Tumgik
#yalan ve gerçekler
sayfalardadogmak · 1 month
Text
Bana bir yalan söyle, ama bu yalan senin olsun, senin uydurduğun bir şey olsun, alnından öpeyim! Kendine ait bir yalan, başkalarına ait gerçekleri tekrarlamaktan belki de daha iyidir. Birincisinde sen bir insansın, ikincisinde ise bir papağan!
-suç ve ceza-
24 notes · View notes
insanzee · 8 months
Text
Evrimi Neden Çürütemiyorlar? Çünkü Yalan Söylüyorlar!
youtube
Dün din dersi idi bugün bilim😊
Uzun olsa da ısrarla izlemenizi tavsiye ettiğim bu video, bir müslümanın diğer müslümanları din tüccarlığı yapmak adına gözlerinin içine baka baka nasıl yalan söyler nasıl kandırır adlı çalışma!
Tekraren, ısrarla zaman ayırıp dinleyin diyorum çünkü bu 2 saat 18 dk lık video da en az yüz tane yeni bilgi edineceksiniz. Müge anlıya, kıytırık bir diziye veya bir futbol maçına ayırdığınız zamanı böyle şeylere çok görmeyin lütfen. Birileri gibi kandırıldık dememek için bilmek iyidir!
Mustang efendi özellikle sen iyi dinle peşinden gittiğin boş sözler köşkü kibarca nasıl yerin dibine sokulur gör ve bir daha boş yapma, her duyduğuna da inanma!
Bilim bildirir yalan öldürür!
Bilmek iyidir...
34 notes · View notes
hayatinizleri · 2 years
Text
Çocukken bazen, böyle çok sıkıştığım anlarda.
Gözlerimi kapatırdım ve bu olanların,
Sadece bana karşı hazırlanmış bir sürpriz olduğunu düşünürdüm.
Her kavgadan sonra derdim ki kendime
"kesin bu gün doğum günüm ve bu olan kavgalar, kaos aynı o çizgi filmlerdeki gibi bana karşı hazırlanmış bir oyun. Birazdan babam, annem, abim, akrabalarım her biri bir yerden çıkıp SÜPRİZ diye bağıracak"
Olmadı biliyormusunuz.
Ama ben böyle düşünmekten asla vazgeçmedim.
Her defasında aynısını yaptım.
Ama her defasında hayal kırıklığına uğradım.
Gece gözlerimi kapattım, ne "süpriz" diye bağırdılar,
Ne de bir yerlere saklanıp o çizgi filmlerde ki sahneler gibi süpriz yaptılar.
Her gece biraz diye kırılıyordum onlara.
Çocuk yaşımda her gece biraz daha umudum tükeniyordum.
Biraz daha mutsuz uyanıyordum.
Ben böyle böyle olgunlaştım, olanların bir süpriz olmadığını anladığımda.
Olgunlaştım...
1 note · View note
selin-n · 14 days
Text
Hayaller ve gerçekler🕊️☕💙
Kahve içip sohbet edecektik ya hani___?!
Öyle___!!
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Bir gül, bir güle derdi ki görse___
Yalan söylüyorum___
Güller bu sıra hiç
konuşmuyor bayım__!! 😔🌹
D. Madak
Tumblr media Tumblr media
Sevgiydi kalbimdeki 💚
Tumblr media
81 notes · View notes
denizeyuruyen · 4 months
Text
Tumblr media
İNSANLIĞI UTANDIRMAK İÇİN KUYUSUNDAN ÇIKAN GERÇEK
"Gerçek her zaman aynı mı kalır? Doğru, gerçekle ne ölçüde kesişir?"
"Doğrunun ve gerçeğin kaybedildiği hissiyatı ise insanoğlunun en büyük korkularındandır."
"Fransız ressam ve heykeltıraş Jean-Léon Gérôme 19. yüzyılın ünlü isimlerindendi. Mesleğinin doruğundayken gerçek kavramına merak saldı. Antik çağ filozoflarından Demokritos’un 'Gerçek hakkında hiçbir şey bilmiyoruz, çünkü gerçek bir kuyunun içindedir' sözlerinden etkilenerek dört adet resim yaptı. Günümüze ulaşan ve ilk kez 1896’da Paris’te gösterilen 'İnsanlığı Utandırmak İçin Kuyusundan Çıkan Gerçek' adlı resimde efsanelerle karışmış şekilde gerçekliğin düştüğü durumu betimliyordu."
