Tumgik
#Okuma köşesi
sabahci-baykus · 14 days
Text
Evinde kütüphane köşesi var ise sen dünyanın en zengin insansındır.
Yüzlerce hayata dokunabilecek gücün vardır. Bizde genelde baş köşede TV var onun yerine kitaplık koyup hayatlara dokunma zamanı gelmedi mi ?
Geldi de geçiyor ama teknoloji çok gelişti o eski hava geride kaldı artık kitapları sesli yada internetten okuyabiliyoruz ama kitap köşesi havasını verir mi ? Bilmiyorum.
2 notes · View notes
bironerinet · 5 months
Link
İdeal köşe düzeni ve içerik seçimiyle etkileyici bir okuma köşesi oluşturun. Kitaplar, dergiler ve rahat bir koltukla keyifli bir okuma deneyimi sunabilirsiniz.
0 notes
benansworld · 1 month
Text
Evde Kitap Okuma Köşesi Nasıl Yapılır? İşte Size İlham Verecek Pratik Fikirler
3 notes · View notes
nesepalamudu · 1 year
Text
yine mini bi tavsiye köşesi
depremzedeler için ders kitabı ya da okuma kitabı falan verdiğiniz bir yerler olursa, defter de koyabilirsiniz. ders kitabı ve okuma kitabı bağışı çok fazla geliyor ama defterler eksik kalıyor. aynı şekilde çocuklar için okuma kitabı çok geliyor ama yetişkinlerin de okumak isteyebileceğini çoğu zaman unutuyoruz. bir de lütfen ders kitaplarının güncel olmasına dikkat edelim. koli dolusu taaa 2015in kitaplarını göndermişler hem de fem, coşku falan gibi yayınları. iyi niyetle dahi gönderilmiş olsa, kendinize gönderilse kullanacağınız şeyleri gönderin lütfen. kendi kitaplık temizliğinizi yapmak için değil, gerçekten insanlar yararlansın diye
15 notes · View notes
lalivaveyla · 1 year
Text
Tumblr media
• ben kendine okuma sözü verdiğin, ama bir daha yüzüne bakmadığın o köşesi kıvrılmış sayfayım.
21 notes · View notes
justsfirgemund · 2 months
Text
sıkışmış hissediyorum.
koltuk almak istiyordum, lambader almak istiyordum fon perde almak istiyordum. uyumlu bir halı, tv ünitesi ve hatta kullanmasam da tv. genişçe güzel bir kitaplık ve okuma köşesi. boy boy saksılar. bulaşık makinesi. blender seti. ama alamıyorum
saç kurutma makinem bozuldu, tamir için kargolayamıyorum da. kargo fiyatlı. saç düzleştiricim zaten aylardır bozuk.
tüm botlarım su geçiriyor, altı yarılmış. adam akıllı bir spor ayakkabım vardı. onun da plastiği parçalandı. işe gidiyorum sonuçta. lazım. aldım ama kaç taksitle.
formalarımın paçasını terziye vermem lazım. aylardır veremedim. bir yerlerden kısarak yaşadığım için.
...
bir hobim olsun istiyorum aylardır. amigurumi yapmak istiyorum. alamıyorum ipini iğnesini.
en çok da büyük tuvallere resimler çizmek istiyorum, ama ne tuvali ne onu boyayacak boyayı ne de fırçasını alamıyorum.
ebruyla ilgilenmek istiyorum. seramikle. camcılıkla. dericilikle. terzicilikle. ama önümde dağ gibi bir engel var. maddiyat. küçüklüğümdeki gibi.
...
küçükken çok yetenekliydim. hep bir çizim tabletim olsun istemiştim. olmadı. müzik kulağım vardı. gitarım olsun istemiştim. olmadı. geçtiğimiz yıllarda, 4 sene evvel falan sahip oldum bu ikisine. şimdi ne hevesim var, ne kabiliyetim. köreldim. kendimce yapmaya çalıştıklarım akıntıya karşı kürek çekmek gibi. amaçsız. bomboş. önceden çizerken zevk alırdım. şimdi alamıyorum. önceden okulda zorunlu olan flütle kendimce notalar çıkarıp çalarken mutluydum. şimdi gerizekalı gibi hissediyorum. anlamıyorum, çalamıyorum.
aynı kaderi şimdi de yaşıyorum. yapmak istediklerim benden hala uzakta. elime aldığımdaysa ömrümü yarılamış olacağım belki de. vaktinde sahip olmam gereken, zihnimi eğitebileceğim o yaşları geçireceğim. ve sonra hevesim olmayacak ama tuvallerim olacak. köreleceğim ama malzemelerim önümde olacak. bomboş olacağım yine.
