özeleştiri yapmayı kabul etmemek, onurunu korumak değildir: ilerleme olanaklarını bozmak, kendini gerilemeye mahkum etmek, kendi özvarlığını aşağılamak demektir.
Bilmek anlamak içindir.Bilgi ise bir süreçtir, sonsuz bir süreç.Değişmenin kendisi dışında mutlak olan hiçbirşey yoktur.
Bütün varoluş, yokoluş süreçleri biçimsel,fiziksel, kütleseldir ve zamana bağlıdır.Maddesel olarak yok olamaz. Yalnızca fenomenler(görüngü) maddesel olmadıkları için beyne yansıyan bir gerçekliktir o kadar.
Diyalektik felsefe bize yalnız bilgi değil, bilginin bilgisini verir.Seni, bir sürü boş bilginin peşine koşturmaz, şeyler hakkında şaşmaz, en doğru bilgiye ulaşmanın ip uçlarını verir.Zaten diyalektik felsefe materyalist bilginin bir yöntemidir.
Diyalektik yöntem,materyalizm, üretici güçler ve üretim ilişkileri emek sermaye çelişkisi ,Marksist ve materyalizm, kapitalizm, sosyalizm, sosyalizmden komünizme geçiş, devlet, ulus gibi kavramları inceleyerek bunları bir ders gibi en yalın hale getiren sağlam bir eser.
Bir kaç alıntı:
“Gül, bahçıvanın sonsuzluğuna niçin inanır?
Çünkü gül, bahçede, hiçbir zaman başka bir bahçıvan görmemiştir.”
“Eğer koşullar insanı biçimlendiriyorsa, bu koşulları insanca biçimlendirmek gerekir.”
“İnsanlık dışı bir rejime karşı savaşım verdikleri ölçüde insanlaşırlar.”
Öyleyse mutlak bilim yoktur. Her zaman daha öğrenilecek bir şey kalır. Şu halde, her bilim bir yandan bilgisizliği de içinde taşır. Ama, aynı şekilde, mutlak bilgisizlik de yoktur.
Cast: Anna Karina, László Szabó, Jean-Pierre Léaud, Marianne Faithfull, Yves Afonso. Screenplay: Jean-Luc Godard, based on a novel by Donald Westlake. Cinematography: Raoul Coutard. Film editing: Françoise Collin, Agnès Guillemot.
Jean-Luc Godard's Made in U.S.A. wasn't released in the titular country until 2009 because Godard failed to secure the rights to the Donald E. Westlake novel on which it was based, although it's unlikely that even Westlake would recognize the film's relationship to the novel he published under the pseudonym Richard Stark. It's an allusive (and some would say elusive) ramble through all manner of detective fiction and film noir, often wearing its sources on its sleeve, with references to fictional characters, movie actors (e.g., Richard Widmark, whose name László Szabó bears in the film), filmmakers (e.g. Otto Preminger), and screenwriters (e.g. Ben Hecht). But it's also, as the character played by Jean-Pierre Léaud and bearing the name of the director Don Siegel says, “a political movie. Just like a Disney movie, only with blood.” Anna Karina's detective Paula Nelson is searching for the killer of one Richard Politzer, except that we never hear the last name in the film: It's always blocked out by some off-screen sound like a car horn. The reason seems to be that Godard is alluding to the Marxist philosopher Georges Politzer, a figure of some controversy in the hyperpolitical France of the 1960s. Most of the movie's literary, cinematic, political, and historical allusions can be ignored, if you just want to let the bright colors of Raoul Coutard's cinematography dazzle you and the foolery of the film’s parody and nonsense scenes wash over you. (If you want more, there's a very good short film about the allusions included with the Criterion Collection edition of the movie, which is also currently available on the Criterion Channel.)
Yıldızlı Yürek Kültür Sanat programında 15 Mart Cuma günü yayınlanan, onurlu aydınlardan Georges Politzer’in anlatıldığı bölümün kaydını paylaşıyoruz.