"Efsaneye göre yalan ile gerçek günün birinde denk gelirler. Yalan neşeyle "Bugün hava çok güzel" der. Gerçek gökyüzüne bakar ve şaşırır. Yalan yalancılığını yapmamış, doğru söylemektedir. Yalanın doğru konuşmalarıyla geçen yürüyüş sonrası bir kuyunun başına varırlar. Yalan kuyunun içine bakar ve "Su çok güzel, birlikte banyo yapalım” der. Gerçek kuşkulansa da suyun güzel olduğunu anlayınca soyunur ve birlikte kuyuya girerler. Ancak yalan aniden sudan çıkar ve gerçeğin elbiselerini alarak kaçar. Gerçek şaşkınlık ve kızgınlıkla kuyudan çıkıp elbiselerini almak için yalanı aramaya başlar ama gerçeği böyle çıplak görenler onu aşağılar ve öfkeyle bakarlar. Bunun üzerine gerçek kuyuya döner ve utançla sonsuza dek ortadan kaybolur. Rivayet o ki o günden beri yalan, gerçeğin elbiselerini giymiş biçimde aramızda dolanır durur. İnsanlık da o günden beri çıplak gerçeği görmek yerine onun giysilerini giyen yalanla karşılaşmaya alışır."
"Gérôme tablosunda çıplak gerçeğin şaşkın, endişeli ve öfkeli halini öyle güzel betimlemiştir ki onun yalnızlığına acıma dolu gözlerle bakarken doğrular ve gerçekler hakkındaki kendi çaresizliğimizi unuturuz."
- Ömür Tanyel - Cumhuriyet Pazar
Yazının tamamı için:
https://www.cumhuriyet.com.tr/cumhuriyet-pazar/gercegin-zamanla-sinavi-2160256?utm_medium=KategoriSayfasi&utm_source=KategoriSayfasi
18 notes · View notes
yazan-kalem-siyah06 · 6 months
Text
Tumblr media
Bir ihtimalken bile güzelsin. ♥️
Değilken bile.. ♥️
Tumblr media
Sensizliğin
sessizliğiyle
bulandı gene
her yanım,
Ben sen dedim..
zaman dur dedi,
Ben gene
sen dedim
durdurdum
zamanı,
Ve sardım
seninle
heryanımı,
Heryanımda
sen olmanın
en güzel yanı
ne biliyormusun,
Hic sensiz
kalmıyorum,
Çiziyorum
bazen
beyaz bir
kağıda seni,
Bazen
okuyorum seni
en sevdiğim
şiirin ilk
mısrasında,
En sevdiğim
şarkıda
dinliyorum
bazen seni,
Akıyorum
bazen
gözlerimden
kahve kokulu
gözlerine,
Ve
geliyorum
seninle
göz göze,
Benliğimden
çıkıp sen
oluyorum,
Gerçekler
yalan
oluyor,
Tumblr media
ve tek
doğru kalıyor;
Oda sen.
Öyle
çoksun,ki
bende,
Olmuyor
yüreğinden
başka
gidecek
bir yer,
Ne yana
gitsem
çıkmaz
oluyor,
Ve gene
bütün
yollarım
sana
çıkıyor,
Ağlıyorum
belki,
Tumblr media
sen
olmayınca
özlüyorum seni,
Ama ben
en güzel
seni özlerken
ağlıyorum,
Ben
en güzel
özlemi
seni
özlerken
çekiyorum,
Ve
şükrediyorum
düştüğü için
sevgin
yüreğime,
Düştüğü
için
sevgim
yüreğine......
