Tumgik
#JAPON YAZARLAR
bungoustraydogs-tr · 9 days
Note
Bir şey soracağım, Chuuya ile Paul’un bağlantısı ne? Ne kadar araştırsam da bulamadım hala açıklayabilecek biri var mı? Bazı kaynaklar Paul’un Chuuya’nın yeteneğine sahip olduğunu bazı kaynaklar Paul’un Chuuya’nın abisi olduğunu söylüyor ama animede gerçek yazarlar nereliyse karakter de oralı oluyordu ve gerçek Paul Fransız ama Chuuya Japon. Kan bağı olmasa da belki kardeş olma ihtimalleri var ve soy isimleri farklı belki evlatlık işi falan olabilir ama bilmiyorum
Bu konu, 15 Yaş romanının devamı olan STORM BRINGER romanında ayrıntılı olarak anlatılıyor. Romanı çevirmiştim zaten, Rin-Akami wattpad hesabından okuyabilirsin.
Spoiler// Kısaca Chuuya(?) da Verlaine de insan yapımı yeteneklere sahipler. Labaratuvarda belli bir yaşa kadar yetiştirildiler. Verlaine, geçmişini Chuuya ile aynı gördüğü için onu kardeşi olarak kabul ediyor. Aralarında kan bağı yok.
8 notes · View notes
pdfsayar · 1 year
Text
Japon Edebiyat
10 sonuç Boyut Önizleme İndirme Japon Edebi Ş – Ankara Üniversitesiyazabilecekleri bir edebiyat ortamı oluşturacaklardır. Böylece Japon yazarlar toplumun içinde kaybolmuş ya da gizlenmiş ‘birey’i açığa çıkaracaklardır. Birey, modern dönem Japon …Kaynak: https://dspace.ankara.edu.tr/xmlui/bitstream/handle/20.500.12575/30721/NurayAKDEMIRtez.pdf 1019 KB Önizle İndir T. C. Ankara Üniversitesi…
View On WordPress
0 notes
drcemkece · 2 years
Video
🗣 "Bana diyorlar ki; "Filân kişiler, filan kuruluşlar sizin hakkınızda fena konuşuyorlar', ben de diyorum ki; "Kendi defterleridir, dilediklerini yazarlar, herkes içindekini kıskandığına ve haset ettiğine yansıtır, kalpleri denizleridir, dilleri kıyılarıdır, denizlerinde ne varsa kıyılarına da onlar vurur..." (at Udonya Japon Restaurani) https://www.instagram.com/p/CeG4R2lI2xv/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes
cinaraslan · 2 years
Text
Tumblr media
DEĞERLİ SOVYET YAZAR Aleksandr Fadeyev'İ ÖLÜM YIL DÖNÜMÜNDE SEVGİ VE SAYGIYLA ANIYORUZ. GÖK TENGRİ UÇMAĞA VARSIN 🙏🏻
13 MAYIS 1956..
📗Aleksandr Fadeyev KİMDİR?📌
Aleksandr Aleksandrovich Fadeyev , Fadeyev aynı zamanda Fadeev olarak da yazılır (11 Aralık [24 Aralık, Yeni Tarz], 1901, Kimry , Tver, Rusya — 13 Mayıs 1956, Moskova , Rusya , SSCB), Rus romancı proleter edebiyatının önde gelen savunucusu ve teorisyeni ve edebiyat siyasetinde etkili olan yüksek bir Komünist Parti görevlisi.
Fadeyev gençliğini Ural Dağları'nda ve doğu Sibirya'da geçirerek eğitimini Vladivostok'ta aldı. 1918'de Komünist Partiye katıldı ve Sibirya'da hem Beyaz ordulara hem de Japonlara karşı savaştı. Bu deneyimden yararlanarak ilk önemli romanı Razgrom'u (1927 ;The Nineteen ), Beyazlar ve Japonlar arasında sıkışıp kalan 19 Kızıl gerilla savaşçısından oluşan düzensiz bir grupla ilgileniyor. 19 karakterin her biri turda işlenir. Özellikle dikkate değer olan , kendi korkularını ve zayıflıklarını gizleyen ve beklenmedik ordusunu başarılı bir kaçışa götüren disiplinli bir komünist olan pozitif kahraman Levinson'ın liderlerinin portresidir . Sibirya ayrıca uzun, bitmemiş çok ciltli roman Posledny iz Udege'nin (1929–41; “Udege'nin Sonu”) geçtiği yerdir.
Fadeyev , Sovyet Yazarlar Birliği yönetim kurulu üyesi olduktan sonra çok az kurgu yazdı. 1946'da Yazarlar Birliği'nin genel sekreteri ve yönetim kurulu başkanı oldu ve 1954'e kadar bu görevde kaldı. II. Dünya Savaşı'ndan sonra Molodaya gvardiya'yı (1946; rev. baskı 1951;Genç Muhafız ), Alman işgali altındaki Ukrayna'daki genç gerilla savaşçılarıyla ilgileniyor. İlk başta çok övüldü, ancak daha sonra parti üyelerinin Direniş'te oynadığı rolü ihmal ettiği için kınandı ve Fadeyev bunu yeniden yazdı. Fadeyev'in 1930'larda ve 40'larda yazar ve sanatçıların tasfiyesinden ne ölçüde sorumlu olduğu tespit edilememiştir; Ancak, o gayretle desteklediZhdanov kültürel tasfiyesi (1946–48), kişisel olarak Boris Pasternak ve MM Zoshchenko'ya saldırıyor. Joseph Stalin öldüğünde , Fadeyev onu “dünyanın gördüğü en büyük hümanist” olarak övdü. Stalin'in 1956'da resmi olarak suçlanmasından sonra, Fadeyev intihar ederek uzun bir içki nöbetini doruğa çıkardı.
