#gerçekten pişmanım

[uzaklarasavrulalim]

Güncelleme yapmaya geldim biraz

#şu sıralar hayatta hiçbir şeyin öneminin olmadığını fark ettim #hayat bizi nereye sürüklerse oraya gidiyoruz #akışın içindeyken bunu fark edememek çok gereksiz #kendimi hazırlamadan başıma gelen şeylerden nefret ediyorum #geçen sene mezuna kalma kararım gibi bu sene işten acele acele çıkmam gibi #kendimi eylülün sonunda çıkmaya hazırlamıştım apar topar bir şey oldu ve ben çıktım #gerçekten pişmanım #özlüyorum #bilmiyorum gerçekten bilmiyorum kendi işim değil çalışırken de çoğu zaman söylene söylene çalışıyordum ama yine de özlüyorum #9 buçuk oluyor saati fark edince markette şimdi hazırlık yapıyorlardır diyorum #sabah erken uyanınca şimdi ekmek düzüyorlardır diyorum #bunları ben de yapıyor olabilirdim #çalışıyor olsaydım yarın gececi olacaktım mesela Ahmet bey olmayacaktı Bilal beyin ve benim hatalarımı halletmekle geçecekti günümüz #gereksiz yani gerçekten gereksiz #bilmiyorum bundan önce okul başlasın istiyordum şimdi onu da istemiyorum #üstüne bir de pandemi olursa evde ne yaparım gerçekten bilmiyorum #keşke çıkmasaydım işten okulların açılacağı yok en azından bir şeyler netleşene kadar biraz daha çalışırdım #ben çok istedim ama bedenim dayanmadı bu maratona #böylesi hayırlıymış demek ki #neyse ki hayat yine de çok güzel #hayatımı güzelleştiren bi beyefendi var #bana aşık birine aşığım ve bu his karşılıklı olunca o kadar güzel bir hisse dönüşüyor ki #hani böyle alıp içime koysam da rahatlasam gibi gülmesine sesine kokusuna dayanamıyorum #şaka gibi ama birkaç ay sonra bi yılımız dolmuş olacak #böyle giderse seneye kaçırırım ben bu çocuğu...

[sayendeyirmiki]

sevgili sanal günlüğüm tumblr,

bugün seninle ikinci günümüz <3 biraz kendi kendime konuşayım diye varsın, eğer varlığını merak ediyorsan.. sanki normalde yazmasam da kendi kendime konuşmuyorum. neyse bugün yine neler olduğunu anlatacağım ama bu kısa sürecek çünkü dünden farksızdı. istediğim saatte uyandım. bu, bugünün en güzel şeyiydi. kahvaltı yapabildim bu sayede. ikinci en güzel şey ise kütüphanede hiç tanımadığım bir kızın 'kolay gelsin, başarılar' diyip gülümsemesi oldu. günüm bir kaç saniyeliğine değil birazdan uykuya dalana kadar güzelleşmeye devam edecek. eti çok sevdiğim için ve bunu neredeyse bütün arkadaşlarım bildiği için akşam yemeğinde fazladan yemek yemiş oldum. et.. gerçekten yaşam sebebimsin. bu sanırım babamın kasap olmasından kaynaklanıyor. yazı yazmaktan parmak boğumlarım ağrıyor. ben uyuşurlar sanırdım ama beni vizelerin bitimine kadar idare edecek, canım parmaklarım. Allah affetsin bugün okulda kıbleyi yanlış taraflandırmış olabilirim. sağımı solumu 20 yaşına geldim hâlâ ayırt edemiyorum. böyle giderse hiç öğrenmeyeceğim. geçen hafta iptal ettiğim göz randevuma gitmediğim için çok pişmanım. şimdi doktora gitmek için ara da bul o boş zamanı. bugün herkes gözlerin çok kızarmış diyip acıdılar. makyaj o diyemedim.. ama ağrıması gerçeği de var. gözlerimin hassas olduğunu bilip illa bir şeyler sürmem nedendir? okulda tek başıma yemek yerken bir şey açıp izlememek için çok zor tuttum kendimi. bir an önce bunu normalleştirmemiz lazım. bugün doğan cüceloğlu sayesinde neden sebepsiz yere mutlu olup iyi hissettiğimi öğrendim. meğer bunun sebebi kendin gibi olup, kendi özünde olmak ve kendinle yaşamayı bilmekmiş. bu hayatta yapabildiğim en iyi şey bu. o yüzden kalabalıkta, birden çok insanın yanında ve kendimi ifade edemediğim yerlerde bulunmuyorum. yalnızlık olarak tanımlamıyorum ben bunu. onu da çok severim orası ayrı konu. ama işte kendimle olmak daha iyi gelmiştir her zaman. cuma günü bir arkadaşıma ders çalışma sözü verdim. hiç gitmek istemiyorum. ben bir başkasıyla çalışamam ki. kötü düşünmek istemiyorum ama umarım gitmem :") bugün düne oranla çok uykum var. iki fincan yerine bir fincan içtiğim içindir. bir ara aklıma çok kahve içip kalp krizi geçiren aile tanıdığımız geldi o yüzden günde iki bardağa indirdim. bir de su içsem çok güzel olur. kaşlarımı da çatıp durmasam tamamdır. biri beni sustursun yoksa hayatımın tüm gereksiz ayrıntılarını buraya dökeceğim. ve sustum.