Tumblr media
11 notes · View notes
avalonunezgisi · 11 months
Text
youtube
evvvet, geldik bu konuya. biliyorum twitter’da vesaire baya dolaşıyor evet ama bu derece içinde olduğumuz iyi bir konuyu yine de çok iyi bilmediğimizi gösteriyor. tek kelimeyle mükemmel bir belgesel, ve savunuş öyküsü! özellikle bu konuda kafası karışık arkadaşlarınızla paylaşın. ister burada homofobik, ister dinozor, ister gerici veya ister muhafazakar olayım. inanın umrumda değil. bunlar gerçekler ve onlar adına ben değil kendileri konuşacak. geleceğim için korkuyorum ve buradayım. elimden geleni de yapacağım. gelecek doların, lobilerin, yalan söyleyen terapist ve aktivistlerin olmayacak!
15 notes · View notes
starsofthegalaxyy · 19 days
Note
Yakınındakileri bu huyun yüzünden kırmaktan korkmuyor musun
Dürüst ve dobra olmam kaba olduğum anlamına gelmez. En düzgün ve doğru şekilde düşündüklerimi söylemeye çalışırım. Eğer buna rağmen düşüncelerim hala kırıcıysa demek ki öyle olması gerekiyordur. Nihayetinde gerçekler acıtır. Ama acıtsa dahi görmezden gelemem. Yalan bi mutluluktansa, doğru bir acıyı her zaman yeğlerim.
2 notes · View notes
huzursuzlugun-blogu · 2 months
Text
Biri bana yanlış düşündüğümü ya da hareket ettiğimi kanıtlarsa memnuniyetle düşüncemi ya da davranışımı değiştiririm. Çünkü gerçeğin peşindeyim ve gerçekler kimsenin canını yakmaz. Canı yanan kişi ancak yalan ve cehalet içinde yaşayan kişidir.
4 notes · View notes
Text
Kaç zamandır tek bir kelime bile yazamıyorum. İçimden gelmediğinden değil, geleni yazmak istemediğimden. Şiir yazmak istedim mesela ama kaç satıra sığdırabilirim ki hislerimi?
Yorgunum!
Suya batıp çıkarılmış bir elbise gibi ağır ruhum. Kelimeler aklımda, damağımda,  boğazımda,  hatta hücrelerimde dolanıyor çıkış yolu bulmaya çalışıyorlar. Bulamadan uçuşup kayboluyorlar.
Kafamın içi mahşer yeri. Her gece içimde sesler duyuyorum. Kimseye ait olmayan... Yaşamayan sesler. Öylesine kalabalık. Kimse kimseyi dinlemiyor benim meclisimde. Sonra birden susuyorlar. Kimse de benimle konuşmuyor zaten.
Nefes?
Nefes alıyorum tabi ki. Bazen. Tüketip bitirmemek istercesine. Derin olmayan ve nadir.Çok rüya görüyorum. Hatta öylesine çok ki, bazen gerçekten o anı yaşadığımı zannediyorum. Karıştırıyorum gerçekle düşü, düşle gerçeği... Uyanıp yalan dünyaya açınca gözlerimi, gerçekler tozlu bir kilim gibi silkeliyor beni.
Evet yine tozlar uçuşuyor. Kurtulamıyorum ki şu tozlardan. Onlar heryerde! Ama eskisi gibi hapşırtamıyor beni. Bağışıklık kazandı bedenim.
Kalbim?
Yerinde duruyor hala. Galiba. Yani bazen kan pompalamaya yarıyor. He bir de yorulunca az bir çarpıntı yapıp tekrar eski haline dönüyor. Kendi varlığını hatırlatmak istiyor aklınca. Zaten ben de o zaman orada olduğunu hatırlıyorum anca. Eskiden iyi anlaşırdık, konuşurduk dertleşirdik falan ama artık paylaşacak pek bir şeyimiz kalmadı gibi.
Özledim!
Pek çok şeyi. Listem öyle kabarık ki. Özlenen şeylerin kıymeti onları yitirince biliniyor.
Bende durumlar böyle. Günler çabucak geçip gidiyor işte. Boşa ve umutsuzca.. Eee senden ne haber?
Şiir okumak lazım bol bol.
Şifa niyetine.
Kafkanın Sevgili Milenası B.