1918 yılında Bolşevik Parti'ye katıldı ve Rus İç Savaşı sırasındaki Japon müdahalesine ve Beyaz Ordu'ya karşı gerilla eylemlerine katıldı. 1927 yılında genç gerilla savaşçılarını anlattığı Bozgun (Ondokuz olarak da bilinir) isimli romanı yayınlandı. Hayatının kalanında üzerinde çalışacağı (tümünü tamamlamayı başardığında ikinci cildi de içeren ikinci baskı 1940 yılında basıldı.Udegeyin Sonu kitabının ilk bölümü 1930 yılında yayınladı. Bu kitapta, Fadeyev "Çok ilkel bir insanın aşiret komünizminden, 20. yüzyılın karmaşık kolektif organizasyonuna, aile, özel mülkiyet, kölelik, feodalizm, kapitalizm ve sosyalizm gibi tarihsel aşamaları aşarak atılım gösterebilir. Udegelerin Sonu Fadeyev'in en iyi sayfalarından bazılarnı içermesine rağmen, tüm enerjisini bu romanın tamamlanmasından çok edebiyat yönetimi üzerine harcaması küçük bir trajedir. göstermeyi amaçladı.
1945'te Genç Muhafızlar romanını yazdı. Kitap, II. Dünya Savaşı sırasında işgal altında bulunan Krasnodon (Ukrayna SSC) şehrinde Nazilere karşı mücadele veren Genç Muhafızlar isimli yer altı Komsomol teşkilatının gerçek olaylarından esinlenmiştir. Roman nedeniyle Fadeyev 1946 yılında Stalin Ödülü almıştır. 1948 yılında kitap, Sovyet filmi Genç Muhafızlar konu olmuştur ve daha sonra 1964 yılında kitabın hatalarının düzeltildiği revize baskı yayınlanmıştır. Fadeyev, Josef Stalin'in gözdesiydi, onu "dünyanın bilinen en büyük hümanisti" olarak ilan etti. 1940'lar boyunca, Sovyetler Birliği'nin önde gelen yazar ve bestecilerinin çoğuna karşı eleştiri ve zulüm uygulayan Jdanov doktrinini uyguladı. Bununla birlikte, Mihail Şolohov'un arkadışıydy. Fadeyev ünlü bir sahne oyuncusu Angelina Stepanova ile evlendi (1905–2000).
Hayatının sonlarında sürekli alkol kullanımı yüzünden şiddetlenmiş nöroloji temelli sıkıntılar gelişti. Bazı kaynaklar bunun sebebinin Nikita Kruşçev dönemindeki Stalinizmin lanetlenmesi olduğunu iddia ederler. Sonunda Peredelkino'da bulunan daçasında kalbinden kendini vurarak intihar etti, arkasında bıraktığı mektupta Parti'nin yeni liderlerine karşı olumsuz tavrı görülebilir. Ölümü, komşusu Boris Pasternak'ın bir hicvine neden olmuştur.
Aleksander Fadeyev, Novodeviçi Mezarlığı'na gömülmüştür.
1 note · View note
dutlukdergi · 3 years
Text
Büyülü bir ilk roman; Kahve Soğumadan Önce
Büyülü bir ilk roman; Kahve Soğumadan Önce
Kaleme aldığı tiyatro oyunlarıyla büyük başarılar elde eden Japon yazar Toshikazu Kawaguchi’nin, aynı isimli oyunundan uyarlanan ilk romanı Kahve Soğumadan Önce, Epsilon logosuyla Türkçe’de! Yurtdışında satış rekorları kıran ve Türkiye’de de çok satılan yabancı kitaplar listelerinde aylarca en üst sıralarda yer alan roman, Tokyo’da ziyaretçilerinin zaman yolculuğuna çıkabildiği yüz yıllık bir…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
uzaydanhaberler · 4 years
Photo
Tumblr media
Venüs’ün Atmosferinde Biyoişaret Fosfin Keşfedildi
Görsel: ISAS, JAXA, Akatsuki; İşleme: Meli thev
Venüs’ün atmosferinde süzülen yaşam olabilir mi? Dünya’nın gezegen komşusu, bilinen tüm yaşam formları için çok aşırı kabul edilse de Venüs’ün üst atmosferi, uçan küçük mikroplar için yeterince ılımlı olabilir. Bu genelde kabul görmeyen olasılık dün, Venüs’te fosfin keşfedildiğinin duyurulmasıyla beklenmedik bir dönüş yaşadı. Kimyasal fosfin (PH3) bir biyoişaret olarak kabul ediliyor, çünkü Venüs gibi karasal bir gezegende veya çevresinde meydana geldiği düşünülen rutin kimyasal süreçlerde oluşturulması çok zor gibi görünüyor. Ama Dünya’daki mikroskobik yaşam tarafından oluşturulduğu biliniyor. Venüs ve kalın bulutlarının bu görüntüsü, 2015’ten bu yana bulutlarla örtülü Venüs’ün çevresinde dönen Japon robotik uydusu Akatsuki tarafından, morötesi ışığın iki bandında alındı. Fosfin keşfi, eğer doğrulanırsa, Güneş Sistemi’nin Güneş’e uzaklık açısından ikinci gezegeninin atmosferinde yüksekte uçan yaşamın başka işaretlerini aramak için yeni bir ilgi ortaya çıkarabilir.