Georges Politzer
Macar kökenli Fransız Marksist yazar ve felsefecidir. “Kızıl Kafalı Filozof” olarak tanınır. Bugünkü Romanya’nın Nagyvárad (Oradea) kentinde doğmuştur.
Politzer daha 1919 yılındaki Macar ayaklanması sırasında aktivist olmuştu.…
But if we consider the entire extent and depth of the class struggle it is then clear that for the writer the question is not to know whether he takes part or no. The question is to know how and for who he takes part; if he represents the unconscious and more or less perfected plaything of social forces of which he is ignorant, or a conscious factor. “Who do you wrote for?” means in the first place: “Do you know who you write for?” It next means: “Do the social consequences of your writing correspond to the intentions that animate you while writing?” And for this reason I think that we must maintain and tirelessly repeat the question: “Who do you write for?”; we must even respond in the place of those who don’t themselves respond.
#cursodefilosofia de #georgespolitzer Libro pasta blanda 🍃🍃🪴🪴🪴🐈🐈🐈🐈🪴🪴🪴🪴🐈⬛🐈⬛🐈⬛🐈⬛🍃🍃🍃🍃 ENVÍOS Y FORMA DE ENTREGA 📦🚇🐈🪴 Te invitamos a visitar nuestra tienda en línea https://linktr.ee/Loslibrosdepolifema Entregas personales todos los martes, miércoles y sábados en estación revolución línea 2 del STCM #escritores #lecturas #megustaleer #escritor #bookstagram #libreria #instalibros #librosymaslibros #poema #librosjuveniles #instabooks #lecturasrecomendadas #librosenventa PeterCursos de Filosofía, libro que publicamos aquí, reproduce las notas tomadas por uno de los alumnos de Georges Politzer en la Universidad Obrera durante el año escolar 1935-1936, donde enseñaba filosofía marxista. Los Cursos se caracterizan por su sencillez, ya que únicamente se emplean palabras precisas y conocidas por todos; eso pretendía Politzer: ser sencillo, claro, apelando al sentido común, sin sacrificar la verdad de las ideas y teorías que exponía. (en Mexico City, Mexico) https://www.instagram.com/p/CnmxEVfuLtJ/?igshid=NGJjMDIxMWI=
Ayer estuve leyendo aproximadamente 2 horas un pequeño libro que me regalaron: “Curso de filosofía” de Georges Politzer... Ahora mi mente es un licuado de ideas y mi alma se sumerge en las profundidades de dudas inacabables. Creo que algún cable dentro de mi hizo corto circuito por tanta sobrecarga de pensamiento y razonamiento.
“Principios elementales de la filosofía” Georges Politzer, 1946.
El pensamiento es la idea que nos hacemos de las cosas; algunas de esas ideas nos llegan ordinariamente de nuestras sensaciones y corresponden a objetos materiales; otras ideas, como las de Dios, de la filosofía, del infinito, del mismo pensamiento, no corresponden a objetos materiales. Lo esencial que debemos retener aquí es que tenemos ideas, pensamientos, sentimientos, porque vemos y sentimos. La materia o el ser es lo que nuestras sensaciones y nuestras percepciones nos muestran y nos presentan; es, de manera general, todo lo que nos rodea, lo que se llama “el mundo exterior”, Ejemplo: Mi hoja de papel es blanca. Saber que es blanca es una idea, y son mis sentidos los que me dan esta idea. Pero la materia es la misma hoja.
En la naturaleza y en la sociedad todo se halla en estado de perenne movimiento y cambio constante, como algo que se renueva y se desarrolla incesantemente y donde hay siempre algo que nace y se desarrolla y algo que muere y caduca.