tam bir işim var, refaha erdim derken şimdi bu cümleleri yazıyorum. çok sıkışmış hissediyorum. çok zorda. bataklığın içinde gibi hissediyorum. ağlayamıyorum bile. çok bunaldım. istediğimi yapamamaktan. basit eğlencelerim olamamasından. kendimce eğlenememekten. yine çiziyorum bir şeyler ama öylesine, eğlencesine. kendimi ortaya koyamıyorum. zihnimi eğitemiyorum. kabiliyetlerimi geliştiremiyorum. paslanmış. yonttukça kırılıyorum.
...
neden zor bir hayatı seçiyorum ?
tutku mu ? aşk mı gerçekten ? şimdiye kadar neredeyse bir yılda 70k üzerinde para harcadığım sevgilim bir gün beni terk edecekse anlamı var mı ? Bensiz yapamayacağını söylüyor. Gerçekten öyle mi ?
Kendimi yakıyorum. Kendimi gerçekten tüketiyorum. Ve hala yüzüne gülümsemeye devam ediyorum. Ve düşünüyorum içimden. İdeallerinle yalnız ölmek mi ? Mutlu ve öylesine yaşayarak ölmek mi ?
çok yorulmuş hissediyorum. bugün sadece hayal kurduk. milli piyango çıksa ne yaparsın dedi. bilet bile yok ortada. ihtiyaçlarımızı alır ve kalanını yatırım yaparım dedim. onun dediğiyse bu okulu bırakıp yeniden sınava çalışıp parayla istediğim bölümü okumak dedi. ben mi çok materyalistim bilmiyorum ama elindeki elbet bir gün bitecek dedim. yatırım yapmak daha doğru olur dedim. eğitim de bir yatırım dedi. beni burda yaralayan şey ben çift kişilik hayal kurarken onun tek kişilik hayal kurup idealist davranmasıydı. ve hala okul okurken onunla sevgili hayatı mı sürecektim ? onun hayatında olabilecek miydim ? dedim ki, okuduğun okulu bitirip -ki 1 sene kalmış. çalışmaya devam ederken de okul okuyabilirsin. dedi ki o para yeter de artar bile. peki ömür yeter mi ? sen kazanç sağlayana kadar biz evlenebilecek miyiz ? her şey o vakte kadar yine benim omuzlarımda mı olacak ? diyemedim.
...
hayat gerçekten çok acımasız.
zaman zaman ona olan sevgimi sorguluyorum. beni asla terk etmeyeceğini söylüyor ama ben buna inanamıyorum. burada tükeniyor hissediyorum. ve bu normal mi yoksa yanlış mı düşünüyorum bilemiyorum, algım bozuldu. şu vakte kadar yolladığım paralara hiç açıklama girmedim. bunları borç gözüyle görmeli miyim bilmiyorum. bu yanlış mı, vicdansızlık mı gerçekten bilmiyorum. tek yapabileceğim güvenmek. sürekli okul bitmeden evlenmeliyiz diyor. evlenince malların ortak hale geleceğini biliyorum. neye sahipsem onunla ortak olacak. okulu bitir diyebiliyorum sadece. aslında demek istediğim şey iş sahibi ol ve eskiyi, bende yıkılanları telafi edelim. bana bir tektaş alabiliyor olman lazım. alyansı da ben alıp takacaksam kendimin kocası olurum.
kadın gibi hissetmiyorum bu ilişkide. güzelsin diyor. sonra bi sözüyle her şeyi paramparça ediyor. seviyorum diyor. anlamıyor, anlamaya çalışmıyor, üzüyor. ona her zaman destek olmaya çalışırken kanadımı kırıyor. hem mental hem maddi olarak iki kişiye bakıyorum. VE ARTIK BUNUN YÜKÜ ÇOK AĞIR GELİYOR BANA
0 notes
elazigsurmanset · 8 months
Text
Her Şey Otizmli Çocuklar İçin !