Görsel: ISAS, JAXA, Akatsuki; İşleme: Meli thev
Yazarlar & Editörler: Robert Nemiroff (MTU) & Jerry Bonnell (UMCP) NASA yetkilisi: Phillip Newman Özel haklara tabidir. NASA Web Gizlilik Politikası ve Önemli Bildirimler Bir ASD at NASA / GSFC & Michigan Tech. U. hizmetidir.
Günün Astronomi Görseli 15 Eylül 2020 yazısı ilk olarak Uzaydan Haberler sayfasında göründü.
11 notes · View notes
umuthalavar · 4 years
Text
Tumblr media
100 sayfalık kitabın ilk 35 sayfasını okuyup kenara koydum. Okumak isteyip elimin kitaba gitmediği bir dönem maalesef. Dün ise kendimi zorladım ve diğer 65 sayfayı bir çırpıda okuyup kitabı bitirdim.
Murakami’den sonra Japon edebiyatından okuduğum ikinci yazar. Kitaplığımda Japon yazarlar gittikçe artacak gibi görünüyor.
Sanırım dışarı minimum seviyede çıktığımız şu günlerde hepimiz insanları özledik. Özellikle yalnız yaşayanlar olarak.
4 notes · View notes
zamankaybolmaz · 6 years
Photo
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Kırmızı Kaplumbağa: Zamansız bir masal
“Kırmızı Kaplumbağa”, dalgalarla boğuşan genç bir adamın görüntüsüyle açılıyor. Fırtına dindiğinde ıssız bir adada olduğunu fark eden bu genç adam, oradan kurtulmak için çeşitli girişimlerde bulunuyor ancak bu girişimler kırmızı bir kaplumbağa tarafından akamete uğratılıyor. Adada yalnız başına yaşamaya mahkûm kalacağını düşünen genç adamın hikayesi rüya, hayal gücü ya da mucize kabilinden bir gelişme ile bir anda değişmeye başlıyor.
“Kırmızı Kaplumbağa” baştan sona diyalogsuz bir film. Ancak bu durum filmin gücünün daha da artmasına vesile oluyor. İki nedenden ötürü. İlki yönetmenin  röportajda belirttiği gibi diyaloglar filmin zamansızlığını ortadan kaldırma riski taşıyabilirdi. Oysa bu haliyle hikayenin hangi zamana ait olduğunu bilmiyoruz. Böylece perdede gördüklerimiz büyüyerek zamansızlaşıyor. Bu durum filme zaman algısını genişleten bir özellik katıyor.
İkinci olarak filmi Hollywood stüdyo animasyonlarında ya da Japon animelerinden ayrıştırarak masalsı bir hava katıyor. Her ne kadar Ghibli ve Hayao Miyazaki gibi ekollerin animelerinde masalsı atmosfer baskın olsa da hikayelerin ‘gerçek’ hayata değdiği karakterlerin bu dünyadan olduğunun fark edildiği anlar, Japon kültürüne ait görsel ve karmaşadan izler görmek mümkün.
“Kırmızı Kaplumbağa” bir yandan doğa ile kurduğu ilişkiyi dengede tutmayı başarırken, hikayesinin zamansızlığına yaslanarak masalsı havasını da büyütüyor. Böylece ne diyalog yoksunluğuna ne de kırmızı kaplumbağanın yaşadığı dönüşüme bir açıklama bulmaya kafayı takıyorsunuz.
https://www.gazeteduvar.com.tr/yazarlar/2017/03/17/kirmizi-kaplumbaga-zamansiz-bir-masal/
10 notes · View notes
hetesiya · 4 years
Text
Kelimeler salt anlamlarıyla tümüyle anlaşılamazlar: Birinci Dünya Savaşı'nın en sıcak günlerinde, Wilson '' Dünyaya barış ilan edeceğiz,'' demişti... Nasıl mı? ''Uluslararası planda Amerikan ev hayatını tercüme ederek...'' Nixon'un, yıllar sonra şu sözleri hangi ses tonunda telaffuz etmiş olduğunu düşünün: ''Biz emperyalist değiliz; sadece bir yaşam tarzı getirmek istiyoruz...''