Lenin Sol komünizm
Lenin Nisan tezleri
Lenin Proleter devrim dönek kautsky
Lenin devlet ve devrim
Lenin Emperyalizm
Lenin Burjuva demokrasisi ve proleterya diktatörlüğü
Lenin Ne yapmalı
Lenin Materyalizm ve Ampiryokritisizm
Lenin Bir Adim Ileri Iki Adim Geri
Lenin Din Üzerine
Lenin Sosyalizm ve Savaş
Marx Engels
Komünist manifesto
Yahudi Sorunu
Alman İdeolojisi
Ekonomi Politiğin Eleştirisine Katkı
Ücretli Emek ve Sermaye
Ailenin ve özel mülkiyetin kökeni
Mao Zedong
Çelişki Üzerine
Uzatmalı Savaş Üzerine
Seçme Eserler -ı-ıı-ııı
Kızıl Kitap
Josef Stalin
Diyalektik Materyalizm ve Tarihsel Materyalizm
Marksizm, Ulusal Sorun
Leninizmin İlkeleri
Anarşizmi mi Sosyalizm mi
Bolşevik parti Tarihi
Muhalefet Üzerine
Georgi Dimitrov Faşizme Karşı Birleşik Cephe
Leo huberman Sosyalizmin alfabesi
Politzer Felsefenin başlangıç ilkeleri
Politzer Felsefenin Temel İlkeleri
Nikitin Ekonomi politik
Maksim Gorki Küçük burjuva ideolojisinin eleştirisi
Kalinin Devrimci Eğitim Devrimci Ahlak
Che Guevara Ekonomi ce sosyalist ahlak
Paul lafargue Tembellik hakkı
A.Şnurov Türkiye proleteryası
John Reed Dünyayı Sarsan On Gün
Ellen Meiksins Wood Sınıftan Kaçış
İbrahim kaypakkaya Seçme eserler
Mahir çayan Bütün Yazıları
Hikmet kıvılcımlı Türkiyede kapitalizmin gelişimi
Emrah cilasun - Mustafa suphi ve yoldaşlarını kim öldürdü
Kapitalizm, Arzu ve Kölelik, Frederic Lordon
Yeryüzünün Lanetlileri - Frantz Fanon
Terry Eagleton Marx Neden Haklıydı
Jhon Zerzan Gelecekteki ilkel
Paulo Freire Ezilenlerin Pedagojisi
Kropotkin- Ekmeğin Fethi
Ivan Illich'in Okulsuz Toplum
Hüseyin Can Sovyetler ve Kürtler
A.Kollontai Komünizm ve Aile
N. kruspkaya Halk eğitimi
Platon Socratesin Savunması
TOPLUMSAL CİNSİYET
Friedrich EngelsAilenin, Özel Mülkiyetin ve Devletin Kökeni
Clara Zetkin Kadın Sorunun Üzerine –
Clara Zetkin Lenin'in Bütün Dünya Kadınlarına Vasiyetleri
Auguste Bebel Kadın ve Sosyalizm
Alexandra Kollontai Marksizm ve Cinsel Devrim
Alexandra Kollontai Komünizm ve Aile
Alexandra Kollontai Bir çok hayat yaşadım
Sibel Özbudun Marksizm ve Kadın Emek, Aşk, Aile
Sibel Özbudun Küreselleşme , Kadın ve Yeni - Ataerki
Ricardo Coler Kadın Krallığı
Elisabeth Badinter Biri Ötekidir
Shulamith Firestone Cinselliğin Diyalektiği
Diana Gittins Aile Sorgulanıyor
Simon de beauvoir ikinci cins
Valeri solanes -Erkek doğrama cemiyeti
Judith Butler- Cinsiyet Belası
İnsan Sonrası - Rosi Braidotti |
Aşk paradoksu pascal bruckner
PSİKOLOJİ
Sigmund Freud Totem ve tabu
Sigmund Freud uygarlığın huzursuzluğu
Sigmund Freud Düşlerin Yorumu
Joel Kovel Tarih ve Tin
Michel Foucault Deliliğin Tarihi
Jean Twenge Ben nesli
Rollo May Kendini Arayan İnsan
Pascale Chapaux-Morelli İkili İlişkilerde Duygusal Manipülasyon
Erich Fromm Sevme Sanatı
Eric Fromm- Özgürlükten Kaçış
Sahip Olmak ya da Olmak, Erich Fromm
Caren Horney Çağın Nevrotik kişiliği
Ben ve Biz - Postmodern İnsanın Psikanalizi, Rainer Funk ..