4 notes · View notes
lara-quilla · 3 months
Text
bir gün gerçekten paylaşacağım ve gerçekler gün yüzüne çıkacak... işte o zaman yine ben kalacağım kendi başımda. o yüzden gerek yok bir başkasına güvenmeye, sırtını dayanmaya. sonuçta herkes gidecek, herkes yalan
5 notes · View notes
istanbulkadar · 11 months
Text
çaprazındaki koltukta oturmuş, can yakan gerçekleri dinliyordum. yalan söylemiyor, kafasını ellerinden ayırmıyordu. canımın yandığını biliyordu. ama durursa ikimizin öleceğini de çok iyi biliyordu. tüm gerçekler acının son noktasına ulaştığı zaman sesi kesildi. kafasını kaldırdı, sana kal diyemem, git de diyemem, sen karar ver dedi. gözlerim sadece kapının olduğu yöne çakılı kalmıştı. içimden koşmak için yalvarıyordum kendime. koş ve bitsin. daha yola çıkmamışken, yolumdan ayrılmamışken koş. yapamadım. masanın üzerinden özensizce sigara paketinden bir dal çıkarıp yaktım. gidemedim. konuşamadım. yüzüne bile bakamadım. ben aylarca yüzüne bakamadığım adamın yanında oturdum. dinledim, anlattım, ağladım, güldüm. benden bir şey kaldıysa geriye işte o günlerden kaldı. insanın içindeki dayanılmaz merhametten mi yoksa o koltuğa çakan sevgiden mi kaldım, bilmiyorum. yüzüne hiç bakmadığım bir adamın yanında kalmamın hiçliğini bilmiyorum. hâlâ bilmiyorum. bilinmezlerin hepsini yakıp, bir izmarti öldürür gibi söndürdüğümde belirsizliğin bana bıraktığı en net şey, hiç pişman olmayışımdı. yine olsa, duvarları başıma yıkan o gerçeklerin arasından kalkıp, o kapıya koşmazdım.
çaprazındaki koltukta oturmuş, kapının tüm detaylarını ezberlerken, yüzüne hiç bakmadığım adamın yanında kaldım.
O kapıya hiç koşmadım.
Koşmazdım.
Yine olsa, yine...
7 notes · View notes
menemennpastirma · 1 month
Video
youtube
RockA - Uykundan ⚫️
Sözleri: İsterikli her yalan bir istifa getirdi İhtirasla intikam bu bir olursa İrtifa kayıplarıyla içime doğru akıtılan Bütün hüzünler gökyüzünden üzerimizde Renk getirdi en kara
Ve zevk getirdi en günah Ayrı ayrı merhabalaşsam yeniden eski dostlarımla Durma, hiç utanma İste benden, bir şeyler iste Sabırla bekledim, dünümü izledim
Ve bugüne geldim tek bir başıma Arşa değdi başına taş da geldi Kaşına gözüne bakma herkes insan Herkes aciz Tek bir parmak üzerine döner bu devran Bir gerçekle gerilir ipler yakalanırsan
Kalbim parçalandı Her atakta yargılandı Ve sorgulandı geçmiş Her anıyla kordu yandı Sen eşittir her yalandı Ve her yalanda son bulandı Son bulunca sayfalandı Adına şarkılar yazıldı
Uykundan uyanıp ağla bu sabahlarda Kimler var rüyalarında bu karanlıkta
Kaç kez ağlamaklı yalvarışların Ve kimyasal bakışlarınla Dudakların kanarken hoşçakal dedin hayata Bu tek taraflı sek dayatmalarda Hiç kadardı benliğin kayıp bir hatırayla
Bulandı midem ve sustu birden herkes Başın dönerken kaç doğru yapabilirsin Tiksinirsin geçmişinden Ve ellerinde karakalemle çizdiğin bütün bu sahnelerde Boş bakışlar alkışlarken
Uykundan uyanıp ağla bu sabahlarda Kimler var rüyalarında bu karanlıkta
Yolumuz yanlış Canımız yandı Bu ne isyandır Bu ne feryat
Yolumuz aynı Canımız fani Bu ne isyandır Bu ne inkar
Yolumuz yanlış Canımız yandı Bu ne isyandır Bu ne feryat
Yolumuz aynı Canımız fani Bu ne isyandır Bu ne inkar
Uykundan uyanıp ağla bu sabahlarda Kimler var rüyalarında bu karanlıkta
Uykundan uyanıp ağla bu sabahlarda Kimler var rüyalarında bu karanlıkta
#müzik #şarkı #rock #türkçerock #numetal #RockA #YenidenHayale #Uykundan
Kaynak: https://youtu.be/VbQr8pvWOdU
1 note · View note
realtopgsworld · 1 year
Text
Eğer biri bana yanlış düşündüğümü ya da hareket ettiğimi kanıtlar ve gösterirse memnuniyetle düşüncemi ya da davranışımı değiştiririm. Çünkü ben gerçeğin peşindeyim ve gerçekler kimsenin canını yakmaz. Canı yanan kişi ancak yalan ve cehalet içinde yaşayan kişidir."