Tumblr media
Sağlık Bakanlığı ve Tohum Otizm Vakfı konteyner kentteki otizmli çocuklar için el ele verdi Sağlık Bakanlığı ve Tohum Vakfı, depremden etkilenen otizmli çocukların yoğun eğitimlerinin yarıda kalmaması için hareket geçti. İki kurumun iş birliğinde Malatya’da hayata geçen Tohum Otizm Vakfı Destek Eğitim Konteyneri Projesi kapsamında, konteyner kentte otizmli çocukların ve gençlerin gelişimlerinin desteklenmesi planlanıyor. Türkiye’de otizmli çocukları erken tanı ve eğitimle topluma kazandırmak, otizmli çocuklar ve ailelerinin eğitim ve sağlık hizmetlerinden eşit şekilde yararlanabilmelerini sağlamak amacıyla kurulan Tohum Otizm Vakfı, deprem bölgesindeki çalışmalarına devam ediyor. Bu kapsamda Sağlık Bakanlığı ile iş birliği yapan Vakıf, Destek Eğitim Konteyneri Projesi’ni Malatya’da hayata geçirdi.  Bu projeyle, otizmli çocukların ve gençlerin tek çareleri olan kesintisiz özel eğitime ulaşmaları ve uygulamalı davranış analizi aracılığıyla gelişimlerinin desteklenmesi amaçlanıyor. İlk öğrencileriyle 31 Temmuz tarihinde buluşan Destek Eğitim Konteyneri Projesi kapsamında sadece otizmli çocuklar ve gençlerin gelişimlerini destekleyecek ve ruh sağlığı hizmetleri açısından takiplerini sağlayacak şekilde düzenlemeler yapılıyor. Konteynerde, uygulamalı davranış analizi alanında çalışan bir çocuk gelişim uzmanı rehberliğinde deprem bölgesinden 36 otizmli öğrenciye ulaşılarak bireysel destek verilmesi hedefleniyor. Proje kapsamında Destek Eğitim Konteyneri’nde İl Sağlık Müdürlüğü tarafından ayrıca bir çocuk gelişim uzmanı da görev alıyor. Hizmetten yararlanan tüm bireyler, Sağlık Bakanlığına bağlı çocuk ve ergen ruh sağlığı ve hastalıkları uzmanları tarafından düzenli takip ediliyor ve tedavi ihtiyaçları yerinde gideriliyor. Destek konteyneri otizmli bireylerin öğrenme ve gelişimlerini destekleyecek materyallerle donatıldı Otizmli çocukların ve gençlerin gelişimini destekleyecek şekilde tasarlanan destek konteynerinde yerde yumuşak kaplama, masalar ve sandalyeler, eğitim materyallerinin yerleştirilmesi için dolaplar, çocukların ortak oyun oynayabilecekleri oyun köşeleri, minderlerden oluşan dinlenme köşesi, çeşitli çocuk kitaplarından oluşan kitaplık, yapılan etkinliklerin asıldığı panolar, büyük kas becerilerin çalıştırılabileceği basket potası, toplar ve trambolin, okuma yazma çalışabilmeleri için yazı tahtaları, defter, kitap ve kalemler, serbest zamanlarında kullanabilecekleri çeşitli kutu oyunları yer alıyor. “Otizmli çocukların gelişimlerinin desteklenmesi ve sağlık hizmetlerine ulaşması için iş birliğimiz devam edecek” Depremlerin ardından bölgedeki otizmli çocuklara, ailelerine ve sahadaki gönüllü ekiplerine destek olmak için çeşitli çalışmalar yürüten Tohum Otizm Vakfı, depremden etkilenen otizmli çocukları ve ailelerini desteklemeye tüm hızıyla devam ediyor. Otizmli bireyler için günümüzde bilinen en etkili yolun erken, yoğun ve bilim temelli erken müdahale olduğu bilinciyle faaliyetlerini sürdürdüklerini belirten Tohum Otizm Vakfı Genel Müdürü Burçak Karakaya, “Vakfımız, kurulduğu günden bugüne yaklaşık 760 bin otizmli çocuğun ve ailesinin yaşamına etki etti. Şubat ayında gerçekleşen depremlerin hemen ardından ‘Depremden Etkilenen Otizmli Çocuklara Eğitim ve Teknoloji Desteği Projesi’ni hayata geçirerek farklı yaş gruplarındaki otizmli çocuklar ve ailelerinin ihtiyaçları olan teknolojik eğitim materyallerini ve eğitici oyuncakları ulaştırmak için çalıştık. Bölgede kurulan konteyner kentlerde, konteyner özel eğitim sınıf donanımları ve eğitimlerle yıkıcı depremlerin yaralarını sarmak üzere otizmli çocuklar ve aileleri için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Sağlık Bakanlığı’na bu projede bizlere verdiği tüm destekler için çok teşekkür ediyoruz” dedi.  (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı) Read the full article