POSTMODERN FELSEFE
john zerzan- Gelecekteki ilkel
Terry Eagleton Postmodernizmin Yanılsamaları
Fredric Jameson, Postmodernizm ya da Geç Kapitalizmin Kültürel Mantığı
Jean Baudrillard Simülakrlar ve Simülasyon
Jean Baudrillard Tüketim Toplumu
Jean Baudrillard Kötülüğün Şeffaflığı
Jean Baudrillard baştan çıkarma üzerine
Rainer Funk Ben ve Biz Postmodern İnsanın Psikanalizi -
Zygmunt Bauman Akışkan Aşk / İnsan İlişkilerinin Kırılganlığına Dair
Zygmunt Bauman Akışkan Modernite
Yaşam Sanatı, Zygmunt Bauman
Jean François Lyotard Postmodern Durum
Michel Foucault Özne ve İktidar / Seçme Yazılar
Michel Foucault Cinselliğin Tarihi
Karakter Aşınması - Richard Sennett
Kamusal insanın Çöküşü Richart Sennet
Guy Debort- Gösteri toplumu
VAROLUŞÇU FELSEFE
Arthur Schopenhauer Cinsel Aşkın Metafiziği
Arthur Schopenhauer ,Hayatın Anlamı
Arthur Schopenhauer İsteme ve Tasarım Olarak Dünya
Emil Michel Cioran Çürümenin Kitabı
Terry Eagleton Hayatın anlamı
Fernando Pessoa Huzursuzluğun Kitabı
Ferdinand celine gecenin sonuna yolculuk
Jean Paul Sartre Bunaltı
Cesare Pavese Yaşama Uğraşı
Franz Kafka Dönüşüm
Samuel Beckett Godot'yu Beklerken
Hermann Hesse Siddhartha
Dostoyevski Yeraltından Notlar
Dostoyevski Suç Ve ceza
Nietzsche Böyle Buyurdu Zerdüşt
Nietzsche Ecce homo
Nietzsche Decal
Candide - Voltaire
Albert CamusYabancı
Jhon fante toza zor
Terry Eagleton Kötülük Üzerine Bir Deneme
ROMAN VE KLASİKLER
Maksim Gorki Ana
Maksim Gorki Benim üniversitelerim
Dimitrov Dimov Tütün
Kropotkin Ekmeğin Fethi
Jack London’ Demir ökçe
John Steinbeck Fareler ve İnsanlar
Harper Lee Bülbülü Öldürmek
Victor Hugo Sefiller
Goethe Genç Werther'in Acıları
Balzac vadideki zambak
Dostoyevski Suç ve Ceza
Dostoyevski Kumarbaz
Dostoyevski Budala
Dostoyevski Ev sahibem
Dostoyevski Yeraltından notlar
Stefan Zweig Satranç
Stefan Zweig Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Irvin D. Yalom Nietzsche Ağladığında
Lev Tolstoy Anna Karenina
Vladimir Bartol Fedailerin Kalesi Alamut
Amin Maalouf Doğunun Limanları
Harper Lee Bülbülü Öldürmek