Wilson'un ve Nixon'un bu sözlerine bugün ''felsefe'' diyenler çıkabilir. Öyle ya, bugün artık işadamlarının, dünyanın üzerine çökmüş uluslarüstü firma ve korporasyonların, Chicago Üniversitesi'nin bir zenci gettosunun göbeğindeki sarayından kalkıp, çevrelerindeki yoksulluğu hiç takmadan Polonya'ya, Türkiye'ye giderek kalkınma politikaları vaazedip duran neoliberal iktisat uzmanlarının, Uluslararası Para Fonu'nun, Japon işletme biçiminin, gazete köşe yazarlarının, televizyon panelistlerinin, vb. herbirinin,hepsinin felsefeleri var... En klişeleşmiş ideolojiler, ''insan hakları kullanma kılavuzu'' gibisinden, daha da kötüsü ''aşkta başarılı olmak için el kitabı'' ya da ''Peter'in bilmem kaç ilkesi'' türünden çok-satar kitaplar halinde -''felsefe'' adıyla- pazarlanıp duruyorlar. Öte yandan, çocukken biz ya da çocuklarımız, okullarda ve üniversitelerde felsefe adı altında Descartes'in ''düşünüyorum o halde varım'' gibisinden bir söz ettiğini, Derrida'ya göre ''metnin dışının olmadığını'', Varoluşçular için ''Varoluşun özden önce geldiğini'' falan öğreniyorlar. Bütün bunların telaffuz edildiği soğuk ses tonuna dikkat edin: Buyruğun, klişelerin, reçetenin yarı-dinsel, totaliter cemaat çağrılarının, korporasyonun, akademinin ruhuyla, diliyle konuşuyorlar... Bu dünyada her sorunuza cevap getirecekler, ''benim yaşam felsefeme göre''... diye söze başlayacak panelistler, doktrin üstüne doktrin yığan think-tank'lar (düşünce küpleri), neyin caiz olup olmadığını aydınlatıp duran ve bunları gazete köşe yazılarında terennüm eden vaizler, yaşamın her sorununa cevap öneren meczup yazarlar o kadar çok ki, felsefe dediğimiz şeyin, eğer gerçekten ciddi ise, başka bir şey olması gerektiği açıklık kazanıyor.
Ulus Baker - Yüzeybilim Fragmanlar
0 notes
bungoustraydogs-tr · 2 years
Note
Merhaba bsd izlemeye saha yeni başladım ama çok hoşuma giden bir anime oldu. Karakterlerin gerçekteki japon yazarlar olması gibi bazı şeyler beni çok etkiledi. Yeni başladığım için daha ilk sezondayım biraz çok yapımı var sanırım nasıl sırayla izlemem gerektiğini nasıl takip etmem gerektiğini söyleyebilir misin? Teşekkürler
1. Sezon
2. Sezon + OVA
Dead Apple (Film)
3. Sezon
Yakında 4. Sezonu çıkacak.
36 notes · View notes
tuncayrenklikurt · 7 years
Photo
Tumblr media
. . Japon yazar YUKIO MISHIMA 'nın kitaplarını okumanızı öneririm. Kazuo Ishıguro ve Haruki Murakami japon edebiyatında iki dünya çapında yazarlar ama Mishima bence her ikisinden de çok daha iyi. İnsanın ruhuna dokunmayı biliyor. . . #nofilter #photoart #tuncayrenklikurt #sunset #art #gününkaresi #canon_photos #naturelovers #photooftheday #photo #ig_photooftheday #macro #turkeyphotooftheday #igdaily #sunsets #naturelovers #foto #leylek #capturethemoment #captured #instagood #instaphoto #daylight #picoftheday #landscape #objektifimden #benimkadrajım #photographer #photography #fotoğraf (Silifke)
1 note · View note
elifthereader · 5 years
Photo
Tumblr media
🇬🇧 The Little House tells the story of a maid, Taki, in Japan during the WW2. It is not a book about war though, it is about the life in Tokyo during the war. Though I’m only 70 pages in, I can say that this is an excellent book with lovely characters! If you like Japanese literature, this is a must! ♥️ . I had the chance to meet the author, Kyoko Nakajima, at the Japan Now event. If you slide to see the other photos you’ll see that I scared her first but then she loved me. 😂 . What are you reading nowadays? Have you discovered any authors you like? . 🇹🇷 Geçtiğimiz günlerde Japan Now adlı bir etkinliğe katıldım. Japonya ve Japon edebiyatı hakkında bir sürü şey öğrenip, yeni yazarlar keşfettim. Kyoko Nakajima ise özellikle tanışmak istediğim bir yazardı. Diğer fotoğraflara göz atarsanız yazarı önce biraz korkuttum ama sonra beni sevdi. 😂 . Bu kitap henüz dilimize çevrilmedi ancak 2. Dünya Savaşı’ndaki Tokyo’yu bir hizmetçinin dilinden anlatıyor. Beklentilerin aksine bir savaş kitabı değil, savaş sırasındaki hayli ilginç yaşamlar hakkında bir kitap. Japon edebiyatı sevenlerin bayılarak okuyacağını düşünüyorum! . Siz son dönemde çok sevdiğiniz yazarlar keşfettiniz mi? . . . . #japaneseliterature #kyokonakajima #thelittlehouse #japonedebiyatı #bookselfie #tokyo #ww2 #readersofinstagram #booksbooksbooks #okumakgerek #unitedbookstagram #okumahalleri #kitapkurdu #lovebooks #中島京子 #kitap #bookish #bookaddict #kitapaşkı #japonya #booksaboutjapan #lovereading #readingislife #diversebooks #bookcover #bookworm #bookishlove #booknerd (at London, United Kingdom) https://www.instagram.com/p/Buq9y25F6j0/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=1fe8bp9pohlwf
0 notes
yokyerkitapkulubu · 4 years
Text
BÜYÜLÜ ÜLKE JAPONYA - ONU ANLATAN KİTAPLAR, JAPON YAZARLAR VE DAHA FAZLASI - 1
BÜYÜLÜ ÜLKE JAPONYA – ONU ANLATAN KİTAPLAR, JAPON YAZARLAR VE DAHA FAZLASI – 1
Japonya, Doğu Asya’da bir ada ülkesidir. Büyük Okyanus’ta bulunan Japonya Japon Denizi’nden Çin, Kuzey Kore, Güney Kore ve Rusya’nın doğusuna, kuzeyde Ohotsk Denizi’nden güneyde Doğu Çin Denizi’ne ve Tayvan’a kadar uzanır.