0 notes
karincakarakedi · 11 months
Text
#Kitap Köşesi: Holly Chase'in Öteki Hayatı
Tumblr media
Charles Dickens'den "Bir Noel Şarkısı"nı okuma isteğini uyandıran romandı. Bir gün onu da okumalıyım~ 9-10 yıl kadar önce yazarın Koruyucu serisini okumuştum. O yaşlarda genç bir kız için eğlenceli bir romandı. Gerçi içeriğini çok da hatırlayamıyorum. Ama aynı yazara ait başka bir roman görünce şans vermek istedim. Kesinlikle konsepti çok farklıydı. Okurken ana karaktere gıcık olduğum anlar olsa da karakterin kendine has yapısını sevdim~
"Bazen, yaşadığım bu diri olmayan hayatta, yiyeceklerin insanı ne kadar rahatlattığını, bu basit zevke yetecek para oldukça, dünyanın o kadar da kötü bir yer olmadığını unutuyordum." -syf 219 Gerçekten öyle değil mi? Mutlu olmanın kolay olduğunu söylemiyorum çünkü inanmadığım bir şeyi yazmak istemiyorum. Sadece bazen küçük mutlulukları kaçırdığımda pişman oluyorum. Hayatım ne kadar sinir bozucu olsa da bazen, sevdiğim bir arkadaşımla geçirdiğim o kısacık an, maddi durumumu ya da görünüşümü umursamadan yaptığım her şey, müzik dinleyip hikayelerimi yazdığım o değerli anlar, okuduğum bir kitap.. Her zaman kaçırmam bu anları ama bazen günün yoğun ritminde boğulduğum zamanlar da olmuyor değil. İşte böyle günlerde anıların hızlıca geçip gitmesine izin verdikçe mutsuzluğumun daha da arttığını hissettiğim günler yaşıyorum. Bu sebeple eskiden beri dönem dönem kendime bunları hatırlatmaya çalışıyorum hatta bu blogu açma sebeplerimden biri de buydu zaten.. Yazmak anımsamanın en güzel yollarından biridir~ Ana karakterimiz de mutluluklarını kaçıran biriydi sadece onun farkı ise kaçırdıklarının küçük mutluluklar ve değerli hatıralar olduğunun farkında olmamasıydı.
Kitabın bunları muazzam şekilde aktardığını söyleyemem ama gayet iyiydi~ Öneririm, okurken yormayan bir romandı~ ~Anka
0 notes
liberavianimam · 11 months
Text
30.03.2023 | 17.13
Minik Kızıma;
(Bu sefer sana değil,bana yazıyorum.Beni yazıyorum.)
(Ne süslü cümlelere yer vereceğim ne edebiyata ne de sana.En şeffaf hâliyle beni okuma fırsatı veriyorum sana,düştüğüm hâle ister inan ister inanma.)
Günlüğümdeki pembe sayfalar,bitebilirsiniz artık.Hayattan umudum kalmadı.Yalnızlığımın meşrulaştığının,kimsesizliğimin en bariz kanıtıdır bu satırlar.
Babam annemi aldatıyor,annemi üzmemek adına vicdanıma ağır yükler taşıyıp duruyorum.Annem her sinirlendiğinde ağıza alınmayacak laflar ediyor."Sana yemek bile vermemek lazım." da dedi yüzüme karşı;"Geberteceğim en sonunda seni,elimde kalacaksın." demişliği de oldu.(Onlar gibi olursam endişesiyle çocuk sahibi olmaktan korkuyorum.)
Kendimi hiçbir yere ait hissetmiyorum.
(Bazı zamanlar sen hariç.)
Dünya büyüyor ve ben küçülüyorum.Kimi zamansa dünya ufalıyor bense sığamıyorum.Tepki vermiyorum.Az konuşuyorum,az yiyorum,az uyuyorum,hiç gülmüyorum.Toplu taşıma kullanmıyorum,saatler sürse bile her yere yürüyerek gidiyorum.Tek bir insan dahi görmek istemiyorum.Toplu ortamlarda boğuluyorum,nefes alamıyorum,hiçbir yüzü görmeye gelemiyorum.Girdiğim her sınavı batırıyorum.Sınıfta durmanın işkence olduğu anlarda derse odaklanamıyorum.Dershaneden kaçıyorum.Üniversite kazanmak için hiçbir şey yapamıyorum.
Düşünmekten uyuyamıyorum.Okuduğum kitapları anlamıyorum.En sevdiğim şarkıları dinlerken sıkılıyorum.Ruhumu ortaya dökmek istediğim hâlde yazmaya üşeniyorum.