7 notes · View notes
onderkaracay · 10 months
Text
Tumblr media
🗣️ Mu Öğretileri ve Anadolu Bilgeliği
Yorgunluktan pişmiş topraklardır Anadolu.
Yirmi dört büyük medeniyeti üzerinde yaşatmış dünyada başka bir toprak parçası yoktur.
Dünyanın enerji merkez noktası, doğunun batıya, batının doğuya, kuzeyin güneye, guneyin kuzeye ulaşması için kilit bir köprü herkesin gözü kulağı, hevesi Anadolu.
Kültürler, tarihler, ırklar ile yoğrula yoğrula egodan uzak burada yaşayan herkesi sahiplenerek Türk ulusu adı ile onurlandıran kadim bilgeliğin toprakları Anadolu.
Bu bilgeliğin birliği Anadolu'da Türkiye Cumhuriyeti'ni doğurmuş
Dünya şer birliği bunu bozmanın peşine düşmüş!
Türk ulus birliğinin Anadolu'da yaşam bulma sebebi yönetim Türklere geçince kimsenin diline, dinine, kültürüne, yaşam anlayışına karışılmadığı hatta bir harman yapılarak korunduğu için Türk üst kimlik olarak varlığını sürdürmüştür.
Sürdürecektir.
Çünkü Anadolu tarihin her dönüm noktasında bu hezeyanları reddetmiş bu toprakları hak eden Türklere emanet etmiştir.
İnsanlık adına sonsuzluğun devleti ebed devlet olarak Türkiye Cumhuriyeti doğal bir doğumun sonucudur.
Demografik yapı değişikliği niyeti ve iç karışıklık çabaları bu harman içinde eriyerek tarihe karışacaktır.
İstedikleri kadar yerli işbirlikçi bulsunlar, istedikleri kadar maddi güçleri Türk ulus birliğine karşı kullanmaya kalksınlar behude bir çaba olduğunu öğrenemeden yok olup tarih sahnesinden silinip gidecekler.
Dünyanın enerji merkezi olan Anadolu'da bu frekansı yakalayanlar bu topraklarda hakim olur.
Hileyle frekans yakalamak mümkün değildir.
Batı yıkıcı, Türkler yapıcı medeniyetin ürünü olduğu için Türklere karşı batı tüm maddi güçlerine karşı üstün gelemiyor.
Mustafa Kemal Atatürk sonrası Türkiye Cumhuriyeti'nin yaşadığı yıkım batı bağlantı bir yıkım olup altında kalan kendileri ve yerli işbirlikçileri olmuştur.
Çok yakın bir zamanda bu yıkıcılığın bedelini en ağır bir şekilde Mustafa Kemal Atatürk'ün askerlerine karşı yenilmiş olduklarını kabul ederek insanlığın önünde kaybettikleri bir kez daha tarihi olarak tescillenecek.
21 Aralık 2015 tarihinden bu güne sır dolu kadim bilgiler ile Mobbing Bank kitabı ne anlatıyor?
Ne anlattığını, sonlarının geldiğini bildikleri halde aldattıkları insanlar ile yaşattıklarını yaşamaları için uzatmaları oynuyorlar.
Yarım kalan Cumhuriyet devrimleri bu sürecin sonunda tamamlanacak Türkiye Cumhuriyeti Anadolu'da sonsuzluğun devleti olduğu idraki ile bütün dünyaya hükmeden bir dünyanın merkez devleti olarak metafizik fırtınanın sonrasında Anadolu'da ışık gibi yeniden yükselecek.