Japonca adını oluşturan kanji karakterler “güneş” ve “köken” anlamına gelir.
1Q84
“Yürekten sevdiğin bir insan varsa, bir kişi olsun yeter, hayatın kurtulmuş demektir”
Sarsı…
View On WordPress
0 notes
haberihbarhatti · 6 years
Text
DERGİ - Dünyanın en etkileyici hikayesi
Tüm haber ve son dakika gelişmelerini Haber İhbar Hattı ile anlık takip edin! Haber için önce http://www.haberihbarhatti.com/2018/dergi-dunyanin-en-etkileyici-hikayesi/5472/
DERGİ - Dünyanın en etkileyici hikayesi
Telif hakkı Getty Images
Dünyayı Şekillendiren 100 Hikâye anketinde Homeros’un Odysseia destanı birinci sıraya yerleşti. Binlerce yıldır cazibesini koruyan bu hikâye neden hala etkili?İnsanlığın yarattığı gelmiş geçmiş en iyi hikaye nitelemesini hak ettiği düşünülen eserlerin başında Homeros’un Odysseia destanı geliyor. Yunan destanlarına özgü altılı dizelerden ve toplam 12 bin mısradan oluşan destanda, kurnaz kahraman Odysseus’un Troya Savaşı sonrasındaki maceralarına tanık oluyoruz. Bu destan binlerce yıl boyunca kültürel doruk noktası olarak görüldü.Dante’den James Joyce’a ve Margaret Attwood’a birçok yazar Odysseia destanından ilham aldı. Oysa kahramanı Odysseus, destanada adı geçen çok sayıda tanrının ve canavarın arasında sıradan bir şey başarmaya çalışıyordu. Yapmak istediği yeni veya muhteşem bir şey keşfetmek değil, 10 yıl süren bir savaşın ardından evine dönmekti. Yazılışından 2700 yıl sonra, bugün bile bu eserin kültürümüzde bu kadar önemli bir yeri olmasının nedeni budur. Burada anlatılan hem büyük hem de özel, kapsamı geniş, ama en ufak ayrıntılara bile yer veren bir hikayedir (Kalypso’nun mağarası önünde yetişen çiçeklerin, koyun tüylerinin yumuşaklığının tarif edilmesi vb.)
Telif hakkı WIKIMEDIA
Hikayede, daha önce kendisini var eden şeyleri yitirmiş bir erkek olmanın ne demek olduğu anlatılıyor. Odysseus karısından uzak bir koca, oğullarının büyüdüğünü göremeyen bir baba, savaşı bitmiş bir asker, ülkesinden ayrı bir kral, adamları ölmüş bir lider ve oğlunu yitirdiğini sanıp yürek acısıyla ölen bir annenin oğludur; o bir yolcu, korsan, maceraperest ve mültecidir. Bu destanda ayrıca yalanlar, abartılar ve palavralar orada burada uçuşur ve hikaye anlatmanın özelliği dinleyiciye sorulur. Odysseus’un hikayesi kimi zaman kendisi, kimi zaman ozanlar tarafından, kimi zaman da kendisi ozan yerine geçerek ve maceralarını abartarak anlatılır. Siren’in şarkısını sadece kendisi işitir; adamları kulaklarını balmumuyla tıkamıştır; zira Siren’in şarkısı insanları ölüme sürükler. Odysseia destanı, kahramanı Odysseus’un Troya’dan memleketi İthake’ye dönüşünün anlatıldığı 10 yıllık bir dönemi kapsar. Ama destanda anlatıma 10. yıldan başlanır. Odysseus, deniz perisi Kalypso ile Ogygia adasında yaşamakta, ufka bakarak evine döneceği günü düşlemektedir. Yüzyıllık Yalnızlık Latin Amerika’yı nasıl şekillendirdi? Dünyayı biçimlendiren 40 hikâye
Telif hakkı WIKIMEDIA
Image caption
Odysseus Tepegöz’ü kör ediyor
Yolculuğunun üç yılı, insan yiyen tek gözlü devlerle, Sirenlerle, bir cadı ve ürkütücü Scylla ve Charybdis ile geçer. Bu maceraları geriye dönüşler halinde anlatılır. Bu arada karısı Penelope ve oğlu Telemakhos’un başına gelenleri de öğreniriz. Odysseus’un en ünlü macerası ise adamları ile birlikte Kyklopların adasına varışının anlatıldığı 9. bölümdedir. Burada, insan yiyen Tepegöz onları bir mağarada sıkıştırır. Odysseus adının Outis (hiç kimse) olduğunu söyler ve devi sarhoş edip gözünü kör eder. Destan boyunca Odyssesus’un yalanlarına ve kendisine suni bir kimlik yaratmasına tanık oluruz. Ama denize açılıp Tepegöz’den uzaklaşınca gerçek adını haykırdığını duyarız. Oysa Tepegöz deniz tanrısı Poseidon’un oğludur ve intikamını almak isteyecektir. Ama Odysseus zeka tanrıçası Athena’nın desteğini almıştır. İnsan neden hikayelere ihtiyaç duyar? Damızlık Kızın Öyküsü neden hala güncel?