[buffy-buffy]

Niye böyle oluyor huzursuz hissedip iletişimimi kesmek istiyorum ama sonrasında pişman olacağımı da düşünüyorum (birisi hakkında pişmanım çünkü). ÇOK GERİCİ BU YÜZDEN ETRSFIMDAKİLERDEN FİKİR ALIYORUM ÖÜNKÜ TEK BAŞIMA BUNU KALDIRAMAM.

Tbnin bana bıraktığı en kötü şwylerden birisi de ilk mesajı atan abiler. Gerçekten travma sebebim diyorum anlamıyorsunuz. 14 yaşındayken bana yazan abiyi hala unutamıyorum. 14 yaşında yeni bi arkadaşım daha oldu vs diyordu da diğer dedikleri bunla pek uyuşmuyordu. Sonra gruplar vardı o zaman ben 9 dum lgs grubuna girmiştim en yakın yaş ortalamam olur diye o abi de ordaydı ve 18 yaşındaydı ne alaka yani sonra hep gergin dolaştım zaten 4 yıl geçmiş hâlâ öyleyim. Karşı cinse ilk mesajı ben atarsam sıkıntı yok ama onlardan geliyorsa geriliyorum ve genelde görüldü atıyorum. İyi niyetli abilerim varsa da özür dilerim görüldü attığım için

Ayrıca o mesajları tbden atsa bu kadar gerilmezdim Instagram beni çok geriyo(yine bi travma)(travmalar travmalar doymuyorduk travmalara)

#burası safe place im gibi buffy benim safe place sim

[nesepalamudu]

Ben yine mezuna kalıyorum, 20 yasindayim ve kendimi çok kötü ve amaçsız hissediyorum. Yaşadığım şehirden nefret ediyorum. Hiçbir hedefim yok. Ben kimim, neyim bilemiyorum. neye yeteneğim var onu da bilmiyorum. Bu kez çok pişmanım ama...Ailemle 1 yıl daha nasıl geçireceğim bilmiyorum. Benim için bir önerin var mı?😔

inançlı biri misin bilmiyorum, bugün okuduğum ve çok hoşuma giden bir şeyden bahsetmek istiyorum. musibet kelimesi ile ilgiliydi. biz musibet kelimesini hep olumsuz anlamda kullanıyoruz, başımıza musibet geldi dediğimizde hep istemediğimiz bir şey geldi demek istiyoruz. ama harith bunun üzerine biraz araştırma yapıp paylaşmış, musibah kelimesinin arapça asaba fiilinden geldiğini ve onun anlamının da bir hedefi tutturmak, vurmak olduğunu yazmış. yine demiş ki, aslında başımıza bir musibet geldiğinde, doğru zamanda doğru hedefi vurmuş oluyor. sonra da şu ayeti paylaşmış

ben de Elmalılı mealinden karşılığını paylaşayım: "Allah'ın izni olmayınca hiç bir musibet isabet etmez. Kim Allah'a inanırsa, Allah onun kalbini doğruya götürür. Allah her şeyi bilendir."

ve yine harith'in söylediği şeyle devam edeceğim.

yani aslında çok güzel bir şeyden bahsediyor. biz kaybolmuş da hissetsek, kaybetmiş de hissetsek, amaçsız da hissetsek, bütün bu musibetlerde Allah'a güvendiğimiz zaman Allah'ın nasıl yol göstereceğini söylüyor. yani Allah bunu bizzat kendisi söylüyor.