George Orwel Hayvan Çiftliği
Jhon Steinbeck Fareler ve İnsanlar
Bir Çöküşün Öyküsü, Stefan Zweig
TÜRK EDEBİYATI
Sabahattin Ali Kürk Mantolu Madonna
Sabahattin Ali Kuyucaklı yusuf
Sabahattin Ali İçimizdeki Şeytan
Ahmet Hamdi Tanpınar Huzur
Ahmet Hamdi Tanpınar Saatleri ayarlama enstitüsü
Yaşar kemal İnce memed
Recaizade Mahmut Ekrem Araba Sevdası
Mehmet Rauf Eylül
Peyami Safa Yanlızız
Peyami Safa Fatih-Harbiye
Peyami Safa Dokuzuncu Hariciye koğuşu
Peyami Safa Bir teredüdün Romanı
Namık Kemal İntibah
Orhan Pamuk kırmızı saçlı kadın
Yusuf atılgan Aylak adam
Ahmet Ümit İstanbul Hatırası
Sodom ve Gomore, Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Kiralık Konak Kadri Karaosmanoğlu
Alemdağda var bir yılan, Sait Faik Abasıyanık
Kemal Tahir- Körduman
Yakup Kadri Karaosmanoğlu Yaban
Distopya-Ütopya
Aldous Huxley Cesur Yeni Dünya
1984 - George Orwell
Hayvan çitfliği George Orwell
Ursula K. Le Guin Mülksüzler
Damızlık Kızın Öyküsü - Margaret Atwood
Din Tarih ve Antropoloji
Tanrı'nın Tarihi - Karen Armstrong
Ludwig Feuerbach-Hristiyanlığın Özü
Marx Engels- Ailenin ve özel mülkiyetin kökeni
Lewis Henry Morgan-Eski toplum
Wilhelm Reich- Cinsel ahlakın boy göstermesi
Freud totem ve tabu
Claude Levi – Strauss Yapısal Antropoloji
Samuel NoahbKramer Tarih Sümerlerle Başlar
Samuel noah Kramer Sümer mitolojisi
M. İlin-İnsan Nasıl İnsan Oldu
Darwin Türlerin kökeni
Turan Dursun Din bu
Dine Karşı Din - Ali Şerati
Ataların Hikayesi Richard Dawkins
Sibel özbudun -Antropoloji: Kuramlar, Kuramcilar
Lenin Din Üzerine
Karl -Marx Yahudilik Üzerine
Hayvanlardan Tanrılara - Sapiens , Yuval Noah Harari
Deccal - Friedrich Nietzsche
Ahlakın Soykütüğü- Friedrich Nietzsche
Peter Hopkirk İstanbulun Doğusunda Bitmeyen oyun
Hans Lukaks kieser- Iskalanmış Barış
İsa'nın Çarmıhtaki Yedi Sözü, İhsan Özbek
Martin Van Bruinessen Kürtlük Türklük Alevilik
Georges Politzer (1903-1942) Macar Kökenli Fransız Marksist Yazar ve Felsefeci "Kızıl Kafalı Filozof" olarak tanınır. Bugünkü Romanya'nın Nagyvárad (Oradea) kentinde doğmuştur.