Telif hakkı WIKIMEDIA
Image caption
Athena ve Poseidon
Odysseia destanındaki fantastik unsurlar birçok yazara esin kaynağı olmuştur. İrlandalı ünlü yazar James Joyce, Ulysses adlı eserini Odysseus’un Latince adından esinlenmiştir. Kanadalı yazar Margaret Atwood ise Penelope adlı eserinde, Odysseus’un eve dönüş hikayesini karısının gözüyle yazmıştır. 1980’lerde Fransız-Japon ortak yapımı Ulysses 31 adlı çizgi filmde Odyssesus ve oğlu Telemakhus’un 31. yüzyıldaki uzay maceraları anlatılııyordu. Nintendo ise Süper Mario Odyssey oyununu hazırlamıştı. ABD yapımı aksiyon dizisi Büyük Kaçış’ta (Prison Break) da bu destan izler görürüz. Michael Schofield’ın yedi yıl tutulduğu cezaevinin adı Ogigie’dir (Kalypso’nun adası). Hatta o da Outis takma adını kullanmış, Poseidon kod adlı bir ajanla çatışmış ve tek gözlü bir adamı kör etmiştir. Ruhların Kaçışı adlı animasyonda filmin kahramanı Chihiro anne ve babasının çok yemek yedikleri için domuza dönüştüğünü görürüz; tıpkı Kirke’nin Odysseus’un adamlarını domuza dönüştürmesi gibi. Odysseia destanı öyle derinlikli, öyle ayrıntılı ve karmaşıktır ki okur burada hep yeni bir şey bulur, yazarlar da ondan ilham alır. 2700 yıl sonra da bu durum değişmeyecek gibi görünüyor.Bu haberin İngilizce aslını BBC Culture sayfasında okuyabilirsiniz. Diğer dergi haberlerine buradan ulaşabilirsiniz.
kaynak: DERGİ – Dünyanın en etkileyici hikayesi
Anadolu Ajansı, DHA, İHA tarafından geçilen tüm yerel haberler bölümünde Haberihbarhatti.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak ajans kanallarından geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen websiteleri ve ajanslardır.
Görüş, öneri ya da şikayetiniz paylaşmak isterseniz, İletişim Formunu doldurarak bize ulaştırabilirsiniz. En kısa sürede değerlendirip size geri döneceğiz.
Tüm gelişmelerden haberdar olmak için Facebook sayfamızı takip edin!
Kaynak: http://www.haberihbarhatti.com/2018/dergi-dunyanin-en-etkileyici-hikayesi/5472/
0 notes
alternatif-tip · 7 years
Link
BİBERİYE Funda | 0,5-2m | 1-7 Aylar | Na,Ho,Ca,Ar | Yaprakları Sürgünleri Biberiye, Rosmarin, Rosmarinus officinalis Kuş dili Hasalban Familyası: Ballıbabagillerden, Lippenblütengewâchse, Lamiaceae Drugları: Biberiye yaprağı; Rosmarini folium “ eterik yağı; Rosmarini aetheroleum Biberiyenin genellikle yaprakları, nadiren sürgünleri de çay, tentür, natürel ilaç, baharat ve eterik yağ elde etmek için kullanılır. Giriş: Ballıbabagillerin alt grubu olan Rosmarinusgillere dahil olan Bibe¬riye kendi grubu içinde sadece bir tür olarak mevcuttur. Latince ”ros” ve “marinus” kelimelerinden türemiş olup deniz kırağı anlamına gelir. Türkçe Biberiye diye anılması tadının acı olması nedeni iledir ve ayrıca Kuş dili diye de anılır. Bitkiye kuş dili denmesi yapraklarının kuş diline benzemesindendir. Vatanı Akdeniz ülkeleri olan bitki subtropik ve ılıman iklimli ülkelerde süs bitkisi olarak yetiştirilmektedir. Bitki çok eskilerden beri Akdeniz ülkelerinde baharat olarak kullanılmış ve Kneipp’la (1821-1897) birlikte kan dolaşımı rahatsızlıklarına karşı kullanmaya başlamış ve onu diğer araştırmacıların çalışmaları izlemiştir.  Botanik: Her zaman yeşil olan bir bitkidir, yani yapraklarını dökmez. 0,5-2 m boyunda dikine yükselir ve oldukça sık çatallaşır ve kökleri ile bulunduğu yerde yayılarak kümeler oluşturur. Yaprakları adından da anlaşıldığı gibi kuş dili şeklinde olup 2-4cm uzunluğunda 0,2-0,4cm eninde, üst yüzeyi parlak yeşil, alt yüzeyi beyazımsı renkli, kenarları hafif geri dönük, oldukça sık yaprak bir aradadır. Geriden bakınca çam yaprağını andırır. Çiçekleri beyazımsı pembe, açık mavimsi, morumsu ve hatta vişne çürüğü renk tonlarında olabilir. Bunun sebebi bitkinin yetiştiği ülkeye ve toprağa göre birleşimindeki maddelerin değişmesin¬den ileri gelir. Biberiyenin en üst sürgünlerinde 5-10 adet çiçek bulunur ve bu çiçeklerin taç yaprakları iki çeneklidir. Alt çenek üç loplu olup orta lopu dil şeklinde ve yan loplar daha küçük ve üçgen şeklindedir. Üst çenekte iki lop bulunur ve tavşan kulağı gibi diktir ve ortadan iki döllenme tozluğu ise uzunca olup yay gibidir. Taç yaprakları kavrayan kupa yaprakları ise çan şeklinde olup uçlara doğru üç sivri toptan oluşur ve açık yeşil renklidir.  