dürüst olmak gerekirse hissettiğin duygular bana hiç yabancı duygular değil. 25 yaşında sayılırım, bazı yaşıtlarımla kendimi kıyasladığım zaman, benzer duygular hissediyorum. uzun süredir çalışan, kariyerini artık belli bir yere getirmiş arkadaşlarım var, evlenmiş, kendi evini düzenini kurmuş arkadaşlarım var, bunların her ikisini birden götürebilen arkadaşlarım var, yurt dışında yükseğini bitirmiş arkadaşlarım var, ekonomik bağımsızlığını kazanmış benden küçük arkadaşlarım ya da kuzenlerim de var. ama düşündüğün zaman aslında 20 yaş hiçbir şey için geç kalınmış bir yaş değil. bak hatta başka bir örnek verecek olursam, istemediği bir bölümde 5 yıl harcamış bir arkadaşım var, hem de 4 yıllık bir bölüm, benimle aynı yaşta, şimdi yeni bir bölüme başladı, ilk yılını okuyor. ben bunları kayıp olarak görmüyorum. bazen ne istediğimizi bilmek için de zamana ihtiyacımız olabilir. bazen kendimizi çok zorlandığımız halde elde edemediğimiz o şey aslında gerçekten bizim için iyi olmayadabilir. Allah hayırlısını versin her zaman inşallah. yolun açık olsun senin de

[zamanla]

Dizinin son bölümünü de izledim ve bitti. Büyük ihtimalle sonunu hatırlamayacağım. Deniz karakterini zaman zaman kendime benzettim ama Denizi pek sevemedim de. En toksik ilişkilerden biriydi. Gün'e çok üzüldüm. Dizi gerçekten 8.5 imdb olmayı hak ediyor. Çok güzeldi. İzlemeyen herkese tavsiyemdir ben izlemekte geç kaldım pişmanım.

#Spotify

[kusurum]

sevgili kendim,

bu zamana dek seni aşağıya çektiğim için özür dilerim. yardıma ihtiyaç duyan birinin gözlerinde kendine rastladığın için, üç beş kelime yan yana dizilince kalbinde devasa tufanlar oluştuğu için ve o tufan anında bile kurtarmaya çalıştığın son kişi bile sen olmadığın için tüm kalbimle özür dilerim. biliyorum kızgınsın ve yine biliyorum ki fazlasıyla dargınsın. ama tüm bunları bir kenera bırakalım. sen neden hâlâ bu şarkıyı dinliyorsun? tamam düşünmemiz gereken çok konu var ama sence de fazla ağır mevzulardan başlamıyor muyuz? biraz hafiflemeye ihtiyacımız var. biraz durulalım, biraz nefeslenelim. etrafımızda ne olup bitiyor izleyelim. çok şey kaçırdık. seni ben ittim, bizi ben düşürdüm. biliyorum ve gerçekten çok pişmanım. sana söz veriyorum. seni ben kaldırıcam. ona buna muhtaç olmayacaksın korkma. kendi ayaklarının üzerinde dimdik duracaksın. başını eğdiren mevzuları da omuzlarına yük olmaktan kurtarıcam merak etme. her şeye rağmen, dünya yaşamaya değer. iyi ki var olacağım günlere hasretle.

[differentgirlxx]

Birgün sana gercekleri anlattığımda hala yanımda olur musun bilmiyorum. Hayatımı , beni bitiren şeyi sana anlatamıyorum. Korkuyorum.. Sen kaybetmekten korkuyorum. Bunu sana söylemem gerekirdi. Şu an benden gitmek istesen bile gidemiyorsun. Bu seni zorla yanımda tutuyor biliyorum. Gidemiyorsun ama uzaklaşıyorsun benden. Gidemem senden.. gidememm bu çok ağır. Nasıl yapayım bunu ,bana yeniden hayatı veren adamdan nasıl gideyim. Kaldıramam bunu.