Birliğin, beraberliğin ve bütünlüğün medeniyet seviyesine layık tek devletin bu topraklarda Türkler ve Türkiye Cumhuriyeti olduğunu bütün düşmanlar dahil hepsi kabul etmek zorunda kalacaklar.
Gerçekler ile herkes bir asır öncesinde olduğu gibi yüzleşmek zorunda kalacak.
Mustafa Kemal Atatürk'e ve onun sarsılmaz duruşuna sahip çıkan askerleri karşısında herkes bir kez daha saygı duymak zorunda kalacaklar.
Özellikle kendilerini yaratan adına yeryüzünde yetkili görenler canlı helak olduklarını fark ettiklerinde pişmanlıkları hiçbir işe yaramayacak.
Bu kadim bilgileri onları kurtarmak için değil onlardan kurtuluşu hızlandırmak için yayıyoruz.
Türkleri her zaman batı yıkıcılığı uyandırmış ve kendilerine gelmelerini sağlamıştır.
Türklerde uyanış geç olur yalnız sonu insanlığın hayrına olur.
Bugünde bunun bir tekrarı bir daha böyle bir tekrar yeniden yaşanmaması adına mahşer tufanı ve canlı ölüler ibretini yaşatarak bitiriyor onları.
Onlar kim mi?
Maddi güçleri ile zalimleşen, sinsi tehdit eden, çalan, yalan söyleyen, aldatarak zaman kazanacağını ve kendini kurtaracağını düşünen bu zalimlik ile çıkarı için işbirliği yapan herkestir.
Düştükleri tuzak şudur;
Türkler uyanmıyor ise utanmaya gerek yoktur zihniyetine büründüler.
Oysa Türkleri uyandırmaya geçte olsa bir kişi bile yeter. Bugün milyonlarca insan uyandı. Bunun karşısında tutunmak mümkün değildir.
Türkler savaşçıdır. Bu doğru bir bilgidir.
Başka uluslarda da savaşçı uluslar vardır.
Türklerin farkı merhametli ve ahlaklı savaşçı olmalarıdır. Türkler mert savaşır. Şirke batmış batı zihniyeti gibi asla hileye başvurmaz ve sonuçta sürekli haklı oldukları için kazanan olurlar.
Ukrayna ve Rusya arasında yaşanan savaşta merhametsiz ve ahlaksız olan kimdir?
Ukrayna halkının başına kendi adamlarını getirerek Slav kardeşleri birbirine kendi çıkarları için düşürerek Ruslara yem eden hangi merhametsiz ve ahlaksız zihniyet olduğunu bilmiyor muyuz?
Gelelim Putin ve Ruslara:
Putin batı işbirlikçisi burjuvanın kendini kendi çıkarları için desteklediği ve kullandığı bir diktatör. Amerika, İngiltere ve Almanya üçlüsü ürettiği silahları denemek, silah satarak maddi güç elde etmek doğunun doğal kaynaklarına ulaşmak için bölgeyi istikrarsızlık içine sürüklemek için bu oyuna gelmesi için Putin biçilmiş bir kaftandı. Asıl gözden kaçan ise Türkiye Cumhuriyeti devletinin kuzeyden de kuşatılmasının batı lehine önünü açmaktı. Güç ile zehirlenmiş her diktatör aynı tuzağın içine düşer. Suriye'de de ülkemizi yönetenleri bu tuzağa yine batı'nın Osmanlı havucu ile düşürüldü. Bu iki gelişmeyi birlikte değerlendirmek gerekir. Yarın masada batı şer üçlüsü ile Rusya bize karşı birleşecektir. Çünkü bu savaşta hedef biziz.
Anadolu Roma yıkıcılığı sonrası ilk kez ona benzer bir yıkıcılığı Türkiye Cumhuriyeti ile yaşamak zorunda kaldı.
Üstesinden gelmesini de bu pişmiş topraklar da yaşam mücadelesi veren bu toprakların kahrını çeken bilgelik ile silahlanmış insanlar yeniden insanlığı imar ederek gelecektir.
