen başkalarının hak ve konfor alanına saygısı olmayan insan yetiştirdiğimiz müddetçe hiçbir toplum bu konuda iflah olmaz.
Olmuyoruz zaten. Çocuklarımıza kuşak isimlerini bile bu şeytani planları uygulayanların ağzıyla ifade ediyoruz. Çünkü biz daha çiğ olmaktan kurtulmuş değiliz ki bizi örnek alan yavrularımızın ne durumda olduğunu bilelim.
Normal insanların çok sıkıcı bir algı ürettiği ve tercih edilmediği bir toplumda dengesizliklerin ortadan kaldırılması adına dengesizliği bozacak bir dengeyi ve gücü bütünün yarısı kadar kontrolsüz bir gücün dengesizliği beslediği müddetçe o iradeyi toplumsal bir güç olarak ortaya çıkarmak o kadar kolay olmuyor.
Eskiden insanı zorluklar içinde büyümek insanlaştırırdı. Üretmeden tüketmek anlayışı tembel, saygısız, sevgi yoksunu, arsız ve doyumsuz insan çoğalttı.
Buna da sebep kendini büyümüş sanan biz büyükler sebep olduk.
Neyle ve nasıl?
Biz yokluk içinde büyüdük aman çocuklar yokluk nedir bilmesin her istediklerini aldık hazır ve bol verdik.
Sonuç ise obezite olmuş bir genç nüfus ile ortada çiğ bir şekilde karşı karşıya kaldık.
Gelecek çok daha zor olacak. Bu gençlerin çoğu durumlarının farkında değil ki bu zorluğu aşarak ona uygun nesiller yetiştirmeyi başarabilsinler.
Ne köylü kalabildik, ne şehirli olabildik, ne sanayi, ne üretim ne de bilgi toplumu olabildik.
Bundan sonra eserimizin gururunu yaşayabilir isek yaşayacağız.
Tüm olumsuzluklara karşı çiğ kalmamayı başarabilmiş insanlar sayesinde bu durumu uzun bir zamanda bir kaç kuşağı çok sıkı eğiterek aşacağız.
] Önder KARAÇAY [
1 note
·
View note
Allah çalışana verir
Çok kafa yoruyordu
Hep güzel insan olmak istiyordu
Sevmeden olmaz biliyordu
Ve çok seviyordu
Allah'ın Veli kulunu buluyurdu
Bu sayede muradına eriyordu
Ah
Tek başına bulursun amma
Tek başına olmaz
Evliyasiz hamsın
Tek başına pişmek olmaz
Gökhan ER
0 notes