Bizi nasıl bir bataklığa sürükledim böyle. Nasıl yaptım bunu neden izin verdim. Allahin belası aşağılık bir insanim ben. Nefret ediyorum kendimden. Sana bu yükü yüklediğim için pişmanım. Hata yaptım yine. Hata yaptım. Bizi büyük bir uçuruma savurdum, sende nasıl bir etki yaratacağını bilemedim. Düşünmedim lanet olsun. Aptalım ya aptaal nasil yaparım sana bunu nasıl yaparım. Özür dilerim. Özür dilerim nolur birgün affet beni.. karşına geçip konuşacak cesaretim yok sevgilim..

Peşimi birakmiyor geçmişim. Ölmek için gün sayıyorum. Seninle kurduğum hayaller sanki masalmis gibi. Biz bir masal olarak kalacakmışız gibi. O kadar mükemmel ki hersey. Ben benim gerçekten bunları yaşayacağıma ihtimal vermiyorum. Hayır ya mümkün değil diyor içimdeki. Hak etmiyorsun diyor. Sen bu adamı da sevgisini de hayallerini de hak etmiyorsun diyor. Hayatına bir parazit gibi yerleşip onu da içten içe bitirmeye başladın. Onu mahvettin, umutlarını kırdın , heveslerini kırdın. Senden önceki ışığı yok artık. Eski umutları yok. Hayatına girdiğinden beri onun enerjisini kullandın. Onu yok ettin. Şimdi kalkıp onu suçlayamazsın. Bunu ona sen yaptın. Belki başka bir kadınla çok daha mutlu olacaktı. Hala çok bencilim seni başka biri ile hayal etmek yerine ölmeyi tercih edebilirim. Ama sana zarar veriyorum sevgilim.

#SoundCloud

[sharmainelyx]

Yaşamak söz konusu bile değil hayatımda. Benim yaptığım yaşamak değil, hayatta kalmak. Ve en acısı da bu. Yaşamadan hayatta kalmaya çalışmak.. Hayata dair bütün ilkleri tattım ben, yaşım başım olmadan. Olgunlaştım, büyüdüm. Ve şimdi hayatta kalmaya çalışıyorum. Bunun öncesinde sadece hayattaydım. Hayat.. Tek kelimenin bana bu denli acı vereceğini düşünmezdim. Ben bu tek kelimeyle tutunuyorum bazen mücadeleme. Bazen de bu tek kelimeyle uçurumun dibini görüyorum. Hiçbir zaman orta noktada olmadım. Ya en tepedeydim, ya da en dipte. Ortada kalmak yaşamak oluyor işte.

Kırgınım, yorgunum, bitkinim ve en önemlisi de pişmanım. Pişmanlıklarım bana tecrübe olarak geri dönüyor. Fakat bazı şeyler yine yerine oturmamış gibi. Ne yazık ki biliyorum, ne yaşanırsa yaşansın bazı şeyler eskisi gibi olmaz. Fıtrat gereğidir bu. Herkes değişir. Her şey değişir. Ama biz yani kendimiz asla değişmeyiz. Sadece bir şeylerin farkına varırız, olgunlaşırız ve artık tecrübelerimizle ayakta kalırız. Bu zamana kadar ben çok kişiden duydum bana denilen "değiştin" kavramını. Hayır! Ben buradayım. Senin tam karşında. Senin değiştin dediğin kişi aslında bendim. Sen belki de asıl beni göremedin. Ya da artık sana eskisi kadar kendimden bir şeyler vermiyorum. Ya belki de ben gerçekten akıllandım ve senin gerçek yüzünü gördüm. Senin adlandırdığın o değişiklik benim tecrübem oldu.

Ben her zaman hayatıma giren her insana teşekkür ettim. Bana iyiliği de olsa kötülüğü de olsa teşekkür ettim. Bir insan bana kötülükle geldi. Ben kaldıramadım. Çok ağladım, çok yıprandım. Bunun sonunda kime güvenip güvenmeyeceğimi, nasıl bir insan olmam gerektiğini, gözyaşlarıma kimin değeceğini, aslında kimi önemsemem gerektiğini öğrenmiş oldum. Daha sayamayacağım birçok durum var. Ve ben bundan memnunum. Bir insan da bana iyilikle geldi. Mutlu oldum, hemde fazlasıyla. Bunun sonucunda ise sevmeyi, sevilmeyi, mutlu olmayı, gülmeyi öğrendim. Hayatın getirdiği en güzel şey sizin hayatınıza giren iyi insanlardır.