Zaman öldürücü uzunlukta,sorumluluk almak gözümde büyüyor.Her şeyden ve herkesten kaçıyorum.İletişim kurmak istemiyorum.Beni tanıyan herkesin unutmasını,kimse tarafından bilinmemeyi diliyorum.
Saatlerce,sokak sokak,cadde cadde yürüyorum ve düşünüyorum.Kalabalıkta olmaktan yorulunca evim olmayan eve dönüyorum.Doktorun verdiği ilaçları alıp odama kapanıyorum ve düşünmeye devam ediyorum.Sonra düşünmekten de yoruluyorum.
Kafamdaki sesleri susturamıyorum.Çıldıracak gibi oluyorum.Başımı ellerimin arasına alıp saatlerce ağlıyorum.Kendimle konuşuyorum,duvarlara bağırıyorum,tavanı izliyorum.Bana iyi gelecek tek insana ulaşamıyorum.Bir başıma yaralarımı dağlıyorum.Acıyorum.
Kendimi inceliyorum ve tiksiniyorum.Sonra bundan da sıkılıyorum.Yere oturup sırtımı yaslıyorum ve karanlık odada saatlerce öylece duruyorum.
Ağlıyorum,hırçınlaşıyorum,sinir krizleri geçiriyorum,eşyaları bir tarafa fırlatıyorum,odanın içinde dört dönüyorum,kimsenin okşamadığı saçlarımı çekiştiriyorum,koparıyorum,hakaretler ediyorum,duyamayacakları hâlde kötü kalpli hatta kalpsiz olduklarını haykırıyorum,pencereye koşuyorum,beş kat yüksekliğinden aşağı bakıyorum,mermere yaslanıyorum,ayak uçlarımda yükseliyorum,soğuk rüzgar yüzümü yalayıp geçiyor,gökyüzüne bakıyorum,göğüs yakan bir nefes alıyorum,pencereyi kapatıyorum,yerime geçiyorum,sakinleşip ölümcül suskunluğa bürünüyorum.Sustukça kafamdaki sesleri duymak zorunda kalıyorum.
Acı çekiyorum.
Hissizleşiyorum.
İntiharı düşünüyorum,senaryolar kurguluyorum sonu aynı uçurumda biten.Cennet-cehennem belirsizliğinden korkuyorum,hayatım cehennemden farksızken."Ondan"çekiniyor ve utanıyorum.Acıya boyun büküyor ve uslu bir çocuk gibi cezamı çekiyorum.
On sekiz yaşıma bir ay var ve on yedi yıldır yaşamıyorum.
Tükeniyorum.
Hayat için savaşmaktan yoruldum.
Mücadele etmek değil ölmek istiyorum.
Son yazdığım şiiri de yazayım buraya.
Tutunamadım
Sanrılar bir duvardan bir ötekine savurmuş,
Boyaları hastalıklı sarı olan,kolumdan tutuyor.
Karşılıklı oturup bir de sırf dem çay söylemişim,
Hiç durmaksızın bağıra çağıra susuyor.
Saten tavanın çatlamış köşesi gözüme ilişmiş,
İnce ince sızan yağmur suyuna yalanlar karışıyor.
Acının demini,ince bel bardağın dibini görmüşüm,
Gürültülü sessizliğim zihnimi parçalıyor.
Yakın dostlardan pencere kenarı göğsüme dayanmış,
Ayın utancından karardığı gecenin ayazı yüzüme vuruyor.
Koyunları sayayım derken dertleri gütmüşüm,
Kibritçi kızım yürek yangınıma çöpleri döküyor.
Uykunun hapları yatağımda sabahlamış,
Sabahlar kör olurken baba eve yeni geliyor.
Ruhumun çocuğunu masallarla büyütmüşüm,
Gökyüzüne intihar ipinden salıncaklar sarkıyor.
Selimciğim Işık yakama yapışmış,
Titrek,kanlı parmakları şah damarımı buluyor.
Nicedir yaşamaktan öte ölümü beklemişim,
Tutunamayanlar cehennemi bizleri ağırlıyor.
Sancıların yazarı Atay;pişmanlığında boğulmuş,
Kalemi kağıda sürmeyeceğine yeminler yağdırıyor.
Kendimi kurtarmışken neye ziyan bedeni öldürüşüm,
Şimdiye dek yuttuğum her çığlık satırlarımda yankılanıyor...