Georges Politzer Sözleri: (1903-1942)
Mülkiyet, hırsızlıktır. Georges Politzer
Tarih, insanların eseridir. Georges Politzer
Ölümün bağrında yaşam vardır. Georges Politzer
Felsefe, yeniden bir risk içerecektir. Georges Politzer
Hiçbir şey sabit değildir; her şey akar. Georges Politzer
Bilgi, "dünyayı ve insanı bilme" demektir. Georges Politzer
Sömürücü her sınıfın devlete ihtiyacı vardır. Georges Politzer
Genç olan yaşlanır; bugün yaşayan yarın ölür. Georges Politzer
Sömürücü sınıfların iktidar gücü yalana dayanır. Georges Politzer
Materyalistler ise, dünya nesnel bir gerçektir derler. Georges Politzer
Sarayda başka türlü düşünülür, kulübede başka türlü. Georges Politzer
Marksist teori bir dogma değil, eylem için bir klavuzdur. Georges Politzer
İnsan Hakları Yasası insanın elinden düşeli çok olmuştur. Georges Politzer
Gerekiyorsa, büyük bir dürüstlükle kendi kendini yenile! Georges Politzer
Dünyayı, olduğu gibi, gerçek yüzüyle görmek, materyalizmdir. Georges Politzer
İnsanların kimisi çalışır, kimisi de bu çalışanların emeğini sömürür. Georges Politzer
Bilim, fikirlerin boşluk içinde var olduklarını kavramamıza izin vermiyor? Georges Politzer
Yöneticiler, bizim ölüm süremizi uzatmak için yaşam süremizi kısaltıyorlar. Georges Politzer
Bilinç, safra gibi ya da bir hormon gibi bir şey değildir. Bir eylemdir, bir işlevdir. Georges Politzer
Eğer koşullar insanı biçimlendiriyorsa,bu koşulları insanca biçimlendirmek gerekir. Georges Politzer
Materyalist felsefe, işte buradan, yani fenomenleri bilime dayanarak açıklama isteğinden doğmuştur. Georges Politzer
Entelektüel bağımsızlık, eleştirel zeka, tepkiye boyun eğmek değil, tersine boyun eğmemek demektir. Georges Politzer
Gerçekten de felsefe yapmak, kahramanlık zamanlarında olduğu gibi yeniden tehlikeli bir mesleğe dönüşecek. Georges Politzer
Karşıtlar çatışma halindedirler ve değişmeler bu çatışmalardan doğar; böylece değişme, çatışmanın çözümüdür. Georges Politzer
Aklımızda tutmamız gereken esas şudur ki, biz, duygulara, düşüncelere, fikirlere, gördüğümüz ve duyduğumuz için sahibiz. Georges Politzer
Bilim, yüzyıllar boyunca gelişme gösterdikçe, insanlar, evreni, bilimsel deneylerden yola çıkarak, maddi fenomenlerle açıklamaya girişmişlerdir. Georges Politzer
Filozoflar yeniden gerçeğin dostları olacaklar, ama aynı zamanda tanrıların düşmanları, devletin düşmanları ve gençliğin yozlaştırıcıları olacaklar. Georges Politzer
İlkel insanlar, önce saydam eş biçiminde ve sonra ruh biçiminde, insanın ölümünden sonra da yaşadığı ruhsal ilkeyi benimseyerek, tanrılar yarattılar. Georges Politzer
Yoksullaştırılan yığınların emeğinin ürününü, yüzyıllar boyunca kendilerine mülk edinen kapitalistler, yığınları mülksüzleştirmişlerdir. Sosyalizm, mülksüzleştirenlerin mülksüzleştirilmesidir. George Politzer
Demek ki, ilk insanların bilgisizliği, onların araştırmalarına bir engeldi.Bunun içindir ki tarih boyunca, bu bilgisizlik nedeniyle, dünyayı olağanüstü güçlerle açıklamak isteyen dinlerin ortaya çıktığını görüyoruz. George Politzer
Bilgisizlik, ilk insanların araştırmalarını engelleyen bir şey olmuştur. Böylece, bu bilgisizlikten dolayı, tarih boyunca bir takım dinlerin ortaya çıktığına tanık oluyoruz. Ortaya çıkmış olan bu dinler de evreni açıklamayı istemişlerdir. Ne var ki, bu açıklamalar, doğaüstü güçlerle yapılmak istendiğinden bilimsel olmayan açıklamalardır. Georges Politzer
Gerçek, gerçek olanın insan beynindeki yansımasından başka bir şey değildir, ve bu yansıma doğal bir süreçtir: dünyanın varlığı bizim için her an yaşanan gerçekliktir.
Yet the fact of writing constitutes an act that has determined repercussions in society. There is this fact and there is the writer’s consciousness of this fact. These are two different things, and it’s not simply how the writer responds to the question “who do you write for?” that decides, in fact, for whom he writes.