Hayatıma giren de çıkan da çok şey kattı bana. Asla şikayetim yok. Bir kere düştüm diye yerle bir olamam. Bir kere kalktıysam da, bu tekrar düşmeyeceğim anlamına gelmiyor. Dengeyi kurmak gerekiyor. Ben bunu başardım. Eğer bunu başardıysam önümde hiçbir engel kalmadı. Ben başarabilirim.

[gunesamakaranliktakalan]

Burayı tam 2 sene önce açmıştım. Başlarda kullanmadım tabi. Ama sana olan sevgim arttıkça hep gelip bir şeyler atmak istedim. Hep yaptım. Sen bulma diye gizledim. İçimdeki sen öyle özeldin ki seni senden saklamak istedim. Sonra sana attım burayı. Sevdin mi bilmiyorum. Ama şimdi buraya bakmıyorsun bunu biliyorum. Unutmuşsundur burayı. Keşke açıp baksan. Bana hep güneşim derdin. Karanlıkta kalan kısmımı görmezdin. Adımın anlamını sormadın. Neyse. Zaten bakmıyorsun buraya. Bu yüzden özgürce yazabiliyorum. Çok özlüyorum seni. Sürekli anılar geliyor aklıma. Sende beni seviyorsun işin garip kısmı da o ya. Seven insan vazgeçmez derler. E sen benden vazgeçtin? Verdiğin sözler, söylenilen şeyler hep boşa mıydı yani? Gerçekten yanımda başkasını görsen üzülmeyecek misin? Anılarımızı silecek kadar ne yaşadın bilmiyorum ki? Ayrılacağın gün bile o kadar ilgiliydin ki.. Gel de gittiğine inan. İyi değilsin biliyorum. Keşke yanında olsam. Ama elim kolum bağlı gelemiyorum artık sana ben. Sokaklarım sana çıkamıyor. Sana çok ihtiyacım var ama yoksun. Soluma bakıyorum yoksun. Söylesene nerdesin? Neden böyle yaptın? Açıklama yaptın sözde. Bilmiyorum diyerek. Bana 'bizim aşkımız her şeyin üstesinden gelebilir' demiştin. Neden gelmedi ki? Kaldıramıyorum dayanamıyorum artık ben. Yavaş yavaş sona doğru gidiyorum. Kendime zarar veriyorum. Ama bu kez isteyerek. Hakkımda hayırlı olan sen ol istedim. Hâlâ istiyorum gelmeni. En azından dünya gözüyle pişmanım de bana. Hâlâ pişman değilim deme. Bunu bana yapma. Anılarımıza yapma. Sevgimize yapma. Hayallerimize hiç yapma. Seni iyi biri olarak hatırlamak istiyorum lütfen yardım et. Tek istediğim şey yüzüme pişmanım demen. Lütfen. Sadece 8 harf, 1 kelime. Yağmur yağıyor. Gel de yürüyelim birlikte. Eskisi gibi olmayacağını biliyorum. Ya daha iyi oluruz ya daha kötü. Gel ilk seçenek olsun. Biz 3 gün ayrı kalamadık. Koskoca 3 hafta olmuş nerdesin?

[uzaklarasavrulalim]

Geç kaldım sanırım

#bi de ilk ders yani #sabah babamla gitmediğim için pişmanım gerçekten #umarım hoca cins falan değildir #sınıfın da yerini bilmiyorum #ilkine girmeyip ikincisine girsem desem ara vermez muhtemelen #bi de ne varsa bugün trafik aşırı yoğun #mesai saati falan da değil anlamadım yani

[jslvrrc]

özür dilerim uyumak istiyorum dediğim için gerçekten düzeltelim demek istedim uyusaydın cok pişman olurdum suan da çok pişmanım ama dünü unutmayacağım gerçekten hatta saat 00.27 kırdım seni çok özür dilerim mesajlarını gormedım o zaman muzık dınleyerek aglıyordum galıba ve dıbıne kadar calıyordu sen beni anlıyorsun yaren aglıycm skmdk ozud dılerım dun ıcın snden asla sogumam asla kin bile tutamam sana cok seviyorum seni ilk defa böyle hissediyorum birine karşı korkuyorum geriliyorum yanlış yapmaktan seni kaybetmek istemiyorum benden asla gitme istiyorum eger gıdersen yasarım ama yaşayamam ya da bilmem depresyonun son evresınde olurum galiba kimseyle konuşucak gücü de kendimde bulamam dün gibi iyi olur dediğin zaman çok yabancı hissettim ama neyse sevgilim seni çok seviyorum sana çok aşığım