20.19
Ne Kalabildiğim Ne Gidebildiğim;
Bugün buraya kaçıncı gelişim?
Eski mesajları okumaya başlamıştım ki durmaksızın dolan gözlerim fazlasına bakmama müsade etmedi bir türlü.Gürkan ben o hâlini çok özledim.Üzerime titrediğini hissetmeyi,kıyamamanı,bahaneler bulup bulup sürekli yazmalarını,ben uyurken bana mesaj atmalarını,kırmamanı,ansızın aramalarını,nahif tavırlarını çok özledim.
Canımı çok yakıyorlar,sığamıyorum bu şehre,dayanamıyorum.Merhametine, sevgine,ilgine,şefkatine,sende güzel olan her şeye ihtiyacım var.Ne olur,onların itip durduğu bedenimi kucakla,sar beni sıkı sıkı bırakma.Yalvarırım,ruhum acı çekiyor.
Yalvarırım.
Çok,belki kendimden dahi çok seviyorum.Söylemekten de hiç çekinmiyorum.Lakin kırgınlığımı dile getiremedim,söyleyemedim.
Kalbimi açıp da göstermedim,oysa ne çok isterdim fakat beceremedim.
İncindim.
Ben yazarken çok ağladım,sen okurken gülümse olur mu.Kıyamam sana ben.
Geceden kara gözlerine kıyamam,kirpiklerinden öpüyorum...
Matmazel
@yildiztozu
0 notes
fkmedyablog · 1 year
Text
Enler Köşesi- En Çok Kitap Okuyan Ülkeler
Kitap okuma alışkanlığı, kişinin düzenli olarak kitap okuma eylemini gerçekleştirmesi ile oluşan bir davranıştır. Kitap okuma alışkanlığı, sadece kendinizi eğitmekle kalmaz, aynı zamanda zihninizi, hafızanızı ve hayal gücünüzü de geliştirebilir. Bugün de sizlere en çok kitap okuyan ülkeleri sıraladık. Tabi biz yine sonlardayız:( Sizlere keyifli okumalar diliyoruz😊 Kitap okuma araştırmasında…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
papatyakahvekitap · 1 year
Text
Bir köşe yapmıştım, okuma ve kahve köşesi. Mutluydum orada. Şimdi sorsanız zihnimde sürekli binalar yıkılıyor.
1 note · View note
hcagla · 1 year
Text
Farklı Kategorilerde Okunası 4 Kitap
Tumblr media
Kitap alışverişi yapmaya bayılıyorum. Farklı türde kitap alıyorum genelde. Bu aralar fuar gezmesi, internette sahaf günleri falan derken okunacak epey kitap biriktirdim. Bu yüzden elimdeki kitaplar bitene kadar almamaya karar verdim. Farklı Kategorilerde Okunası 4 Kitap umarım listeniz için ilham olur. Bu yazı da ilgini çekebilir: Yenilerini Satın Almak Yerine Sahip Olduğum Kitapları Nasıl Okurum? Kitaplarla ilgili de yeni bir kuralım var. Yatmadan önce elimde telefonla geçen süre yerine kitap okumayı tercih ediyorum. Cep telefonuyla yatağa girip en az bir saat hiç farkında olmadan sosyal medyada takılma huyumu neredeyse tamamen attım :) Bunun yerine her gece yatmadan en az 5 sayfa okuma gibi bir hedef belirledim kendime. Tabii bir başlayınca devamı geliyor, 5 sayfayla kalmıyor. Önümüzdeki aylarda okuyacağım kitaplarım şöyle; 1- Savaş Sanatı - Sun Tzu Kitap arka sayfasında, yazılı tarihin en etkili taktik strateji eserlerinden biri olduğu yazıyor. Başarılı olmak ve güçlü kalmak isteyenler için okunması gereken kılavuz kitaplardan. 2- Dava - Franz Kafka İndigo yayınlarından aldığım kitabı fuardan almıştım. Kafka - Dava kitap özeti şeklinde aratırsanız özetlerini yayınlayan siteler de mevcut. Kitabın arka kapağından bir bölüm; İnsan zihninin ve bedeninin baskılandığı, korkuya maruz bırakıldığı hayatların her taraftan kuşatıldığı 20. yüzyılda geçen bir adamın öyküsünü anlatıyor bu kez Franz Kafka. 