Bulunduğum yerde güvende olduğumu saniyorsun anne.
Bilmediğin şey ise bulunabileceğim en kötü yerde olduğum...
16 notes
·
View notes
Mezarıma gelirken getir güllerimi,
Ya da gülüşlerini.
22 notes
·
View notes
"Keşke çocukluğum karşımda otursa da sarılsam ona. Çok özledim onu"
46 notes
·
View notes
İntihardan bir önceki gün "Artık sabahı da kaplıyor acı." diye kısa bir not düşen Pavese 27 Mayıs'ta günlüğüne şunları yazar: Güçsüzlüğüm ve hiçbir şeye bağlanamayışım yüzünden bir girdabın içinde girdim; güçsüzlüğümü seyrediyor, onu iliklerimde hissediyorum, beni ezen bu sorumluluğu yüklenemiyorum. Bunun tek çözümü var: İntihar
Edebi kariyerinin doruğunda olmasına rağmen özel hayatı karışıktı Pavese'nin. Sonu olmayan aşk ilişkileri onu bunaltmıştı. Torino'daki otel odasında bütün özel kağıtlarını yok edip 21 adet uyku hapını alarak intihar etti.
Pavese'nin eserlerini incelediğimizde kendi ölümünü bize sindire sindire haber verdiğini anlayabiliyorduk. Pavese içinde bulunduğu buhranı şu satırlarla anlatır:
Bir şey sona ermek üzere. Oturmuş sigaranı tüttürürken içini kemiren, seni tedirgin eden bir şey olduğunu seziyorsun. Gündelik hayatın dertleri mi seni korkutan? Hayır. Seni korkutan içindeki boşluk. Ben hiçbir zaman dünyayı umursamadan hayatın tadını çıkarabilen rahat bir insan olmadım. Şu dünyada henüz değerini kaybetmeyen çok az şeye karşı anlayışsız duyarsız ve duygusuz olan insanların bulunması beni neredeyse çıldırtacaktı. Bundan böyle kendi içimde bir çıkış noktası aramanın boşuna olacağı duygusuydu bu karmaşık duruma ilk tepkim. Birtakım şeylerden düzenli ve inançlı olarak vazgeçen insan, hayatını işte bu vazgeçtiği şeyler üzerine kurar. Gözü yalnız bunları görür. Yaşadığım farkındalık şuydu; İntiharı düşünen bir insan için en kötü şey kendisini öldürmesi değil, bunu düşünüp yapmasıdır. İntihar düşüncesi bir alışkanlık haline gelince ortaya çıkan manevi çöküntü kadar aşağılık bir şey yoktur. Sorumluluk, vicdan, irade gelişigüzel yüzüp durur bu ölü denizde, sulara gömülse bile rastgele bir akıntıyla yeniden ortaya çıkar. Acının düzenli vuruşları başladı işte yine. Her akşam hava kararırken yüreğim gece oluncaya kadar sıkışıyor. Acının çirkinleştiğini, alıklaştırdığını, ezdiğini fark ediyorum. Bir zamanlar dünyayı duymamı, yoklamamı, ona yaklaşmasını sağlayan her duyum sanki kökünden kesilip kangrenlenmiş gibi...
Ve son olarak şunu yazar Pavese: Bir insanı küçük düşürmenin en korkunç yolu, onun acı çektiğine inanmamaktır.
47 notes
·
View notes
Birbirimize “iyi geceler” demeden uyumazdık,
bak şimdi kaç gece geçti ..
54 notes
·
View notes
“Gözlerin satılık olsa hayatımı ortaya koyardım.”
20 notes
·
View notes
"Birini mi kaybettin?"
"kimsen olmayınca birini kaybetmiş sayılır mısın? Varlıklarını hissetmedim ama yokluklarını hissediyorum."
55 notes
·
View notes