Yetiştirilmesi: Akdeniz ülkelerinde yabani olarak yetişen Biberiye Almanya gibi soğuk sayılabilecek ülkelerde dahi yetişmektedir. Fakat kışın donmaması için üzerinin çam dalı ile örtmek gerekir. Biberiye tohumlarından bitkiyi yetiştirmek oldukça zordur. Bu nedenle ilkbaharda kesilen dallar nemli saksılara ekilir (çekiklemek) ve yetiştirilir.  Hasat zamanı: Akdeniz ülkelerinde yıl boyunca yaprak ve çiçeklerini toplayıp kurutmak veya taze olarak işlemek mümkündür. Türkiye’nin Akdeniz, Ege ve Marmara bölgesinde problemsiz yetiştirmek mümkündür. Diğer bölgelerde ise kışın üzerini çam dalı veya benzeri şeylerle (çalı) örtmek gerekir. Şayet tentürü yapılacak ise taze olarak işlenir. Eterik yağını elde etmek için ise su buharı ile damıtılır. Malesef şifalı bitkiler toplama, kurutma, paketleme ve depolama işlemleri sırasında çok yanlışlar yapılmaktadır. Bitkinin şifalı kısmı yaprak veya çiçekleri ise asla Güneş altında kurutulmaz ve mutlaka gölgede kurutulmalıdır. Ayrıca örneğin bitki 5 günde kurudu ise, 2 gün daha kurumada bırakmak mahzurludur, çünkü birleşimindeki eterik yağları kaybettiğinden kalitesi düşer. Sadece bitki kökleri Güneş’te kurutulur ve kurur kurumaz hemen paketlenip depolanması gerekir. Şifalı bitkilerin Aktarlar’da açıkta satılması kalitesini kısa sürede düşürür ve etkisini oldukca azaltır. Birleşimi: Biberiye yaprağının birleşimindeki maddeleri önemine göre şöyle sıralayabiliriz; a) Eterik yağı türevleri %1,5-2,5 oranında olup bunun %30-50’sini 1,8 Cineol (Sineol), %15-25 Campfer (Kafur), %15-25 α-Pinen, %4-6 Borneol, %1-5 Bornylasetat, p-Cymen, Limonen ve Myrcen içerir. b) Flavonlar; Cirsimaritin, Genkwanin, Diosmetin, Hispidulin ve Luteolin ile Flavonitlerden; Cirsimarin, Hesperetin ve Diosmin içerir.  c) Diterpenoitler %0,35 oranında olup önemlileri; Carnosolasit, Carnosol, Rosmanol ve Epirosmanol içerir. d) Tarçın asit türevleri; en önemlisi Rosmarin asidi e) Triterpenler; Oleanolasit, Ursolasit, Hydroxyoleanolasit ve Betulinasit f) Ayrıca; Polisakkaritin hidrolizi sonucu; Arabinoz, Xyloz, Galaktoz, Mannoz içerir. 1,8 Cineol Okaliptusta, Campfer Kafurda ve α-Pinen Ardıçta incelenmiştir.  Araştırmalar:  1) Bir grup Japon ilim adamının yaptıkları araştırmalarda hücrelere zarar veren radikalleri (OH¯, O2¯ veya H2O2) Biberiye birleşimindeki Diterpenoidlerin zararsız hale getirdiğini tespit etmişlerdir. (Z.P.1.96.56) radikaller alyuvarları oksitleyerek eritirler ve böylece hemoglobin ortaya çıkar yani kanın yapısı bozulur ve hastalıklar ortaya çıkar. 2) C.Hoefler, J.Fleurentin, F.Mortier, JM.Pelt ve J.Guillemann 1987’de kemeler üzerinde yaptıkları araştırmalarda biberiye yaprak ekstresinin safrayı artırdığını belgelemişlerdir. (HHB.VI.503) 3) NB.Forster, H.Niklas, M.Renko ve V.Turu tarafından 1993’te kobaylar üzerinde bir araştırma yapılmış ve Biberiye ekstresinin krampları önlediği tespit edilmiştir. (HHB. VI.503) Tesir şekli: Kan dolaşımını kuvvetlendirici, vücudu dinlendirici, hazmettirici, antiseptik (mikropları öldürücü), antiflogistik (iltihapları önleyici), damarları büzücü ve kuvvetlendirici, terletici, kramp çözücü, adet (regl) halini kuvvetlendirici ve ayrıca cinsel gücü de artırdığı iddia edilmiştir.  Kullanılması:  a) Araştırmalar henüz yetersiz olmasına rağmen şimdiden Biberiyenin serbest radikaller ve kramplara karşı etkili olarak kullanılabileceğine inanıyoruz.  b) Komisyon E’nin 223 nolu, 30/11/1985 tarihli ve 221 nolu ve de 28/11/1986 tarihli Monografi bildirisinde Biberiyen başta dahilen sindirim rahatsızlıklarından kokuşma ve haricen romatizma ve kan dolaşımı rahatsızlıklarına karşı kullanılabileceği beyan edilmiştir.  