1925 yılında, ölümünden sonra yayımlanan bu eseri sembolik bir hikâye gibi algılayabilir, bir varoluşçunun gözünden görebilir ya da totaliter rejimlerin çılgınlığında yaşadığımız modern bürokrasilerin bir trajedisi gibi okuyabilirsiniz. Kafka, suçunu hiç bilmeden yargılanan Josef K.’nın hikâyesinde korku çağında yaşayan insanların birbirlerinden korktukları sürece bu düzenden kurtulamayacaklarını anlatır. Çağlar boyunca okunacak bu klasik eser, gelecekte de insanlara kendilerini anlatmaya devam edecektir. 3- İlber Ortaylı - Seyahatnamesi İlber Ortaylı'yı dinlemeyi çok seviyorum. Kitaplarını da hep merak etmişimdir. Altınolukta Ezgi kitabevi'nden almıştım. Henüz okuyamadım. Orada çalışan çocuğun önerisiyle aldım. "Kendisini durduramıyoruz, her hafta yeni kitap çıkarıyor neredeyse" demişti :) Kitabın tanıtım bülteninden; Çok gezen mi daha iyi bilir, yoksa çok okuyan mı? Peki ya bir yandan okurken diğer yandan da gezme imkânı bulanlar? Küçük bir bavul ve rehber kitaplarıyla Orta Asya'dan Avrupa'ya, Kafkaslar'dan Ortadoğu'ya 45 yıldır gezen "seyyah" İlber Ortaylı'ya eşlik etmek isterseniz İlber Ortaylı Seyahatnamesi tam size göre... Türklerin özlemini çeken Hayfa'dan "Muhteşem Osmanlı İmparatorluğu" sergisinin yapıldığı Japonya'ya; Karlofça Antlaşması'nın imzalandığı ve bir daha Türklerin girmemesi için kapıların örüldüğü Sırbistan'dan Türkiye tarihinin önemli dönüm noktalarının yaşandığı Şam'a; 19. yüzyıl Kafkasya'sından kovulan halkların Osmanlı tarafından yerleştirildiği Ürdün'den dünyanın en orijinal müzelerine sahip İran'a; her köşesi tarih olan St. Petersburg'tan Orta Asya medeniyetini gözler önüne seren Buhara'ya; coğrafi konumu, mimari güzellikleriyle gezip görmeye değer ve her birinde Osmanlı Balkanlarının trajik bir sahifesi yatan Tuna kalelerinden etnik bakımdan renkli olması hasebiyle "karışık dondurma" denilen Makedonya'ya; Balkanlarda Osmanlı dönemini en çok yaşatan Prizren'den en iyi muhafaza edilen Türk halılarına sahip Erdel kiliselerine; yıllarca savaş halinde olmamıza rağmen kültürümüzden etkilenen eski Avusturya'dan tarihinde Mustafa Kemal gibi büyük komutanlar yetiştiren Selanik'e, bir ucu Türkiye'ye bir ucu Britanya adalarına uzanan, medeniyetin merkezi Roma'dan arşivleri ve müzeleriyle meşhur Vatikan'a; Otranto'dan Venedik'e; Estonya'dan Ukrayna'ya; Japonya'dan Singapur'a, Louvre Müzesi'nden British Museum'a muhteşem bir yolculuk... "Seyahat etmek benim gençliğimden, hatta ta çocukluğumdan beri heyecanlandığım bir uğraştır. Görmek, harita üzerinde tespit ettiğim yerlere gitmek, coğrafya öğrenimimde benim için vazgeçilmezdir. Türkiye gibi önemli bir coğrafyayı ve tarih alanını öğrenmek için onun kuzeyindeki Güney Rusya ve Kafkasya, doğusundaki İran ve Hindistan, güneyindeki Suriye, Filistin ve Mezopotamya'nın yanı sıra Balkanları ve Akdeniz ülkelerini anlamak da kaçınılmazdır." İlber Ortaylı 4- Bilinçaltının Gücü - Joseph Murphy Bilinçaltı, bilinç, bilinçdışı, enerji gibi konulara oldukça meraklıyım. Hele bu konuları bilimsel verilerle destekleyen kitaplara ayrı bir merakım var. Bu kitap öyle sıradan enerji içimizde kitaplarından değil. Bilimsel olarak kanıtlar sunuyor. Şu an okuduğum kitap bu. Tekrar tekrar okunabilecek, benim gibi bilinçaltının tüm hayatını etkilediğine inananlar için, başucu kitabı olabilecek bir kitap. Kitabın arka kapağı; Düşüncelerinizi Değiştirirseniz Kaderinizi de Değiştirirsiniz Neden bir insan üzgünken diğeri mutludur? Neden bir insan korkak ve endişeliyken diğeri inanç ve güven doludur? Neden bir insan amansız olduğu söylenen bir hastalıktan kurtulurken diğeri