#Spotify

[yeis4]

İnsanlar neden bu kadar kırıcı. Ben size ne yaptım. Hiçbirinize bir kötülüğüm dokunmamışken neden beni bu kadar kırıyorsunuz. Beni kırmayan tek kişi vardı. Onuda ben kırdım. Biliyorum çok kötüyüm. Biliyorum bencilin tekiyim. Ama çok pişmanım. Yemin ederim çok pişmanım. Seni sevdiğimi seni kaybedince anladım. Keşke daha erken fark etseydim. Sana yazmak istiyorum ama hiç cesaretim yok. Bazen eski mesajlarımızı okuyorum sonra bana bir cesaret geliyor ama ne yazacağımı bulamıyorum. Biliyorum çok yüzsüz biriyim ama gerçekten özledim. Çok özledim...

Özür dilerim...

#saudade

[unrewind]

Bir kez

Şimdi gittin kaldın bi' yerlerde ılık meltem geçti hayatımdan debelendiğin garip gökyüzünde varoluş sıkıntısı çocuklar halâ dışarda oyundalar umutsuzluğu, anlamsız... sen de gördün, pişmanım olmaya; uçsam, yayılsam bahçeye gerçekten kardeş olur musun? tut elimden devlet sürüklerken. sessiz olsam da olmasam da bir kendime gider misin? bir kez fırlatıldık bu dünyaya; bir kez atıldık hayata. bir kez fırlatıldık bu dünyaya; bir kez... ~ Sakin, Bir kez

#sakin #ghetto #bir kez #onur özdemir

[sizenebayim]

Selamün aleyküm kardeşim ben hayirlisiyla bir evlilik yoluna gireceğim ve gerçekten dinine düşkün ihsanlı iyi bir insanla şükür bende öyleyim ama geçmişte bir hatam oldu bundan dolayı çok pişmanım Tevbe ediyorum her zman büyük bir hata değil ama korkuyorum yinede herşey yolunda güzel ama bu konudan dolayı çok huzursuz oluyorum

Ve aleykümselam 🕊

Allah mübarek etsin. Kolaylaştırsın, hayırla tamamlasın. Böylesi hayırlı şeylerde engel olmak için şeytanın vesvesi çok olur, bu vesveselere kapılmayın daim dua halinde olun lütfen. Efendimiz aleyhisselam hadiste  “Günahtan tam dönen ve tövbe eden, o günahı hiç işlememiş gibidir.” (İbn Mace, Zühd, 30.) buyuruyor. Tövbenin kabulünün işaretiyse o günaha tekrar dönmemektir. Sizin kalbinizde olması gereken düşünce bu olmalıdır. Ama elbetteki Rabbimize karşı kalbimiz de günahlarımızdan ötürü daim bi mahcubiyet taşıyıp, günahımızın küçüklüğünden ziyade o hatayı kime karşı yaptığımızı düşüneceğiz ve dilimizi hep tövbeyle döndüreceğiz, . Zira kula yakışan elbiselerin en güzellerindendir mahcubiyetle işlenmiş utanma ve pişmanlıkla boyanmış tövbe elbisesi. 🕊

[bergenthequeen-blog]

replik8

Yalan Söyleme ve Koruma İsteği:

Karakter A: "Hayır, bunu söyleyen kesinlikle yanılıyor olmalı. Benimle ilgili olan herhangi bir şey olmadı."

İçsel Motivasyon: Karakter A'nın suçlamalardan kaçınma ve kendini koruma isteği, gerçekleri gizleme arzusu.

Manipülasyon ve Kontrol Arzusu:

Karakter B: "Seni kandırmak isteyen birileri var, benimle ilgili olan hiçbir şey yok. Bana inanmalısın."

İçsel Motivasyon: Karakter B'nin başkalarını manipüle etme ve kontrol etme isteği, kendini savunma arzusu.

İtiraf Etme ve Pişmanlık:

Karakter C: "Evet, ben yaptım. Ama gerçekten çok pişmanım, affedilme umuduyla söylemek istedim."

İçsel Motivasyon: Karakter C'nin suçluluk duygusu ve vicdan azabıyla başa çıkma isteği, dürüstlük ve affedilme arzusu.