Türkler en son Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde yurtta barış dünyada barış ilkesi ile kibri tevazuya, ırkçılığı insanlığa, ayrımcılığı birlik beraberlik ve bütünlüğe insanlığı Anadolu'da taşıyarak bütün dünyaya örnek olmuş bir ulustur.
Şirk ve şer içine düşmüş olanların çekmediği ve istemedikleri budur.
Biz Türklerin zulme karşı yaşam felsefemiz şudur;
✓ Sonuna kadar direnmek ve her insanımızın elinden gelenin en iyisini yapması adına dik durmasını bilmektir.
Hırsını, kinini, nefretini, bencilliğini, cehaletini yenememiş, sevgi ve saygı ile kendini tanıştırmamış, iyilik ilkesi olmayan her insan ve bu tür insanların örgütlü kurumsal çabaları yaşamın çirkinliğini besleyen negatif bir enerjiye dönüşür. Buna maruz kalan bir toplumun bu süreçten sağ çıkması doğal bir mucizenin müdahalesi dışında mümkün değildir.
Mu ve Anadolu bilgeliği sırları ile bu sebeple yeniden ortaya çıkmak zorunda kaldı.
Mu öğretilerinin dünya sahnesinde ki serüvenini ledün ilminin son temsilcisi Mustafa Kemal Atatürk'ten öğrendik. Bu öğretileri ve insanlık ahlakını Anadolu bilgeliği ile yeniden harmanlayarak bu vahşi yıkıma dur demenin önünü bu kadim bilgileri ile açıyoruz.
] Önder KARAÇAY [
5 notes · View notes
bedrierdem · 1 year
Text
".. Hiç ibret alınsaydı tekerrür mü ederdi?"
🔴 Adolf HİTLER önce kendine bağlı SS subaylarına Alman Polisi üniformalarından giydirdi ve kendi millet meclisinin bombalanması talimatını verdi.
🔴 Sonra Alman halkına bunu yapanlardan intikam alacağını söyleyerek, kendine muhalif kim varsa kumpaslarla ya hapse gönderdi ya da idam ettirdi.
🔴 Düzenlediği operasyonlar ile kendine biat etmeyen herkesi temizledi.
🔴 Her propaganda mitinginde ise şu cümlenin söylenmesini emretti: ''ADOLF HİTLER tanrının gönderdiği bir kurtarıcıdır ve tanrı Alman halkının yanındadır!''
🔴 Sonrasında yapılan ilk seçimde ise halkın %74 oyunu alarak Führer, yani lider ilan edildi.
🔴 Tüm yetki tek bir kişide toplandı. İlk icraatı azınlıkta olan cumhuriyetçi ve sosyalist bölgeleri ülkeden tecrit ederek her türlü hizmetten muaf tutmak oldu.
🔴 Ülkedeki bütün gazete, dergi ve basın yayın organlarını elinin altına aldı. Öyle ki 2. Dünya savaşında Ruslar Berlin kapılarına dayandığında Alman halkı hala savaşı kazanmak üzere olduklarını sanıyordu.
🔴 Ve yenilirken dahi mitinglerinde milyonlarca insan toplanarak ona biat ettiklerini gösteriyordu.
🔴 Önceden Alman halkının ''tanrının elçisi, büyük lider, büyük başkan, büyük kurtarıcı'' gibi sloganlarla yere göğe sığdıramadığı ADOLF HİTLER'in intiharından bir ay sonra tüm gerçekler gün yüzüne çıkmaya başladı.
🔴 O aslında sadece çevresindeki silahlı koruma ordusuna güvenen, söylediği her şeyin yalan olduğu, korkak basit bir ruh hastasından başka bir şey değildi.
🔴 Alman halkı bunu çok geç anladı, herkes ona tapıyordu ama gün geldi hiç kimse ben oyumu ona verdim diyemedi.
🔴 Savaştan sonra tekrar bir meclis kuruldu, laik bir cumhuriyet sistemine geçiş yapılarak egemenlik artık tek bir kişinin değil kayıtsız şartsız milletin oldu!
🔴 İşte tarih her zaman tekerrürden ibarettir!
Bu sebepten ders alınması gerekir.
Egemenlik tek bir kişinin değil milletin olmalıdır.!
Alıntı
Tumblr media
8 notes · View notes