iyileşemez? Neden bir insanın güzel, lüks bir evi varken diğeri derme çatma bir yerde yaşamak zorundadır? Neden bir insan tam bir başarı örneğiyken diğeri sefil haldedir? Neden bir konuşmacı ilgi çekici ve son derece popülerken, diğeri sıradan ve sönüktür? Neden bir insan işinde ya da mesleğinde bir dehayken, diğeri hayatı boyunca hiçbir şey yapmadan ya da başarmadan düşe kalka yürümeye çalışır? Neden bu kadar fazla hoşgörülü ve ahlaklı insan zihnindeki ve bedenindeki olumsuzlukların acısını çekiyor? Neden ahlaksız pek çok kişi başarılı, zengin ve sağlıklı olup bunun keyfini çıkarıyor? Neden bir insan mutlu bir evlilik sürerken diğeri evliliğinde mutsuzluk ve hayal kırıklığı yaşıyor? Bu soruların yanıtı, bilinç ve bilinçaltınızın işleyişinde gizli olabilir mi? Kesinlikle evet. ... Benim okunacaklar listem önümüzdeki aylar için bu şekilde. Sizde önereceğiniz kitaplar olursa lütfen yorumlarda yazın. Aşağıdaki görseli Pinterest panonuza kaydederek yazıya istediğiniz zaman ulaşabilirsiniz. Sevgilerle Bu yazıyı beğendiyseniz sosyal medya hesaplarınızdan paylaşırsanız fazlasıyla teşekkür etmiş olursunuz. Daha fazla bilgi için beni sosyal medyada takip etmeyi unutmayın - Facebook, Instagram, Pinterest ve Twitter. Read the full article
0 notes
Photo
Tumblr media
Anaokulu Kitap Okuma Köşesi Tasarimi. Anaokulunuz için İhtiyacınız olan herşey Burada.. www.anokuluproje.com (Konya, Turkey) https://www.instagram.com/p/CmUwKmTNH1B/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes
bilgivitrini · 2 years
Text
Dekorasyonun Tamamlayıcısı Berjerler
Dekorasyonun tamamlayıcı öğelerinden berjer; geniş oturma alanı ve rahat sırt kısmı ile diğer koltuklardan ayrılır. Genellikle oturma grupları ile birlikte kullanılan berjerler, tekli olma özelliği ile oturan kişinin kendine ayrı bir alan yaratmasına imkan verir. Berjerler bazı evlerde en güzel manzaraya sahip pencerenin önünü süslerken; bazı evlerde de kitaplığın yanına konularak okuma köşesi…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
backlinkci · 2 years
Text
Vista Rezidans
Otel Odası
İstanbul’un merkezinde ışıl ışıl zarafet
Raffles İstanbul’un 22. ve 27. katları arasında yer alan ve şıklığıyla öne çıkan Vista Rezidanslar; canlı bir kentin panoramik manzaralarına ev sahipliği yapıyor. Ufka doğru baktığınızda ise Boğaz’ın masmavi suları görüş alanınıza giriyor.
Tek yatak odalı, sofistike Vista Rezidans, 5 yıldızlı bir otel suitinin sunduğu bütün imkanlara sahip. Ayrıca tam donanımlı gurme mutfak, geniş bir yemek masası ve ayrı çamaşır odası gibi uzun süreli konaklamada ihtiyacınız olan çeşitli olanaklar da bu mekanda yer alıyor. Açık plan mimasirisiyle ve mobilyalı terasa açılan kapısıyla ışıl ışıl oturma odası, keyifli vakit geçirmeniz için ideal. Efsanevi Raffles Butler hizmetimiz taleplerinizi yerine getirmek için 24 saat boyunca hizmetinizde. 30 günden daha uzun süre mi kalacaksınız? O zaman özel depolama alanından, restoranlarda ve spa bakımlarında size özel indirimlerden faydalanabilirsiniz.
Ortam değiştirmek istediğinizde Raffles Club’ı keşfe çıkabilirsiniz. Bu ayrıcalıklı lounge’da 17:00-19:00 arasında geçerli olan Happy Hour fırsatlarına ilaveten kaliteli yeme-içme hizmeti, iş dünyası desteği, samimi bir okuma köşesi, çalışmak ya da sosyalleşmek için ideal olan konforlu koltuklar bulabilirsiniz.
0 notes
ahmetertuna · 4 years
Link
3 notes · View notes