c) Aroma tedavisi; su buharı destilasyonu ile elde edilen Biberiye eterik yağı başta; ruhsal yorgunluk, konsantrasyon zafiyeti, unutkanlık, kan dolaşımı zafiyeti, sinirsel kalp zafiyeti, migren, baş ağrısı ve baş dönmesi gibi rahatsızlıklara karşı etkili olduğu söylenmektedir. d) Halk arasında başta; sindirim zafiyeti, bağırsaklarda kokuşma, baş ağrısı, migren, adet rahatsızlıkları, unutkanlık, hafıza zafiyeti, sinirsel kalp rahatsızlığı ve kramplara karşı kullanılır. Haricense ağız içi, yutak, dişeti iltihaplanması, siyatik ezilme ve burkulmaya karşı kullanılır. Açıklama: Avrupalılar; Türkler kümmel yani baharatçı derdi. Türklerde Avrupalılara Frenk demişlerdir. Çünkü Avrupa’da Frengi hastalığı çok yaygındı ve Türklerde çok baharat kullanırlardı. Şimdi ise Avrupalılar bahçe, balkon ve tarlalarında Kekik ve Biberiye gibi birçok bitki yetiştir-mektedirler.  Çayı: Bir veya iki kahve kaşığı ince kıyılmış Biberiye yaprağı demliğe konur, üzerine 300-400 ml kaynar su ilave edilerek 6-10 dk demlenmeye bırakılarak ve sonra süzülerek içilir. Bazı yazarlar kaynatılması gerektiğini söylemektedirler. Bu yanlış bir yoldur. Çünkü birleşimindeki eterik yağ uçarak yok olur. Çay Harmanları; Dr.Rauch’a göre kalp çayı (kalbi kuvvetlendirici, alçak tansiyona ve zafiyete karşı); >50 gr Alıç çiçeği >50 gr Biberiye yaprağı M.Pahlow’a göre kalp çayı (kan dolaşımı zafiyetine ve alçak tansiyona karşı çay); >20 gr Biberiye yaprağı >20 gr Oğul otu yaprağı >10 gr Kuşburnu >10 gr Hibiskus çiçeği E.Scheider’ya göre sinirsel nedenle kan dolaşımı yetersizliğine karşı çay; >30 gr Kedi otu kökü >30 gr Kılıç otu >20 gr Biberiye yaprağı >20 gr Oğul otu yaprağı W.Widmaier’ya göre kalp ve kan dolaşımı çayı; >20 gr Alıç yaprak ve çiçeği >20 gr Arnika çiçeği >20 gr Çuha çiçeği >20 gr Biberiye yaprağı >20 gr Oğul otu yaprağı Gökçek Kalp ve kan dolaşımı çayı; >20 gr Alıç yaprak ve çiçeği >20 gr Oğul otu yaprağı >10 gr Arnika çiçeği >10 gr Çuha çiçeği >10 gr Biberiye yaprağı Gökçek Sinir çayı; >40 gr kılıç otu >20 gr Oğul otu yaprağı >20 gr Çarkıfelek otu >10 gr Lavanta çiçeği >10 gr Biberiye yaprağı Gökçek Kan dolaşımı zafiyetine karşı çay; >30 gr Alıç yaprak ve çiçeği >20 gr Biberiye yaprağı >20 gr Civanperçemi çiçeği >20 gr Ökse otu yaprağı >20 gr Oğulotu >10 gr Arnika çiçeği Aroma terapi: Biberiye yaprakları su buharı ile damıtılır ve eterik yağı elde edilir. Bu eter yağından günde 3-5 defa 2-3 damla bir kesme şekere veya bir parça ekmeğe damlatılarak alınır. Biberiye eter yağında 10-15 damla aroma damlası aroma konisine damlatılır ve koku odaya güzel bir ava verir. Ev kadınları pencere, kapı ve yerleri silerken ilaçları sulara katılır ve eve güzel bir koku verir.  Baharatı: Biberiyenin yaprak ve çiçekleri kurutulup toz haline getirildikten sonra yemeklere katılır. Genellikle pirzola, kızartma, kavurma veya sulu et yemekleri ile tavuk yemekleri ve çorbalara katılırsa özel bir tat verir. Merhemi: Merhemini yapmak için 100 gr Vazelin ve 100 gr Parafin ten-cerede hafif ısıtıldıktan sonra içine 100 gr Biberiye yağı katılır ve hafif ısıtıldıktan sonra soğumaya bırakılır. Bir gün bekledikten sonra hafif ısıtılarak süzülür ve tekrar soğumaya bırakılır. Banyosu: Biberiye banyosu için biberiye yaprak ve çiçeklerinden 20-30 gr haşlandıktan sonra 8-10 dk dem banyosuna katılır ve banyoda 15-20 dk kaldıktan sonra şampuan veya sabun kullanmadan 20-30 dk yatılır. Biberiye banyosu tansiyonu yükseltebilir.  Homeopati’de: Biberiye yapraklarından 20 gr ince kıyılarak bir şişeye konur ve üzerine 80 ml %70’lik alkol ilave edilerek güneş ışınlarından uzakta 4-6 hafta muhafaza edildikten sonra süzülerek <<Rosmarin>> adı ile anılan tentür elde edilir. Bu tentürden günde 3-5 defa 10-15 damla alınır.  Yan tesirleri: Biberiye yaprak ve çiçeğinin bilinen bir yan tesiri yoktur. Biberiye eter yağı ise oldukça serttir. Bu nedenle hamile kadınların kul-lanmaması gerekir. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket
0 notes