Gerçekleri Gizleme ve Kendini Haklı Çıkarma:

Karakter D: "Bunu kim söyledi? Kesinlikle yanlış anlaşıldım. Ben bu konuda hiçbir şey yapmadım."

İçsel Motivasyon: Karakter D'nin gerçekleri gizleme ve kendini haklı çıkarma isteği, itibarını koruma ve suçlamalardan kaçma arzusu.

Duygusal Manipülasyon ve İkna Etme:

Karakter E: "Eğer gerçekten bana inanıyorsan, sana yardım etmemi istiyorsan, lütfen beni dinle ve bu konuyu kapat."

İçsel Motivasyon: Karakter E'nin duygusal manipülasyon ve başkalarını etkileme isteği, sonuçlardan kaçma ve konuyu kapatma arzusu.

[sweetserialkiller-dilsat]

İlk Günler - 7

İnsanın kendisi ile yapayalnız kaldığı o an aslında içinde neler neler dolanıyormuş. Bu yalnızlıkts meğer ne kadar uzun süredir içimde susturduklarım varmış onları anlamış oldum. Kendime ne kadar çok haksızlık etmişim. Her şeyden ne kadar da korkmuşum meğersem. Korktuğum şeyler başıma gelmesin derken her olumsuzluğu içime çekmişim. Kendime değer vermemişim mesela. Kendime değer vermedikçe aslında senden de kaçmışım hep. Canım o kadar çok acıyor ki Öztekin. Bunu bize yaptığım için o kadar çok üzülüyorum ki. Yanı başımdayken sana sarılamamalarıma, seni sonsuz kere öpmediğimden o kadar çok pişmanım ki. Bugün gidişinin tam 7.günü. Bana koskaca 7 yıl gibi gelen, her gün daha çok yaşlandığımı hissettiğim günler. Çok kötüyüm. Kalbim canımı acıtıyor. Sürekli aklıma geldiğinden sürekli ağlıyorum. Tüm Pazar günümü belki gelirsin diye bekledim. Belki beni özlemişsindir sandım. En ufak çıtırdamalarda acaba sen mi geldin diye durup bekledim. Bizsizlik canını hiç acıtmıyor mu sevgilim? Hiç mi özlemiyorsun bizi? Sürekli aklıma senin yıllar önce kendine yazdığın o not geliyor.

31.08.2017’den;

‘’Gelecekteki ben, eğer saracak kadar yakınsan ona sımsıkı sar, eğe3r öpecek kadar az ise mesafeler öp, kokusunu bir adım ötende ise doldur ciğerlerini onunla… Bak eğer küs falansanız, git barış onunla bilirsin ki şu an bile yapamazken ben onsuz, sen nasıl yapacaksın? Aptal olma. Ve ona benim söyleyemesem de onun duyduğu şeyi haykır, çünkü sen yapabilirsin.

Teşekkürler ben.’’

Artık gözlerimdeki yaşlar bitiyor. Her seferinde o kadar büyük bir acı veriyor ki bu. Yıllar önce ilk kez sana aşık olduğumu söylediğim o gün, ve o günden yıllar sonra yanı başımda sen yoksun. 

Acı çektiğimi hissetmiyor musun cidden gerçekten. Hiç mi merak etmiyorsun beni. Hiç mi gelmiyorum aklına.

Dün tüm gece uyku aralarımdan kalkıp sana baktım. Sabah 4:33’e kadar uyumadın. Kimlerle konuştun o kadar saat. Ben değildim çünkü ama karşındaki kişi kimdi?

Biliyor musun dün tüm gece o üstünden çıkardığın beyaz tişörte sarılarak uyudum. Sabaha karşı sıcaklığını hissettim. Aklıma geldikçe kalbim yerinden çıkacakmış gibi oluyor. Dudaklarımdan sıcak sıcak öptün oysa, ellerin, avuç içlerin göğsümde dolandı. Kasıklarımda kasıklarının o hissi vardı ve hepsini hissedebiliyordum. Gerçekten geldiğini düşündüm ben bu sabah senin. Ama gözlerimi açtığımda karşımda yine yoktun.

Öztekin ben çok kötüyüm, en çok da sana ihtiyacım var. Yalvarırım artık bu acıyı çektirme Öztekin, yalvarırım artık dön bize. Ben hiç iyi değilim.

27/08/2023